Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/704 E. 2022/390 K. 10.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/700 Esas
KARAR NO : 2022/452
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 12/04/2013
KARAR TARİHİ : 31/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; 11/01/2011 tarihinde bisiklet sürücüsü … …’ın bisikleti ile D-370 karayolunu takiben … istikametinden … istikametine D-370 gidişe göre sağ banketi kullanarak, seyir halinde iken Bardakçılar Petrol İstasyonunu yaklaşık olarak 100 m geçince, arkadan gelen ancak kaza yerinde durmayarak kaçan ve dosya içindeki bisiklet krokisinden anlaşılacağına göre beyaz olma ihtimali kuvvetle muhtemel aracın, davacının kullandığı bisiklete arkadan çarparak davacının şarampole fırlamasına neden olduğunu, kazadan maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, ve müvekkilinin bu kazadan yaralanarak %15 sürekli sakat kaldığını geriye kalan ömrünü sürekli sakat olarak tamamlayacağını, müvekkilinin davadan önce davalı kuruma müracaat ettiğini davalı kurum tarafından müvekkiline 11.248,00-TL ödeme yapıldığını, davalı kurum ile dava konusu olaydaki itilaflarının sadece tazminatın miktarı olduğunu, belirterek, öncelikle adli yardım talebinde bulunarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve davalı sigorta şirketi azami poliçe limiti ile sorumlu olmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL maddi tazminatın 10/10/2008 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davacı tarafından işbu dava açılmadan önce … Asliye Hukuk Mahkemesi’nde 2012/… Esas numarasıyla 08/11/2011 tarihinde dava açıldığını, verilen görevsizlik kararı gereğince dosyanın … Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesi gerekirken işbu davanın açıldığını, bu nedenle derdestlik itirazında bulunduklarını, ayrıca zaman aşımı itirazlarının olduğunu, talep edilen tazminatın yerinde olmadığını, davacıya 30.142,50 TL ödendiğini, buna ilişkin ibraname alındığını beyanla davanın reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, meydana gelen trafik kazası sonucu davacının yaralanarak malûl kalması sebebiyle tazminat bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/… Esas 2012/… Karar sayılı görevsizlik kararı ile dosyanın 12/04/2013 tarihinde mahkememize tevzi edildiği ve 2013/… esasına kaydının yapıldığı anlaşıldı.
Taraflarca delil olarak; … C.Başsavcılığı’nın 2008/… Soruşturma sayılı dosyası, kaza tespit tutanağı, poliçe, hastane evrakları, trafik bilirkişi raporu, iddialar, savunmalar, bilgi ve belgeler ile bilirkişi incelemesine dayanılmış olup gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda toplanan deliller ile birlikte aktüerya bilirkişisinden rapor alınmasına karar verilmiş olup, Aktüerya Tazminat Hesap Uzmanı bilirkişi … tarafından hazırlanan 04/02/2014 tarihli bilirkişi raporu özetle; ”10/10/2008 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu %21 nispetinde malûl kalan davacı … …’ın nihai ve gerçek zararının 40.292,76 TL’den ibaret olduğu, başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü sonu olan 28/03/2012 tarihi davalı bakımından temerrüt ve faiz başlangıç tarihi olduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
Davacı vekilinin; 12/02/2014 tarihli bedel arttırım talepli ıslah dilekçesi sunarak müvekkil davacı için sürekli sakatlık tazminatını 40.292,76 TL’ye çıkarttıklarını beyan etmiş olup, ıslah harcını süresi içerisinde yatırdığı ve ıslah dilekçesinin davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği anlaşıldı.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda 2013/… Esas – 2016/… Karar sayılı 15/03/2016 tarihli karar ile; davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 2016/… Esas – 2019/… Karar sayılı 17/04/2019 tarihli kararı ile; ”Mahkemece hükme esas alınan 04.02.2014 tarihli hesap bilirkişi raporunda …’nın daha önce, plakası tesbit edilemeyen araç sürücüsünün 6/8 oranındaki kusuruna göre davacı tarafa ödeme yapmış olmasından dolayı bu kusur durumunun esas alındığı, yine davacının maluliyet oranına ilişkin olarak da, davalı …nın cevap dilekçesinde %21 oranında maluliyeti kabul etmesi ve buna göre ödeme yapması nedeniyle bu oranın esas alınarak hesap yapıldığı anlaşılmış olup, mahkemece tarafların kusur durumu ve maluliyet oranına ilişkin yapılan araştırma hüküm vermeye yeterli değildir.Bu durumda mahkemece, ATK, İTÜ veya Karayolları Genel Müdürlüğü gibi kurum veya kuruluşlardan kazadaki kusur durumu ile ilgili olarak rapor alınması ve davacının maluliyetinin, kazanın vuku bulduğu tarihte yürürlükte olan Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri gereğince tespiti için ATK … İhtisas Dairesi veya üniversite hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı Bölümünden, çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, maluliyet raporu aldırılması, sonrasında gerekirse hesap bilirkişidenek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.” gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiş ve dosya yeni bir esas olarak 2019/700 numarasını almıştır.
Davacı … …’ın tedavi gördüğü hastanedeki kayıtları getirtilmiş ve maluliyet oranı tespiti yönünden bozma ilamı doğrultusunda Adlî Tıp Kurumu … Adlî Tıp İhtisas Kurulu’ndan alınan … tarih ve … sayılı heyet raporunda; ”… …’ın 10/10/2008 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 85/9529 karar sayılı Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak: Gr1 XI(3……….15)A %19 E cetveline göre %14,3 (yüzdeondörtvirgülüç) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği” oy birliği ile mütalaa olunmuştur.
Mahkememizce kusur oranı yönünden bozma ilamı doğrultusunda Adlî Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi’nden alınan … tarih ve … sayılı heyet raporunda; ”Plakası tespit edilemeyen araç sürücüsü, sevk ve idaresinde bulunan araç ile seyri sırasında gerekli dikkat ve özeni yola vermesi, bahse konu kaza mahalline geldiği anda görüş alanını kontrol altında bulundurması, önünde aynı istikamete doğru seyir halinde olan bisiklet ile arasında güvenli bir mesafe gözeterek seyretmesi ve bisiklet nedeniyle etkili tedbir alması gerekirken bu hususlara riayet etmeden seyri sırasında gerçekleşen kazada asli kusurlu, sürücü … …’ın sevk ve idaresinde bulunan bisiklet ile yolun sağ tarafını takiben seyri sırasında bahse konu kaza mahalline geldiği sırada gerisinden gelen ve aynı istikamete doğru seyir halinde olan aracın sadmesine maruz kaldığı olayda atfı kabil kusuru bulunmadığı, olayda plakası tespit edilemeyen araç sürücüsünün %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, sürücü … …’ın kusursuz olduğu” kanaatiyle rapor edilmiştir.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda toplanan deliller ile birlikte Yargıtay kararı ve sonrasında alınan maluliyet ve kusur raporları göz önünde bulundurularak aktüerya bilirkişisinden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, Aktüerya Tazminat Hesap Uzmanı bilirkişi … tarafından hazırlanan 25/04/2022 tarihli bilirkişi ek raporu özetle; ”10/10/2008 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu %14,3 malûl kalan davacı … …’ın nihai ve gerçek maddi zararının 50.215,16 TL den ibaret olduğu, başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü sonu olan 28/03/2012 tarihi davalı bakımından temerrüt ve faiz başlangıç tarihi olduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
GEREKÇE :
Tarafların iddia ve savunmalar ile tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve usulüne uygun olarak alınan ATK ve bilirkişi raporları ile Yargıtay ilamı birlikte değerlendirildiğinde; dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkindir. 11/01/2011 tarihinde bisiklet sürücüsü davacı … …, bisikleti ile D-370 karayolunu takiben … istikametinden … istikametine seyrederken arkadan gelerek çarpan araç yüzünden meydana gelen trafik kazası sonucu yaralanmıştır. Plakası tespit edilemeyen araç sürücüsünün, sevk ve idaresinde bulunan araç ile seyri sırasında gerekli dikkat ve özeni yola vermesi, bahse konu kaza mahalline geldiği anda görüş alanını kontrol altında bulundurması, önünde aynı istikamete doğru seyir halinde olan bisiklet ile arasında güvenli bir mesafe gözeterek seyretmesi ve bisiklet nedeniyle etkili tedbir alması gerekirken bu hususlara riayet etmeden seyri sırasında gerçekleşen kazada asli kusurlu olduğu, davacı sürücü … … sevk ve idaresinde bulunan bisiklet ile yolun sağ tarafını takiben seyri sırasında bahse konu kaza mahalline geldiği sırada gerisinden gelen ve aynı istikamete doğru seyir halinde olan aracın sadmesine maruz kaldığı olayda atfı kabil kusuru bulunmadığı anlaşılmakla plakası tespit edilemeyen araç sürücüsünün %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, davacı sürücü … …’ın kusursuz olduğu tespit edilmiştir. Adli Tıp Kurumu’ndan aldırılan maluliyet raporuna göre; davacının E cetveline göre %14,3 (yüzdeondörtvirgülüç) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı ve iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği mütalaa olunmuştur. … Yönetmeliği’nin 9 (1) a) bendi uyarınca (Sigortalının veya sigortayı yaptırmakla sorumlu olanın tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar için,) sigortalı tespit edilemediğinden maddi zarardan plakası tespit edilemeyen araç sürücüsünün kusuru ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (Trafik Sigortası) poliçe limiti oranında …nın sorumlu olduğu, yaptırılan aktüerya bilirkişi incelemesi sonucu davacının talep edebileceği maddi tazminat miktarı 50.215,16-TL olarak hesaplandığı anlaşıldığından taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,
40.292,76 TL’nin temerrüt tarihi olan 28/03/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 2.752,40-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 139,00-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 2.613,40-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 6.038,06-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 21,15-TL başvurma harcı, 35,00-TL peşin harç, 104,00-TL ıslah harcı, 1.200,00-TL bilirkişi ücreti, 1.550,30-TL ATK fatura ödemeleri ve 225,00-TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 3.135,45-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-HMK.nun 333 (1) maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası resen mahkememizce taraflara iadesine
Dair, hazır olan tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde Yargıtay’a hitaben yazılacak dilekçeyle TEMYİZ yolu açık olmak üzere karar verildi. 31/05/2022

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır