Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/130 E. 2022/559 K. 05.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/130
KARAR NO : 2022/559
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 22/02/2021
KARAR TARİHİ : 05/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin davalı bankanın … Şubesi’nin müşterisi olduğunu, davalı banka nezdindeki … no.lu USD hesabına 04.12.2018 günü sabaha karşı saat 02:32:55’de kimliği belirsiz kişilerce girildiğini ve 4.894.- USD bozularak, 25.327,97 TL olarak yine müvekkilin davalı banka nezdindeki … no.lu TL hesabına aktarıldığını, yapılan işlemin akabinde,
-04.12.2018 tarih, sabaha karşı saat 02:33:56’da hesap sahibi … olan … IBAN no.lu hesaba 4.002,30 TL,
-04.12.2018 tarih, sabaha karşı saat 02:34:46’da hesap sahibi … … olan, … IBAN no.lu hesaba 4.002,30 TL,
-04.12.2018 tarih, sabaha karşı saat 02:35:56’da … no.lu kredi kartına 8.500,00 TL,
-04.12.2018 tarih, sabaha karşı saat 02:37:41’de … no.lu kredi kartına 10.200,00 TL,
-04/12/2018 tarih, sabaha karşı saat 02:39:24’de hesap sahibi müvekkili görünen … no.lu hesaba 180-TL havale edilerek, bu hesaptan 04/12/2018, saat 02:42:02’de … no.lu kredi kartına 1.100-TL gönderildiğini, müvekkili şirket yetkilisinin 04.12.2018 tarihinde şirket banka hesaplarına girdiğinde, yukarıdaki işlemlerin şirket tarafından yapılmadığını tespit ederek, durumu hemen … Bankası şubesine bildirdiğini ve ilgili hesaplara bloke koydurduğunu ve ilgili işlemlerin bilgileri dahilinde olmadığını belirten yazılı dilekçe ile şubeye gönderdiğini, … Bankası tarafından 10.12.2018 tarihinde verilen cevapta; “İtiraza konu işlemlerin tarafınıza ait kullanıcı kodu, statik şifre ve sistemlerimizde kayıtlı telefonunuza gönderilen tek kullanımlık şifrenin İnternet Bankacılığı sistemimize girilerek gerçekleştirildiği tespit edilmiştir. Bu durum, cep telefonunuzun bağlı olduğu gsm şirketi tarafından da teyit edilinebilir. Bilgilerinizin 3. şahıslarla paylaşılmasıyla doğan dolandırıcılık olayında oluşan zararın Bankamızca karşılanamayacağını üzülerek bildiririz” şeklinde cevap verildiğini, ancak cep telefonuna banka tarafından verilen yazılı cevapta belirtilen mobil onay kodunun gönderilmediğini, dolandırıcılık olayı ile ilgili olarak … Cumhuriyet Başsavcılığına başvurulduğunu ve açılan 2019/… soruşturma no.lu dosyasından İP numaraları doğrultusunda yapılan sorgulama neticesinde … tarafından gönderilen yazılı cevapta müvekkil şirketle hiçbir ilgisi bulunmayan … hat no.lu … isimli ve sahte evrakla alınmış bir cep telefonunun kullanıldığının tespit edildiğini ve şüpheliler hakkında 2019/… no.lu dosyadan soruşturmanın devam ettiğini beyanla; davanın kabulü ile müvekkilinin hesabından 4.894.- USD (tahsil tarihindeki kur üzerinden) ve 2.476.- TL ‘nin 04.12.2018 tarihinden itibaren bankalarca dolara ve TL’ye uygulanan en yüksek reeskont faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili bankanın dava konusu işlemle ilgili olarak davacı yana akıllı SMS gönderdiğini, şifrenin internet bankacılığı sistemine doğru girilmesiyle birlikte havale işleminin tamamlandığını, şayet davacının iddia ettiği şekilde bir dolandırıcılık işlemi var ise bu durumda zarardan dolandırıcılık eylemini gerçekleştiren şahsın sorumlu olacağını, bu sebeple dava şartı eksikliği nedeniyle davanın reddini talep ettiklerini, tüm kamu aydınlatma platformlarından gönderilen uyarıcı metinlere rağmen, davacının kullanıcı kodu + statik şifre + tek kullanımlık şifresine ulaşılmış olmasının, bu bilgilerin güvenli bir şekilde muhafaza edilmediğini açık bir şekilde gösterdiğini, davaya konu işlemlerin sisteme kayıtlı telefon numarası üzerinden tek kullanımlık statik şifre ile gerçekleştirilmiş olduğunu ve bu durumda müvekkil bankaya kusur affedilmesinin mümkün bulunmadığını, müvekkili bankanın, uluslararasında kabul gören ve uygulanan 3D Secure, sisteme girerken SMS gönderimi, … Bankası internet şubesi dijital sertifikası, güvenlik kodu, sanal klavye, saldırı tespit sitemi, statik-dinamik şifre (mobil onay kodu), para çekimi ve hesap hareketlerini SMS veya sözlü ya da mail ile bildirmek (işlem onay kodu ile birlikte bu bilgi verilmektedir.) elektronik imza, 28 bit SSL, firewall, anti phising ve sair programlar ve teknikler ile gerekli önlemleri aldığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, davalı nezdinde … Şubesine ait … nolu hesaba 04/12/2018 tarihinde hileli bir şekilde kimliği belirsiz kişilerce sızılması neticesi 4.894-USD ve 2.476-TL miktarlı paranın güvenliğini sağlayamaması nedenine dayalı olarak uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Her ne kadar davalı tarafça zamanaşımı itirazında bulunulmuş ise de 5411 sayılı bankalar kanunu 62/1 uyarınca dava konusu istemin 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğu anlaşılmakla zamanaşımı itirazının reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce dosyanın bilirkişiye tevdi ile tarafların iddia ve savunmaları, dosyaya sunulan deliller üzerinde inceleme yapılarak rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiş, Banka Emekli Müdürü Bilirkişi … , Banka Emekli Müdürü Bilirkişi … ve Öğretim Üyesi Bilirkişi Prof. Dr. … tarafından sunulan 07/01/2022 tarihli bilirkişi raporunda;
Davacının, davalı bankanın … Şubesi nezdindeki … no.lu USD, … no.lu ve … no.lu Türk Lirası mevduat hesaplarına 04.02.2018 günü saat 02:31:44’de internet üzerinden erişim sağlanarak, davacıya ait 4.984,00 USD’nin satışının yapılarak 25.327,97 TL karşılığının, davacıya ait … no.lu TL hesabına alacak kaydedildiği ve söz konusu hesaptan 02:31:44 – 02:41:57 zaman diliminde 26.700,00 TL ve davacıya ait … no.lu hesaptan 1.100,00 TL olmak üzere, toplam 27.800,00 TL tutarın 4.000,00 TL’lık kısmının dava dışı …’in … Bankası nezdindeki … no.lu hesabına, 4.000,00 TL’lık kısmının dava dışı … …’ın … Bankası nezdindeki … no.lu hesabına, 19.800,00 TL’lık kısmının ise dava dışı …’a ait … no.lu kredi kartı hesabına transfer edildiği, dava dışı adı geçenlerin mevduat hesabına ya da kredi kartı hesabına alacak kaydedilen tutarların, aynı gün transferlerin gerçekleştiği dakikalarda ATM’lerden nakit olarak çekildiği ya da kredi kartı ile market harcamasında kullanıldığı, dava konusu işlemler nedeniyle davacının şikayeti ile … Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 2019/… no.su ile Soruşturma başlatıldığı, davacının hesaplarından 04.12.2018 günü saat 02:31:44 – 02:42:02 zaman diliminde gerçekleşen transfer işlemlerine ait davalı banka log kayıtları incelendiğinde; söz konusu işlemlerin, …no.lu İP adresinden gerçekleştiğinin görüldüğü, … A.Ş. tarafından savcılık makamına verilen yazılı cevaba göre, işlemin gerçekleştiği … no.lu İP adresinin, … no.lu hatta ait olduğunun anlaşıldığı ve hattın dava dışı … … … isimli şahsa ait olduğu ve hattın sahte evrakla alındığı bilgisine yer verildiği, internet bankacılığı işlemleri nedeniyle davacının banka sistemine kayıtlı telefonlarına, 04.12.2018 günü saat 00:00:00 – 23:59:59 (24 saatlik) zaman diliminde, davalı bankaca gönderilen tek kullanımlık şifrelere ilişkin SMS mesajların log kayıtları incelendiğinde, dava konusu İşlemlerin yapıldığı saat 02:31:44 – 02:42:02 zaman diliminde, davacının banka sisteminde kayıtlı telefonlarına, dava konusu işlemler için SMS mesajı gönderilmediğinin anlaşıldığı, bu durumda, ihtilaflı işlemlerin gerçekleştirilebilmesi için davalı bankaca gönderilen tek kullanımlık şifreleri içeren SMS mesajların, hemen yukarıda yer verildiği üzere, dolandırıcılara ait … no.lu hatta gönderilmiş olduğu kanaati oluştuğu, dava dosyası kapsamında, davacıya ait cep telefonu numarasının verildiği … operatöründen SİM kartın klonlandığına / değiştirildiğine veya davacının hattından başka bir hatta yönlendirme yapıldığına dair bir bilgi veya belge bulunmadığı, dava konusu olayın, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21.02.2012 tarihli İçtihadı ve Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin çok sayıdaki İçtihatları çerçevesinde bir internet dolandırıcılığı olduğu ve davalı bankanın, davacının kötü niyetini, suç sayılır eylemini veya kusurunu kanıtlamadığı sürece, kendisine emanet edilen paradan güven kuruluşu olması sebebiyle sorumlu tutulabileceği, mahkeme tarafından, davalı bankanın dava konusu işlemlerden sorumlu tutulabileceği görüşümüze itibar edilmesi halinde, taleple bağlılık ilkesi gözetilerek, davacıya iade edilmemiş durumda olan 4.894,00 USD’nin, 3095 sayılı Yasanın 4/a maddesi gereğince, Kamu Bankaları tarafından USD cinsinden azami bir yıl vadeli Mevduata uygulanan faiz oranları üzerinden, olay tarihi olan 04.12.2018 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan talep edilebileceği kanaati bildirilmiştir.
Dosyanın rapor hazırlayan bilirkişi heyetine tevdi ile taraf itirazlarının değerlendirildiği ek rapor tanziminin istenmesine karar verilmiş, bilirkişi heyeti tarafından sunulan 26/05/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda;
Davacının, davalı bankanın … Şubesi nezdindeki … no.lu USD, … no.lu ve … no.lu Türk Lirası mevduat hesaplarına 04.02.2018 günü saat 02:31:44’de internet üzerinden erişim sağlanarak, davacıya ait 4.984,00 USD’nin satışının yapılarak 25.327,97 TL karşılığının, davacıya ait … no.lu TL hesabına alacak kaydedildiği ve söz konusu hesaptan 02:31:44 – 02:41:57 zaman diliminde 26.700,00 TL ve davacıya ait … no.lu hesaptan 1.100,00 TL olmak üzere, toplam 27.800,00 TL tutarın dava dışı şahısların hesaplarına aktarıldığının tespit edildiği, ayrıca, havale işlemleri nedeniyle davacının hesabından 4,60 TL havale masrafı tahsil edildiği, böylece, davacının hesabından 27.804,60 TL para çekildiğinin tespit edildiği, bu tutarın 25.327,97 TL’lık kısmının 4.984,00 USD’nin TL karşılığı olduğu, bu tutarı aşan 2.476,63 TL’lık (= 27.804,60 TL – 25.327,97 TL) kısmının ise davacının kredili mevduat hesabından çekildiği anlaşılmaktadır. Sayın Mahkeme tarafından, davalı bankanın dava konusu işlemlerden sorumlu tutulabileceği görüşlerine itibar edilmesi halinde;
taleple bağlılık ilkesi de gözetilerek, davacıya iade edilmemiş durumda olan 4.894,00 USD’nin, 3095 sayılı Yasanın 4/a maddesi gereğince, Kamu Bankaları tarafından USD cinsinden azami bir yıl vadeli Mevduata uygulanan faiz oranları üzerinden, olay tarihi olan 04.12.2018 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte,
2.476,63 TL’nin ise, tarafların tacir olması nedeniyle T.C. Merkez Bankası tarafından yayımlanan Avans İşlemlerinde Uygulanan Faiz oranından, 04.12.2018 tarihinden itibaren işleyecek faiz ile birlikte davacı tarafından talep edilebileceği, davalı tarafın beyan ve itirazları konusunda ise kök rapordaki görüşlerinin özünde bir değişiklik bulunmadığı kanaati bildirlimiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu, bilirkişi ek raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde;
Davacı şirketin, davalı bankanın … Şubesi’nin müşterisi olup davalı banka nezdindeki … no.lu USD hesabına 04.12.2018 günü girilerek 4.894.- USD nin satışı yapılarak 25.327,97 TL karşılığının, davacıya ait … no.lu TL hesabına alacak kaydedildiği ve söz konusu hesaptan 26.700,00 TL ve davacıya ait … no.lu hesaptan 1.100,00 TL olmak üzere, toplam 27.800,00 TL tutarın;
4.000,00 TL’lık kısmının dava dışı …’in … Bankası nezdindeki … no.lu hesabına,
4.000,00 TL’lık kısmının dava dışı … …’ın … Bankası nezdindeki … no.lu hesabına,
19.800,00 TL’lık kısmının ise dava dışı … ‘a ait … no.lu kredi kartı hesabına transfer edildiği,
Dava dışı … ve … … ‘ın mevduat hesabına ya da kredi kartı hesabına alacak kaydedilen tutarların, aynı gün transferlerin gerçekleştiği dakikalarda ATM’lerden nakit olarak çekildiği ya da kredi kartı ile market harcamasında kullanıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu işlemler nedeniyle davacının şikayeti ile … Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 2019/… no.su ile dava dışı … ve … … hakkındaSoruşturma başlatıldığı ve halen derdest olduğu bildirilmiş, davalı banka taraf olmaması nedeni ile soruşturma neticesi beklenmeksizin yargılama mahkememizce tamamlanmıştır.
Bilirkişi heyeti tarafından davacı hesaplarından 04.12.2018 günü saat 02:31:44 – 02:42:02 zaman diliminde gerçekleşen transfer işlemlerine ait davalı banka log kayıtları incelenmesi ile oluşturulan rapor ile söz konusu işlemlerin, … no.lu İP adresinden gerçekleştiği, … A.Ş. tarafından soruşturma dosyasına verilen cevaba göre, işlemin gerçekleştiği … no.lu İP adresinin, … no.lu hattın dava dışı … … … isimli şahsa ait olduğu ve hattın sahte evrakla alındığı bilgisine yer verildiği, internet bankacılığı işlemleri nedeniyle davacının banka sistemine kayıtlı telefonlarına, 04.12.2018 günü saat 00:00:00 – 23:59:59 (24 saatlik) zaman diliminde, davalı bankaca gönderilen tek kullanımlık şifrelere ilişkin SMS mesajların log kayıtları incelendiğinde, dava konusu ihtilaflı işlemlerin yapıldığı saat 02:31:44 – 02:42:02 zaman diliminde, davacının banka sisteminde kayıtlı telefonlarına, dava konusu işlemler için SMS mesajı gönderilmediği ve bu durumda, ihtilaflı işlemlerin gerçekleştirilebilmesi için davalı bankaca gönderilen tek kullanımlık şifreleri içeren SMS mesajların dava dışı Mamdouh … … isimli şahsa ait ve sahte evrakla alındığı anlaşılan …no.lu hatta gönderilmiş olduğu, davacıya ait cep telefonu numarasının verildiği … operatöründen SİM kartın klonlandığına / değiştirildiğine veya davacının hattından başka bir hatta yönlendirme yapıldığına dair bir bilgi veya belge bulunmadığı anlaşılmıştır.
Anılan durum karşısında davaya konu para transferinin davacı rızası ve ve herhangi bir ihmali olmaksızın gerçekleşen internet dolandırıcılığı olduğu ve davalı bankanın, davacının kötü niyetini, suç sayılır eylemini veya kusurunu kanıtlamadığı sürece, kendisine emanet edilen paradan güven kuruluşu olması sebebiyle sorumlu oduğu kanaatine varılarak davanın kabulü yönündeki aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile 4.894-USD’nin 04/12/2018 tarihinden itibaren işleyen 3095 sayılı yasanın 4 a maddesi uyarınca kamu bankaları tarafından USD cinsinden mevduata uygulanan faizi ile, 2.476,00-TL’nin 04/12/2018 olay tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 2.515,02-TL nispi karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 631,51-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.883,51-TL harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesinin “…Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır…” hükmü gereği 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.522,65-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 690,81-TL ilk gider, 2.250-TL bilirkişi, 134,80-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 3.075,61-TL. Yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK. 333. md. uyarınca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/07/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır