Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/254 E. 2022/846 K. 08.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/254 Esas
KARAR NO : 2022/846

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/04/2021
KARAR TARİHİ : 08/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; davacının davalının yürütmekte olduğu inşaat işi için anlaştıkları, davacının taahhüdünü yerine getirerek dava konusu malları davalıya teslim ettiğini, davalı şirketin 25.12.210 tarihli … nolu faturadan dolayı 178.180,00 TL borcu olduğu, davalım şirket aleyhine başlatılan … 14. İcra Müdürlüğü’ nün … E sayılı icra takibine haksız bir şekilde itiraz ettiğini, arabuluculuk görüşmelerinin sonuçsuz kaldığını, davalının sekiz gün içerisinde faturaya itiraz etmediği, kesinleşen faturadaki alacak tutarının ödenmesi gerektiği, ticari defterlere işlenen fatura ile ödenen bedel arasındaki bakiye bedelin davalı tarafça özenmesi gerektiğini, davalı şirketin 25.12.210 tarihli … nolu fatura sonucunda 178.180,00 TL borcu bulunduğunu, alacak miktarı belirli ve tespite müsait olduğunu, alacağın likit ve itirazın haksız olması sebebi ile icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği iddiası ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Usul yönünden davacı şirketin 2014 yılında münfesih olduğu taraf ehliyetinin olmadığını, davanın yetkisiz mahkemede açıldığı, davalı şirketin iş yerinin istanbul mahkemelerinin yetki alanının dışında olduğunu, davanın asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğunu, esas yönünden ise davanın zamanaşımına uğradığını, bu itibarla davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği, davacının davalıya faturada belirtilen malları satıp teslim ettiği hususunun gerçek olmadığını, davalının davacıdan bu malları satın ve teslim almadığını, davalının davacıya, davaya konu edilen faturadan kaynaklı herhangi bir borcu olmadığını, taraflar arasında fatura ve bedeli konusunda mutabakat metni olmadığını, davacının fatura içeriğindeki malları davalıya teslim ettiğine dair bir belge ve delil sunmadığını, davacı yanın tek yanlı fatura tanzim etmiş olması, iddia edildiği şekliyle salt fatura tebliği ve faturaya itiraz edilmemesi davacı açısından alacak hakkı doğurmayacağını, davacının varsa elindeki irsaliye belgesini sunmasını talep ederek her hangi bir teslimat olmadığı iddiası ile davanın reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE
Dava, İİK. 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Dava, hukuki niteliği itibariyle, ticari satım sözleşmesi kapsamında davacı tarafından satılıp teslim edilen emtia bedelinin tahsili amacıyla başlatılan takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
Delil olarak; icra dosyası, sevk irsaliyesi, cari hesap kayıtları, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Alınan 08/07/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle, Davacının davaya konu … tarihli … nolu 151.000,00 TL + KDV toplam 178.180,00 TL tutarlı faturanın muhteviyatını ispat edici davalının ve/veya yetkilisinin imzası bulunan 25.12.2010 tarihli … nolu sevk irsaliyesini sunmadığı, davaya konu faturayı davalıya tebliğ ettiğine dair bir delili sunamadığı dolayısı ile davaya konu 25.12.210 tarihli 041340 nolu 151.000,00 TL + KDV toplam 178.180,00 TL tutarlı fatura bedelini talep etme şartlarının oluşmadığı tespit edilmiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde Somut olayda, davacı tarafından mevcut faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibi olduğu olduğu ve buna göre davacının düzenlediği davaya konu … tarihli … nolu 151.000,00 TL + KDV toplam 178.180,00 TL tutarlı faturanın muhteviyatına TTK’ nun 21/ maddesinde (mülga 6762 TTK Md. 23) belirtilen sekiz gün içerisinde itiraz edildiğine dair bir delilin olmadığı, davaya konu … tarihli … nolu 151.000,00 TL + KDV toplam 178.180,00 TL tutarlı faturanın üzerinde teslim edildiğine dair bir imza ve/veya kaşenin olmadığı, Yargıtay kararları gereği fatura tek başına bir alacağın varlığına delil teşkil etmediğinden faturanın bir alacağın veya borcun varlığına delil teşkil edebilmesi için taraflar arasındaki akdi ilişkiye (sözleşme) dayanarak düzenlenmiş olması ve Fatura konusu mal ve hizmetin alıcıya teslim edildiğinin kanıtlanması da gerekli olduğundan davacının davaya konu 25.12.210 tarihli 041340 nolu 151.000,00 TL + KDV toplam 178.180,00 TL tutarlı faturanın muhteviyatını ispat edici davalının ve/veya yetkilisinin imzası bulunan 25.12.2010 tarihli … nolu sevk irsaliyesini sunmadığı, davaya konu faturayı davalıya tebliğ ettiğine dair bir delili de sunamadığı anlaşılmakla davaya konu 25.12.210 tarihli … nolu 151.000,00 TL + KDV toplam 178.180,00 TL tutarlı fatura bedelini talep etme şartlarının oluşmadığına kanaat getirilerek ispat yükü üzerinde olan davacı tarafından malların teslim edildiğine dair ispata yarar bir delil, belge vs sunulmadığı ve (ürünleri teslim ettiğine dair herhangi bir teslim/tesellüm belgesi, imzalı sevk irsaliyesi sunmadığı) davanın fatura konusu malların teslimi hususunun yazılı delil ile ispat edilmesi gerekmesine rağmen bu hususta davacının ispata elverişli dedil de sunmadığı, bu itibarla davacının davasında haklı olmadığı ve davalı tarafa yüklenecek bir borcun varlığından bahsedilemeyeceği kanaati ile ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 2.151,97-TL. nin 80,70-TL. nispi karar harcından mahsubu ile kalan 2.071,27-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesinin “…Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır…” hükmü gereği 1.320,00-TL’sı arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki tarife gereğince hesaplanan 27.727,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası davacıya iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle İstanbul BAM ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere istinaf yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair karar verildi. 08/11/2022
Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır

*Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*