Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/211 E. 2021/493 K. 22.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/211
KARAR NO : 2021/493
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/06/2015
KARAR TARİHİ : 22/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … projelerinde taahhüt işleri yapan … Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.’nin ortağı olduğunu, şirketinin üstlenmiş olduğu Tokat, …, … Kasabası … projesinin inşaatı sırasında, o tarihte … kasabasında iş yapmakta olan davalılar … ve oğlu … ile bazı taahhüt işlerinde (şantiye kamp sahasına su hattı döşeme ile iletim yolunun iyileştirilmesinde) yardımcı olmaları için anlaşma yaptığını ve dava konusu 3 adet senedi düzenleyerek, yapacakları iş karşılığında ödenecek paranın teminatını teşkil etmek üzere davalılara verdiğini, müvekkil ortağı bulunduğu … Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.’nin üstlenmiş olduğu … projesi dışında … kasabasında başka herhangi bir iş yapılmadığını, davalılarla bu proje dışında herhangi bir işi veya teması da olmadığını, davalılar müvekkilin hissedarı bulunduğu … Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. ile iş yapacak olmalarına rağmen, bir takım şahsi tereddütleri nedeniyle şirketin senet vermesini istemeyerek, müvekkil …’nın şahsen düzenleyeceği 3 adet teminat senedini kendilerine vermelerini istediklerini, HES projesinde üst işvereni (asıl işveren) olan … Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin işlerinin gecikmesi riski nedeniyle zor durumda kalan müvekkil, davalıların teklifini kabul ederek, dava konusu senetleri düzenleyip teminat amaçlı olarak davalılara verdiğini, konusu kalmayan senetlerin iptal edilmesi gerekirken, davalılar müvekkilin teminat için kendilerine verdiği dava konusu senetleri noter vasıtasıyla protesto ettirdiklerini ve tüm bu nedenlerle teminat amaçlı verilmiş 3 adet senet nedeniyle müvekkilin davalılara borcunun olmadığının tespitine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarını şahit dışında yazılı delil ve aynı nitelikte delil sunmamasına rağmen mahkemece müvekkili … lehine düzenlenen kambiyo senedine konu edilen tedbir kararının haksız ve telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğuracağını, davacının iddialarının asılsız olduğunu, davacının iş ilişkisine ait sözleşme veya yazılı belge olmadığını ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, davacının davalılara dava konusu 3 adet senetten dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkememizce 05/12/2017 tarih 2015/… esas 2017/… karar sayılı karar ile davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekilince istinafı üzerine dosya Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiş, … Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin 11/03/2021 tarih 2018/… esas 2021/… karar sayılı ilamında; “İlk derece mahkemesi kararında dava ve cevap dilekçesinden başka hiçbir gerekçe bulunmadığı, delil bulunmadığından tek bir cümle ile bahsedilerek gerekçe yazıldığı görülmektedir.
Mahkeme davayı nasıl nitelendirdiğini, hangi sübut delilleri aradığını ispat külfetini kime hangi gerekçe ile yüklediğini ve mevcut delilleri nasıl değerlendirdiğini açıklamak zorundadır. Oysa ortada gerekçe taşıyan bir karar bulunmamaktadır. HMK 355. Madde nazara alınarak yasal koşulları ihtiva etmeyen mahkeme kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir. ” gerekçesi ile mahkememiz kararını kaldırmıştır. Kaldırma kararı doğrultusunda mahkememizce yargılamaya devam edilmiştir.
Kaldırma kararı doğrultusunda taraf iddia ve savunmaları ibraz edilen deliller ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde ;
Davacı , … projelerinde taahhüt işleri yapan ve ortağı olduğu … Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.’nin üstlenmiş olduğu Tokat, …, … Kasabası … projesinin inşaatı sırasında, davalılar … ve oğlu … ile şantiye kamp sahasına su hattı döşeme ile iletim yolunun iyileştirilmesi işinin yapılması için anlaşma yaptığını ve dava konusu 3 adet senedi düzenleyerek, yapacakları iş karşılığında ödenecek paranın teminatını teşkil etmek üzere davalılara verdiğini, konusu kalmayan senetlerin iptal edilmesi gerekirken, davalılar müvekkilin teminat için kendilerine verdiği dava konusu senetleri noter vasıtasıyla protesto ettirdiklerinden bahisle davacının davalılara borcunun olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava konusu senetler keşidecisi … ,lehdarı … olan 30.06.2014 vade tarihli,60.000,00 TL bedelli, vade tarihi 31.08.2014 olan 60.000,00 TL bedelli ve vade tarihi 31.10.2014 tarihi olan 70.000,00 TL bedelli 3 adet senet olduğu malen ya da nakden ödeme kaydını içermediği senet metninde teminat senedi olduğuna dair her hangi bir ibare bulunmadığı tarafların kabulündedir.
Menfi tespit istemi bakımından, kambiyo senetleri soyut borç ikrarı içeren senetlerdir. Hukukumuzda soyut borç ikrarı kural olarak geçerli olup soyut borç ikrarında bulunan borçlu karşısında alacaklının alacağın sebebini ispat etmesi kural olarak zorunlu değildir. Kambiyo senetlerinde de geçerli olan soyutluk prensibinin etkisi de bu kurala paralel olarak kambiyo taahhüdünün sebepten bağımsız soyut bir hukuki işlem olması şeklinde ortaya çıkar. Kambiyo senetlerinde soyutluk prensibinin en önemli işlevi ispat açısından kendisini gösterir. Buna göre, bir kambiyo senedi ile borç altına giren kimse, borçlu olmadığını iddia ediyor ise bu hususu ispat etmek yükümlülüğü altına girer. Bir kambiyo senedinin bedelsiz olduğu iddia edilmesi sureti ile açılan menfi tespit davasında ispat külfeti davacı borçluya düşmektedir.
Öte yandan kambiyo senedi yazılı ve mücerret bir havale aracı olup, kural olarak mevcut bir borcun tasfiyesine yönelik olarak verildiğinin kabulü gerekir. Somut olayda davacının senet keşide etmesinin altındaki temel ilişkinin taraflar arasındaki şantiye kamp sahasına su hattı döşeme ile iletim yolunun iyileştirilmesi işi anlaşması olduğu , geçerli bir borç ilişkisi kapsamında ödeme vasıtası olarak keşide edildiği kabul edilmesi gereken senedin geçerli bir alacak hakkı ihtiva etmediğinin, soyut bir borç ikrarı niteliğinde olan bir kambiyo senedi nedeniyle önce borcun sebebini, daha sonra da bu sebebin gerçekleşmediğini yahut geçersizliği ya da teminat olarak verildiğinin davacı tarafça ispatı gerekmektedir.
Davacı vekili tanık deliline dayanmakta ve … “‘ün tanık olarak dinlenilmesini talep etmiş ise de 6100 sayılı HMK’nun 200/1. fıkrası gereğince; bir hakkın doğumu amacıyla yapılan hukuki işlemlerin yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri 2.500,00 TL’yi (01.01.2011-02.12.2016 tarihleri arası için 2.500.00 TL,2017 yılı için 2.590,00 TL) geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir.
2. fıkraya göre; bu madde uyarınca senetle ispatı gereken hususlarda birinci fıkradaki düzenleme hatırlatılarak karşı tarafın açık muvafakatı ve 6100 sayılı HMK’nun 203. maddesinde sayılan istisnalar varsa tanık dinlenebilir.
Somut olayda; menfi tespit davasına konu senet tutarların her biri senetle ispat sınırının üzerinde kaldığından 6100 sayılı HMK’nun 203. maddesinde sayılan istisnalar mevcut olmadığı gibi davalı vekili davacının tanık dinletme talebine muvafakat etmediğinden tanıkla ispat olanağı bulunmamaktadır.
Her ne kadar davacı vekili; davalı vekilinin duruşmadaki beyanı ile senedin talil olduğundan bahisle ispat yükünün yer değiştirdiği iddiasında bulunmuş isi de mahkememizce davalı vekiline 22.06.2021 tarihli celse de beyanı açıklattırılmış ispat yükünün davacı da olduğu anlaşılmış ve ispat edilemeyen davanın reddine karar vermek gerektiği kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince davacıdan alınması gereken 59,30-TL karar harcının davacıdan peşin alınan 27,70-TL harçtan mahsubu ile 31,60-TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iade edilmesine,
3-Davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 21.750-TL. nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.22/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır