Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/641 E. 2021/212 K. 16.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/641
KARAR NO : 2021/212
DAVA : Sigorta (Hayat Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 09/11/2020
KARAR TARİHİ : 16/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Hayat Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
… Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/ … E dosya muhteviyatından da anlaşılacağına göre müvekkilinin, 15.01.2016 kazaen çatışma ortasında kaldığını ve dizinden yaralandığını, … Hastanesinin … sayılı 12.4.2017 tarihli raporuna göre tüm vücut fonksiyon kaybı %40 sürekli olduğunu, müvekkilinin bu ağır yaralanmanın etkisiyle iş hayatı bittiğini, borçlarını ödeyemez hale geldiğini, aile olarak da çeşitli maddi ve manevi sıkıntılar yaşadıklarını, ek poliçe bilgilerinden de görüleceği üzere müvekkilinin 18.11.2015 tarihinde davalıya yaptırmış olduğu hayat sigortasının bulunduğunu, her ne kadar poliçe bilgilerine göre müvekkilinin hak sahibi gibi görünmese de olayın oluşundan sonra müvekkilinin hastanede tedavi sürecini yaşamasından sonra iyileşme sürecine girdikten sigorta yaptıran müvekkilinin tedavi süreci devam ederken ani olarak sağlığında gerileme başladığını ve epikriz raporlarından da görüleceği üzere müvekkilinin %40 daimi engelli hale geldiğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000-TL’nin ihtarname tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu poliçenin müvekkili şirket … A.Ş’nin çek … sigorta poliçesi (ferdi kaza sigorta poliçesi) olduğunu, ancak davalı olarak hataen … Sigorta A.Ş belirtildiğini, … Sigorta A.Ş’nin farklı bir tüzel kişilik olduğunu, davaya konu poliçenin … A.Ş’ye ait olduğundan söz konusu hatanın düzeltilmesini talep ettiklerini,
Sigorta hukukundan kaynaklı iş bu davanın Tüketici Mahkemelerinin görev alanına girdiğini, bu nedenlerle dosyanın yetkili ve görevli Tüketici Mahkemelerine gönderilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Davanın, Davalı nezdinde Çek … Sigorta Poliçesi ile sigortalı davacının ateşli silahla 15/1/2016 tarihinde yaralanması neticesi %40 oranında malul kalması nedeni ile kaza sonrası davalıdan tam ve daimi sakatlık tazminat talebine ilişkindir.
Her ne kadar davacı vekili tarafından dava dilekçesinde davalı ünvanı … Sigorta olarak gösterilmiş ise de verilen cevap dilekçesi, ekinde mevcut vekaletname ve taraflar arasında mevcut poliçe incelendiğinde davalı ünvanının davalı ünvanının … A.Ş olduğu anlaşılmakla ve bu hususun kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığı görülmekle davalı ünvanının … A.Ş olarak düzeltilmesine karar verilmiştir.
Görevli mahkemenin belirlenmesinde dava tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un dava konusu uyaşmazlık ile ilgili 3/1-k-1, 4/3, 73/1 ve 83/2 maddelerinde yer alan hükümlerinin dikkate alınması gerekmektedir.
6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/1-k maddesinde; tüketicinin, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi ifade ettiği,
3/1-l maddesinde; tüketici işleminin, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade ettiği,
4/3.maddesinde; Tüketiciden; kendisine sunulan mal veya hizmet kapsamında haklı olarak yapılmasını beklediği ve sözleşmeyi düzenleyenin yasal yükümlülükleri arasında yer alan edimler ile sözleşmeyi düzenleyenin kendi menfaati doğrultusunda yapmış olduğu masraflar için ek bir bedel talep edilemeyeceği, bankaların, tüketici kredisi veren finansal kuruluşlar ve kart çıkaran kuruluşlar tarafından tüketiciye sunulan ürün veya hizmetlerde ise tüketiciden faiz dışında alınacak her türlü ücret, komisyon ve masraf türleri ile bunlara ilişkin usul ve esaslar Bakanlığın görüşü alınarak bu Kanunun ruhuna uygun olarak ve tüketiciyi koruyacak şekilde Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından belirleneceği,
73/1. maddesinde; tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevli olduğu,
83/2.maddesinde; taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Somut olayda; taraflar arasındaki uyuşmazlığın hayat sigorta poliçesinden kaynaklandığı ,davacının tacir olmadığı ve taraflar arasındaki bu hukuki ilişkide davacıların 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/1-k maddesinde belirtildiği şekilde tüketici konumunda olduğu, yapılan işlemin de 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/1-l maddesinde ifade edilen tüketici işlemi kapsamında olduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda; uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinin görevine girdiği, mahkememizin ise görevsiz olduğu anlaşılmaktadır.
Göreve ilişkin düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup mahkemece re’sen gözetilmesi gerekmektedir.
Bu sebeplerle; dava dilekçesinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 1., 20., 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca görev yönünden usulden reddi ile Mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK.nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın yetkili ve görevli İstanbul Nöbetçi TÜKETİCİ MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi karannın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli İSTANBUL TÜKETİCİ MAHKEMESİNE gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar serileceğinin İHTARATINA,
4-HMK nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinin yetkili ve görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır