Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/516 E. 2022/238 K. 22.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/516 Esas
KARAR NO : 2022/238
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/08/2021
KARAR TARİHİ : 22/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkil şirket ile davalı arasında iş ilişkisi mevcut olup, müvekkil şirketçe davalıya medya sektöründe danışmanlık ve reklam hizmetleri verildiğini, vermiş olduğu hizmet kapsamında müvekkil şirketin davalı ile anlaşıldığı üzere davalıya faturalar düzenlendiğini, toplamda 23.600,00 TL olan bu faturalar kapsamında davalı borçlunun müvekkiline herhangi bir ödeme yapmadığını, bunun üzerine alacağın tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalı borçlunun haksız ve dayanaksız olarak itiraz ederek icra takibini durduğunu ve tüm bu nedenlerle davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmadığı ve davanın esasına ilişkin herhangi bir cevap vermediği anlaşıldı.
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkâr tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçluların itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçluların icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Davacı tarafça delil olarak; … İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı dosyası, faturalar, bilgi ve belgeler, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Dosyaya getirtilen … İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 23/01/2021 tarihinde toplam 23.600,00-TL fatura alacağı üzerinden 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 02/02/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu şirket tarafından 08/02/2021 tarihinde ödeme emrine, borca, faize ve borcun tüm fer’îlerine itiraz ettiği, yapılan itirazın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda dava dosyası, icra dosyası ve ilgili kayıtları üzerinde inceleme yapılarak davacı alacağının varlığı ve davalı/borçlunun icra takibine itirazında değindiği hususlara ilişkin bilirkişi raporu alınmasına karar verildiği, Sinema TV Radyo Video Kayıt Bilirkişisi Prof.Dr. … ve SMMM bilirkişisi … tarafından sunulan 24/01/2022 tarihli bilirkişi raporu özetle; ”Medya bilirkişi incelemesinde; dosya içeriği ve teknik inceleme sonucunda davacı tarafça sunulan hizmete yönelik faturaların düzenlenerek usulüne uygun olarak davalı tarafa gönderildiği, davacı ticari defter ve kayıtlarında da işlendiğinin görüldüğü, davalı tarafça uyuşmazlığa konu faturalara yasal süre içerisinde itirazında bulunmadığı, ayrıca davalı tarafça faturalara konu hizmetin verildiği kanaati hasıl olduğu, Davalının ticari defterleri usul yönünden incelendiğinde; davalının incelemeye ibraz ettiği davaya konu fatura dönem 2020 yılında ticari defterlerinin kağıt ortamında tutulduğu, yasal sürede yevmiye kapanış tasdikinin yapıldığı, davalının ticari defterleri davaya konu faturalar yönüyle denetlendiğinde; davalının ticari defterlerinde davaya konu faturaların kayıtlı olmadığının görüldüğü, davacı tarafından faturaların davalıya … com e-posta adresine gönderildiği, iş bu faturaların davalı yanca vergi dairesine BA formu ile faturaları beyan edilmediğinin görüldüğü, dosyada sözleşme mevcut olmadığından taraflarca kararlaştırılmış iletişim adresinin … com e-posta adresinin davalının iletişim adresi olup olmadığı hususunun davanın taraflarına doğrulatılmasının takdirinin mahkemede olmak üzere, davacı şirket tarafından davaya konu iki adet e-arşiv faturayı davalıya … .com e-posta adresine gönderilen faturalara karşı davalının kendisine düzenlenen e-arşiv faturalara karşı VUK tanzim, teslim, bildirme-tebliğ, itiraz süreleri ile TTK ve VUK’nun ilgili düzenlemelerine göre 8 günlük yasal sürede davalı tarafından noter, kep vb.yollar ile bir itirazı davalının itirazı olduğuna dair bilgi ve belgeye rastlanmadığı, Davacı şirketin ticari defterleri tetkik edildiğinde; tutulması zorunlu olan ticari defterlerinin açılış tasdikinin yasal sürede yapıldığı, 2020 yılı yevmiye defterinin yasal sürede kapanış tasdikinin yapıldığı, ancak davacının ticari defterleri üzerinde yerinde yapılan incelemede, 2020 dönemi defter-i kebir ve envanter defterlerinde herhangi bir kayıt olmadığı, davacının düzenlediği faturaların 10/12/2020 tarihli KDV dahil 12.980,00 TL ve 15/12/2020 tarihli KDV dahil 10.620,00 TL toplam 23.600,00 TL olduğu, faturaların tümünün davacının 2020 dönemi yevmiye defterinde kayıtlı olduğunun anlaşıldığı, faturaların davacı tarafından BS formu ile vergi dairesine beyan edildiğinin görüldüğü, netice itibariyle davacının davalı için takibe konu edilen faturada yazılı hizmetlerin verildiğine ve fatura yönüyle alacaklı olduğuna takdir edilmesi durumunda davacının davalıya düzenlediği iki adet fatura toplamının 23.600,00 TL olduğunun görüldüğü, mahkemece davacının faiz talebinin yerinde olduğuna takdir edilmesi durumunda takip tarihinden dava tarihine kadar alacağa 1.140,56 TL yasal faiz işleyeceği” kanaatiyle rapor tanzim etmişlerdir.
GEREKÇE :
Davacının iddiaları doğrultusunda yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ile dosya kapsamındaki tüm belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafın davalı tarafa hizmet sunduğu ve karşılığında faturalar düzenlediği, davalı tarafça fatura bedelleri ödenmediğinden bahisle icra takibi yapıldığı ancak davalı tarafın takibe itiraz ettiği görülmüştür. Taraf ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, davalı taraf ticari defterlerinde dava konusu faturaların kayıtlı olmadığı, faturaların davalı tarafa … com.tr e-posta adresiyle gönderildiği, davalı tarafın Vergi Usul Kanunu gereği faturaları Ba formuyla vergi dairesine beyan etmediği gibi faturalara herhangi bir itirazının da olmadığı, davacı taraf ticari defterlerinde dava konusu faturaların kayıtlı olduğu ve Bs formuyla vergi dairesine beyan edildiği, ticari defterlerin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulduğu, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış olduğundan sahibi lehine delil teşkil edeceği, davacı taraf ticari defterlerine göre takip tarihi itibarıyla davacı tarafın davalı taraftan toplamda 23.600,00-TL alacaklı gözüktüğü, dava konusu faturaların davalı tarafa tebliğ edilmesi ve davalı tarafın itirazda bulunmaması göz önünde bulundurulduğunda davacı tarafça davalı tarafa hizmet verildiği sonuç ve kanaatine varıldığından davanın kabulüne, davalı taraf likit ve bilinebilir borca ödeme yapmadığı halde haksız olarak itiraz ettiğinden icra inkâr tazminatı ödemesine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,
Davalının … İcra Müdürlüğünün 2021/… Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
Asıl alacak 23.600,00 TL’nin %20’si oranında icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 1.612,12-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 285,03-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 1.327,09-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Arabulucu Ücret Kararı gereği Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00.-TL’nin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvurma harcı, 285,03-TL peşin harç, 2.000,00-TL bilirkişi ücreti ve 127,50-TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 2.471,83-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK.nun 333 (1) maddesi uyarınca davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası resen mahkememizce davacıya iadesine
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde … Bölge Adliye Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 22/03/2022

Katip …
☪e~imzalıdır.☪

Hakim …
☪e~imzalıdır.☪