Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/739 E. 2021/1088 K. 28.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/739
KARAR NO : 2021/1088
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/09/2014
BİRLEŞEN … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
2015/… ESAS SAYILI DOSYASI
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 29/09/2015
KARAR TARİHİ : 28/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
ASIL DAVA
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 18/03/2013 tarihinde Şırnak İli … ilçesi … Mh. …. Sokakta sürücü … ‘ın sevk ve idaresindeki motosikletiyle müvekkillerinin velayetindeki … …’a çarptığını ve küçük …’nin tüm çalışma günü kaybetmesine yol açtığını, oluşan trafik kazasında tüm kusurun motosiklet sürücüsü …’a ait olduğunu, motosikletin sigortasının bulunmadığını, bu sebeplerle müvekkillerinin reşit olmayan … ‘un sürekli iş ve güçten kalması sebebiyle 3.000-TL maddi tazminatın davalı kurum tarafından yapılan kısmi ödeme tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte tahsiline, tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle mahkemenin yetkisine itiraz ettiklerini, haksız fiile ilişkin iş bu davanın kazanın vukuu bulduğu ceza yargılamasının yapıtığı … Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğunu, müvekkillerinin sorumluluğunun bulunmadığını, güvece hesabı yönetmeliğine göre motorlu bisikletlerin kullanılmasından ileri gelen zararların hesaptan karşılanmayacak zararlar olduğunu, dava dilekçesinde belirtilen kazadaki kusur durumu ve kusurlu hareket ile meydana geldiği iddia edilen zarar arasındaki illiyet bağının tespit edilmesinin gerektiği, kabul anlamına gelmemekle birlikte maluliyet oranının ispatlanmasının gerektiğini, yine kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkilinin sorumluluğunun doğması halinde hesap kaza tarihi itibariyle zorunlu mesuliyet sigorta teminat limiti ve kusur oranıyla sınırlı olduğunu, dava açılmasına müvekkili tarafından sebebiyet verilmediğinin de açık olduğunu, bu sebeplerle temerrüt oluşmadığından faiz ve davanın açılmasına müvekkil kurumun sebebiyet vermediğinden yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 18/03/2013 tarihinde Şırnak İli … ilçesi … Mh. … Sk. Sürücü … sevk ve idaresindeki motosikletiyle müvekkillerinin velayetindeki … …’a (2005) çarpmış ve küçük …’nni çalışma gücünü kaybetmesine neden olduğunu, oluşan trafik kazasında tüm kusurun motosiklet sürücüsü … ‘a ait olduğunu, söz konusu trafik kazasıyla ilgili … Cumhuriyet Başsavcılığının 2013/… SRŞ. Sayılı dosyası ile soruşturma yürütüldüğünü, müvekkilleri adına …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/… Esas sayılı dosyası ile sürekli iş göremezlik sebebiyle tazminat davası açtığını, her iki dava arasında fiili ve hukuki irtibat olduğunu, bu sebeplerle …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/… esas sayılı dosyası ile …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/… esas sayılı dosyasının birleştirilmesini talep ve dava etmiştir.
GEREKÇE:
Dava ve birleşen dava, trafik kazası neticesi cismani zarara uğrayıp malul kalan davacını sürekli iş gücü nedeniyle tazminat ve bakıcı gideri istemine ilişkindir.
Mahkememizce 25/10/2017 tarih 2014/… esas 2017/… karar sayılı karar ile;
“1-Asıl davanın KABULÜ ile davacının sürekli iş gücü kaybı alacağı 219.808,54-TL’nin dava tarihi 23/05/2014’ten itibaren işleyen yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Birleşen davanın KABULÜ ile 250.000-TL bakıcı gider alacağının talep ile bağlı kalınarak dava tarihi olan 23/05/2014 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile davalıdan alınıp davacıya verilmesine, ” dair karar verilmiştir.
Kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiş,
… Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi 17/09/2020 tarih 2019/… esas 2020/… karar sayılı ilamında;
“…Bu durumda Mahkemece öncelikle -mahsup talebinin değerlendirilmesi bakımından- davalı vekilinin 24/11/2016 tarihli dilekçesi ekindeki banka dekontundan davacılara ödendiği anlaşılan 194.700 TL’nin hangi teminat (sakatlık-tedavi) kapsamında ödendiğinin belirlenmesi için davalının dilekçelerinde sözünü ettiği ve davalı nezdinde düzenlendiği belirtilen … sayılı hasar dosyası (Banka dekontunda “117128 nolu dosya tazminatı ödemesi/… 2013/…” olarak belirtilmiştir.) temin edilmeli, devamında; ödemenin sakatlık teminatı kapsamında yapıldığının belirlenmesi halinde, Mahkemece alınan ek rapor nazara alınarak (güncellenen değerin teminat limitinin üzerinde olduğu) maluliyet tazminatı talebi hakkında karar verilmeli; ödemenin bakıcı (tedavi) gideri teminatı kapsamında yapıldığının tespiti halinde maluliyet tazminatından değil, bakıcı gideri teminatından mahsup işlemi yapılmalı; ödemenin kısmen sakatlık, kısmen de bakıcı gideri için yapıldığının belirlenmesi halinde ise her bir teminat bakımından ödemeler güncellenip -TBK m.102/2-1.cümle hükmü de göz önüne alınıp- ayrı ayrı mahsup edilerek ve bakıcı gideri tazminatına ilişkin hükme karşı davalı tarafın istinaf başvurusunun bulunmaması ve bu itibarla davacının bu yönden kazanılmış hakkı gözetilerek oluşacak sonuca göre karar verilmelidir.
Bu bağlamda, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesinin asıl davaya ilişkin (güç kaybı tazminatına ilişkin) kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.” gerekçesi ile mahkememiz kararını kaldırmıştır.
Kaldırma kararı doğrultusunda mahkememizce yargılamaya devam edilmiştir.
Davacı … …’a velayeten Baba … … ve Anne Mehrihan … Asliye Hukuk Mahkemesi kananıyla sundukları 22/12/2021 havale tarihli dilekçeleri ile davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir.
Davacıların feragat etmesi üzerine davanın ve birleşen davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının açtığı davanın ve birleşen davanın vaki feragat nedeniyle 6100 sayılı HMK’nın 307-309-311 maddeleri gereğince feragat nedeniyle REDDİNE,
ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince davacıdan alınması gereken 59,30-TL karar harcının davacıdan peşin alınan 41,50-TL harçtan mahsubu ile bakiye 17,80-TL harcın davacıdan tahsiline,
3-Davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 5.100-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalının yapmış olduğu 56,50-TL tebligat giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN;
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince davacıdan alınması gereken 59,30-TL karar harcının davacıdan peşin alınan 27,70-TL harçtan mahsubu ile bakiye 31,60-TL harcın davacıdan tahsiline,
7-Davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 5.100-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yokluklarında, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere karar verildi.28/12/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır