Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/545 E. 2020/551 K. 06.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/545 Esas
KARAR NO : 2020/551
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/12/2019
KARAR TARİHİ : 06/10/2020

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA / Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle;
Müvekkili şirketin 29/12/2005 tarihinde 30 yıl süreli bölge dağıtım lisansını aldığını, davalı kuruma bağlı … Müdürlüğü nezdinde işletilen erkek öğrenci yurdu için “bağlantı anlaşması” ile 14/11/2012 tarihli “doğalgaz kullanım sözleşmesi” imzalandığını, müvekkili şirketin işletmeye 14/11/2012 tarihinden itibaren doğalgaz sağlamaya başladığını, aboneliğe ait doğalgaz istasyonu bypass vanası üzerinden 20/09/2016 tarihine kadar döneminin denetlendiğini, kaçak gaz kullanımının tespit edildiğini ve tutanak altına alındığını, vaziyetin 13/10/2016 tarihli yazışma ile davalı kuruma bildirildiğini, davalı kurumun sarfiyatını inkar etmemekle birlikte çözümü sürüncemede bıraktığını, müvekkilinin ceza kesmediğini, tahakkuka dair işlemiş faizi talep etmediğini, işletmenin doğalgazını da bugüne kadar kesmediğini,
Müvekkilinin uygulama verileri ile EPDK Yönetmeliği hükümleri gereğince hesapladığı 06/05/2019 düzenleme, 12/09/2019 son ödeme tarihli fark faturasını tahsil etmek üzere aboneliğe dayalı Merkezi Takip Sistemi üzerinden İlamsız icra takibi başlattığını, davalının haksız ve dayanaksız bir şekilde takibe itiraz ettiğini, ilamsız takibin bu sebeple durduğunu, arabuluculuk sürecinde de taraflar arasında bir çözüme ulaşılamadığını, arabuluculuk son toplantı tutanağının ekte sunulduğunu, likit alacağa vaki haksız ve kötüniyetli itiraz söz konusu olduğunu % 20 den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilerek, itirazın ipteline ve takip, dava giderleri vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle;
Açılan davada dava zamanaşımı süresinin dolduğunu, öncelikle zamanaşımı yönünden itiraz ettiklerini, davacı firma ile imzalanan sözleşmenin 19. Maddesinde “iş bu anlaşmadan doğan ve veya bu anlaşma ile ilgili ihtilafların hallinde münhasıran İstanbul Mahkemeleri ve İcra Müdürlükleri yetkilidir” hükmü bulunduğunu, yetki itirazları olduğunu,
Davanın müvekkili idare yönünden ticari dava niteliği taşımadığını bu nedenle genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesi nin dava dosyasında görevli olduğunu
Dava dilekçesinde davalı olarak ” … Müdürlüğü” nün gösterildiğini, müdürlüğün tüzel kişiliği olan kamu kurumu olduğunu, davaya konu gaz kulanımında bulunan yurdun Yüksek Öğrenim Kredi Ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğüne bağlı olduğunu, Yüksek Öğrenim Kredi Ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü nün tüzel kişiliğinin 703 sy KHK nun 11. Maddesi ile sonlandırılarak Gençlik ve Spor Bakanlığı ana hizmet birimi haline getirildiğini, bu nedenle davanın Gençlik ve Spor Bakanlığı na karşı açilmesi gerektiğini, husumet itirazları olduğunu
Esas yönünden ise kullanılan gazın bypass hattında sayaç olmaksızın bypass vanasında yapılan kullanım nedeniyle -hatta davacı kaçak gaz kullanımı olduğunu da ileri sürmüş- alacak talebi olduğunu, gazın miktarının belli olmadığını, davacının farklı gaz miktarları üzerinden taleplerde bulunduğunu, istenen işletme zararının davacının kendi kusurundan doğduğunu, istenen miktarın fahiş olduğunu belirterek davanın reddini %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4.maddesinde ticaret mahkemesinde görülecek dava türleri belirlenmiştir.
6102 sayılı TTK’nın 4/1. Maddesi gereğince mutlak ticari davalar; taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması şartı aranmayan, maddede sınırlı olarak sayılan veya özel kanunlarda ( Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi) belirlenmiş ticari davalar olup, kanun gereği ticari dava sayılırlar.
6102 sayıl TTK’nın 4/1. maddesine göre nispi ticari davalar; her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması, iki tarafı da tacir olan hukuk davalarıdır ki bu koşulların varlığında ticari dava sayılır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir hükmünü açıklamaktadır. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
Somut olayda;
Dava; bypass vanasından usulsüz, kayıtsız doğalgaz kullanımı haksız fiili nedeniyle oluşan işletme zararının tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibinde itirazın iptali istemine ilişkindir.
Doğalgaz kullanımı Yüksek Öğrenim Kredi Yurtlar Kurumu na bağlı … Yurt Müdürlüğü nde yapılmıştır. Yüksek Öğrenim Kredi Ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü nün tüzel kişiliği 703 sy KHK nun 11. Maddesi ile sonlandırılmıştır.
Davalı olarak bağımsız kamu tüzel kişiliği bulunan ” … Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü” gösterilmiştir. Davalı kamu tüzel kişisi taraflar arasında bağıtlanan sözleşmenin tarafı değildir. Alacak da kayıtsız ve usulsüz doğalgaz kullanımı haksiz fiilinden doğmaktadır.
Dava TTK 4/1 de sayılan kanun gereğince mutlak ticari davalardan değildir.
Davalı kamu tüzel kişisi olup, her iki taraf da tacir olmadığı gibi, davalının ticari işletmesinden doğan bir haksız fiilde yoktur. Bu nedenle alacak davalı yönünden ticari iş değildir. ( Örn; İstanbul BAM 15.HD nin 2017/9-114 sayılı kararında davacı limited şirketin eser sözleşmesinin tarafı olarak açtığı davada kendisi için ticari iş olmasına karşılık, davalı Çevre Bakanlığını temsilen davalı Valilik için ticari işletmeden doğmayan alacakta görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olması gibi)
Ticari olmayan davalarda görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olup mahkememiz görevsizdir. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Asliye Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişki TTK’ nun 5/3.maddesi uyarınca görev ilişkisidir.Göreve ilişkin usul kuralları HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca dava şartıdır. Dava şartları kamu düzeninden olup kamu düzenine ilişkin hususlarda resen dikkate alınacak hususlardan olup dava şartı yokluğu halinde HMK’nun 115/2.maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
HÜKÜM /
1-Davacının açtığı davada, mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın HMK’nun 115/2. Maddasi uyannca aynı kanunun 114/l-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulen REDDİNE, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi karannın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli İSTANBUL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar serileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu’na GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda tarafların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 06/10/2020

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır