Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/196 E. 2022/453 K. 31.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/196 Esas
KARAR NO : 2022/453
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/03/2021
KARAR TARİHİ : 31/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkil şirketin otel işletmeciliği yaptığını, davalı şirketin müvekkil şirketten hizmet satın aldığını ve sonucunda 11 adet fatura kesildiğini, davalı şirketin bu faturaları hiçbir şekilde ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla davalı şirket aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı dosyasından icra takibi başlattıklarını, davalı şirketin başlatılan icra takibine kötü niyetle itiraz ettiğini ve itiraz üzerine takibin durdurulduğunu, tüm bu nedenlerle davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Tarafların yaptıkları sözleşme uyarınca üstlendikleri edimlerin ifası, mücbir sebep olarak nitelendirilen Covid-19 salgın hastalık ve salgın hastalıkla mücadele ederken devletlerin aldığı önlemler sebebiyle doğrudan veya dolaylı olarak etkilenmiş ve bazen de imkansızlaştığını, somut olayda da Covıd-19 sözleşme esnasında öngörülmeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü bir durum olup müvekkil şirketin sözleşmede ki yükümlülüklerine uymadığı söylenemeyeceğini, tarafların uzun yıllardır ticari ilişki içerisinde olduğunu, davacının iddia ettiği bedeller likit alacak olmadığından icra inkâr tazminatı talep edemeyeceğini, icra takibinden önce müvekkilinin temerrüde düşürülmediğinden davacının faiz talep hakkı olmadığını, tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davanın vaki itirazının iptali ve icra inkâr tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Davacı tarafça delil olarak; …. İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı dosyası, faturalar, cari hesap kayıtları, mutabakat mektubu, bilgi ve belgeler, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Dosyaya getirtilen …. İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 28/01/2021 tarihinde 41.415,76-TL asıl alacak ve 804,67-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 42.220,43-TL alacak üzerinden 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 02/02/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu vekili tarafından 09/02/2021 tarihinde borcun tamamına, ödeme emrine, faize, faiz oranına ve borcun tüm fer’îlerine itiraz ettiği, yapılan itirazın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda dava dosyası, icra dosyası ve davacı tarafın ilgili kayıtları üzerinde de inceleme yapılarak bilirkişiden rapor alınması yönünden … Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmasına karar verildiği, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/… Talimat sayılı dosyasına bilirkişi SMMM/Bağımsız Denetçi … tarafından sunulan 23/09/2021 tarihli bilirkişi raporu özetle; ”Davacı şirketin BS formlarında hizmete ait satış faturaları bildirimleri zamanında tam ve doğru olarak beyan edildiği, dava konusu alacaklarına ait satış faturaları zamanında tam ve doğru olarak ticari defterlere işlendiği, dava dosyasının incelenmesinde davalı şirket davacı şirketin 39.529,59 TL alacağı olduğunda dair davacı şirkete 24/01/2021 tarihli kaşe ve imzalı mutabakat formu yazısı gönderdiği, davacı şirketin e-defter olması sebebiyle kapanış ile açılış tasdiklerinin söz konusu olmadığı, davacı şirketin ticari defter ve kayıtları incelenmiş olup, VUK ve TTK hükümlerine göre açılış ve kapanış tasdiklerinin zamanında yaptırıldığı, usulüne uygun olarak kayıtların yapıldığı, davacı şirketin ticari defter kayıtları incelendiğinde 31/12/2020 tarihi itibari ile 41.415,75 TL alacaklı olduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda dava dosyası, icra dosyası ve davalı tarafın ilgili kayıtları üzerinde de inceleme yapılarak bilirkişi heyetinden rapor alınması yönünden karar verildiği, Turizm ve Otel İşletmeciliği bilirkişisi Prof.Dr. …, Borçlar Hukukçusu bilirkişi Prof.Dr. … ve Mali Müşavir bilirkişi … tarafından sunulan 27/01/2022 tarihli bilirkişi heyet raporu özetle; ”Davalı şirketin davaya konu ticari defterlerini ibraz etmediği, davalı şirket tarafından davacı şirkete gönderilen mutabakat formunda ”Firmamız nezdinde 24/01/2021 tarihi itibariyle 39.529,59 TL alacağınız bakiyesi vermektedir.” yazılı olduğu, altında davalı şirketin kaşe ve imzasının var olduğu, 24/01/2021 tarihi itibariyle 39.529,59 TL alacak rakamında mutabakatın var olduğu, fakat davalı şirket tarafından davacı adına düzenlenen 24/01/2021 tarih … nolu 1.885,99 TL tutarlı faturanın yasal süresi içinde 29/01/2021 tarihinde 852 nolu fatura ile iade edildiğinden davacının davalıdan 01/02/2021 takip tarihi itibariyle 41.415,75 TL alacaklı olduğunun kabul edilmesinin gerektiği, davacı defterlerini inceleyen bilirkişinin de raporunda davacının 31/12/2020 tarih itibariyle 41.415,75 TL alacaklı olduğunun tespit edildiğini, dava dosyasında mevcut olan davacı şirket tarafından davalı adına düzenlenmiş faturaların e-fatura olarak düzenlendiği ve davalı şirkete tebliğ edildiği ve yasal defterlerde kayıtlı olduğunda dair 24/01/2021 tarihli mutabakat formunun var olduğu, taraflar arasında bir sözleşmenin var olmadığı, düzenlenen faturalar üzerinde faturanın vadesinin yazılı olmadığından takip öncesi işlemiş faiz talebinin mahkemenin takdirinde olduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmişlerdir.
Mahkememizce davalı şirket vekili ile irtibat kurularak tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda dava dosyası, icra dosyası ve davalı tarafın ilgili kayıtları üzerinde de inceleme yapılarak bilirkişi heyetinden ek rapor alınması yönünden karar verildiği, Turizm ve Otel İşletmeciliği bilirkişisi Prof.Dr. …, Borçlar Hukukçusu bilirkişi Prof.Dr. … ve Mali Müşavir bilirkişi … tarafından sunulan 26/04/2022 tarihli bilirkişi heyet ek raporu özetle; ”Mahkemenin 01/03/2022 tarihli ara kararı doğrultusunda davalı şirket vekili ile 20/04/2022 tarihinde irtibat kurulduğu, telefonda kendisine inceleme de nelerin isteneceğiyle ilgili e-posta olarak mail gönderileceğinin söylendiği ve aynı tarihte davalı şirket vekilinin e-posta adresine mail ve whatsapptan mesaj gönderildiği, fakat davalı tarafça herhangi bir bilgi veya belge ibraz edilmediğinden kök rapordaki görüş ve kanaatte bir değişiklik oluşmadığı” yönünde rapor tanzim etmişlerdir.
GEREKÇE :
Tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları ile dosya kapsamındaki tüm belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafın davalı tarafa otel hizmeti verdiği ve karşılığında faturalar düzenlediği, davalı tarafça fatura bedelleri ödenmediğinden bahisle icra takibi yapıldığı ancak davalı tarafın takibe itiraz ettiği görülmüştür. Davalı tarafın bilirkişi incelemesine ticari defterlerini sunmadığı ve ticari defterlerini ibrazdan kaçındığı, davacı taraf ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, davacı taraf ticari defterlerine göre takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan toplamda 41.415,75-TL alacaklı gözüktüğü, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 222 (3) maddesi uyarınca davalı taraf ticari defterlerini ibraz etmediğinden usulüne uygun tutulan davacı taraf ticari defterleri delil olarak kabul edilerek bilirkişi tarafından tespit olunan asıl alacak üzerinden davanın kabulüne, davalı taraf likit ve bilinebilir borca ödeme yapmadığı halde haksız olarak itiraz ettiğinden icra inkâr tazminatı ödemesine, takip öncesi temerrüt oluşmadığından işlemiş faiz talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Davalının … İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 41.415,76 TL asıl alacak üzerinden aynen devamına,
Asıl alacak 41.415,76 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafın diğer ve fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 2.829,11-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 509,92-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 2.319,19-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Arabulucu Ücret Kararı gereği Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00.-TL’nin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 509,92-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 6.184,05-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 804,67-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvurma harcı, 3.900,00-TL bilirkişi ücreti ve 136,00-TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 4.095,30-TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre 4.018,38-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-HMK.nun 333 (1) maddesi uyarınca davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası resen mahkememizce davacıya iadesine
Dair, hazır olan tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde … Bölge Adliye Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 31/05/2022

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır