Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/99 E. 2021/197 K. 10.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/99 Esas
KARAR NO : 2021/197
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/02/2020
KARAR TARİHİ : 10/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkili şirket tarafından 01/01/2019-01/01/2020 tarihleri arasında geçerli nakliyat emtea blok sigorta poliçesi ile sigorta ettirilen … A.Ş.’ne ait 2 adet refrakter emtiasının taşımasının davalı şirket tarafından üstlenildiğini, … plaka sayılı araca yüklenerek taşındığını, 28/02/2019 tarihinde fabrikaya gelen malzemenin fiziki kontrollerinde emtianın bulunduğu sandık açıldığında her iki malzemenin de ortadan kırık olduğunun tespit edildiğini, söz konusu emtiaların müvekkili şirketin sigortalısına hasarlı olarak teslim edildiğini, davalı taşıyıcı şirketin taşıma sürecinde meydana gelen hasardan TTK. 875. Maddesi gereği sorumlu olduğunu, müvekkili şirket tarafından sigortalanan emtia hasarı için 23/07/2019 tarihinde 29.616,00 TL hasar tazminatı ödendiğini beyanla, 29.616,00-TL tazminatın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 23/07/2019 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davaya konu malın teslim tarihi ile hasar tespit tarihinin 28/02/2019 olduğunu, zarar tarihi itibariyle 3 aylık sürenin 28/05/2019 tarihinde sona erdiğini, dava dilekçesine göre ödeme tarihinin 23/07/2019 olarak belirtildiğini, buna göre sigortalının dava açma süresinin 23/10/2019 tarihinde sürenin sona erdiğini, zarar ihbarının yasal süresinde yapılmadığından dava hakkının düşmüş olduğunu, 28.02.2019 tarihli tutanak ile sigortalının öğrendiği hasarı müvekkiline arabulucu aşamasında bildirdiğini, müvekkilinin TTK m.876 gereği sorumlu tutulamayacağını, zararın taşıma sırasında değil, yükleme ve boşaltma sürecinde olma ihtimalinin yüksek olduğunu, müvekkilinin sınırlı sorumlu tutulabileceği miktarın 221 kg emtia için birim kg başına 8,33 SDR hesabı ile ancak 1.840 SDR kadar olabileceğini, davacı ödemesinin sigorta kapsamında olup olmadığının araştırılması gerektiğini beyanla, davanın usul ve esastan reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; Davacı … tarafından sigortalısı … A.Ş.’ne ait emtianın davalı Şirket tarafından taşınması sırasında zarara uğradığı belirtilerek, meydana gelen zarar nedeniyle sigortalısına ödediği bedelin rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Dava dilekçesinde delil olarak; Arabuluculuk son tutanağı, Nakliyat Emtea Taşıma Sigorta Poliçesi, ekspertiz raporu, hasar tespit tutanağı, hasar beyanı, hasar fotoğrafları, rücu yazısı, ödeme belgesi, emteaların alış/satış evrakı, bilirkişi incelemesi belirtilmiştir.
Cevap dilekçesinde delil olarak; Taşıma belgeleri, müvekkiline ait … Sigorta A.Ş … numaralı sigorta poliçesi, bilirkişi incelemesi, tanık, yemin belirtilmiştir.
Davacı … tarafından 01/01/2019-01/01/2020 tarihlerini kapsayan ve Türkiye … Anonim Şirketi’nin sigortalısı olduğu Nakliyat Emtea Blok Sigorta Poliçesi düzenlenmiştir.
Dava dilekçesi ekinde sunulan 28/02/2019 tarihli tutanakta, ” … Firması’ndan, … sipariş numarası ile satın alınarak 28.02.2019 tarihinde … Mersin Fabrikası’na gelen 2 adet …refrakter malzemenin teslimindeki fiziki kontrollerinde, sandıkda kırılma olmamasına rağmen sandık açıldığında … refrakter malzemelerin her ikisinde ortalarından kırık olduğu tespit edilmiştir.
İş bu tutanak aşağıda isimleri bulunan kişiler tarafından imza altına alınmıştır. 4 nüsha olarak düzenlenmiştir. Ekte 2 adet fotoğraf ile durum tespiti sunulmuştur” belirtilmiştir.
Davacı … tarafından 23/07/2019 tarihinde 29.616,00-TL’sı ödeme yapıldığına dair dekont dosyaya sunulmuştur.
Mahkememizce bilirkişi olarak görevlendirilen Dr. Öğr. Üyesi … tarafından sunulan 21/10/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacının TTK m.1472 gereği, ödemesi miktarı ile sınırlı olarak sigortalısına halef olduğu ve işbu rücuen tazmin talebi ve davası bakımından rücuen tazminat alacaklısı olduğu, davalının pasif husumete itirazı bulunmadığı, somut olayda gerek zamanaşımı gerekse bildirim sürelerine riayet edilerek hasar takip ve dava süreci işletildiğinin değerlendirildiği, meydana gelen zararın somut olaya uygun olduğu, davacı ödemesinin tamamının tam zayi kaynaklı zarar olarak gözetilmesi gerektiği, zararın sebebinin ambalaj içi istifleme ve sabitleme kaynaklı olduğu CMR m. 17. gereği meydana gelen zararın taşıyıcı sorumluluğunda olduğunun sabit olmadığı, taşıyıcının ambalaj içini denetleme veya yükün ambalajına dair bir sorumluluğunun ancak özel anlaşma veya talimatla mümkün olabileceği, dosyada bunun sabit olmadığı, davalının ambalaj ve ambalaj içi istiflerden sorumlu olduğu sonucuna varılacak olursa, bu durumda 1.840,93 SDR karşılığı TL zarardan sorumlu tutulabileceği, davacının lehine tazminata hükmedilecek olursa, ancak dava tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi talep edebileceği belirtilmiştir.
Davacı tarafından bilirkişi raporuna itiraz edilmesi üzerine, yeni bir bilirkişi görevlendirilerek yeniden inceleme yaptırılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce bilirkişi olarak görevlendirilen Öğr. Görevlisi … tarafından sunulan 10/02/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava konusu uyuşmazlığa CMR Konvansiyon hükümlerinin tatbikinin gerektiği, somut olayda yapılması gereken bildirimlerin CMR Konvansiyonunda belirtilen sürelere riayet edilerek yapıldığı, taşıyıcının ambalaj ve ambalaj içi sabitleme ve istiflemenin denetleme yükümlülüğünün bulunmadığı, taşıyıcının CMR Md 17/2’de belirlenen sorumluluktan kurtulma hallerinden (b) bendi olan hatalı ambalajlama durumu ile örtüşebileceği, sandıklarda hasar olmamasına rağmen içindeki malzemenin kırılmasının ambalaj içi sabitleme hatasından olabileceği kanısını oluşturduğunu ancak bu konuda net bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, yukarıda belirtilen sebeplerle, taşıma konusunda ticaret yapan taşımacının (davalının) zarara kasten veya pervasızca bir davranışla sebep olmadığı kanaati ile davalı taraf olan taşımacının CMR Konvansiyonu Madde 23. sınırlı sorumluluk maddesi uyarınca sorumlu tutulabileceği, bu bedelin de incelemeler kısmında hesaplandığı üzere 14.437,4935 TL’den tazminat hakkının doğduğu, davalının tazminat ödemesine hükmedildiği durumda, davacının dava tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi talep edebileceği belirtilmiştir.
Tarafların iddiaları ile delilleri ve alınan bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; Dava dilekçesi ekinde sunulan 28/02/2019 tarihli tutanakta malzemenin teslimindeki fiziki kontrollerinde, sandıkda kırılma olmamasına rağmen sandık açıldığında Lip Block refrakter malzemelerin her ikisinde ortalarından kırık olduğunun tespit edildiği belirtilmiş olup, taşıyıcının ambalaj ve ambalaj içi sabitleme ve istiflemenin denetlenmesi yükümlülüğü bulunmamaktadır. Dava konusu alacak talebine dayanak hasarın oluşmasında taşıyıcının kusurunun ve sorumluluğunun bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 505,77-TL’nin 59,30-TL nispi karar harcından mahsubu ile kalan 446,47-TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesinin “…Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır…” hükmü gereği 1.320,00-TL’sı arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 4.442,40-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesinden sonrası davacıya iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere istinaf yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair verilen karar, hazır olan davacı vekilin ve davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır