Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/509 E. 2022/415 K. 18.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/509 Esas
KARAR NO : 2022/415
DAVA : Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ : 17/09/2020
KARAR TARİHİ : 18/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkili olan şirket ile davalı … A.Ş. Arasında Bayilik Sözleşmesi’nden kaynaklı iş ilişkisi bulunduğunu, sözleşme uyarınca, dava dışı … firması ile kurumsal çözüm ortağı olarak çalışan müvekkili şirketin tüm mağazalarında satılacak tüm malları davalı firmadan satın alması gerekmekte olduğunu, müvekkili olan şirket tarafından davalıdan 11.03.2019 tarihli … numaralı satış faturası ile … seri numaralı … adlı cihaz satın alındığını, 11.03.2019 tarihinde müvekkili şirkete ait mağazaya gelen bir müşterinin cihazı satın almak istediğini belirterek, cihazın sım kart kurulumunun yapılarak kendisine hazır biçimde teslim edilmesini talep ettiğini, bunun üzerine ilgili cihazın kutusu, mağaza müdürü tarafından kurulumu gerçekleştirilip müşteriye teslim edilmek üzere açıldığını ancak mağaza müdürü tarafından cihazın kutusu açıldıktan sonra cihazın şarj olmadığı ve hiçbir şekilde çalışmadığının tespit edildiğini, bu sebeple ilgili cihazın müvekkili olan şirket tarafından davalı şirkete ait yetkili teknik servis olarak hizmet veren … Anonim Şirketi’ne gönderildiğini, davalı şirketin cihaz üzerinde yaptığı inceleme sonucunda cihaza yetkisiz bir üçüncü kişi tarafından müdahalede bulunulduğunu öne sürdüğünü ve bu sebepten cihaz üzerinde herhangi bir işlem veya onarım gerçekleştirmeksizin cihazı yeniden müvekkili olan şirkete gönderdiğini, ilgili cihazın müvekkil şirketçe davalı firmadan kullanılmamış vaziyette satın alındığını, cihaz paketinin müşterinin talebi üzerine yalnızca sım kart kurulumu yapmak amacıyla mağaza müdürü tarafından açıldığı beyan edilerek tekrardan gönderildiğini, davalı şirket tarafından 2. kez yapılan inceleme neticesinde de cihaza yetkisiz bir üçüncü kişi tarafından müdahalede bulunduğunu belirterek üzerinde işlem yapılmaksızın cihazın müvekkili olan şirkete iade edildiğini, davalının cihazı ayıp bir benzeri ile değiştirmekten ve/veya müvekkili olan şirketin sahip olduğu diğer seçimlik hakları kullandırmaktan imtina edildiğini beyan ederek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davalının ayıplı mal satışından meydana gelen 2.588,67-TL alacaklarının temerrüt tarihinden itibaren hesaplanacak mevduata uygulanan en yüksek avans faiz ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; HMK’nın 6. maddesi uyarınca davanın davalının yerleşim yeri adresi olan İstanbul mahkemelerinde açılması gerekmekte olduğunu, bu nedenden ötürü hukuk düzeni ve kanun uyarınca davanın reddi gerektiğini, müvekkili olan şirketten ayrı bir tüzel kişiliğe haiz teknik servis kayıtlarından da anlaşılacağı üzere, davacının seçimlik haklarını talep edebilmesi için mevzuat çerçevesinde gerekli koşulların oluşmadığını, teknik serviste yapılan detaylı incelemeler neticesinde üründe yetki dışı müdahale olduğunu, davacının dava dilekçesinde yetkisiz müdahale olmadığına ilişkin iddialarının izahtan veraset olduğunu, konuya ilişkin iddiasını ispatlar herhangi bir delil sunulmadığını, Garanti Belgesi Yönetmeliği’nin 11. maddesi hükümlerinde açıkça tüketicinin malı kullanma kılavuzunda yer alan hususlara aykırı kullanmasından kaynaklanan arızaların garanti kapsamında değerlendirilemeyeceğini, müvekkili olan şirket kayıtlarında yapılan araştırmalar neticesinde dava konusu … IMEI numaralı ürünün müvekkil şirket ithalatı dahi olmadığını, cihazın davacı firmaya satıldığın müvekkilinin ise sadece tedarikçi konumunda olduğunu, davacının beyanları dikkate alındığında mezkur davanın müvekkili şirkete yöneltilmiş olmasının anlaşılamadığının tüm bu sebeplerle davanın reddini talep etmiştir.
03.12.2021 tarihli bilirkişi raporu özetle; Mahkememiz tarafından verilen görev neticesinde telefonun teslim alındığını, teslim alınma anında cihazın fiziksel olarak incelendiğini ve dışarıdan fiziksel bir müdahale olmadığının görüldüğünü, telefonun hiç şarjı olmadığını ve açma işlemi yapılamadığını telefonun 5 farklı orijinal … şarj aleti ile şarj edilmeye çalışıldığını ancak telefonun şarj almadığını, en bilinen ve …’un bir çok modelinde fabrika ayarlarına sıfırlama yapabilmek için kullanılan tuş kombinasyonları ile denemelerin yapıldığını, yazılıma veya donanıma müdahale edilerek versiyon yükseltme çalışması yapılıp yapılmadığının anlaşılması için 2 farklı yöntem kullanıldığını ancak kullanılan yöntemlerin işe yaramadığını ve yapılan tetkikler sonucunda cihazın dışarıdan yetkisiz bir müdahaleye uğramadığını, donanımda (telefonda) açık bir ayıp olduğuna kanaat edildiğini görüş ve beyan etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, ayıp iddiasına dayalı olarak ödenen bedelin faiziyle iadesi istemine ilişkindir.
Davacı taraf, davalıdan satın aldığı … seri numaralı … telefonun ayıplı olduğunu iddia etmiştir.
Davalı ise cevap dilekçesinde, İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğuna dair usule aykırı yetki itirazında bulunmuş olup, üründe yetki dışı müdahale olduğunu, Garanti Belgesi Yönetmeliği’nin 11. maddesi hükümlerinde açıkça tüketicinin malı kullanma kılavuzunda yer alan hususlara aykırı kullanmasından kaynaklanan arızaların garanti kapsamında değerlendirilemeyeceğini, davalının sadece tedarikçi konumunda olduğunu savunmuştur.
Mahkememizce telefon üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesinde; cihaza dışarıdan fiziksel bir müdahale olmadığı, telefonun hiç şarjı olmadığı ve açma işlemi yapılamadığı, telefonun 5 farklı orijinal … şarj aleti ile şarj edilmeye çalışıldığı, ancak telefonun şarj almadığı, en bilinen ve …’un bir çok modelinde fabrika ayarlarına sıfırlama yapabilmek için kullanılan tuş kombinasyonları ile denemelerin yapıldığı, yazılıma veya donanıma müdahale edilerek versiyon yükseltme çalışması yapılıp yapılmadığının anlaşılması için 2 farklı yöntem kullanıldığı, ancak kullanılan yöntemlerin işe yaramadığı ve yapılan tetkikler sonucunda cihazın dışarıdan yetkisiz bir müdahaleye uğramadığı, donanımda (telefonda) açık bir ayıp olduğu tespit edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı alınan bilirkişi raporuyla birlikte değerlendirildiğinde; uyuşmazlığa konu telefonun davalıdan satın alındığı, davacı şirketin iki kere ayıp hususunda davalı şirkete başvurduğu, garantinin yetkisiz değişikliklerden kaynaklanan sorunları kapsamayacağı gerekçesiyle telefonun işlemsiz iade edildiği, mahkememizce alınan raporda cihazın ayıplı olduğu ve yetkisiz müdahale yapılmadığı tespit edildiğinden, davacının seçimlik haklarından sözleşmeden dönme ile ödenen bedelin iadesi talebi yerinde görülerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, uyuşmazlığa konu … seri numaralı … telefonun davalıya iadesi ile 2.588,67-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 176,83-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 57,02-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 119,81-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesinin “…Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır…” hükmü gereği 1.320,00-TL’sı arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.588,67-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 111,42-TL ilk gider, 800,00-TL bilirkişi ücreti ve 88,55-TL posta gideri olmak üzere toplam 999,97-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK. 333. md. uyarınca davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası taraflara iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle … ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere istinaf yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair verilen karar, hazır olan davacı (E-duruşma) ve davalı vekilinin yüzüne karşı karar verildi. 18/05/2022

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)