Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/49 E. 2023/158 K. 09.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 20/09/2011
KARAR TARİHİ : 09/02/2023

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA / Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Müvekkilinin … icra müdürlüğünün 2013/… E sayılı dosyası ile davalı … LTD ŞTİ aleyhine ilamsız icra takibi yaptığını, davalının itirazı üzerine … Asliye Ticaret Mahkemesinin 23/10/2007 tarihli 2000/… E200/… K sayılı kararı ile itirazın iptal edildiğini ve kararın kesinleştiğni ve bu kararın kesinleşmesi üzerine davalılar … ve … …nun davalı …. LTD ŞTİ deki hisselerini diğer davalılardan … ve …’a devretmiş gibi görülerek muvazaalı bir şekilde devir yaptıklarını, ve ….LTD ŞTİ isimli yapay ve bir şirket kurarak … LTD ŞTİ adına düzenlenen toplantı ve kongreleri ve tüm faaliyetleri paravan olarak kullanılan ….LTD ŞTİ ye aitmiş gibi gösterdiklerini bu muvazaalı işlemlerin, müvekkilinin kesinleşmiş alacağının tahsiline engel olmak için yapıldığını belirterek davalı … LTD ŞTİ nin 26/05/2009 tarihli …. Noterliğinin … yevmiye nolu ve aynı noterlik ve aynı tarih … yevmiye nolu hisse devirlerinin ve yine muvazaalı olarak kurulan ….. LTD ŞTİ deki ortaklıklarının ve davalı ….LTD ŞTİ nin kuruluşunun ve tüzel kişilinin muvazaa hukuk sebeplerine dayalı olarak BK 18. Maddesi uyarınca tespitine, iptallerine ve feshine ve ticaret sicil kayıtlarının terkinine ve düzeltilmesine davalı …LTD ŞTİ nin tüm malvarlığının davalı …. LTD ŞTİ ye devrine olmadığı taktirde müvekkilinin mahkeme kararı ile kesinleşmiş alacağının tahsili zımmında davalılar arasındaki tüm muvazaalı işlemlerin müvekkili yönünden geçersizliğine ve muvazaanın bu şekilde giderilmesine ve önlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP /
Davalılar … LTD ŞTİ, … …, … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davanın haksız olduğunu, müvekkilleri … ve …nun davacıya her hangi bir borçlarının olmadığını dolayısıyla …. LTD ŞTİ nezdindeki paylarını muvazaalı olarak devredildiği iddasının anlamı olmadığını, muvazaalı olduğu iddia edilen tüm hisse devirlerinin ve ….LTD ŞTİnin kuruluşunun gerçek işlemler olduğunu, davacı şirketin davalı …. LTD ŞTİ den alacaklı olup şirket ortakları olan müvekkillerinden bir alacağının olmadığını ve … ATM nin 2010/… e sayılı dava dosyasındaki bilirkişi raporunda bu hususu açıkça belirlendiğini, … İcra Ceza Mahkemesinin 2009/… E sayılı dosyasında müvekkilleri aleyhine açılan Ticareti Usulsüz Terk Etmek fiili ile ilgili davanın reddedildiğini müvekkillerinin beraat ettiğini, …. LTD ŞTİ nin hiç bir mal varlığının müvekkili … LTD ŞTİ ye devrinin söz konusu olmadığını, her iki şirketin ayrı şirketler olup, bakanlık tarafından verilen işletme belgelerindeki isimlerinin ve ticaret unvanlarının da farklı olduğunu, müvekkili … LTD ŞTİ nin de davacıya hiç bir borcunun olmadığını tüm iddiaların haksız olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı Ticaret Sicil Memurluğu vekili cevap dilekçesinde özetle;
Müvekkilinin TTK 34.madde ve ticaret sicil tüzüğünün 28. Madde uyarınca işlem yaptığını, yapılan tescillerde bir ihmalinin bulunmayıp müvekkiline husumetin yöneltilemeyeceğini belirtilerek davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalılara usulüne uygun tebligat yapılmış ancak bu davalıların her hangi bir savunmada bulunmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, mahkeme kararıyla kesinleşen davalı … Ltd. Şti.’den olan alacağın tahsilinin engellenmesi amacıyla bu şirketin ortakları olan davalılarca anılan şirketteki hisselerin devri ve bu ortaklarca yeni kurulan … Ltd. Şti.’nin kuruluş işlemlerinin muvazaa nedeniyle hükümsüz olduğunun tespitine, olmadığı taktirde tüm davalılar arasındaki anılan işlemlerin geçersizliğinin tespiti ile İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Davacının, davalı … Ltd. Şti.’ye karşı …. İcra Müdürlüğü’nün 2003/… esas sayılı dosyasıyla ilamsız icra takibi yaptığı, borca itiraz üzerine durdurulan takibin devamının sağlanması amacıyla davacı tarafından …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2003/… esas sayılı dosyasında itirazın iptali davası açtığı, mahkemece yapılan yargılama sonunda 23/10/2007 tarih, 2007/… K sayılı kararla davanın kısmen kabulü ile takibin 60.083,13 TL üzerinden devamına ve bu miktara takip tarihinden itibaren yıllık %60 oranını geçmemek kaydıyla değişen oranlarda avans faizinin uygulanmasına karar verildiği, kararın temyiz incelemesinden geçmek suretiyle 23/02/2009 tarihinde kesinleştiği ve bu kesinleşen ilamla, davacının, davalı … Ltd. Şti.’den alacaklı olduğunun sabit olduğu anlaşılmaktadır.
Davacı, bu alacağın tahsilinin önlenmesi amacıyla … Ltd. Şti. ortağı olan davalılar … ve … …’nun hisselerini davalı olan … ve …’a devrettiklerini ve … Ltd. Şti.’deki hisselerini devreden davalılar … ve … ‘nun davalı… Ltd. Şti.’yi kurduklarını ve … Ltd. ŞTi.’deki tüm işlem faaaliyetlerinin … Ltd. Şti.’ye aktarıldığını ileri sürerek, … Ltd. Şti.’nin kuruluşunun ve tüzel kişiliğinin muvaazaa nedeniyle hükümsüzlüğünün tespiti istemiştir.
… ATM nin 2010/… E sayılı dosyası, … İcra Ceza Mahkemesinin 2009/… E sayılı dosyası, 2009/… E sayılı dosyası, … ATM nin 2003/… E- 2007/… K sayılı dosyası, …. İcra Müdürlüğü’nün 2003/… esas sayılı dosyası, ticaret sicil kayıtları, hisse devir sözleşmeleri ve dayanılan tüm deliller celp edilip incelenmiş, ticari defter ve kayıtlar ile tüm dosya kapsamı üzerinde uzman bilirkişiler vasıtasıyla inceleme yaptırılarak rapor alınmış, deliller toplanmıştır.
Mahkememiz 2022/… Esas 2014/… Karar sayılı 13/03/2014 tarihli karar ile ” … davalı olarak gösterilmiş ise de; davanın niteliği gereği ticaret sicil müdürlüğüne husumetin düşmeyeceği anlaşılmakla, bu davalı hakkındaki davanın pasif husumetten reddine
Bir kısım davalıların yine bir kısım diğer davalılara yaptığı hisse devrinin ve davalı … Ltd. Şti’nin kuruluşunun muvazaalı olmadığı, muvazaalı olduğu kabul edildiğinde dahi, hisse devirlerinin ve şirket kuruluşunun geçersizliğine ve … Ltd. Şti.’nin tüm mal varlığının davalı … Ltd. Şti.’ye devrine karar verilmesinin mümkün bulunmadığı, tüzel kişilik perdesinin aralanması ilkesi doğrultusunda … ATM’nin 2010/… E, 2011/… K sayılı dosyasında yapılan yargılama ile davacının davalı … Ltd. Şti.’den alacağının olmadığının sabit olması karşısında, yerinde olmayan davanın reddine karar ” karar verilmiştir.
Mahkememiz kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yargıtay … HD sinin 2014/… E- 2017/… K sayılı 10/10/2017 tarihli ilamında;
“Borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı iptale tabi tasarrufların üç grup altında ve İİK.nin 278, 279 ve 280. maddelerinde düzenlenmiştir. Ancak bu maddelerde iptal edilebilecek bütün tasarrufların sınırlı olarak sayılmamış, kanun, iptale tabi bazı tasarruflar için genel bir tanımlama yaparak hangi tasarrufların iptale tabi olduğu hususunun tayinini hakimin takdirine bırakmıştır. (İİK. m. 281 )bu yasal nedenle de davacı tarafından İİK.nin 278, 279 ve 280. maddelerden birine dayanılmış olsa dahi mahkeme bununla bağlı olmayıp diğer maddelerden birine göre iptal kararı verebileceği (Y.H.G.K. 25.11.1987 Tarih, 1987/15-380 Esas ve 1987/872 Karar sayılı ilamı) belirtilmiştir.
Somut olayda, davacının alacağının 15.07.2003 tarihli fatura alacağından kaynaklanmakta olduğu, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleştiği, borçlu adresinde 09.04.2010 tarihinde yapılan hacizde hacze kabil malın olmadığının anlaşıldığı bu hali ile haciz tutanağının İİK’nnu 105.madde kapsamında aciz belgesi niteliğinde olduğu sabit olmuştur.
Borçlu şirketin iki ortağından biri olan davalı … borcun doğumundan sonra borçlu şirketteki hisselerini 26.05.2009 tarihinde diğer ortak … ise 26.05.2009 tarihinde devrederek ortaklıktan ayrıldıkları, borçlu şirketin bu tarihten sonra faaliyette bulunmadığı ve 30.07.2010 tarihinde vergi idaresi tarafından resen terkin edildiği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Borçlu şirket ortakları … ve … hakim ortak olarak yine borcun doğumundan sonra 28.08.2008 tarihinde borçlu şirketin ticaret sicil adresi olan Vali konağı caddesindeki adresinde aynı faaliyet alanında … Ltd.Şti. Kurmuştur. ”…” borçlu şirketin 27.02.2004 tarihinde tescil ettirdiği bir markası olup hem borçlu şirket tarafından daha sonra da bu isimle kurulan … Ltd.Şti. tarafından kullanılmaya devam edilmiştir. Bu durumda, davalı borçlu şirket ile üçüncü kişi konumundaki … Ltd.Şti. arasındaki işlemlerin örtülü işyeri devri mahiyetinde olup İİK’nun 280/3 madde gereğince iptale tabi olup davacı 3 kişi takip konusu alacak ve ferileri ile sınırlı olarak davalı ….Şti. malvarlığı üzerinde haciz ve satış istemi yetkisine sahip olacaktır.
Mahkemece, karara dayanak alınan … Asliye Ticaret Mahkemesinin 201/… Esas 2011/ … Karar sayılı dosyasının, tarafları aynı olmadığı gibi davanın alacak davası olarak açıldığı bu davada İİK’nun 280.madde koşullarının tartışılmadığından, eldeki davada kesin hüküm özelliği olmadığı gibi sadece takdiri delil mahiyetinde olduğu ancak hukuki müesseselerin farklı olması nedeni ile bu davayı bağlayıcı özelliği bulunmadığı açıktır, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulmasına ayrıca bunun dışında kalan davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine” gerekçesi açıklanarak mahkememiz kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Yargıtay … HD’sinin 10/10/2017 gün ve 2014/… -2017/… sayılı bozma kararına karşı davacı vekili ile davalılar … Tic. Ltd. Şti., … …, …, … vekili tarafından karar düzeltme yoluna gidilmiş, dairenin 2019/… esas 2020/… karar sayılı 28/12/2020 tarihli kararı ile istem reddedilmiştir.
Mahkememizce Yargıtay … HD’sinin 10/10/2017 gün ve 2014/… -2017/… sayılı bozma ilamına uyulmasına dair 09/02/2023 tarihli karar verilmiştir.
İİK Madde 280/3 – (Değişik: 18/2/1965-538/115 md.)
… Ticari işletmenin veya işyerindeki mevcut ticari emtianın tamamını veya mühim bir kısmını devir veya satın alan yahut bir kısmını iktisapla beraber işyerini sonradan işgal eden şahsın,borçlunun alacaklılarını ızrar kasdını bildiği ve borçlunun da bu hallerde ızrar kasdiyle hareket ettiği kabul olunur. Bu karine, ancak iptal davasını açan alacaklıya devir, satış veya terk tarihinden en az üç ay evvel keyfiyetin yazılı olarak bildirildiğini veya ticari işletmenin bulunduğu yerde görülebilir levhaları asmakla beraber Ticaret Sicili Gazetesiyle; bu mümkün olmadığı takdirde bütün alacaklıların ıttılaını temin edecek şekilde münasip vasıtalarla ilan olunduğunu ispatla çürütülebilir.
Y.H.G.K. 25.11.1987 Tarih, 1987/15-380 Esas ve 1987/872 Karar sayılı açıklayıcı ilamında belirtildiği üzere; davacı her ne kadar dava dilekçesinde maddi vakıaları anlatarak talepte bulunmuş isede, taleplerin hukuki değerlendirmesi mahkemeye ait olduğundan davacının talebinin İİK 280/3 kapsamında değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmış
Somut olayda; davacının alacağının 15.07.2003 tarihli fatura alacağından kaynaklanmakta olduğu, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleştiği, borçlu adresinde 09.04.2010 tarihinde yapılan hacizde hacze kabil malın olmadığının anlaşıldığı bu hali ile haciz tutanağının İİK’nnu 105.madde kapsamında aciz belgesi niteliğinde olduğu
Borçlu şirketin iki ortağından biri olan davalı … ın borcun doğumundan sonra borçlu şirketteki hisselerini 26.05.2009 tarihinde diğer ortak … … nun ise 26.05.2009 tarihinde devrederek ortaklıktan ayrıldıkları,borçlu şirketin bu tarihten sonra faaliyette bulunmadığı ve 30.07.2010 tarihinde vergi idaresi tarafından resen terkin edildiği
Borçlu şirket ortakları … … ve … ın hakim ortak olarak yine borcun doğumundan sonra 28.08.2008 tarihinde borçlu şirketin ticaret sicil adresi olan Vali konağı caddesindeki adresde aynı faaliyet alanında … Ltd.Şti kurduğu ”…” un borçlu şirket tarafından 27.02.2004 tarihinde tescil ettirdiği bir marka olup hem borçlu şirket tarafından hemde daha sonra aynı isimle kurulan … Şti. tarafından kullanılmaya devam edildiği, davalı borçlu şirket ile üçüncü kişi konumundaki … Ltd.Şti. arasındaki işlemlerin örtülü işyeri devri mahiyetinde olup İİK’nun 280/3 madde kapsamında iptale tabi olduğu sabit bulunmuştur.
Davalı borçlu şirket … Ve Tic. Ltd.Şti ile üçüncü kişi konumundaki … Ltd.Şti arasındaki işlemler İİK’nun 280/3 madde gereğince iptale tabi olduğundan davacı… AŞ ye … icra müdürlüğünün 2013/… E sayılı dosyasındaki takip konusu alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere davalı … Ltd.Şti nin malvarlığı üzerinde haciz ve satış yetkisi verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Yargıtay 17 HD’sinin 10/10/2017 gün ve 2014/… -2017/… sayılı bozma ilamı gereğince; davacının, davalılar …,…, … …, … …, … hakkındaki taleplerinin ve diğer tüm taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davalı … hakkındaki davanın taraf sıfatı( pasif husumet) dava şartı yokluğu nedeniyle usulen reddine
2- Davalı borçlu şirket … Ve Tic. Ltd.Şti ile üçüncü kişi konumundaki … Ltd.Şti arasındaki işlemler İİK’nun 280/3 madde gereğince iptale tabi olduğundan davacı… AŞ ye … icra müdürlüğünün 2013/… E sayılı dosyasındaki takip konusu alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere davalı … Ltd.Şti nin malvarlığı üzerinde haciz ve satış yetkisi verilmesine
Davacının davalılar …,…, … …, … …, … hakkındaki taleplerinin ve diğer tüm taleplerinin reddine,
3-Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 179,90 TL karar harcından peşin alınan 272,65 TL harçtan mahsubu ile fazla 92,75 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
4-Davalı İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü yararına, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücreti davacıdan alınarak Davalı … ne verilmesine,
5-Davalı … (…) yararına, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücreti davacıdan alınarak Davalı … (…)’ye verilmesine,
6-Davacı… AŞ yararına, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücreti davalılar … Ltd.Şti ve davalı… Ve Tic. Ltd.Ştinden alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı … Ltd.Şti tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına
8-Davacı tarafından yapılan 18,40 TL başvuru harcı, 179,90 TL peşin harç 4.639,46 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 4.837,76 TL nin davalılar … Ltd.Şti ve davalı… Ve Tic. Ltd.Ştinden alınarak davacıya verilmesine,
9-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili taraflara iadesine,
Davacı Vekili Av. … ve Davalı … (… ) ve … Vekili Av. …, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.09/02/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır