Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/183 E. 2022/167 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/… Esas
KARAR NO : 2022/167
DAVA : Tazminat (Haksız İhtiyati Tedbirden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/12/2020
KARAR TARİHİ : 01/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız İhtiyati Tedbirden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkil şirketin yetkili hamili olduğu ve 11.06.2020 tarihinde teslim aldığı … … Şubesi’ne ait keşidecisi … Tic. Ltd. Şti. olan 20.10.2020 Keşide Tarihli 115.000 TL bedelli … Numaralı çek hakkında davalı tarafından …. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/ … Esas sayılı dosya ile başvuru yapılarak çeklerin hamili olduğu ve çekleri kaybettiği iddiası ile “Çek İptali Davası” ikame edildiğini, ilgili Mahkemece tensip ara kararı ile müvekkil elinde bulunan çekin bankaya ibrazı halinde ödenmemesi yönünde İhtiyati Tedbir Kararı verildiğini, yine ilgili Mahkemece tensip ara kararı ile davalı firmadan çeklerin yetkili hamili olduğunu gösterir bilgi ve belgeleri ibrazı istenmiş ve bunun üzerine davalı tarafından dava dışı çek keşidecisi … ve Tic. Ltd. Şti. ile ortak hareket edilerek sahte tahsilat makbuzu düzenlenmiş ve Mahkemeye ibraz edilerek, davalı tarafından Mahkeme yanıltılarak tedbir kararı verilmesi sağlandığını, söz konusu çek 30.10.2020 tarihinde ilgili bankaya ibraz edildiğini, ancak Mahkeme tedbir kararı nedeniyle çek ödenmemiş ve yine tedbir kararı kapsamında karşılıksızdır işlemi de yapılmadığını, ilgili çek incelendiğinde çekin lehtarı müvekkil şirket olup davalının çekte hiçbir suretle lehtar yada ciranta olarak bulunmadığını, çekte cirosu olmamasına rağmen borçlu şirket ile sahte belge düzenlemek ve mahkemeyi yanıltmak suretiyle çek iptali davası açılmış ve çek hakkında ödemeden men yasağı konulmasına neden olunduğunu, sonrasında tarafımızca ilgili mahkemeye başvuru yapılarak çekin yetkili hamilinin müvekkil olduğu ve çekteki tedbir kararının kaldırılması istendiğini, sonrasında davacı daha sonra davasından feragat ettiğini, ilgili Mahkemece 16.11.2020 tarihinde davanın reddine karar verilerek çek hakkındaki tedbir kararının kaldırıldığını, bunun üzerine müvekkilce 16.11.2020 tarihinde çek yeniden bankaya ibraz edilerek karşılıksızdır işlemi yapıldığını ve bankanın sorumlu olduğu 2.225,00 TL bedelin tahsil edildiğini, çekin 112.775 TL’lik kısmının ise ödenmediğini, HMK Mad:399/1 gereği “Lehine ihtiyati tedbir kararı verilen taraf, ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu anda haksız olduğu anlaşılır yahut tedbir kararı kendiliğinden kalkar ya da itiraz üzerine kaldırılır ise haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğranılan zararı tazminle yükümlüdür.” hükmü kapsamında davalının haksız ihtiyati tedbir nedeniyle müvekkilin zararı olan çek bedeli tazminat olarak ödemek zorunda olduğunu, bu kapsamda haksız ihtiyati tedbir kararı nedeniyle çek bedeli nispetinde müvekkilin zararı oluştuğunu, görüleceği üzere davalı borçlu ile ortak hareket ederek ve sahte belge düzenleyip mahkeme makamını yanıltarak tedbir kararı almış ve böylece müvekkilin çek hakkında işlem yapmasına ve alacağını almasına engel olunduğunu, teminatın dahi borçlu tarafından ödenmiş olma ihtimali bulunduğunu, HMK Madde 392/1 “İhtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorundadır.” hükmü ile de zararların teminattan karşılanması gerektiğini açıkça belirtildiğini, bu kapsamda müvekkilin davalı tarafından alınan haksız ihtiyati tedbir kararı nedeniyle uğradığı zararın yine davalı tarafından …. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/… esas sayılı dosyaya yatırılan teminattan karşılanmasına da ayrıca karar verilmesi gerektiğini, bu nedenlerle davanın kabulü ile, davalı tarafından haksız alınan ihtiyati tedbir kararı nedeniyle müvekkilin çek nedeniyle uğradığı zarara karşılık fazlaya dair haklarımız ile davayı ıslah haklarımız saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000 TL tazminatın HMK Mad:399 kapsamında yasal avans faizi ile birlikte davalıdan tazminine, hükmedilecek tazminatın …. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/… Esas sayılı dosyada davalı tarafından yatırılan teminattan karşılanmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin beyanları özetle; alınan ihtiyati tedbir kararının usulüne uygun olduğundan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davacı tarafça davalı aleyhine HMK 399 maddesi kapsamında haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan zarara ilişkin tazminat istemine ilişkindir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/12/2020 tarih ve 2020/… Esas 2020/… Karar sayılı görevsizlik kararıyla dosyanın 12/03/2021 tarihinde mahkememizin 2021/… sayılı esasına kaydedildiği anlaşıldı.
Taraflarca delil olarak; … Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/… Esas sayılı dosyası, … Genel İcra Müdürlüğü 2020/… Esas sayılı dosyası, çek, tahsilat makbuzu, iddialar, savunmalar, bilgi ve belgeler ile bilirkişi incelemesine dayanılmış olup gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda dava dosyası ve ilgili kayıtlar incelenerek 115.000,00 TL’nin 20 Ekim 2020 ile 16 Kasım 2020 tarihleri arasındaki 27 günlük ticari faizin hesaplanması yönünden bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup, E.Banka Müdürü / Bankacı bilirkişi … tarafından hazırlanan 11/11/2021 tarihli bilirkişi raporu özetle; ”Davacı şirketin dava dışı … Turizm İnşaat San.ve Tic.Ltd.Şti.tarafından … Bankası TAO. … Sanayi Sitesi … Şubesi nezdinde ki … numaralı hesaba keşide edilmiş, 20/10/2020 keşide tarihli … numaralı ve 115.000,00 TL tutarındaki dava konusu çekin lehtarı ve yasal hamili olduğu, davacı şirketin davalı şirketten haksız alınan ihtiyati tedbir kararı nedeniyle 30/10/2020 çek ibraz tarihi itibariyle 115.000,00 TL zararının bulunduğu, davacının 30/10/2020 çekin ilk ibraz tarihinden mahkemece ödeme yasağının kaldırıldığı 16/11/2020 tarihine kadar olan 17 günlük süre için 3095 sayılı Kanunun 2/2 maddesine göre yıllık %13,75 avans faizi oranından hesaplanmış 736,47 TL faiz alacağının olduğu, davacının 115.000,00 TL anapara tutarı üzerinden 20/10/2020 çekin keşide tarihinden önce ödeme yasağının kaldırıldığı 16/11/2020 tarihine kadar olan 27 günlük süre için 3095 sayılı Kanunun 2/2.maddesine göre yıllık %13,75 avans faiz oranından hesaplanmış 1.169,69 TL faiz alacağının olduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
GEREKÇE :
Tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ile dosya kapsamındaki tüm belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; dava, haksız ihtiyati tedbir nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin olup, davacı tarafın yetkili hamili olduğu, … Şubesi’ne ait keşidecisi … Ltd. Şti. olan 20.10.2020 Keşide Tarihli 115.000 TL bedelli … Numaralı çek hakkında davalı tarafından …. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/… Esas sayılı dosya ile başvuru yapılarak çeklerin hamili olduğu ve çekleri kaybettiği iddiası ile açmış olduğu kıymetli evrak iptali (çek iptali) davasında 30/10/2020 tarihinde ödeme yasağı kararı aldırdığı, sonrasında davasından feragat etmesi üzerine mahkemece davanın feragat nedeniyle reddine ve ödeme yasağı kararının kaldırılmasına karar verildiği, davacının çeki ibrazdan mahrum kaldığı 17 gün için hesaplanan faiz alacağının 736,47-TL olarak bilirkişi tarafından hesaplandığı, davacı tarafça başkaca zararı bulunduğuna ilişkin delil sunulmadığı anlaşıldığından çekin geç ibrazından kaynaklı oluşan 736,47-TL faiz alacağı üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
736,47 TL’nin dava tarihi olan 10/12/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 80,70-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 170,78-TL harçtan mahsubu ile bakiye 90,08-TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,
3-Arabulucu Ücret Kararı gereği Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00.-TL’nin davalı taraftan alınarak Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 170,78-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 736,47-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 736,47-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 54,40-TL başvurma harcı, 600,00-TL bilirkişi ücreti ve 96,00-TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 750,40-TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre 105,66-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-HMK.nun 333 (1) maddesi uyarınca davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası resen mahkememizce davacıya iadesine
Dair, hazır olan tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde … Bölge Adliye Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 01/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır