Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/507 E. 2021/956 K. 24.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/507 Esas
KARAR NO : 2021/956
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/09/2020
KARAR TARİHİ : 24/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Davalı …’in müvekkili şirketin eski hissedarı olup, davalının kullanımı için müvekkili şirket tarafından 23.02.2018 tarih ve … nolu sözleşme İte … A.Ş.’den … plakalı araç kiralandığını, davalının 05.12.2019 tarihli pay devir sözleşmesi şirketteki paylarını … …’a devrettiğini, pay devir sözleşmesinin 6. maddesine göre davalıya tahsis edilen aracın 05.12.2019 tarihine kadar olan her türlü masraflarının davalı tarafından karşılanması gerektiğini, … A.Ş, tarafından, davalının ortaklıktan ayrılması sonrasında davalının kullanım dönemine ilişkin birçok fatura kesildiğini ve müvekkili şirketin bu tutarları ödemek zorunda kaldığını, taraflar arasında imzalanan Pay Devir ve Temlik Sözleşmesinin 6. maddesi uyarınca davalı kullanım dönemine ilişkin sonrasında gelecek bütün trafik cezalarını ve … tarafından kabul edilmeyen hasar ve hataları karşılayacağını beyan ve kabul ettiğini, Müvekkili şirketin ödemek zorunda kaldığı tutarın davalı-borçluya rücu edilmesi amacıyla …. İcra Müdürlüğü 2020/…E. ve 2020/…E. sayılı dosyalan ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, itirazı sonucu takibin durduğunu belirterek davalı borçlunun …. İcra Müdürlüğü 2020/…E. ve 2020/…E. sayılı dosyalarına yapmış olduğu itirazların iptaline, icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davacı şirket tarafından sunulan ve taraflar arasında imzalanan Pay Devri Sözleşmesi gereğince müvekkilinin dava konusu borçtan dolayı herhangi bir sorumluluğu bulunmadığım, taraflar arasında imzalanan hisse pay devri sözleşmesinin 6.maddesi gereğince … A.Ş den … sözleşme numarası ile kiralanmış olan … plakalı araç protokol tarihi olan 05.12.2019 tarihinde davacı şirkete tam ve hasarsız bir şekilde teslim edildiğini, aynı zamanda taraflar arasında imzalanan hisse ve pay devri sözleşmesinin 6. maddesi gereğince müvekkili davalının ilgili firmadan kiralanan araç ile ilgili sorumluluğu 05.122019 tarihi ile sınırlandırıldığını, davacı tarafından sunulan faturaların (1.420,72 TL BEDELLİ FATURA (13.02.2020) 4.600 TL BEDELLİ FATURA (08.01,2020 ) 1.204,00 BEDELLİ FATURA ( 13.02 2020) 746,94 TL BEDELLİ FATURA (22.012020) 1.048,50 TL BEDELLİ FATURA (27.02.2020) 3.956,50 TL BEDELLİ FATURA (08.01.2020) müvekkilinin aracı teslim ettikten sonra düzenlenmiş olan faturalar olduğunu, asla borcu kabul etmemekle birlikte; söz konusu kiralanan araç müvekkili tarafından şahsen kiralanmamış olduğunu, aracı kiralayan davacı şirket olduğunu, her ne kadar söz konusu aracın müvekkilinin şahsi kullanımına sunulduğu iddia edilmiş ise de davacı tarafından buna ilişkin herhangi bir belge ve delil de ibraz edilmediğini, bu nedenle de müvekkili davalının, davacı şirketin 3. kişilere olan borcundan şahsen sorumlu olmayacağını, TTK’nın 573/11. Maddesi uyarınca limited şirket ortakları, şirket borçlarından sorumlu olmayıp, sadece taahhüt ettikleri esas sermaye paylarını ödemekle yükümlü olduklarını, taraflar arasında imzalanan hisse pay devri sözleşmesinin 14 maddesinde “devir alan işbu sözleşmenin imzalandığı tarih itibariyle şirkette tek hissedar haline gelecek olup şirketin doğmuş ve doğacak her türlü borçlarından bizzat sorumlu olduğunu, (şirket) bizzat kendisi tarafından (şirket) ödeneceğini, şirketin tüm aktif ve pasiflerinden bizzat sorumlu olacağını (şirket) devir edenden her ne ad altında olursa olsun herhangi bir bedel ödenmesi talebinde bulunmayacağını beyan, kabul ve taahhüt eder” denilmekte olduğunu, şirketi devralanın taraflarca şirket pay devri sözleşmesinin imzalanmasının akabinde doğmuş bütün borçlardan sorumlu olduğunu, bu nedenlerle de taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 14. maddesi gereğince müvekkilinin ilgili borcun meydana gelmesinde ve ilgili borçtan dolayı herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, davacı tarafından ödendiği beyan edilen fatura miktarının müvekkiline rücu edilemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce bilirkişi olarak görevlendirilen Serbest Muhasebeci Mali Müşavir … ile … Üyesi … tarafından sunulan 20/09/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
1.Davacının …. İcra Müdürlüğü nün 2020/…E. sayılı dosyası kapsamına giren 02.03.2020 takip tarihi İtibariyle 10.724,41TL davalıdan asıl alacağı olduğu,
2.Yine davacının …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/…E. sayılı dosyası kapsamına giren 04.03.2020 takip tarihi itibariyle 1.048,50TL davalıdan asıl alacağı olduğu,
3….. İcra Müdürlüğü’nün 2020/…E. sayılı dosyası 02.03.2020 takip tarihi itibariyle avans faiz oranının % 13.75 olduğu anlaşıldığından davacının belirlenen asıl alacağına takip tarihinden itibaren %13.75 ve değişen oranlarda kademeli olarak avans faizi yürütülebileceği,
4….. İcra Müdürlüğümün 2020/ … E. sayılı dosyası 04.03.2020 takip tarihi itibariyle avans faiz oranının %13,75 olduğu anlaşıldığından davacının belirlenen asıl alacalına takip tarihinden itibaren %13,75 ve değişen oranlarda kademeli olarak avans faizi yürütülebileceği, sonuç ve kanaatiyle rapor tanzim etmişlerdir.
GEREKÇE:
Dava, davalının …. İcra Dairesinin 2020/… Esas ve 2020/… esas sayılı dosyalarına yaptığı itirazların iptali istemine ilişkin olup, yasal süresinde açılmıştır.
Dosyaya getirtilen …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 04/03/2020 tarihinde 1.048,50 TL alacağın tahsili istemiyle örnek 7 nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde ise; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 02/03/2020 tarihinde 10.724,41 TL alacağın tahsili istemiyle örnek 7 nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun her iki icra dosyasına da 16/06/2020 tarihinde, borca itiraz ettiği görülmüştür.
Davalı …’in, davacı şirketin eski hissedarı olduğu, davalının kullanımı için davacı şirket tarafından 23.02.2018 tarih ve … nolu sözleşme ile … A.Ş.’den … plakalı aracın kiralandığı, davalının 05.12.2019 tarihli pay devir sözleşmesi ile şirketteki paylarını dava dışı … … …’a devrettiği, pay devir sözleşmesinin 6. maddesinde davalıya tahsis edilen aracın 05.12.2019 devir tarihine kadar olan, gelen ve gelecek trafik cezalarının, araçta bulunan mevcut hasar ve hataların … A.Ş. tarafından kabul edilmeyen kısımlarının davalı tarafından karşılanacağının hükme bağlandığı, takibe konu faturaların dava dışı … tarafından düzenlendiği, fatura bedellerinin hasar onarım limit aşımına ve Avrasya tünel geçişine ilişkin olduğu, davalının sözleşmede hükme bağlandığı halde ödeme yapmadığı, borçtan sorumlu olmadığını iddia ettiği, alınan bilirkişi raporundan faturaların takip talebiyle uyumlu olduğu, davalının ödeme yapmadığı anlaşıldığından davanın kabulüne, alacak likit olduğundan davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, davalının …. İcra Dairesinin 2020/… Esas ve 2020/… esas sayılı dosyalarına yaptığı itirazların ayrı ayrı iptallerine, takiplerin aynen devamına,
2-Her iki dosyadaki asıl alacakların % 20’sı oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 804,21-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 201,06-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 603,15-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesinin “… Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır…” hükmü gereği 1.320,00-TL’sı arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesi
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 255,46-TL ilk gider, 1.500,00-TL bilirkişi ücreti ve 82,00-TL posta gideri olmak üzere toplam 1.837,46-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-HMK.’nun 333. maddesinin “Hükmün kesinleşmesinden sonra mahkeme kendiliğinden, yatırılan avansın kullanılmayan kısmının iadesine karar verir. Bu kararın tebliğ gideri iade edilecek avanstan karşılanır” hükmü uyarınca yatırılan avansın bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası yatıran tarafa iadesine,
Karara karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle … Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır