Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/664 E. 2021/788 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/664 Esas
KARAR NO : 2021/788
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 18/11/2020
KARAR TARİHİ : 19/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; 04/08/2018 tarihinde … Mah. … Cad. No: … Eyüp İstanbul adresinde müvekkil şirkete sigortalı bulunan … ‘ın dairesinde hasar meydana geldiğini, sigortalı konutun bulunduğu binanın ön girişinde …’ye ait tesisatta meydana gelen patlama sonucu yapılan tamirat çalışması sırasında verilen yüksek basınçlı su nedeniyle kombi tahliye borusundan akan sudan dolayı zarar gördüğünün tespit edildiğini, hasar doğrultusunda yapılan ekspertiz incelemesi sonucunda hasarın …’ye ait tesisattan kaynaklandığı ve sigortalı dairede su basması sonucu birçok eşyanın zarar gördüğünün tespit edildiği, müvekkil şirket tarafından hasar tutarı olan 8.800,00 TL nin sigortalıya ödendiği ve haklı nedenlere dayanılarak …’den rücu talebinde bulunulduğunu, işbu ödemenin rücuen tahsili amacıyla davalı kurum aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyasından icra takibi başlattıklarını, ödeme emrinin tebliğ edildiğini, davalı borçlunun haksız ve dayanaksız olarak itiraz ederek icra takibini durduğunu ve tüm bu nedenlerle davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Öncelikle davanın zamanaşımı nedeniyle reddini talep ettiklerini, müvekkil idarenin tacir bir kamu tüzel kişisi olduğu ve hizmetlerini özel hukuk hükümlerine göre yaptığını, dava konusu olayda müvekkil idarenin sözleşme konusu işin yapımında kamu otoritesini kullanmadığını, müteahhit firma ile … arasında akdedilmiş sözleşme ile tarafların özgür iradeleriyle yapıldığı ve buna göre sözleşme konusu işin yapılması sırasında 3.kişilerin uğradığı zarar ziyandan müteahhit firmanın sorumlu olduğunu, idarenin sorumlu olmadığı, her türlü hukuki sorumluluğun müteahhit firmaya ait olduğunu kabul ettiğini, bu davada iddia konusu haksız eylemi yapan idare olmadığını ve müteahhit şirketin sorumlu olduğunu, ayrıca tazminat miktarının fahiş olduğunu, asıl alacağa faiz talep edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, temerrüde düşürülmeden hasar tarihinden itibaren faiz talep edilemeyeceğini ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkâr tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Taraflarca delil olarak; …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyası, sigorta poliçesi, ödeme dekontları, ekspertiz raporu, idare kayıtları, bilgi ve belgeler, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Dosyaya getirtilen … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 24/04/2019 tarihinde 8.800,00-TL asıl alacak ve 26,04-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 8.826,04-TL üzerinden 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 29/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu vekili tarafından 02/05/2019 tarihinde takibe, borca, faize ve tüm fer’îlerine itiraz ettiği, yapılan itirazın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce tarafların iddiaları doğrultusunda dava dosyası, icra dosyası ve tarafların ilgili kayıtları üzerinde inceleme yapılarak davacı alacağının varlığı ve tarafların kusuru yönünden inşaat mühendisi, verilen zararın değerinin tespiti açısından mobilyacı, rücu hakkı ve sigorta hukuku açısından değerlendirmek üzere sigortacı bilirkişi olmak üzere bilirkişi heyetine dosyanın tevdi ile rapor alınmasına karar verildiği, Endüstri Yüksek Mühendisi bilirkişi …, Mali Hukuk Uzmanı Sigortacı bilirkişi … ve İnşaat Yüksek Mühendisi bilirkişi … tarafından sunulan 31/05/2021 tarihli bilirkişi heyet raporu özetle; ”Dava dilekçesinde hasarın meydana geldiği konutun adresi … Mah. … Cad. No: … Eyüp/İstanbul olarak belirtilmiş ise de hasarın meydana geldiği konutun adresinin … Mah. … Sokak No: … … /İstanbul olduğu, hasara maruz kalan konutun önündeki rögarın ne rögarı olduğu, burada yapılan çalışma ile şebeke suyunun ilişkisinin olup olmadığı, çalışmayı yapanın hangi kurum yada kişilerin olduğunun açık ve net olarak bilinmediği, kombinin tahliye ventilinin ev atık su akarının bağlı olmadığı, evde uzun süreli ikamet edilmemesi durumunda suyun ana vanasının kapatılmasının gerektiği, ancak bu tedbirin alınmadığı, şehir şebekelerinde olması gereken azami basınçlar yasal düzenlemelerle belirlendiğinden azami değerlerin üzerinde oluşacak basınçlar için şebekelerde basınç düşürücüler bulunduğundan kombiden tahliye olduğu iddia edilen suyun sadece o an için oluştuğu iddia edilen aşırı yüksek basınçlı şebeke suyunun varlığına bağlanamayacağı, ancak aşırı basıncın ölçümü sonucu bunun söylenebileceği, aksi takdirde böyle bir durumda diğer dairelerin bir çoğunda da benzer durumların gözlenmesi gerektiği, dahili su baskını sürecinde kombide bir arızanın meydana gelip gelmediği, gelmişse herhangi bir tamir yada bakım yapılıp yapılmadığının belirli olmadığı, olayın kendiliğinden mi düzeldiğine dair bir bilginin bulunmadığı hususları göz önüne alındığında vuku bulan ev içi su baskının sebebinin … şebeke suyu aşırı basıncına bağlanamayacağı, hasarın konut sahibinin ihmalinden kaynaklanmış olabileceği, sigorta poliçesinin hasar tarihi olan 04/07/2018 tarihi itibariyle yürürlükte ve geçerli olduğu, poliçe bedelinin ödenip ödenmediği hususunda taraflar arasında herhangi bir uyuşmazlık olmadığı, 04/07/2018 tarihli dahili su kaynaklı hasarın poliçesi vadesi ve poliçe teminatı kapsamında olduğu, 23/07/2018 tarihli ve … nolu Kesin Ekspertiz Raporunda tespit edilen toplam hasar bedelinin 2018 yılı yaklaşık maliyet analizi ile uyumlu olduğu, sigortalı konutta meydana gelen dahili su hasarının davalı … nin şebeke suyundan yaptığı iddia olunan çalışma ve uygulanan aşırı su basıncından kaynaklanmadığı, hasarın sigortalının ihmalinden kaynaklanmış olabileceği yönündeki teknik değerlendirme ve tespitler karşısında davalı … nin oluşan hasarda kusurunun olup olmadığı hususu ile davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen hasar tazminatının davalı … ye rücu edilip edilemeyeceği hususundaki nihai takdir ve değerlendirmenin mahkemeye ait olduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmişlerdir.
GEREKÇE :
Tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi heyet raporu ile dosya kapsamındaki tüm belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; 04/07/2018 tarihinde davacı tarafın sigortaladığı konutun bulunduğu bölgede davalı kuruma ait temiz su boru hattında yapılan tamirat sonucu basınçlı su verildiğinden bahisle sigortalının kombi tahliye borusundan su aktığından dolayı bazı eşyaların zarar gördüğü ve davacı tarafça oluşan hasar sebebiyle 8.800,00-TL hasar ödemesi yapıldığından bahisle zarara sebebiyet verdiği iddia olunan davalı hakkında icra takibi yapıldığı, davalı tarafın takibe itirazı üzerine işbu davanın açıldığı görülmekle, davalı … ‘nden gelen 23/03/2021 tarihli cevap yazısıyla 04/07/2018 tarihinde olay yerinde faaliyetin bulunmadığının bildirildiği, yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda da davalı kurumun hasarın oluşmasında herhangi bir kusurunun bulunmadığı, hasarın oluşmasına sigortalının ihmalinin sebep olabileceği tespit olunduğundan davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince alınması gereken 59,30-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 178,75-TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 119,45-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
3-Arabulucu Ücret Kararı gereği Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL’nin davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yapılan 24,50-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-HMK.nun 333 (1) maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası resen mahkememizce taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 19/10/2021

Katip …
☪e~imzalıdır.☪

Hakim …
☪e~imzalıdır.☪