Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/512
KARAR NO : 2021/684
DAVA : İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/09/2020
KARAR TARİHİ : 21/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafça müvekkili 29.07.2019 tarihinde aranmak suretiyle iki adet çekte cirosu bulunduğu, çek bedellerinin ödenmesi gerektiği aksi taktirde aleyhine aldıkları ihtiyati haciz kararı ile hesaplarına haciz koyacakları, araçlarını bağlatacakları ve evine hacze geleceklerini beyan ederek karşılıksız çıkan;
a-… … Şubesi muhataplı … seri nolu 12.04.2019 keşide tarihli, 13.350,00 TL bedelli,
b-… … Şubesi muhataplı … seri nolu 27.03.2019 keşide tarihli, 16.380,00 TL bedelli, çeklerin bedellerini talep ettiğini, … nolu Dükkanda esnaf olan müvekkilinin hesaplarını kontrol ederek davalıya geri dönüş yaptığını ve kendisinin bu tarihlerde çekinin olmadığını, hesaplarına bu miktarda çeklerin hiç girmediğini, böyle bir çekte cirosunun bulunmasının mümkün olmadığını beyan ederek çek görüntülerini talep ettiğini, Davalı bu talebe olumsuz yanıt vererek müvekkilinin kendilerini oyalama gayreti içinde bulunduğunu, ihtiyati haciz yapacaklarını, evine hacze geleceklerini beyan ederek müvekkilini baskı altına aldığını, haciz nedeniyle banka sicilinin bozulacağı ve evine hacze gelineceği korkusuna kapılan müvekkilinin karşı tarafın verdiği hesap numarasına istedikleri ödemeyi yapacağını ancak çek bilgilerinin kendisine verilmesi gerektiğini beyan ederek aldığı çek bilgileri ve çek seri numaralarına istinaden çek bedellerini itiraz ve dava haklarını saklı tutarak ödediğini, Çek bedellerini ödedikten sonra davalı firmaya giden müvekkil ödediği çek asıllarının kendisine teslimini talep ettiğini, çekler kendisine verildiğinde çekte ki ciro ve imzanın kendisine ait olmadığını, sahte ciro ve imza yapılmak suretiyle çekin kendisinden tahsil edildiğini gördüğünü, Müvekkilinin çekleri teslim aldığı esnada çekteki imza ve cironun kendisine ait olmadığını davalıya bildirmesine rağmen davalının para iadesine yanaşmadığını, yine çeklerin teslim alındıktan sonra çek güvence bedellerinin de kötü niyetli davalı tarafça, mahsup edilmeksizin müvekkilinden mükerrer tahsil edildiğinin görüldüğünü, Müvekkilinden haksız tahsil edilen çek bedellerinin iadesi için davalı hakkında … İcra Müdürlüğü 2019/… E. Sayılı dosyasıyla icra takibi başlattıklarını, davalının takibe itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini, itirazın haksız olduğunu beyanla;
Davanın kabulü ile haksız itirazın iptaline, takibin devamına alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava dilekçesinde yer alan iddialarının doğru olmadığını, müvekkili şirketin alacağın temlikinde izlenecek tüm usul ve esasları harfiyyen yerine getirdiğini, yasal mecburiyeti olmadığı halde davacıdan davaya konu edilen çeklerin teyitlerini de aldığını, Davaya konu edilen işbu çeklerin temelinde İstihbarat çalışmasının tamamlanması akabinde Müvekkili şirketin faktoring müşterisi … … ile 28.07.2017 tarihinde imzaladığı Faktoring Sözleşmesi temelinde 29.11.2018 tarihli Alacak Bildirim Formu Ödeme Araçları Tevdii Bordrosu ve 27.09.2018 düzenleme tarihli ve … numaralı faturaya dayanarak devir ve temlik aldığını, Müvekkili şirketin yasal mevzuata uygun olarak faturala ile tevsik edilmiş bir alacağı davacının ikrarı ile de sabit olduğu üzere, ticari bir ilişki çerçevesinde doğduğunu gösterir belgeleri kontrol ederek devir ve temlik aldığını, akdedilen faktoring sözleşmesi hükümleri çerçevesinde Müvekkili şirkete temlik edilmiş alacakların ödeme vasıtası olarak dava konu edilen çekler verildiğini, söz konusu süreçten de anlaşılacağı üzere Müvekkili şirketin başta 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu olmak üzere sair her türlü mevzuat ile yüklenen tüm sorumlukluklarını yerine getirdiğini, Davacının işbu davaya konu edilen çeklerin rızası hilafında ellerinden çıktığını ve çeki elinde bulunduran Müvekkil şirketin meşru hamil olmadığını iddia ettiğini, Davacının işbu iddiasının da yasal herhangi bir dayanağının bulunmadığını, davacının, Türk Ticaret Kanunu madde 792/1 hükmü gereğince çekin rızaları hilafında ellerinden çıktığı iddiasını Müvekkile karşı ileri süremeyeceği kanun maddesi ve Yüksek Mahkeme’nin kararları gereği olduğunu, beyanla;
Davanın reddine, alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Davanın; Haciz baskısı altında ihtirazi kayıt ile davalı … şirketine ödeme zorunda kalınan 2 adet çekteki ciro ve imzanın davacıya ait olmamasına rağmen tahsil edilen bedel için başlatılan takip nedeni ile itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dosyaya getirtilen … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 13.350-TL asıl alacak, 206,83-TL işlemiş faiz, 16.200-TL asıl alacak ve 250,99-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 30.007,82-TL alacağın tahsili amacıyla 27/08/2019 tarihinde 1 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin tebliğ edildiği, davalı borçlunun borca itiraz ettiği, itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Davacı asile ait imza örnekleri alındıktan ve çek asılları celp edildikten sonra dosyanın grafolog bilirkişi … ‘ya tevdi ile davaya konu çek asılları ile davacı imza örneği ve kurumlardan alınan belge asılları karşılaştırılmak suretiyle çek üzerindeki imzanın davacı asile ait olup olmadığının belirlenmesinin istenmesine karar verildiği, … Adli Tıp Entstitüsü İmza, Yazı ve Belge İnceleme Em. Öğr. Üyesi Bilirkişi Dr. … tarafından sunulan 04/08/2021 tarihli bilirkişi raporunda; İnceleme konusu olan İstanbul, 27.03.2019 tarihli, 16.380-TL bedelli ve İstanbul, 12.04.2019 tarihli, 13.350-TL bedelli, 2 adet çek arkasında ciro imza ve yazılarının, davacı …’in mevcut yazı ve imza örnekleriyle göstermiş olduğu kuvvetli benzerlikler nedeniyle davacı …’e ait olduğu kanaati bildirilmiştir.
Taraf iddia ve savunmaları ibraz edilen deliller alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde ;
Dava itirazın iptali istemi olup, davacı tarafça … … Şubesi muhataplı … seri nolu 12.04.2019 keşide tarihli, 13.350,00 TL bedelli, ve … … Şubesi muhataplı … seri nolu 27.03.2019 keşide tarihli, 16.380,00 TL bedelli çeklerin bedellerinin davalı tarafça icra takibine konu edileceği beyanı ile talep edilmesi üzerine davacı tarafça haciz baskısı altında ihtirazi kayıt konulmak sureti ile çek bedelleri ödendiği, sonrasında ödenen çekteki imzaların sahte olduğu gerekçe gösterilerek ödeme yapılan miktarın tahsili için davalı aleyhine … İcra Müdürlüğü 2019/… E. Sayılı dosyası ile genel haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
Davacının imza inkarı bulunması nedeni ile Dava konusu … … Şubesi muhataplı … seri nolu 12.04.2019 keşide tarihli, 13.350,00 TL bedelli ve … … Şubesi muhataplı … seri nolu 27.03.2019 keşide tarihli, 16.380,00 TL bedelli çekler üzerindeki imzanın davacı eli ürünü olduğu tespit edilmiştir.
Dava konusu çekler faktoring işlemine konu çekler olup davacı tarafça sadece imza inkarında bulunulmuş olup faktoring sözleşmesinin geçersizliği ileri sürülmemiştir. Davacı davaya konu çeklerde 2. Ciranta dava dışı Polybag Ambalaj ve Mümessillik Hizmetleri … … 3. Ciranta olduğu, Kaldı ki davalı tarafça ibraz edilen cevap dilekçesi ekindeki belgelerden alacağın fatura ile tevsik edildiği faktoring şirketi tarafından gerekli isdihbari araştırmanın yapıldığı ,ödeme araçları tevdi bordrosu ve alacak bildirim formunun mevcut bulunduğu bu itibarla faktoring sözleşmesinin tarafı olan … arasında geçerli bir faktoring ilişkisinin kurulduğu ,çeklerdeki ciro silsilesinin bozulmadığı, davalının çeki iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket ettiğinin ya da kötü niyetin varlığından da söz edilemeyeceği nazara alınarak davacının iş bu bedellerden sorumlu olduğu anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davalı vekilinin kötü niyet tazminat talebinin koşulları oluşmadığından reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
Koşulları oluşmayan kötü niyet tazminat talebinin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 354,61-TL den 59,30-TL nispi karar harcının mahsubu ile kalan 295,31-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesinin “…Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır…” hükmü gereği 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 4.432,50-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/09/2021
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır