Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/356 E. 2021/517 K. 29.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/356 Esas
KARAR NO : 2021/517
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 14/07/2020
KARAR TARİHİ : 29/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkilinin dava dışı … Tic A.Ş.’nin yürüttüğü taşıma işleri esnasında doğabilecek olası rizikoları, … numaralı Nakliyat Aracısı/Komisyoncusunun Yasal Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile teminat altına aldığını, Portekiz’de mukim dava dışı … S.A. firmasından Bursa’da mukim … AŞ’ne ihraç ettiği “207 rulo dokuma kumaş” emtiasının nakliyesi için dava dışı sigortalı … firması görevlendirildiğini, … ise anılan taşıma işini davalı … Tic. Ve San. Ltd. Şti’ne devrettiğini, söz konusu emtianın nakliyenin gerçekleştirileceği ve davalıya ait … plakalı araçlara yüklendiğini ancak davalıya ait araçlarla davalı sorumluluğunda yapılacak nakliye için hasarsız teslim edilen emtianın hasara uğramış olarak alıcıya teslim edildiğini, … A.Ş. firması sigortacısı … Sigorta A.Ş.nin meydana gelen zararı sigortalısına ödediğini ve oluşan zarar sebebiyle müvekkil şirkete rücu ettiğini, buna istinaden müvekkilince söz konusu hasara karşılık 6.702,50.-Euro ile 5.080,17.-TL hasar bedeli 22.06.2018 tarihinde … Sigorta A.Ş.ye ödendiğini, davalının meydana gelen zarardan, eşyaların karayolundan uluslararası nakliyatı için mukavele sözleşmesi (“CMR”) hükümleri uyarınca sorumlu olduğundan bahisle … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyasından davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, ödeme emrinin tebliğ edildiğini, davalı borçlunun haksız ve dayanaksız olarak itiraz ederek icra takibini durduğunu ve tüm bu nedenlerle davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Malın teslim edildiği Bursa Mahkemeleri ile fiili taşıyıcıya karşı açılacak davalarda müvekkil yerleşim yeri Denizli olduğu için Denizli Mahkemeleri yetkili olduğundan bahisle gerek icra takibi gerekse davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, meydana geldiği iddia edilen olayda müvekkilinin kusuru bulunmadığını, müvekkilinin göndericinin … S.A., gönderilenin … A.Ş. olduğu taşıma ile ilgili sadece fiili taşımayı gerçekleştirdiğini, ambalajlama, yükleme ve istifleme göndericiye ait olduğunu, davacı tarafın sunduğu 10.08.2018 matbu sözleşmede dahi yüklemenin gönderen tarafından yapılacağı belirtildiğini, dava dışı … A.Ş tarafından imzalanan CMR senedinde de “207 rulo teslim alındı. 69 rulosu yükleme kaynaklı hasarlı teslim alındı. 20.04.2017” şerhli olup burada esasen ilk tazminat alacaklısı gönderilen hasarın yüklemeden kaynaklı olduğunu ve davalı/fiili taşıyıcı müvekkilinin kusursuz olduğunu kabul ve ikrar ettiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacı tarafça talep edilen tazminatın fahiş olduğunu, HMK uyarınca yapılmış bir delil tespiti olmadığını ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, davacının asıl alacağın %20’si oranında kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkâr tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Taraflarca delil olarak; …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyası, sigorta poliçesi, navlun faturası, mal faturası, CMR Belgesi ve Tır Karnesi, Kiralık Araç Anlaşma Formu, ruhsat, ekspertiz raporu, ödeme dekontları, bilgi ve belgeler, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Dosyaya getirtilen … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 21/05/2019 tarihinde 5.080,17 TL rücuen tazminat alacağı ve 6.702,50 EURO rücuen tazminat alacağı olmak üzere toplam 50.742,29 TL üzerinden 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 27/05/2019 tarihinde davalı borçluya tebliğ edildiği, davalı borçlu vekili tarafından 29/05/2019 tarihinde icra takibine, yetkiye, ödeme emrine, borca, faize, faiz oranına, işlemiş faize ve tüm fer’îlerine itiraz ettiği, yapılan itirazın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce tarafların iddia ve itirazları doğrultusunda dava dosyası, icra dosyası ve ilgili kayıtları üzerinde inceleme yapılarak davacı alacağının varlığı ve dava konusu talepler hususu yönünden bilirkişi rapor alınmasına karar verildiği, … Üniversitesi Sigortacılık ABD Öğretim Üyesi bilirkişi Doç. Dr. … , … Üniversitesi MYO Uluslararası Karayolu Eşya Taşımacılığı ve CMR alanında bilirkişi Öğr. Gör. … ve … Üniversitesi MYO Tekstil alanında bilirkişi Öğr. Gör. … tarafından sunulan 18/02/2021 tarihli heyet raporu özetle; ”Dava konusu uyuşmazlığa CMR Konvansiyon hükümlerinin tatbikinin gerektiği, yetki itirazının hukuki değerlendirme olduğu ve heyet üyelerinin uzmanlık alanına girmeyip, takdirin Mahkemeye ait olduğu, CMR Md. 32 ‘de belirlenen zaman aşımı süresinin aşıldığı, ancak Sayın Mahkemenizin taşımacıyı bilerek kötü hareket yaptığı görüşüne varması durumunda bu sürenin 3 yıl olarak geçerli olacağı, taşıyıcının yükleme esnasında ruloların sabitlenmesi konusunda göndericiyi uyarabileceği bu konuda kasıt olmasa da hatalı tutulabileceği, belirtilen sebeplerle taşıma konusunda ticaret yapan taşımacının (davalının) zarara kasten veya pervasızca bir davranışla sebep olmadığı kanaati ile davalı taraf olan taşımacının CMR Konvansiyonu Madde 23; sınırlı sorumluluk maddesi uyarınca sorumlu tutulabileceği, sorumluluk sınırının gerçek hasar bedeli olan miktardan yüksek olması sebebiyle, gerçek hasar bedeli olan 6.702,50 EURO üzerinden tazminat hakkının doğduğu, … Sigorta A.Ş.’nin rücu etme hakkının bulunduğu, kumaşın hatalı kısmının tasnif edilerek hatasız kısmın üretimde kullanılabileceği ve kullanılamayacak durumda olan kumaşın tartılarak hatalı kumaş bedelinin hesaplanabileceği, kumaşın tasnif edilme bedelinin kumaş numunesi elde olmadığı için hesaplama yapılamasa da 230 saatin gerçeği çok yansıtmadığı” kanaatiyle rapor tanzim etmişlerdir.
Mahkememizce tarafların itirazları doğrultusunda ve özellikle zaman aşımı ve kurtarma masrafı konularını açıklığa kavuşturmak üzere bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verildiği, … Üniversitesi Sigortacılık ABD Öğretim Üyesi bilirkişi Doç. Dr. …, … Üniversitesi MYO Uluslararası Karayolu Eşya Taşımacılığı ve CMR alanında bilirkişi Öğr. Gör. … ve … Üniversitesi MYO Tekstil alanında bilirkişi Öğr. Gör. … tarafından sunulan 17/05/2021 tarihli heyet ek raporu özetle; ”Zaman aşımı sürecinin aşılmadığı, hesaplanmış sınırlı sorumluluk bedelinin hasarlı emtia üzerinden hesaplandığı, bu sebeple geçerliliğini koruduğu, davalının dava konusu 6.702,50 Euro olan tazminat bedelinden davalının sorumlu tutulabileceği, davacı …Ş.’nin zararı önleme, azaltma ve sigortanın rücu haklarını koruma yükümlülüğü başlıklı TTK Madde 1448’e göre kurtarma bedeli olarak 5.080,17 TL’yi talep etme hakkı bulunduğu” kanaatiyle ek rapor tanzim etmişlerdir.
GEREKÇE :
Tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları ile dosya kapsamındaki tüm belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; davacı … tarafından sigortalısı … Nak. Ve Tic. A.Ş.’nin sorumluluğuna istinaden yapılan ödeme için davalı tarafa rücu amaçlı icra takibi yapıldığı, davalı tarafın borcu olmadığından bahisle takibe itiraz ettiği, aldırılan bilirkişi rapor ve ek raporuyla taşımacı olan davalı tarafın yükleme esnasında ruloların sabitlenmesi konusunda kusurlu bulunduğu ve meydana gelen zarardan sorumlu olduğu, 6.702,50 Euro tazminat miktarı ve 5.080,17-TL kurtarma bedelinden davalı tarafın sorumlu olduğu ve alacak talebinin zamanaşımına uğramadığı anlaşıldığından davanın kabulüne, icra takibine konu talepler yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,
Davalının … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 5.080,17 TL asıl alacak ve 6.702,50 Euro asıl alacak üzerinden aynen devamına,
Davacı tarafın icra inkâr tazminatı talebinin REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 3.913,66-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 726,43-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 3.187,23-TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Arabulucu Ücret Kararı gereği Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00.-TL’nin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 8.248,04-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 726,43-TL peşin harç, 54,40-TL başvurma harcı, 2.250,00-TL bilirkişi ücreti ve 94,00-TL posta gideri olmak üzere toplam 3.124,83-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK.nun 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin kararın kesinleşmesinden sonra mahkememizce resen davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 29/06/2021

Katip …
☪e~imzalıdır.☪

Hakim …
☪e~imzalıdır.☪