Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/8 E. 2022/244 K. 23.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/8 Esas
KARAR NO : 2022/244
DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/01/2020
KARAR TARİHİ : 23/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Davalılardan …’nün 12.07.2016 tarihinden itibaren müvekkili olan şirket nezdinde belirsiz süreli iş sözleşmesi imzalayarak servis uzman yardımcısı pozisyonunda çalıştığını, imzalanan iş sözleşmesinin içeriğinde yer alan rekabet etmeme ve diğer şartlar başlığı altındaki yükümlülüklerine, sözleşme eklerinde yer alan kısıtlayıcı hükümler ve elektronik iletişim talimatı hükümlerine aykırı davranarak haksız rekabet ve gizlilik yükümlülüklerine aykırı teşkil eden faaliyetler ve müvekkili şirketin ticari sırlarını kendi lehine kullandığını bu sebeplerle müvekkili olan şirketin iş akdine son verdiğini, davalı …’nün eşi … namına … ile aynı alanda iştigal eden … SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. ünvanıyla müvekkili şirket ile aynı alanda hizmet sunun rakip bir şirket kurduğunu ve kurdukları şirkette müvekkili şirketin eski bir çalışanı olan … …’yı istihdam ettiğini, müvekkili şirketin birkaç müşterisinin müvekkili şirketin çalışanları tarafından başka bir şirket adına teklif aldıklarını sözlü olarak müvekkili şirkete aktardıklarını, müvekkilince yapılan araştırma ve incelemelerde davalılardan …’nün eşi … adına 02.05.2019 tarihinde “… TİC. LTD. ŞTİ.” ticari unvanıyla müvekkili şirkete rakip bir şirket kurulduğunu, müvekkili şirketin eski çalışanlarından … …’nın da bu şirket bünyesinde çalıştığını ve bu şirketin müvekkili şirketin faaliyet alanıyla birebir örtüştüğünü, buradan yola çıkarak da müvekkili şirketin vesilesiyle tanınmış olan bir takım müşterilere … adıyla teklifler verildiğinin tespit edildiğini, davalı …’ye bu durumun sorulması üzerine şirketin kendileri ile ilgili bir bağlantılarının olmadığını, … … isimli şahıs tarafından geçici süre için eşi adına kurulduğunu beyan ettiğini, … Noterliğinin 25.07.2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile …’nün iş akdinin 4857 İş Kanunu 25. maddesinin 2. fıkrası uyarınca feshedildiğini, davalı …’nün, Belirsiz Süreli İş Sözleşmesi ve bu sözleşmenin ekleri olan “Elektronik İletişim Talimatı” ile “Kısıtlayıcı Hükümler” adlı ekleri gereği müvekkili şirketin ticari sırlarını haksız rekabet yaratmayacağına ilişkin taahhütte bulunmasına rağmen işbu hükümlere aykırı davrandığını, davalı …’nün personel ve müşteri teşvik etmeme yükümlülüğü de varken kendisi bu yükümlülüğünü de ihlal ettiğini, davalının bu hükümleri ihlal etmenin yanında, kendisi ya da birinci derece yakınlarının bu yönde bir faaliyeti olduğunda müvekkili şirketin etik politikası gereği bildirimde bulunması gerekirken, şirkete herhangi bir bilgi vermediğini ve hatta bu yönde bir durum mevcut olmadığı şeklinde beyanda bulunduğunu, müvekkili şirket tarafından her yıl tüm çalışanlara bu yönde bir sorgu yapıldığını ve çalışanlardan beyanda bulunmaları rica edildiğini, davalı … tarafından hiçbir birinci derece yakını tarafından bu sektörde bir faaliyette bulunulmadığına dair beyanda bulunulduğunu, müvekkili şirket politikası gereği, …’nün kullanımına vermiş olduğu iş bilgisayarı ve iş telefonunun hukuka, ahlaka, iyi niyete ve tahsis edilen kullanım amacına uygun kullanılıp kullanılmadığı; müvekkili şirketi zarara uğratmaya yönelik faaliyetlere, kötü niyetli ve/veya sözleşmeye ve yukarıda atıfta bulunulun taahhütlerden herhangi birine aykırı olarak bir faaliyet yürütülüp yürütülmediğinin tespit edilmesine yönelik olarak …’ye bir bilgilendirme metni sunup imzalatarak … tarafından kullanılan iş bilgisayarı ve iş telefonunu teslim alındığını, bu cihazlarda yapılan teknik incelemelerde çok sayıda bulguya rastlanıldığını beyanla, haksız rekabetin tespitine, haksız rekabetin önlenmesi (men’i) ile haksız rekabet teşkil eden faaliyetlerin durdurulmasına, hükmün ilanına, fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine, hükmedilen tazminat tutarına her bir zarar verici eylemin vuku bulduğu tarihten itibaren ticari faiz işletilmesine, tutarın davalılardan müteselsilen tahsiline, belirsiz süreli iş sözleşmesi ve/veya ekleri hükümlerinin ihlali nedeniyle davalı … tarafından müvekkili şirkete brüt 5.674,00TLx26 = Brüt 147.524,00 TL tutarında cezai şart ödemesi yapılmasına hükmedilmesine, davalı … tarafından Belirsiz Süreli İş Sözleşmesi ve ekleri hükümlerine aykırı davranılması nedeniyle müvekkili şirket tarafından uğranılan zararların cezai şart tutarını aşması halinde, cezai şart tutarını aşan zararların tazmin edilmesine hükmedilmesine, HMK m. 107/f. 1 hükmü gereğince bilirkişi raporundan sonra ıslaha gerek kalmaksızın harcı ödenmek suretiyle nihai miktarına kadar artırılmak kaydıyla şimdilik 10.000TL tutarındaki maddi tazminata, tazminat tutarına her bir zarar verici eylemin vuku bulduğu tarihten itibaren ticari faiz işletilmesine, tutarın davalılardan müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davacı şirketin, davalı …’nün şirkette çalıştığı dönemde iş sözleşmesinin haksız rekabet ve gizlilik yükümlülüklerine aykırı davrandığını iddia ettiğini, İş Kanunu ve Yargıtay kararlarında belirtildiği üzere bu davanın, iş sözleşmesi devam ederken rekabet ihlali olduğu iddia edildiği için İş Mahkemelerinde açılması gerektiğini, davalının adresi Ataşehir olup yine bu davada yetkili mahkemelerin İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğunu, davalı …’nün mühendis olduğunu 12.07.2016-25.07.2019 tarihleri arasında davacı şirkette servis uzmanı olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini ve bu süreçte müvekkiline baskı ve tehdit ile kendisine dava dilekçesinde belirtilen bir kısım evrakların zorla imzalattırıldığını, dava dilekçesinde dava konusu taleplere dayanak olarak bahsedilen ve müvekkilinin rekabet etmeme, gizlilik taahhüdünü ihlal ve personel ve müşteri teşvik etmeme yükümlülüklerini ihlal ettiğine ilişkin iddiaların tutarsız, gerçek dışı ve kötüniyetli oluşturulmuş senaryolardan ileriye gidemediğini beyanla, davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
28.01.2022 tarihli bilirkişi heyeti raporu özetle; Uyuşmazlık bakımından davacı … A.Ş., davalılar … ve …’in TTK m. 55/(l)-c,2 hükmüne aykırı davrandığını iddia ettiğini, incelenecek ilk şartın başkasına ait iş ürününün var olması olduğunu, davacı … A.Ş., iş ürünlerinin, eski çalışanı … tarafından yetkisiz bir şekilde … ve ‘e tevdi edildiğini ve söz konusu iş ürünlerinin … uhdesinde kullanıldığını iddia ettiğini, davacı … A.Ş.’nin teklif formatı, servis ve bakım sözleşmesi ile davalı …’in kullandığı teklif formatı, servis ve bakım sözleşmesi benzerlik içerdiğini ancak davalılar, söz konusu benzerlik iddiasına karşı, asansör bakım hizmeti veren şirketlerin sözleşme ve teklif metinlerinin ilgili sektörde genel olarak benzer olduğunu, bu tip belge ve sözleşmelerin fikri mülkiyete sahip olamayacağını savunduğunu, ayrıntılı raporda ifade ettikleri üzere; herkes tarafından erişilebilen, yaygın olarak bilinen ürünlerin iş ürünü olarak nitelenmesinin mümkün olmadığını, nitekim bilirkişi heyetinde yer alan Sayın … tarafından yapılan inceleme neticesinde, asansör sektöründe faaliyet gösteren firmaların benzer işleri yapmaları ve aynı hizmeti sunmaları nedeniyle, gerek teklif formlarının gerekse aylık asansör bakım sözleşmelerinin benzerlik göstermesinin olağan ve çok sık rastlanan bir durum olduğunun tespit edildiğini, bu sebeple huzurdaki dava bakımından haksız rekabetin bulunmadığının sonuç ve kanaatine varıldığını görüş ve beyan etmişlerdir.
GEREKÇE:
Dava, haksız rekabet iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı, davalıların TTK m. 55/(l)-c,2 hükmüne aykırı davranarak, iş ürünlerinin eski çalışanı … tarafından yetkisiz bir şekilde … ve …’e tevdi edildiğini ve söz konusu iş ürünlerinin … uhdesinde kullanıldığını iddia ettiği, davacının teklif formatı, servis ve bakım sözleşmesi ile davalı …’in kullandığı teklif formatı, servis ve bakım sözleşmesinin benzerlik içerdiği ancak davalıların söz konusu benzerlik iddiasına karşı, asansör bakım hizmeti veren şirketlerin sözleşme ve teklif metinlerinin ilgili sektörde genel olarak benzer olduğunu, bu tip belge ve sözleşmelerin fikri mülkiyete sahip olamayacağını savunduğu, herkes tarafından erişilebilen, yaygın olarak bilinen ürünlerin iş ürünü olarak nitelenmesinin mümkün olmadığı, nitekim bilirkişi heyetinde yer alan teknik bilirkişi İ. … tarafından yapılan inceleme neticesinde, asansör sektöründe faaliyet gösteren firmaların benzer işleri yapmaları ve aynı hizmeti sunmaları nedeniyle, gerek teklif formlarının gerekse aylık asansör bakım sözleşmelerinin benzerlik göstermesinin olağan ve çok sık rastlanan bir durum olduğunun tespit edildiği, bu sebeple huzurdaki dava bakımından haksız rekabetin bulunmadığı anlaşıldığından, davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 3.544,00-TL”nin 80,70-TL. nispi karar harcından mahsubu ile fazla miktar 3.463,30-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesinin “…Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır…” hükmü gereği 1.320,00-TL’sı arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Maddi tazminat talebi yönünden davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 22.976,88-TL. nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Manevi tazminat talebi yönünden davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 5.100,00-TL. maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-HMK. 333. md. uyarınca davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası taraflara iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle … BAM ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere istinaf yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair verilen karar, hazır olan davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı karar verildi. 23/03/2022

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)