Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/640 E. 2021/944 K. 23.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/640 Esas
KARAR NO : 2021/944

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/11/2020
KARAR TARİHİ : 23/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkilinin davalı borçludan olan fatura alacağı sebebiyle Gaziosmanpaşa … İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini ve davalıya ödeme emri tebliğ edildiğini, davalı borçlunun 01.10.2020 tarihinde haksız itirazı üzerine icra takibinin durduğunu, tüm bu nedenlerle davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davacı tarafça talep edilen alacak kalemlerinin öncelikle zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin davacı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, davacının müvekkilinden herhangi bir alacağı olmamasına rağmen fatura düzenleyerek müvekkilinden haksız kazanç elde etmeye çalıştığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı tarafından düzenlenen ve iddia edilen alacağa dayanak gösterilen faturaların davacının ticari ilişkiden kaynaklı edimini tam ve eksiksiz yerine getirdiğini ispatlamadığını, müvekkilinin davacıdan faturalara konu mal ve hizmetleri almadığını, dava konusu faturaların müvekkiline usulüne uygun tebliğ edildiğinin ispatlanması gerektiğini, davacının iddialarının haksız ve gerçeği yansıtmadığını, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığından müvekkili aleyhine icra inkâr tazminatına hükmedilmesi için herhangi bir kanuni sebep bulunmadığını, tüm bu nedenlerle davanın reddine, davacı aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkâr tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçluların itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçluların icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Taraflarca delil olarak; Gaziosmanpaşa …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası, faturalar, cari hesap tablosu, bilgi ve belgeler, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Dosyaya getirtilen Gaziosmanpaşa …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 07/09/2020 tarihinde bakiye fatura alacağına konu 28.218,90-TL üzerinden 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 26/09/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu şirket vekili tarafından 01/10/2020 tarihinde borca, faiz oranına, işlemiş faize ve borcun tüm fer’îlerine itiraz edildiği, yapılan itirazın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda toplanan deliller ile birlikte dava dosyası, icra dosyası ve tarafların ilgili kayıtları üzerinde inceleme yapılarak davacı alacağının varlığı ve dava konusu talepler hususu yönünden bilirkişiden rapor alınmasına karar verildiği, Mali Müşavir … tarafından sunulan 03/06/2021 tarihli raporu özetle; ”Davacının 2017-2018 yılı ticari defterlerinin kanuna uygun tutulduğunun tespit edildiğini, taraflar arasında akdedilmiş bir sözleşme olmadığının görüldüğü, yazılı bakım onarım formu vb.imzalı düzenlenmiş form olmadan hizmet sonrası kağıt fatura düzenlenmesi usulü ile ticari ilişkinin yürütüldüğünün anlaşıldığı, davacının davalı şirkete … – … – … – … – … – … – … – … – … – … – … – … plakalı araçların bakım, onarım, yedek parça değişimi ve işçilik hizmeti için kağıt ortamında 42 adet toplamı KDV dahil 31.668,90 TL’lik fatura düzenlediği, davacının davalıya düzenlediği faturaların tümünün davacının ticari defterlerine süresinde yasaya uygun kaydedildiği, davalının ödediği toplam 3.470,00 TL mahsup edildiğinde davacının davalı şirketten hem takip tarihinde hemde dava tarihinde 28.218,90 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, davalı şirketin e-defter mükellefi olduğu ve defter bildirimlerini de kanuna uygun yapılmış olduğu, tarafların ticari defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, davalı şirketin tüm faturaları yasal sürede eksiksiz ticari defterlerine kaydetmiş olduğu, davalı şirketin kendisine düzenlenen faturalara bir itirazının olmadığı, davalı şirketin ticari defter kayıtlarına göre davacıya hem takip tarihinde ve hemde dava tarihinde 28.128,90 TL borçlu olduğunun kayıtlı olduğunun tespit edildiği, davalı ile ticari defter kayıtları arasında 90,00 TL farkın ise davalının muhtelif virman kayıtları nedeniyle oluşan bakiye farkından kaynaklandığı, netice itibariyle davacının davalı şirketten takip tarihinde 28.218,90 TL alacaklı olduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
GEREKÇE :
Tarafların iddia ve savunmalar ile tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve usulüne uygun olarak alınan bilirkişi raporu ile birlikte değerlendirildiğinde; davacı taraf davalı tarafa mal ve hizmet satışı yaptığından bahisle faturalar tanzim etmiş, faturalar ödenmediğinden bahisle icra takibi yapmış ancak davalı taraf takibe itiraz etmiştir. Taraf ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, davacı ticari defterlerine göre davacı tarafın 28.218,90-TL alacaklı olduğu, davalı ticari defterlerine göre davalı tarafın 28.128,90-TL borçlu olduğu, taraf ticari defterlerinin birbirini doğruladığı, HMK 222 (2) maddesi uyarınca, ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olmasının şart olduğu, taraf ticari defterlerinin bu şartları taşıdıklarından davacı tarafın takibe konu alacak yönünden davasını ispat ettiği anlaşıldığından davanın kabulüne, davalı tarafça likit ve bilinebilir alacağa ödeme yapılmadığı halde haksız olarak itiraz edildiğinden icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,
Davalının Gaziosmanpaşa …İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
Asıl alacak 28.218,90 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 1.927,63-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 340,82-TL peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 1.586,81-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Arabulucu Ücret Kararı gereği Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00.-TL’nin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 54,40-TL başvurma harcı, 340,82-TL peşin harç, 800,00-TL bilirkişi ücreti ve 78,50-TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplamı 1.273,72-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK.nun 333 (1) maddesi uyarınca davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası resen mahkememizce davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 23/11/2021

Katip …
¸e-imzalıdır¸

Hakim …
¸e-imzalıdır¸