Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/429 E. 2022/601 K. 08.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/429 Esas
KARAR NO : 2022/601
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/06/2021
KARAR TARİHİ : 08/09/2022

Mahkememizde görülen Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA /Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle;
Davalı tarafından müvekkilleri aleyhine …. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/… D. İş ve 2016/… K. Sayılı kararı ile 31/03/2019 vade tarihli 20.000,00 USD bedelli bonoya dayanarak 113.246,00 TL (1 USD=5,6623 01/10/2019 tarihli dolar kuru) alacak miktarı ile ihtiyati haciz kararı alındığını, …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… E. Sayılı dosyası ile iddia edilen alacak esasa geçilmiş olup takip konusunu müvekkili … tarafından borçlu sıfatı ile düzenlenip diğer müvekkili … tarafından kefil sıfatı ile imza edildiği iddia olunan;
30.12.2018 vade tarihli 10.000,00 USD bedelli
26.01.2019 vade tarihli 50.000,00 USD bedelli
28.02.2019 vade tarihli 15.000,00 USD bedelli
31.03.2019 vade tarihli 20.000,00 USD bedelli
30.04.2019 vade tarihli 20.000,00 USD bedelli
31.05.2019 vade tarihli 20.000,00 USD bedelli
30.06.2019 vade tarihli 20.000,00 USD bedelli
30.07.2019 vade tarihli 20.000,00 USD bedelli
30.08.2019 vade tarihli 20.000,00 USD bedelli
Olmak üzere 9 adet bono ihtiva eder bir ticari ilişki mevcut olmadığını, takip konusu senetler üzerindeki imzaların müvekkillerine ait olmadığını, müvekkillerinin davalıya karşı hiçbir borcu olmamasına rağmen ihtiyati haciz kararı alındığını ve başlatmış olduğu icra takibinin haksız ve kötü niyetli olduğunu,
Davalı … tarafından …. İcra Müdürlüğü 2019/… E. Sayılı dosya ile başlatılan takibe dayanak oluşturan senetlerin ön yüzünde borçlu sıfatıyla müvekkili …’nun kefil sıfatı ile de müvekkili …’nun isimleri ve imzaların kendilerine ait olmadığını,
Senet metinleri üzerinde müvekkillerin isimlerinin “…” ve “…” olarak görüldüğünü , halbuki müvekkillerinin soy isimlerinin “…” değil “…”‘ olduğunu, belirterek ;
Davanın kabulü ile müvekkilleri … ve …’nun davalı yana borcu olmadığının tespitine, …. İcra Müdürlüğü 2019/… E. İcra takibinin iptaline, dava konusu takip dosyasının teminatsız veya sayın mahkeme aksi kanaatte ise mahkemece uygun görülecek bir teminat mukabilinde ve işbu dosya kapsamında yapılacak yargılama neticesi verilecek mahkeme kararının kesinleşmesine kadar, davaya konusu borcun ödenmesini engeller mahiyette ve icra takibinin durdurulması amacıyla ihtiyat-i tedbir kararı verilmesine, haksız ve kötü niyetli olarak takip başlatan davalı taraf aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine dair karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP /Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle;
…. Asliye Ticaret Mahkemesi 03/10/2019 tarih, 2019/… D.iş ve 2019/… Karar No kapsamında %15 teminat miktarı olan 113.246,00 TL yatırılmak suretiyle takip borçluları … ile … aleyhine ihtiyati haciz kararı alındığını, Akabinde …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyası kapsamında senetlerden kaynaklı olarak 04/10/2019 tarihinde kambiyo takibine geçildiğini, İhtiyati haciz mahkeme kararı alınmasını takiben, …. İcra Müdürlüğü 2019/… Esas sayılı dosyasından borçluların malvarlıkları sorgulanarak, aktif menkul, gayrimenkul ve 3. Şahıstaki alacakları gibi malvarlıkları üzerine ihtiyati hacizler uygulandığını,
Davacı/borçlular aleyhindeki icra takibi kesinleşmesine mütakiben kesin haciz işlemlerine başlanıldığını, Borçlu … adına kayıtlı 35 adet aktif taşınmazlarına kayden haciz şerhleri işlendığını, tapu takyidatları incelendiğinde taşınmazların kaydında ipotek şerhleri ile diğer haciz alacaklılarının toplam 27.000.000,00 TL’ye yakın borç kaydı olduğunun görüldüğünü, ipotekli taşınmazlar cebri icra yolu ile ipotek alacaklıları tarafından hemen hepsi satışa çıkarıldığını,bu taşınmazlar kaydında haciz şerhi olmasına rağmen ipotek borcunu karşılanmadığından müvekkili alacaklıya herhangi bir ödeme gelmediğini,
Diğer borçlu … adına sorgu yapıldığında ise bu kişiye ait herhangi bir menkul, gayrimenkul,3. Kişilerde hak ve alacağa rastlanılmadığını,tasarrufun iptali davasının açılmasının üzerinden yaklaşık 1,5 yıl geçmesi ve davacı … vekili tarafından tasarrufun iptali davasına da süresinde cevap verilmesine rağmen ve tüm haciz işlemlerine hiçbir şekilde itiraz edilmediğinden, davacıların menfi tespit davası açmakta kötü niyetli olduklarını bildirmiştir .
Davalı vekili ayrıca; …. İcra Müdürlüğü 2019/… Esas sayılı dosyası kambiyo takiplerine mahsus haciz yolu olduğu, icra takibine geçildikten sonra 2004 Sayılı İcra Ve İflas Kanunu gereği senetteki borçlu ve kefillerin tamamının icra dosyasında müteselsil ve müştereken borçlu konumuna geçtiğini,
Söz konusu icra dosyasına konu 9 adet bono, kambiyo senetleri mahiyeti gereği şekil ve kurucu unsurlarına sahip olup, kambiyo senetlerinden olduğunu, işbu senetlere esas gerek mahkemeden ihtiyati haciz kararı alınmış gerekse icra müdürlüğü tarafından icra takibine geçilmiş olduğunu, somut olayda taraflar arasında ticari ilişki olup olmaması kambiyo takiplerine mahsus haciz yoluna engel olmadığını
Davacılar vekili dava dilekçesinde değindiği diğer bir konu icraya konu bonolardaki soy ad yazımında “…” yerine “…” yazıldığı, bu sebeple senetlerdeki el yazısının borçlulara ait olmadığını beyan etmiş ise de …’nun vekili tarafından tasarrufun iptali davasına sunulan cevap dilekçesinde bile müvekkilinin soy adını
” …” şeklinde yazdığını, bu şekilde kayıtlara geçtiğini,
Davacılar vekilinin dilekçesinde sürekli olarak müvekkillerinin borçlu olmadıkları, senetlerdeki imza ve yazılarının müvekkillerine ait olmadığını iddia etmiş ise de bu hususla ilgili davacılar tarafından açılmış veya yürütülen herhangi bir Cumhuriyet Savcılığı dosyası bulunmadığını belirterek ;
Davacı taraftan eksik alınan harç bedelinin yasal sürede tamamlattırılmasını, yasal sürede davacılar tarafından eksik harç mahkeme veznesine depo edilmemesi halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini,Usul ve esasa uygun yürütülen … İcra Müdürlüğü 2019/… Esas sayılı dosyasının devamına,
Davacı tarafın haksız şekilde istemiş olduğu ihtiyati tedbir talebinin Reddine, eğer ki Sayın mahkemenizce ihtiyati tedbir kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilecek ise de dava değerinin …. İcra Müdürlüğü 2019/… Esas sayılı dosyasının 26/06/2021 tarihli dosya alacağının değerinin alınması ve yatırılacak teminat bedellerinin bu bedel üzerinden hesap edilerek vezneye davacılar tarafından depo edilmesine,
Tamamı ile kötü niyetli açılan davacı tarafları ayrı ayrı olmak üzere %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davacı taraflara ayrı ayrı yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava İİK 72 gereğince icra takibinden sonra açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan 27/01/2022 tarihli duruşma da taraflar arasındaki uyuşmazlık … İcra müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı takip dosyası nedeniyle İİK 72 gereğince menfi tespit istemi konusunda olduğu, davacıların takibe konu 9 adet bono üzerindeki imzaların kendilerine ait olmadığı, senette yazılı … soyisminin doğru olmadığı, her iki tarafından %20 den az olmayan kötü niyet tazminatı talebi bulunduğu şeklinde tespit edilmiştir.
Davalı tarafın arabuluculuk dava şartı itirazı 27/01/2022 tarihli ön inceleme duruşmasında; Yargıtay 19.HD nin 13.02.2020 tarih 2020/85-454 E.K. Sayılı kararı, İstanbul BAM 13. HD nin 14.05.2020 tarih,2019/2623 – 2020/553 E.K. sayılı kararı dikkate alınarak reddedilmiştir.
Davalı tarafın harç itirazı icra takip dosyasında ödeme emrine konu toplam alacak üzerinden nisbi harç yatırılarak dava açıldığından reddedilmiştir.
Mahkememizce tarafların bildirdiği deliller toplanmış ,Davacılar … ile … nun 9 adet bono üzerindeki imza ve yazıların kendilerine ait olmadığı konusundaki itirazlarının değerlendirilmesi bakımından, emsal imza ve yazı örnekleri getirtilmiş, davacıların ıslak imza ve yazı örnekleri alınmıştır. Bu belgelerin incelenmesi … Adli Tıp … ihtisas dairesinden istenmiştir.
Alınan … tarihli Adli Tıp … İhtisas Dairesi raporunda ve özetle ;
Tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından yapılan incelemede; inceleme konusu 9 adet senette borçluya atfen atılı imzalar ile …’nun mevcut mukayese imzaları arasında ilgi ve irtibat tespit edilemediği,
İnceleme konusu senetlerde kefil “…” adına atılı imzalar ile …’nun mukayese imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından söz konusu imzaların mevcut mukayese imzalarına kıyasla …’nun eli ürünü olmadığı, bildirilmiştir.
Davalı vekilinin ATK bilirkişi raporuna karşı itirazları; daha önce ödenen senetlerin bankadan getirtilmesi gerektiğini bildirmiş ise de, mahkememizce … Bankası nın 22/02/2022 tarihli yazısı ekinde 31/10/2022 ödeme tarihli senet getirtilip, ATK incelemesine gönderildiğinden, diğer davalı itirazlarıda raporu değiştirmeye etkili bulunmadığından kabul edilmemiştir.
Mahkememiz dosyasındaki menfi tespit istemine konu bonolar nedeniyle açılmış bir ceza davası taraflarca bildirilmemiştir. Ayrıca yine aynı bonolar nedeniyle davacılarca icra dairesi yada mahkemelerine yapılmış şikayet yada davada yapılmış bilirkişi incelemesi bulunmamaktadır. Davalı taraf bu bonoların neden davacılar tarafından düzenlenerek müvekkiline verildiğine, alacağın kaynağına dair açıklama yapmamış, sözleşme vs ibraz etmemiştir.
Davalı vekili sıralı olan ve daha önce ödenen üç adet bono nedeniyle davacıların borcu kabul ettiği iddiasında bulunmuştur.
… BAM … HD nin 2017/… esas ve 2018/… karar sayılı kararı ile bu kararın onanmasına ilişkin Yargıtay … HD nin 2019/ … – 2020/ … E.K. sayılı kararında; “Dava, sahteliği iddia edilen bonolardan dolayı açılan menfi tespit davasıdır. Dava konusu bono asılları üzerinde yapılan grafolojik incelemede her üç senedin de fotokopi yoluyla elde edilmiş kopya imza olduğu açıkça tespit edilmiştir. Bu bonoların faktoring şirketleri tarafından bankalara tahsil için verildiği görülmektedir. Bonoların sahte olmasının mutlak defi olması nedeniyle herkese karşı ileri sürülebilmesi mümkün olduğundan, davalıların iyiniyetli hamil oldukları iddiaları hukuken dinlenemeyeği …” açıklandığından davacıların dürüst olmadıkları, haklarını kötüye kullandıkları savunmaları kabul edilmemiştir.
Davacıların sahtelik mutlak def i sonucu takibin dayanağı bonolar nedeniyle borçlu sayılamayacağı anlaşılmıştır. İcra takibine konu bonolardaki keşideci ve kefil imzalarının davacıların eli ürünü olmadığı belirlenmiş olmakla, menfi tespit talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Alacak likit ve belirlenebilir nitelikte olup, davacının itirazında haksız bulunduğu anlaşıldığından İİK.nun 67/2. maddesi hükmü gereğince takdiren bono bedeli olan 750.000 TL nin %20 si oranında kötü niyet tazminatı ile davacının sorumlu tutulması gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /.
1-Davanın kabulüne, davacı … ( TC no:…) ve davacı … (TC no: …) nun … İcra müdürlüğünün 2019/… esas sayılı takip dosyasında takibe konan
30.12.2018 vade tarihli 10.000,00 USD bedelli
26.01.2019 vade tarihli 50.000,00 USD bedelli
28.02.2019 vade tarihli 15.000,00 USD bedelli
31.03.2019 vade tarihli 20.000,00 USD bedelli
30.04.2019 vade tarihli 20.000,00 USD bedelli
31.05.2019 vade tarihli 20.000,00 USD bedelli
30.06.2019 vade tarihli 20.000,00 USD bedelli
30.07.2019 vade tarihli 20.000,00 USD bedelli
30.08.2019 vade tarihli 20.000,00 USD bedelli
9 adet bono nedeniyle davalı takip alacaklısı … e ( Tc no: …) borçlu olmadığının tespitine, … İcra müdürlüğünün 2019/… esas sayılı takibin iptaline, 198.221,40 USD karşılığı 1.131.487,40 TL nin %20 si oranında kötü niyet tazminatının davacılar lehine davalıdan tahsiline
2-Karar tarihinde hesap olunan ve Harçlar kanunu hükümlerine göre alınması gereken 77.291,90 TL harçtan peşin alınan 19.322,98 TL harcın mahsup edilerek 57.968,92 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-… Adli Tıp Kurumu Başkanlığının …- …
sayılı raporu nedeniyle tanzim olunan 29/07/2022 tarih … numaralı fatura bedeli olan 2.335,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 19.382,28 TL ilk gider 328,15 TL tebligat ,müzekkere gideri olmak üzere toplam 19.710,43 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince 138.518,99 TL nispi ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına
6-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine
Davacı vekili Av. … Davalı vekili Av. … yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde … BAM da istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/09/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır