Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/473 Esas
KARAR NO : 2022/695
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/09/2020
KARAR TARİHİ : 27/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; taraflar arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğunu, müvekkili tarafından davalı firmaya işbu dilekçe ekinde yer alan fatura ve sevk irsaliyelerinde adı geçen malzemelerin satışının yapıldığını, satışlara ilişkin faturaların kanuna ve usule uygun şekilde düzenlendiğini, davalı/borçlu tarafından da; hiç bir fatura veya irsaliye için TTK 21/2 maddesi uyarınca yasal süresi içinde itirazın öne sürülmediğini, söz konusu ticari ilişkiye istinaden düzenlenen cari hesaptan kaynaklanan bakiye alacağının vaktinde ödenmemesi ve borçluyla iyi niyet çerçevesinde gerçekleştirilen tüm görüşmelerin sonuçsuz kalması üzerine; alacağın tahsili amacıyla … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E. sayılı dosyası üzerinden icra-i takibat başlatıldığını, ödeme emrinin 20.02.2018 tarihinde davalı/borçluya tebliğ edildiğini, davalı/borçlu vekili tarafından takip dosyasına sunulan 26.02.2018 tarihli itiraz dilekçesinde “…icraya konu olan borcun tamamına itiraz ettiğimizden dolayı, müvekkilimin aleyhine yapılan icra takibinin durdurulmasını…” demek suretiyle borca itiraz ettiğini, taraflar arasındaki işin niteliği ticari iş olduğundan son kanuni düzenlemeler neticesinde dava şartı haline gelen arabuluculuk dava şartının da taraflarınca gerçekleştirildiğini, davalı/borçlunun 24.08.2020 tarihinde yapılan görüşmeye katılmadığından Anlaşamama Tutanağının düzenlenerek arabuluculuk dosyasının kapatıldığını, davacı/alacaklı müvekkili tarafından kanun ve usule uygun olarak düzenlenen ve davalı/borçluya teslim edilen faturalara; davalı/borçlu tarafından itiraz edilmediğini, yasal süresi içerisinde herhangi bir itirazın yapılmaması nedeniyle de bahse konu faturaların içeriklerinin ikrar olunmuş sayılacağı hususunun izahtan vareste olduğunu, ayrıca müvekkili firmanın ticari kayıtları ile davalı/borçlu firmaya ait ticari kayıt ve defterleri celp edildiğinde, taraflar arasındaki ticari ilişki ve davalı/borçlu yanın mevcut borcunun sübuta ereceğini, davalı/borçlunun borca ilişkin yapmış olduğu itirazın maddi dayanaktan yoksun, hukuka aykırı ve müvekkili ızrar kastı taşıdığının görüleceğini, davalı borcunun, likit yani hesap edilebilir nitelikte olduğundan, borca haksız olarak itiraz eden davalı borçlunun %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesinin gerektiğini belirterek İtirazının iptali ile takibin devamına, davalı/borçlunun alacağın %20’sinden az olmamak koşulu ile icra inkâr tazminatına mahkûmiyetine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin dava şartı olan arabuluculuk görüşmesine de katılmayan karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlgili yerlere müzekkere yazılmış, cevabi yazılar dosya arasına alınmıştır.
Mahkememizce alınan 06/06/2021 tarihli bilirkişi raporunda; ”Usulüne uygun davacı şirket defter kayıtlarına göre; 2017 yılında düzenlenen faturalar nedeniyle 30.12.2017 tarihindeki davalı şirket borç bakiyesinin 290.263,98 TL olduğu, 13.02.2018 Tarihinde başlatılan takipte; “30.12.2017 Cari Hesap Ekstresi” nedeniyle; 217.000,00 TL asıl, 2.608,46 TL işlemiş faiz talep edildiği, Davalı şirket borcunu oluşturan davacı şirket faturalarının davalı şirkete tebliğ edildiğini gösterir herhangi bir belge ve bilginin sunulmadığı, Davacı Faturaları, Sevk İrsaliyeleri ve BA Formlarına göre; KDV dahil 922.700,58 TL tutarındaki davacı şirket faturasının davalı şirkete tebliğ edildiği, fatura içeriği ürünlerin davalı şirkete teslim edildiği, KDV dahil 115.694,14 TL tutarındaki davacı faturalarına dayanak sevk irsaliyeleri içeriği ürünlerin teslim edilip edilmediği hususlarının açıklığa kavuşturulması gerektiği, İşlemiş faiz talebinin dayanağı belge ve bilginin sunulmadığı, açılan davada ise harca esas değerin 217.000-TL olarak gösterildiği,” sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce alınan 12/08/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda; ”Kök raporda yer alan tespitler ile kök rapordan sonra sunulan belgeler ışığında; Usulüne uygun davacı şirket defter kayıtlarına göre; 2017 yılında düzenlenen faturalar nedeniyle 30.12.2017 tarihindeki davalı şirket borç bakiyesinin 290.263,98 TL olduğu, 13.02.2018 Tarihinde başlatılan takipte; “30.12.2017 Cari Hesap Ekstresi” nedeniyle; 217.000,00 TL asıl, 2.608,46 TL işlemiş faiz talep edildiği, Davalı şirket borcunu oluşturan davacı şirket faturalarının davalı şirkete tebliğ edildiğini gösterir herhangi bir belge ve bilginin sunulmadığı, Davacı Faturaları, Sevk İrsaliyeleri ve BA Formlarına göre; KDV dâhil 922.700,58 TL tutarındaki davacı şirket faturasının davalı şirkete tebliğ edildiği, fatura içeriği ürünlerin davalı şirkete teslim edildiği, KDV dâhil 115.694,14 TL tutarındaki davacı faturalarına dayanak sevk irsaliyeleri içeriği ürünlerle ilgili olarak sunulan; … Kargo gönderilerinin, ilgili sevk irsaliyesi içeriği ürünlerle ilgili olduğu, ürünlerin davalı şirkete teslim edildiğinin kabulü halinde; 100.806,76 TL tutarındaki malın davalı şirkete teslim, faturanın tebliğ edildiği sonucuna varılacağı, 31.08.2017 Tarih, … sayılı sevk irsaliyesi sunulmadığından, 31.08.2017 tarih, 173114 sayılı, 14.887,38 TL tutarındaki faturanın tebliğ edilip edilmediği, içeriği ürünlerin davalı şirkete teslim edilip edilmediği hususlarında net bir görüşe ulaşılamadığı, İşlemiş faiz talebinin dayanağı belge ve bilginin sunulmadığı, açılan davada ise harca esas değerin 217.000,- TL olarak gösterildiği,” sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davanın itirazın iptali istemine ilişkin olduğu; mahkememizce yapılan tetkik ve incemede, Usulüne uygun davacı şirket defter kayıtlarına göre; 2017 yılında düzenlenen faturalar nedeniyle 30.12.2017 tarihindeki davalı şirket borç bakiyesinin 290.263,98 TL olduğu, 13.02.2018 Tarihinde başlatılan takipte; “30.12.2017 Cari Hesap Ekstresi” nedeniyle; 217.000,00 TL asıl, 2.608,46 TL işlemiş faiz talep edildiği, dava konusu edilen fatura içeriği ürünlerin davalı şirkete teslim ve tebliğ edildiğine dair bir delil bulunmadığı , KDV dâhil 115.694,14 TL tutarındaki davacı faturalarına dayanak sevk irsaliyeleri içeriği ürünlerle ilgili olarak sunulan; Aras Kargo gönderilerinin, ilgili sevk irsaliyesi içeriği ürünlerle ilgili olduğu, ürünlerin davalı şirkete teslim edildiği 100.806,76 TL tutarındaki malın davalı şirkete teslim edildiği bilirkişi tarafından da bu hususta tespit yapıldığı, alınan raporun yerinde olduğu gibi davalı yanca itiraz edilmemesi hasebiyle davacı taraf lehine tespiti yapılan bu miktar üzerinden kazanılmış hak da doğduğu ancak davacının hak sahibi olduğu hususunda kanaat getirilen miktar dışında kalan kısma ilişkin olarak faturaların davalıya tebliğine ve yine malların teslimine dair herhangi bir delil sunulmadığı, bu yönü ile davacının bakiye kalan kısım yönünden davasını ispat edemediği değerlendirilmiş ve yine davacının davasını takipteki asıl alacak miktarı olan 217.000 TL üzerinden açması, işlemiş faiz talebi yönünden açılmış bir dava bulunmaması hasebi ile işlemiş faiz talebinin reddine karar verilmiş, anılan sebeple Açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile … İcra Müdürlüğü’nün 2018/…E sayılı takip dosyasına davalı tarafça yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 100.806,76-TL asıl alacak üzerinden devamına, işlemiş faiz yönünden talebin reddine, asıl alacak miktarına takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, kabule konu alacağının likit ve belirli olması, davalının bu kısım yönünden itirazının haksız olması sebebi ile asıl alacak miktarı olan 100.806,76-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile … İcra Müdürlüğü’nün 2018/…E sayılı takip dosyasına davalı tarafça yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 100.806,76-TL asıl alacak üzerinden devamına, işlemiş faiz yönünden talebin reddine,
2-Asıl alacak miktarına takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine,
3-Asıl alacak miktarı olan 100.806,76-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
4-Davanın kabulüne konu miktar üzerinden alınması gereken 6.886,10 TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 2.607,78 TL’den mahsubu ile bakiye kalan 4.278,32 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki tarife gereğince hesaplanan 16.121,01 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Davacı tarafça yapılan ilk gider 2.662,18 TL, bilirkişi ücreti ve posta masrafı 1.541,10 TL olmak üzere toplam 4.203,28 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları nazara alınarak; 1.952,62 TL olan kısmının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Zorunlu arabuluculuk ücreti olarak Bakanlık bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’den kabul ve ret oranları nazara alınarak 613,20 TL olan kısmının davalıdan, 706,80 TL olan kısmının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-Arta kalan gider ve delil avansının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/09/2022
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır
*Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*