Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/260 E. 2022/517 K. 21.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/260 Esas
KARAR NO : 2022/517
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/04/2021
KARAR TARİHİ : 21/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkilinin … ‘nun işletmesini yürüttüğünü, davalı borçluya ait … plakalı araçlar ile 23/05/2019 – 31/08/2019 tarihleri arasında ücret ödemeksizin ihlalli geçişler yaptığını, ihlalli geçiş tarihinden itibaren on beş günlük süre içerisinde geçiş bedellerini ödeyenlere ceza uygulanmadığını, alacağın tahsili amacıyla davalı borçlu aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını ve ödeme emrinin tebliğ edildiğini, davalı borçlunun haksız ve dayanaksız olarak itiraz ederek icra takibini durduğunu ve tüm bu nedenlerle davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmadığı ve davanın esasına ilişkin herhangi bir cevap vermediği anlaşıldı.
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkâr tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçluların itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçluların icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Davacı tarafça delil olarak; …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyası, ihlalli geçişlere ilişkin görüntüler, ihlalli geçiş listesi, bilgi ve belgeler, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Dosyaya getirtilen …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 02/09/2020 tarihinde 2.218,90-TL asıl alacak geçiş ücreti ve 8.875,60-TL ceza tutarı olmak üzere toplam 11.094,50-TL alacağı üzerinden 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya tebliğ edildiği, davalı borçlu tarafından 22/09/2020 tarihinde borca, faize ve borcun tüm fer’îlerine itiraz edildiği, itirazın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce davacı tarafın iddiaları doğrultusunda dava dosyası, icra dosyası ve ilgili kayıtları üzerinde inceleme yapılarak dava konusu asıl alacak, ceza miktarı, faiz ve KDV’nın hesabı ile davalının sorumluluğu açısından bilirkişi raporu alınmasına karar verildiği, Karayolu Taşımacılığı Uzmanı bilirkişi … tarafından sunulan 07/04/2022 tarihli bilirkişi raporu özetle; ”6001 sayılı Kanunun 30/7 maddesine göre 15 gün içerisinde ihlalli geçişler ödendiği takdirde gecikme cezası alınmayacağı hükmünün olduğu, bunun yanı sıra sürücülerin … ve … cihazlarını sürekli bakiyesi müsait tutmakla ve kontrol etmekle sorumlu olduğu, davalının …/… cihazında yeterli bakiye varken geçiş anında değişik sebeplerden ücret alınamadığında cihazın uyarı sinyali vermesi sonucunda 15 gün içerisinde yanlışlığı giderecek yeterli süresi olduğu ve cihazlara bağlı hesaplarını her zaman müsait olarak tutma sorumluluğunda olduğu, 3095 sayılı KDV Kanunun 24.maddesi c bendinde faiz alacağı da KDV matrahları arasında gösterildiğinden ve yaygın Yargıtay kararlarında da aynı yönde içtihatlar olduğundan davacının davalıdan icra yolu ile tahsil edeceği faiz alacaklarından KDV tahakkuk ettirmeye ve talep etmeye hakkı olduğu, 6001 sayılı Kanunda ve işletme protokolünde hiçbir şekilde ihlalli geçiş gerçekleştiren araç sahiplerine SMS, e-posta, ihtarname veya herhangi bir şekilde bildirim yapma yükümlülüğü ile ilgili bir düzenlemenin bulunmadığı, davalının tüzel kişi tacir olduğu, aracın ticari amaçla kullanılan çekici motorlu araç olduğu ve yük taşımacılığında kullanıldığı, dosyanın tamamı incelendiğinde davalının sahipliğinde olan … plakalı aracın 23/05/2019 tarihi ile 31/08/2019 tarihleri arasında 179 kez işletme hakkı davacı şirkette olan otoyollardan geçişler gerçekleştirdiği, davacının dava dosyasına sunduğu ihlalli geçiş sorgulama provizyon listesinde ödeme durumunun etiket durumunun işlem açıklamasının ve red nedenlerinin yer almadığı ihlalli geçiş provizyon listesinde davalının aracına 2.218,90 TL geçiş bedeli ve yasa gereği dört katı geçiş cezası 8.875,60 TL olmak üzere toplam 11.094,50 TL tahakkuk ettirildiği, borç tutarının ilamsız icra takip tutarı ile uyumlu olduğu, davacının toplam 11.094,50 TL asıl alacak tutarını talep edebileceği, davacının işlemiş faizi talep etmediği, davacının takip sonrası takip tarihinden itibaren artan oranlarda yıllık %9 işlemiş faiz talep edebileceği” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
GEREKÇE :
Davacı tarafın iddia ve beyanları doğrultusunda yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ile dosya kapsamındaki tüm belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; davalı tarafın … plakalı aracı 23/05/2019 – 31/08/2019 tarihleri arasında davacı tarafça işletilen otoyolundan ücret ödemeksizin 179 kez ihlalli geçiş yaptığı, 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30. maddesinin 5. fıkrasında; 4046, 3465 ve 3996 sayılı Kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında cezanın genel hükümlere göre tahsil edileceği, 7. fıkrasında geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezaların uygulanmayacağı belirtilmiştir. Davalı tarafın, ödemesiz geçiş tarihlerini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödemediği ve yasa gereği temerrüde düştüğü, davalı tarafın borcu olmadığından bahisle takibe itiraz etmiş ise de dosyada bulunan … plakalı araca ait kayıtlardan ihlalli geçişlerin sabit olduğu, davalı tarafın yaptığı savunmanın borçtan kurtulma sonucunu doğurmayacağı ve davacı tarafa ödeme yaptığını usulüne uygun yazılı evrak ile ispat etmesi gerektiği ancak mahkememize usulüne uygun yapılmış ödeme belgesi sunmadığı anlaşıldığından talep olunan değerler üzerinden davanın kabulüne, davalı taraf likit ve bilinebilir borca ödeme yapmadığı halde haksız olarak itiraz ettiğinden icra inkâr tazminatı ödemesine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,
Davalının …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
Asıl alacak 11.094,50 TL’nin %20’si oranında icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 757,87-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 134,00-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 623,87-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Arabulucu Ücret Kararı gereği Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00.-TL’nin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvurma harcı, 134,00-TL peşin harç, 1.000,00-TL bilirkişi ücreti ve 100,35-TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 1.293,65-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK.nun 333 (1) maddesi uyarınca davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası resen mahkememizce davacıya iadesine
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde … Bölge Adliye Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 21/06/2022

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır