Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/594 E. 2022/228 K. 22.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/594
KARAR NO : 2022/228
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 04/11/2014
KARAR TARİHİ : 22/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 18/02/2014 tarihinde … …’nın sevk ve idaresini yaptığı … plaka sayılı aracın … istikametinden gelip İzmir istikametine giderken yoldan çıkıp rampa aşağıya doğru yolun kenarından gelerek benzin istasyonunun bahçesinin hemen yanından ana yola çıkan tali yola ait doldurulmuş yol tepeciğine çarptığını, çarpma neticesinde takla attığını ve meydana gelen bu trafik kazasında sürücü … …’nın araç içinde hayatını kaybettiğini, geride kalan hak sahipleri davalılardan (Eşi … …, Oğlu … … …, Oğlu … … …. Oğlu … … …. KLızı … … …) destekten yoksunluk tazminatının olay tarihinden işleyecek reeskont faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu kaza esnasında müteveffanın 131 MG/DL (1.31 promil) düzeyinde alkollü olduğunun tespit edildiğini, güvenli sürüş yeteneğinin ortadan kaldırıldığından alkolün etkisiyle kazanın meydana geldiğini, ve murisin kendini bu tehlikeye maruz bıraktığını, müteveffanın kendi kusuru ile zarara sebebiyet vermekle illiyet bağını kestiğini, bu nedenle davanın reddini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; tek taraflı trafik kazası sonucunda, destek … …’nın vefatı nedeniyle, destekten yoksun kalan davacıların destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkindir.
Mahkememizce 18/09/2017 tarih 2016/… esas 2017/… karar sayılı karar ile “Davanın Reddine” dair karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiş, … Bölge Adliye Mahkemesi 17/09/2020 tarih 2019/… esas 2020/… karar sayılı ilamında;
“İlk Derece Mahkemesince, 18/09/2017 tarihli yedinci celsedeki kısa kararda, davanın reddine karar verilmiştir.
Ancak, Mahkeme kararının gerekçe bölümünde: “İbraz edilen bilirkişi raporuna göre; davacıların murislerinin olayın meydana gelmesinde %100 tam kusurlu bulunduğu 08.02.2014 günü trafik kazasında ölen … Baha’nın desteğinden yoksunluk nedeniyle; Eşi … … İçin 118.667,70-TL, oğlu … … … için 38.835.42 -TL, oğlu … … … için 38.018,51-TL, oğlu … … … için 37.311.28-TL, kızı … … … için 35.167,10-TL. olarak nihai ve gerçek maddi zarar belirlendiği, … plakalı aracın trafik sigortasının olmaması nedeniyle maddi zararların tamamından Güvence Hesabı’nın sorumlu bulunduğu anlaşılmakla” şeklinde açıklamada bulunulduktan sonra davanın reddine karar verilmiştir.
HMK’nın ”Hükmün yazılması” başlıklı 298/2.maddesine göre gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.
Somut uyuşmazlıkta, yukarıda da belirtildiği üzere, gerekçeli karar ile hüküm fıkrası birbirine aykırı olduğundan, davacılar vekilinin istinaf başvurusundaki iddia ve itirazlar yerinde görülmüştür.
Bu bağlamda, HMK.353/1-a/6. maddesi gereğince istinaf başvurusunun kabulüne, dosyanın yukarıda belirtildiği şekilde karar verilmesi için İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.” gerekçesi ile mahkememiz kararını kaldırmıştır.
Mahkememizce kaldırma kararı doğrultusunda yargılamaya devam edilmiştir.
Dosyanın nörolog bilirkişiye tevdi ile münhasıran alkolün etkisiyle kazanın gerçekleşip gerçekleşmediği yönünde rapor tanziminin istenmesine karar verilmiş, Nöroloji Uzmanı Bilirkişi Dr. … tarafından sunulan 05/07/2021 tarihli bilirkişi raporunda; 18.02.2014 tarihindeki kazada vefat eden… plaklı araç sürücüsü … kaza anında iki ölçüm sonucuna göre 1,31 ve 1,41 promil alkollü olduğu, Sürücü … kaza anında alkol etkisiyle güvenli araç sürüş yeteneğini kaybettiği, Kazanın münhasıran alkole bağlı olarak meydana geldiği yada kazanın münhasıran alkole bağlı olarak meydana gelmediği kusur bilirkişi tarafından kusur yönünden yapılacak değerlendirme sonucuna göre yapılabileceği, Kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu bulunursa yani kazanın meydana gelmesinde alkol dışında yol durumu, iklim şartları, araç vb faktörler de rol oynamamışsa kaza münhasıran alkole bağlı olarak meydana geldiği, aksi durumda ise kaza münhasıran alkole bağlı olarak meydana gelmediği kanaati bildirilmiştir.
Dosyaya ibraz edilen 12/02/2016 tarihli rapor, 04/05/2017 tarihli rapor ve son olarak nörolog bilirkişi vasıtasıyla ibraz edilen 05/07/2021 tarihli raporlar nazara alınarak ve davacı vekilinin talebi de gözetilerek dosyanın 3’lü bilirkişi incelemesine tevdine karar verilmiş, Makine Yüksek Mühendisi Bilirkişi Prof. Dr. …, Tazminat Hesap Uzmanı Bilirkişi Yük. Müh. … ve Nöroloji Uzmanı Bilirkişi Uzm. Dr. … tarafından sunulan 07/12/2021 tarihli bilirkişi raporunda;
Yapılan hesaplamalar neticesinde 18.02.2014 tarihli trafik kazasının meydana gelişinde … plakalı aracın sürücüsü … …’ nın 100% oranında kusurlu olduğu, Dosyada Trafik Kazası Tespit Tutanağı ve kayıtlı alkol düzeyi gösteren belge olmadığından nörolojik açıdan kazanın munhasiran alkol etkisiyle meydana geldiği konusunda yorum yapılamayacağı, kararın mahkemenin takdirinde olduğu, Borçlu alacaklı sıfatının birleşmesi hususunun Miras Hukukunun konusu olduğu ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 22.02.2012 Tarih ve 2011/… E, 2012/… K. Sayılı kararında belirtildiği üzere, … plakalı araç sürücüsü müteveffa … … % 100 kusurlu olsa bile; destekten yoksun kalan davacı hak sahiplerinin zarar gören üçüncü kişi konumunda olduğu kabul edilerek ve davacıların maddi tazminat talep edip edemeyeceği hususundaki takdir tamamen Mahkemeye ait olmak üzere maddi tazminat hesabının yapıldığı, Davacı … …’ nın talep edebileceği maddi zararı 137.597,78 TL hesaplanmış olmakla birlikte, talebin 118.667,70 TL’ na ıslah olunduğu, Davacı … … …’ nın nihai ve gerçek maddi zararının 29.603,97 TL olduğu, Davacı … … …’ nın talep edebileceği maddi zararının 20.686,88 TL olduğu, Davacı … … …’ nın talep edebileceği maddi zararının 17.629,59 TL olduğu, Davacı … … …’ nın talep edebileceği maddi zararının 13.616,90 TL olduğu, Cenaze ve defin giderlerine ilişkin bilgi ve belge olmadığından değerlendirme yapılabilmesi mümkün olamadığı, ayrıca; teminat limitinin destekten yoksun kalma maddi zararı ile tüketilmiş olduğu, Temerrüt başlangıcının 04.11.2014 tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu kanaati bildirilmiştir.
Temlik alan davacı vekili 16/02/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile; davalarını Eş … … için 137.597,78-TL, Çocuklardan … … … için 38.835,42-TL, … … … için 38.018,50-TL, … … … için 37.311,28-TL, … … … için 35.167,10-TL olmak üzere toplam 268.000-TL olarak ıslah ettiklerini beyan etmiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde;
18/02/2014 tarihinde … …’nın sevk ve idaresini yaptığı … plaka sayılı aracın Torbalı istikametinden gelip İzmir istikametine giderken yoldan çıkıp tepeciğe çarpma neticesinde meydana gelen bu trafik kazasında sürücü … …’nın hayatını kaybettiği geride kalan hak sahipleri davacılar Eşi … …, Oğlu … … …, Oğlu … … …. Oğlu … … …, Kızı … … … destekten yoksunluk tazminat alacaklarını Neval Baltaya temlik ettikleri ,ibraz edilen bilirkişi raporu ile meydana gelen kazanın münhasıran alkolün etkisi altında gerçekleşmediği, Olayın meydana gelmesinde müteveffa %100 kusurlu olup, … plakalı araç sürücüsü müteveffa … … % 100 kusurlu olsa bile; destekten yoksun kalan davacı hak sahiplerinin zarar gören üçüncü kişi konumunda olduğu kabul edilerek ve davacıların maddi tazminat talep edebilecekleri , zarar görenler destekten yoksun kalan 3. Şahıs durumunda olduğundan kusur tenziline yer bulunmadığı anlaşılmakla bilirkişi tarafından hesap edilen Davacı … için 137.597,78-TL, … … için 29.603,97-TL, Davacı … … için 20.686,88-TL, Davacı … … için 17.629,59-TL, davacı … … … için 13.616,90-TL olmak üzere toplam 219.135,12-TL’nin 04/11/2014 temerrüt tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte temlik alan davacıya verilmesi gerektiği , cenaze ve defin masraf talebinin ise yerinde olmadığı anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Temlik alan davacının destekten yoksun kalma tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile;
2-Temlik veren Davacı … için 137.597,78-TL, … … için 29.603,97-TL, Davacı … … için 20.686,88-TL, Davacı … … için 17.629,59-TL, davacı … … … için 13.616,90-TL olmak üzere toplam 219.135,12-TL’nin 04/11/2014 temerrüt tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı temlik alana verilmesine, fazlaya ilişkin istemin ve cenaze ve defin gideri alacağın yönelik talebin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 14.969,12-TL Harçtan peşin alınan 1.098,15-TL harcın mahsubu ile bakiye 13.870,97-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 23.789,46-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Red edilen kısım yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 7.152,43-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 1.123,35-TL ilk gider, 351,40-TL tebligat ve müzekkere gideri ile 3.750-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 5.224,75-TL. yargılama giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 4.476,94-TL sinin davalıdan tahsili davacıya verilmesine,
7-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/03/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır