Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/615 E. 2021/458 K. 15.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/615 Esas
KARAR NO : 2021/458
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/10/2020
KARAR TARİHİ : 15/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkil şirket nezdinde … Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunan dava dışı sigortalı … ‘a ait … plakalı aracın 29/05/2019 tarihinde davalılardan … Sigorta AŞ.nin sigortacısı olduğu … plaka sayılı araç sürücüsü ve maliki davalı …’in kusurlu kullanımı neticesinde hasar gördüğünü, hasarın müvekkil şirkete ihbarı üzerine yapılan incelemeler sonrasında hazırlanan 05/07/2019 tarihli ve 195 rapor numaralı Kasko Kesin Ekspertiz Raporu tanzim edildiğini, aracın onarımını gerçekleştiren servis tarafından iskonto uygulanmak suretiyle hesap edilen hasar bedeli olan 35.602,68 TL kesilen fatura doğrultusunda 25/07/2019 tarihinde ilgilisine ödendiğini, belgeler ışığında ödenen tazminattan %50 oranında davalıların sorumlu olduğunun ortaya çıktığı ve davaya konu hasar bedelinin ödenmesi akabinde davalı sigortacıya rücu edildiğini ancak davalı … tarafından taleplerinin reddedildiğini, davalılar hakkında yasal süre içerisinde … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını ve ödeme emrinin tebliğ edildiğini, davalıların haksız ve dayanaksız olarak itiraz ederek icra takibini durduğunu ve tüm bu nedenlerle davalı borçlular tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalıların alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; davacının halefiyet ilkesi gereği, yerine geçtiği kişiye, haksız fiilden dolayı ödediği (rücuen) tazminat isteminin ticari bir dava olmadığından öncelikle görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, zorunlu mali mesuliyet poliçelerinde asli amacının zarar görenin uğramış bulunduğu gerçek zararın giderilmesi olduğundan gerçek hasar bedelinin bu konuda (sigorta ve araç değerleme//eksper) uzmanınca tespitinin zorunlu olduğunu, dava konusu olaya ilişkin ancak Adli Tıp Özel İhtisas (Trafik) kurulunca yapılacak olan inceleme sonucunda gerçek kusur ve zarar oranının tespit edilebileceğini, davacı tarafça tek taraflı olarak belirlenen kusur ve hasar oranlarının ve iddialarının kabul etmediklerini, takibe konu edilen alacağa işletilen faiz başlangıç, oran ve miktarı da usul ve yasaya aykırı olduğunu ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, davacı tarafın haksız ve dayanaksız talebi nedeniyle %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkâr tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Taraflarca delil olarak; … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyası, poliçeler, kaza tespit tutanağı, ekspertiz raporu, ibraname, fatura, ödeme dekontu, bilgi ve belgeler, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Dosyaya getirtilen … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlular aleyhine 12/11/2019 tarihinde 17.801,34-TL asıl alacak ve 1.046,13-TL faiz olmak üzere toplam 18.847,47-TL üzerinden 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçlulara tebliğ edildiği, davalı … AŞ.vekili tarafından 18/11/2019 tarihinde, davalı … vekili tarafından 22/12/2019 tarihinde borca, faize, işlemiş faize, faiz oranına ve tüm fer’îlerine itiraz edilidği, yapılan itirazların süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce tarafların iddia ve itirazları doğrultusunda dava dosyası, icra dosyası ve ilgili kayıtları üzerinde inceleme yapılarak davacı alacağının varlığı ve dava konusu talepler hususu yönünden bilirkişi rapor alınmasına karar verildiği, Kara Araçları Sigorta Eksperi bilirkişi … …, Sigorta Hasar Uzmanı bilirkişi … ve Em.Emniyet Müdürü / Adli Trafik Uzmanı bilirkişi … tarafından sunulan 28/04/2021 tarihli heyet raporu özetle; ”Önceden teknik olarak belirlenmiş olan hukuk normuna karşı dikkat ve özeni yükümlülüğünü yerine getirmeyerek kazaya sebebiyet veren … plakalı kamyonet sürücüsü dava dışı …’ in %50 oranında asli ve eşit derecede Kusurlu” olduğu, Yine önceden teknik olarak belirlenmiş olan hukuk normuna karşı dikkat ve özeni yükümlülüğünü yerine getirmeyen, tehlike yaratan araca çarpmamak için manevra yaptığı esnada yol kenarında ayırıcı üzerindeki ağaca çarpan … plakalı otomobil sürücüsü dava dışı …’ ın da %50 oranında asli ve eşit derecede kusurlu olduğu, kazaya etki eden başka unsur bulunmadığı ve sürücülerin eşit derecede asli kusurlu oldukları, … plakalı davalı … adına tescilli aracın davalı …Ş de KZMMS Sigorta poliçesi mevcut olduğu, kazada kusurunun bulunduğu ve kusuru oranında sigorta kapsamına göre davacı şirkete karşı sorumlu olduğu, hasarın giderilmesine yönelik yapılan onarımların uygun ve gerekli olduğu, davacının (Sigortacı) … plakalı aracın hasarı için kendi sigortalısına 35.602,68TL tazminat ödediği, davalı …Ş’ye karşı “Rücu Hakkı” bulunması sebebi ile %50 rücu isteminin doğru olduğu, davacının sigortalısına ödediği tazminatın (35.602,68 TL x kusur oranı %50) =17.801.34 TL rücu tutarı olarak hesap edildiği, Davacının talebinin Asıl alacak ve işlemiş faiz ile birlikte 18.847.47 TL olduğu, davacının rücu talebinin yerinde olduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmişlerdir.
GEREKÇE :
Tarafların iddia ve savunmalar ile tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve usulüne uygun olarak alınan bilirkişi raporu ile birlikte değerlendirildiğinde; davacı … şirketinin … … Sigorta Poliçesi ile sigortaladığı … plakalı araç ile davalı …’in maliki olduğu ve davalı …’nin Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı olduğu … plakalı aracın 29/05/2019 tarihinde çarpışması sonucu meydana gelen zarar için davacı … şirketinin 35.602,68-TL ödeme yaptığı, araç sürücülerinin yüzde elli yüzde elli kusurlu olmaları sebebiyle davalılar hakkında 17.801,34-TL üzerinden icra takibi başlattığı, yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu araç sürücülerinin yüzde elli yüzde elli kusurlu bulundukları, davacı taraf aracında meydana gelen hasarın 35.602,68-TL olduğu ve davalıların … plakalı araç sürücüsünün kusuru oranında 17.801,34-TL verilen zarardan müteselsilen sorumlu oldukları anlaşıldığından davanın kabulüne, davalılarca likit ve bilinebilir borca ödeme yapılmadığı halde haksız olarak itiraz edildiğinden icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,
Davalıların … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
Asıl alacak 17.801,34 TL’nin %20’si oranında icra inkâr tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 1.287,47-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 227,63-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 1.059,84-TL harcın davalılardan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Arabulucu Ücret Kararı gereği Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00.-TL’nin davalılardan alınarak Hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 227,63-TL peşin harç, 54,40-TL başvuru harcı, 2.250,00-TL bilirkişi ücreti ve 127,00-TL posta gideri olmak üzere toplam 2.659,03-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK.nun 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin kararın kesinleşmesinden sonra mahkememizce resen davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 15/06/2021

Katip …
☪e~imzalıdır.☪

Hakim …
☪e~imzalıdır.☪