Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/528 E. 2023/907 K. 29.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/528 Esas
KARAR NO : 2023/907
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/08/2021
KARAR TARİHİ : 29/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkil şirketin 1974 yılından beri oluklu mukavva kutu ve kağıt üretimi ve satışı yaptığını, davalı şirketin müvekkil şirketin söz konusu potansiyelini bildiğinden bizzat kendisinin müvekkil şirketle irtibata geçerek … Yıkama Makinası satmayı teklif ettiğini, yapılan yazışmalar sonrası müvekkil şirketin 2020 yılının Mart ayında davalı şirketin teklifini kabul ederek makine siparişini verdiğini, satış bedelinin tamamının ödendiğini, makinenin kurulumu yapılarak çalıştırıldığını ancak yapılan bir çok denemeye rağmen klişelerin yıkanmasında özellikle koyu renkli baskılarda istenen sonuç elde edilemediğini, Almanyadan teknisyenlerin tekrar gelip makinede bir takım güncellemeler yaptıklarını, ancak makineden beklenen faydanın bir türlü sağlanamadığını, davalı şirketin sorunun çözülememesi ve asıl bundan daha önemlisi sorunu çözemeyeceğini anlaması üzerine sorunun müvekkil şirket ve çalışanlarından ve kullanılan mürekkepten kaynaklandığını iddia ettiğini, davalı şirket tarafından müvekkil şirkete vaat edilen faydayı yani müvekkil şirketin kullandığı klişeleri tekrar bir işlem gerekmeksizin temizleme fonksiyonunu yerine getirmediğini, müvekkil şirketin ayıplı ürünün iade alınarak ödendiği paranın iadesini talep ettiğini, müvekkil şirketin para iadesi beklerken noter aracılığı ile gönderilen ihtarname ile makinenin kullanım kılavuzuna uygun kullanılıp mürekkep sağlayıcı ile görüşülmesinin tavsiye edildiğini, davalı şirketin olumsuz yaklaşımı üzerine … Sulh Hukuk mahkemesinin 2021/… D. İş sayılı dosyasıyla makine üzerinde bilirkişi vasıtasıyla inceleme yapılarak makinenin müvekkil şirketin hali hazırda kullandığı klişeleri, ilave bir işleme ve tekrar yıkamaya gerek kalmadan temizleyip temizleyemediğinin ve davalı şirketin makineyi müvekkil şirkete teklif ederken müvekkil şirkete gönderdiği makinenin kullanım kılavuzunda satın alma sözleşmesinde yada teklif yazılarında makinenin kullanılabilmesi için gerekli şartları gösteren bir bilgilendirme yapılıp yapılmadığının tespitinin talep edildiğini, mahkeme vasıtasıyla yaptırılan delil tespiti sonucu bilirkişi raporu düzenlendiğini, müvekkil şirketin davalı şirketten makineyi piyasada bulunan klişe makinelerinden daha da pahalıya almasının sebebinin klişelerin ikinci bir işleme gerek kalmaksızın temizlenmesi olduğunu, makinenin fırça kullanmadan da %100 temizlik sağlamayı vaat ettiği için bu ürünün tercih edildiğini, müvekkil şirketin sözleşmeden dönmüş olduğundan yeddinde bulunan makineyi davalı şirkete iadeye hazır olduğunu, bu nedenlerle davanın kabulü ile 47.784,24 Euro’nun ödeme tarihinden itibaren işleyecek Euro ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı ile birlikte davalı şirketten tahsili ile müvekkil şirkete ödenmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davaya konu makinenin davacı şirket tarafından 02/06/2020 tarihinde alındığını, kurulum ise davacı şirketin altyapı çalışmaları sebebiyle 20/08/2020 tarihinde yapıldığını, Almanyadan gelen ekip ile kurulumun eksiksiz bir şekilde yapıldığını, teorik ve pratik olarak şirkete eğitim verildiğini, söz konusu eğitim ile birlikte temizlik deterjanı, kullanım ve bakım kılavuzlarının da makine ile birlikte teslim edildiğini, makine kullanımı ve verimi açısından davacı şirketin ekipmanlarının ve kontrollerinin eksik olduğunu müvekkil şirket tarafından defalarca davacı şirkete bildirildiğini, müvekkil şirket tarafından davacıya karşı her daim olumlu ve iyi niyetle yaklaşıldığını, sorun çözme odaklı çalışıldığını, gerek e mail yoluyla gerekse fabrikada yapılan incelemelerde makinenin kullanımı firma bünyesindeki eğitim eksikliği, başvurulması gereken yolların açıkça anlatıldığını, davacının müvekkil şirket tarafından hiç bir bilgi ve eğitim verilmediği iddiasının tamamen gerçeklikten uzak olduğunu, sorunun klişelerin yıkanması sonucunda ortaya çıkan görüntü olup bu sorunun sebebinin üretim ekibinin … parametrelerinin hiç birine hakim olmaması ve ciddi bir eğitim eksikliğinin mevcut olduğunu, ayıplı olduğu iddia edilen makinenin davacı şirket tarafından halen kullanılmaya devam edildiğini, davacı şirket tarafından makine kullanımının tamamen hatalı olmakla birlikte hatalı sarf malzeme kullanımının da söz konusu olduğunu, … Üniversitesinden alınan uzman mütalaası ile de makinenin hatalı kullanımının sabit olduğunu, gerekli olan PH değerinin ayarlanmaması ve olması gereken değerleri işlem boyunca tutamaması ve bunlara bağlı olarak viskozitenin artarak mürekkebin klişe/kalıba yapıştığını, asla kabul anlamına gelmemekle birlikte bir an için makinenin ayıplı olduğu kabul edilmiş olsa dahi söz konusu ayıp ihbarının usulüne uygun yapılmadığı gibi zamanında da yapılmadığını, aylar sonra tamamen kendilerinin yanlış kullanımından dolayı makineden verim alamamaya başladıklarında sözde ayıp varmış gibi müvekkil şirketle iletişime geçildiğini, 20/12/2020 tarihinde yapılan denemede … makine üzerinde tüm sistemlerin bulunmadığını, sadece mürekkep karıştırma sisteminin bulunduğunu, yapılan temizlik sonrası siyah renkte %95 temizlik sağlandığını, %5lik problemin mürekkepten kaynaklandığını, Mahkeme aracılığı ile yapılan tespit dosyasındaki bilirkişi raporunun tamamen usule aykırı olduğunu, dosyaya yapılan itirazı aynen tekrar ile söz konusu bilirkişi incelemesinin usul ve yasaya aykırı olarak taraflarının hazır bulunmadan yapıldığını, tüm bu açıklamalara ek olarak davacı şirketin sözde ayıplı olan makineyi aylardır kullandığını, davanın kabulü halinde bile söz konusu kullanım bedelinin mahsup edilmesi gerektiğini, bu nedenlerle haksız ve gerçeklikten tamamen uzak olan davanın reddine, söz konusu güvenlik sebebiyle makinenin mühürlenmesine veya farklı bir yere alınmasına, teknik üniversitenin mühendislik fakültesinde akademik unvan sahibi olan kimya ve makine mühendislerinin de içinde bulunduğu bilirkişi heyetinden rapor aldırılmasına, davanın kabulü halinde davacı şirketin makineyi kullanım süresi boyunca hesaplanacak kullanım bedelinin tahsil miktarından mahsup edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
-01/04/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davaya konu … klişe yıkama makinesinin keşif mahallinde yapılan tetkiklerde makinenin temizleme başlığı ile su, deterjan karışımı ve basınçlı havayı nozullar yardımıyla klişenin üzerine aşağı yukarı hareket ederek püskürtme işlemi ile temizleme yaptığı, makinenin çalışır durumda olduğu, su bazlı mürekkeple hazırlanan klişeleri otomatik çoklu/paralel olarak yıkadığının tespit edildiğini, makinenin temizleme işleminde bazı mürekkeplerde tam temizlik olup bazısında siyah (%95) olmamasının mürekkep özellikleri (yoğunluk, sıcaklık ve viskozite akıcılık vs.) ve temizlik işleminin etkinliği yönünden kullanılan temizlik kimyasallarının yeterli temizlik gücünde olmadığı, yakıma makinesinin kendisine tanımlanan işlevi yerine getirdiği, herhangi bir ayıp/gizli ayıp bulunmadığı kanaati bildirilmiştir.
-05/11/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Yıkama temizleme ve kurutma için kendisine programlanmış olan işlemleri yaptığı, Bu temizleme işlemleri sonucunda gerek baskıdan hemen çıkmış gerekse bir gün beklemiş açık renk/koyu renk mürekkepleri yeterince temizleyemediği, Davacı firmaya verilen tanıtım videolarında ve Davalı firmanın sosyal medyadaki tanıtım videolarında ürünün gerçek halinden çok daha iyi temizleme yaptığı, Klişe yıkama makinasından çıkan klişelerin uygun bir şekilde saklanabilmesi için yeniden bir işlem görmesi gerektiği ve bu ilave işlemin üretim açısından hem zaman hem para kaybı olduğu Klişe yıkama makinasının teknik olarak çalıştığı ama temizleme performansı olarak yeterli sonuç vermediği, Yıkama makinasının yeni ve çok kısa bir süre kullanılan klişeyi bile yeterli düzeyde temizleyemediği, Yıkama makinasının kontrol paneli üzerinden kullanıcıya sadece kısıtlı seçenekler sunması, kullanılacak temizlik malzemesinin dozajının değiştirilememesi, anlık püskürtme debi ve basınçlarının gözlenememesi, Davalı firmanın davacı firmada kullanılan yıkama makinasının yıkama basıncı, püskürtme basıncı, temizleme kimyasalı dozaj gibi yıkama performansını önemli derecede etkileyecek parametrelerin davacı firmadaki çalışma değerleri konusunda bir sonuç ortaya koymadığı, Davalı firma tarafından kullanılan mürekkep ve temizleyici kimyasalların sektörde birçok firma tarafından kullanılan belirli bir kalitede ürünler olduğu, Davacının yıkama makinasının performansı ile ilgili yaşadığı sıkıntılardan dolayı TKHK da belirtilen seçimlik haklarını kullanabileceği, 47.784,24 Euro bedelle faturalı bir şekilde davalı firmadan 2020 haziran ayında alınan … Yıkama Makinası’nın ayıplı mal olarak değerlendirilebilineceğini, Klişe yıkama makinasının iadesinin ve makine için ödenen ücretin devlet bankalarının Euro ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı ile birlikte davalıdan tahsil edilmesi konusunda hukuki değerlendirmenin Sayın Mahkeme tarafından yapılması gerektiği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
-22/03/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dosyadaki Bilirkişi Raporları, Uzman Görüşü, CD görüntüleri, Makinanın Kullanma Kılavuzu, Davalı ve Davacı tarafın – karşılıklı yazıları, beyanları ve itirazları, cevaplamasını istediği hususlar ve diğer belgeler incelenip değerlendirilerek aşağıdaki sonuçlara varıldığını, Klişe/plaka temizlemenin başarısızlığı durumunda makina ve temizlik malzemesinin birlikte değerlendirilmesi gerektiği, Makina mekanik olarak aksamadan çalışmakta olup, su bazlı mürekkep/boya sistemleri için geliştirilmesine rağmen CD’deki su bazlı mürekkeplerin temizlenmesinde ve …’deki yine su bazlı mürekkeplerin çıkarılmasındaki Bilirkişi uygulamalarında görüldüğü gibi, en uzun süre (Yaklaşık 6 dakika) yıkamaya rağmen Davalı yanın satış sonrası iyi bir mühendislik hizmeti veremediği, Davalı, Klişe (plaka) temizliğinin iyi olmamasının sebebini doğru olarak belirleyemediği, Kullanılan mürekkebe göre doğru temizleme malzemesi belirleme çalışmalarının yapıldığına dair dosyada belge bulunmadığı, Temizlik malzemesi veya temizlik malzemelerinin, hangi mürekkep türlerinde ve şartlarda klişe/plaka malzemesi ile uyumlu olup olmadığı konusunda bilgi verilmediği, bu hususta gerekli inceleme, araştırma yapılmadığı, Davalı; sorunun çözümü için Davacıyı mürekkep tedarikçileri ile görüşmeye yönlendirmektedir. Gerçekte makinayı üreten firmanın yukarıda da anlatıldığı gibi kullanılan mürekkeplere göre uygun temizleme malzemesi veya malzemelerini makinadaki kullanım durumlarına göre öneremediği ve davacının sorunlarını çözemediği, Davalı tarafınca, “davacı şirketin mürekkep hazırlama aşamasında yoğunluk, akışkanlık ve sıcaklık kontrollerinin hassas bir şekilde yapılmadığının gözlemlediğinin” tespit edildiği, ancak bu hususun makinanın çalışmasına olan etkisinin tartışılmadığı belirtilmiştir. Cevap olarak; mutlaka mürekkep hazırlama ve hazırlanan mürekkebin baskı makinalarında kullanılması sırasında yoğunluk, akışkanlık ve sıcaklık kontrolleri: bir baskı için de önemlidir. Bu mürekkeplerin baskının özelliklerine, kalitesine göre belirli formüllere göre hazırlandığı bilindiğine göre formüldeki maddelerin konsantrasyonunu dolayısıyla yoğunluğu değiştirmek pek mümkün görülmemektedir ve baskı işlemleri genellikle oda sıcaklığında yapılmaktadır. Su bazlı mürekkeplerde suda çözünen boyalar kullanılır ve çözelti halindeki bu mürekkeplerde çökelme ve konsantrasyorı değişimi olmadığı, pigmentli mürekkeplerde akışkanlığı sabit tutmak için emülsiyon halindeki karışıma stabilizatörler katılarak maddelerin çökmesi önlendiği ve böylece, yoğunluk değişimi dolayısıyla akışkanlık sabit tutulduğu, aksi takdirde baskının farklı koyulukta olması meydana gelir ki, böyle bir baskı hiçbir tesiste kabul edilemeyeceği, Bilirkişi raporlarında da belirtildiği gibi iyi bir. klişe/plaka temizliği yapılamamıştır. Bunun sebebi Davalı yanın Mühendislik hizmetlerini iyi verememesi ve Makinada kullanılacak temizlik malzemelerinin mürekkep cinsine göre önceden belirleme çalışmalarının yapılmamış olmasıdır. Sonuç olarak Davalı tarafın, klişe/plaka Temizleme Sistemini gerektiği şekilde çalıştıramamış olması, tanıtım videosunda görüldüğü gibi tek yıkama (1,5 dakika olan Yıkama-Temizleme Programı-1) ile her türlü Mürekkebi/boyayı klişeden iyi çıkartıyormuş izlenimi vermiş olması ve kullanımdaki ekonomikliğini bu 1,5 dakikalık temizleme üzerinden hesaplaması (Dava dilekçesindeki teknik bilgilerden) nedeniyle asli kusurlu olduğu ve kusur durumunun % 80 olması gerektiği, öte yandan davacı tarafın da, yeterli söz konusu makinanın bulunduğu ve çalıştığı tesislerde (Varsa yurtiçi, yoksa yurtdışı) sorunlarına göre konusunda iyi tecrübe sahibi bir firma olarak gereken incelemeyi yapmadan ve karşılıklı herhangi bir sözleşme yapmadan, sadece tanıtım videosu ve vaatlere bakarak pahalı bir makinanın satın almasına karar vermiş olması nedeniyle tali kusurlu olduğu ve kusur oranının %20 olması gerektiği, davalı tarafın, su bazlı mürekkepli klişe temizleme sorununu, sözü edilen yine su bazlı sisteme göre çalışan makina ile, geçen süreç içinde çözümleyemediği (El işçiliği gerektirmeyen, daha az maliyetli, pratik ve ekonomik yolla) makinayı sattığı döviz üzerinden geri alması gerektiği ve kusur oranına göre davacıyla zararı paylaşması gerektiği, hakkındaki görüş ve kanaati bildirilmiştir.
-06/11/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava konusu makinenin klişe temizleme işleminin yeterli seviyede yapamadığı, dava konusu makinenin gizli ayıplı olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
GEREKÇE:
Dava, davacının davalıdan satın aldığı uyuşmazlığa konu … Yıkama Makinasının ayıplı olduğu iddiasıyla sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemine ilişkindir.
Davacı taraf, uyuşmazlığa konu makinenin vaad edilen niteliği taşımadığını, klişe temizleme işlemini yeterli seviyede yapmadığını iddia etmiştir.
Ayıp kavramı ile satılan malda ortaya çıkan ve alıcının o maldan tümüyle ya da gerektiği gibi yararlanmasını engelleyen eksiklikler ve aksaklıklar gibi özürler ifade edilmek istenir (Murat Aydoğdu, Tüketici Hukuku Dersleri, Ankara 2015, s. 120).
4077 sayılı Kanunun 4. maddesinde de ayıplı mal; ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda ya da reklam ve ilanlarında yer alan veya satıcı tarafından bildirilen veya standardında veya teknik düzenlemesinde tespit edilen nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar olarak tanımlanmıştır.
Belirtilen anlamda tüketiciye satılan malın ayıplı olması halinde ise 4077 sayılı Kanunun yine 4. maddesinin 2. fıkrasında tanınan “bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme” şeklinde yer alan bu dört seçimlik haktan dilediğini kullanabilir. Ayrıca tüketici bu dört seçimlik hakkından biriyle birlikte tazminat da isteyebilir. Sözkonusu seçimlik haklardan satıcı, bayii, acente, imalatçı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur.
Bu açıklamalar ışığında somut olay alınan tüm bilirkişi raporları, uzman mütalaaları ile birlikte değerlendirildiğinde; tüm raporlar ve uzman görüşü ile davacı şirketteki klişelerin temizlenmesinde sorun bulunduğunun, davacının iddiası gibi istenen seviyede temizlik yapılamadığının sabit olduğu, davalının da buna bir itirazı olmadığı, ancak davalının makinenin doğru şekilde çalıştırılmadığını savunduğu, mahkememizce akademik unvanlı, içinde makine ve kimya mühendislerinin bulunduğu bilirkişi heyetlerince makine de incelenerek yapılan tespitte dava konusu makinenin klişe temizleme işleminin yeterli seviyede yapamadığı ve gizli ayıplı olduğunun tespit edildiği, mahkememizce alınan 01.04.2022 tarihli talimat raporunu hazırlayan bilirkişi heyetinin akademik unvanlarının bulunmadığı, uzman mütalaasının tek makine mühendisi bilirkişi tarafından hazırlandığı, bu raporlar haricinde kalan mahkememizce alınan diğer tüm raporların akademik unvanlı makine ve kimya mühendisi bilirkişilerce heyet halinde hazırlandığı ve raporların birbiriyle uyumlu, uzman raporu ile talimat raporundaki çelişkiyi giderecek nitelikte bulunduğu anlaşıldığından, mahkememizce alınan son üç heyet raporuna itibar edilerek; davacının uyuşmazlığa konu makineden gerektiği gibi yararlanamadığı, makinenin klişe temizleme işleminin yeterli seviyede yapamadığı ve gizli ayıplı olduğu, davacının bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme hakkını kullanabileceğinden, davanın kabulüne karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE, uyuşmazlığa konu makinenin davalıya iadesi ile 47.784,24-Euro’nun 08/02/2021 temerrüt tarihinden itibaren 3095 sayılı kanuni faiz ve temerrüt faizi hakkında kanunun 4a maddesi uyarınca kamu bankalarının bu yabancı para borçlarına uygulanan en yüksek faizi oranında faizin uygulanarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 32.478,86-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 8.112,06-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 24.366,80-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesinin “…Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır…” hükmü gereği 1.320,00-TL’sı arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 72.564,78-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 8.171,36-TL ilk gider ve 17.361,20-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 25.532,65-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
6-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası davacıya iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle … BAM ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere istinaf yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair verilen karar, hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 29/11/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*