Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/311 E. 2023/288 K. 29.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/311 Esas
KARAR NO : 2023/288
DAVA : Alacak (Kefalet Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 18/09/2014
KARAR TARİHİ : 29/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kefalet Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkili şirketin Sakarya, Bolu, Düzce ve Kocaeli bölgelerinde elektrik dağıtım hizmetlerini yürütmekte olduğunu, … Mahkemesinin 2009/…E sayılı dosyası ile davacıları … adına maddi ve manevi tazminat, … , … , adına da manevi tazminat talepli olarak müvekkili aleyhine dava açıldığını, yargılama sonucunda …, … A.Ş. …dan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verildiği, söz konusu kararın temyiz edildiği, yapılan temyiz incelemesi sonucu bozma kararı üzerine yeniden yapılan yargılama sonucu … Tüketici Mahkemesi 2013/… E- 2013/ … Karar sayılı kararı ile alacakların tahsili müvekkili ile birlikte diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen olmasına karşı icra takiplerine tüm ödemeler haciz tehdidi altında müvekkili tarafından yapıldığı, müvekkili … A.Ş.nin, … İcra Müdürlüğünün sayılı dosyasına 12.07.2013 tarihinde 228.971,99 TL, 03.10.2013 tarihinde 27.208,05 TL, … icra Müdürlüğünün 2013/… E. sayılı dosyasına 27.12.2013 tarihinde 6.191,04, … icra Müdürlüğü 2012/… E sayılı dosyasına 22.07.2013 18.308,79 TL olmak üzere toplam 280.679,87 TL ödediği, bu meblağdan davacılar … , … , … için reddedilmiş olan ve ödenen toplam 15.000 TL manevi tazminat, ile buna ilişkin olarak ödenmiş olan toplam 8.592 TL manevi tazminata işletilen faiz miktarı düşüldükten sonra kalan 257.087,87 TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasını, … Tüketici Mahkemesinde alınan bilirkişi raporunda müvekkiline kusur atfedilmediği, yinede her davalının kusur oranının ayrıca belirlenmesi ve tazminatın da kusur oranı gözetilerek hükme bağlanması gerektiği, böylelikle tüm tarafların kusuru tespit edildikten sonra tarafların tazminat oranından sorumluluklarının belirlenebileceği belirtilerek verilen karardaki tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen olması nedeniyle davalılardan talep ettiğini, 257.087,87 TL lik alacaklarının ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkile ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesi özetle; … Tüketici Mahkemesinin 2013/ … E- 2013/ … Karar sayılı dosyada verilen hükmün gerekçe kısmında dava konusu edilen davacılara ait 18.01.2009 günü saat 02:20 sıralarında yangın çıktığını, yangın sonucu ev içindeki tüm eşyaların ve evin yandığını, davacı Malikenin güçlükle evden çıkarıldığını, mahallinde yapılan tespit sonucunda yangının yatak odasında bulunan soğutucudan meydana gelen aşırı akım nedeniyle çıktığının tespit edildiğini, İtfaiye ve tespit raporlarında yangının çıkış noktasının tam olarak tespit edildiğini ve bu noktada patlama meydana geldiğini, itfaiyenin prizdeki elektrik akımı vasıtasıyla ile çıktığını tespit ettiğini, dava konusu buzdolabında imalattan kaynaklanan gizli ayıp olduğunu, ancak davalı … ‘ı bu projeye onay vermesi nedeniyle sorumlu olduğunu kararın gerekçesinde belirtildiğini, hükmün gerekçesinde müvekkilinden alınan ve …’in üreticisi olduğu buzdolabındaki imalat hatası ve evdeki elektrik sistemindeki proje hatası nedeniyle yangın çıktığı, …’ın elektrik projesindeki eksikliğe rağmen onay vermesi nedeniyle oluşan zarardan müteselsilen sorumlu oldukları anlaşıldığından davanın kabulüne karar verildiğini, davacı tarafça rücu talep edilen yangın olayında müvekkil şirket ve bayi üzerine atfedilecek kusur bulunmadığı, kusurun elektrik tesisatındaki ayıptan kaynaklanmış olduğu, hükme esas bilirkişi raporunda evde kullanılan tesisatın hesaplamalarında hata bulunduğu, bunun sonucu olarak tesisatta oluşan aşırı ısınmanın yangının başlamasını hızlandırmış olduğu, tesisatta sigorta seçiminde de yanlışlık olduğunu, bu nedenle sigortanın zamanında atmamış olduğu, dolayısıyla sorumluluğun tesisat projesini hazırlayan … Elektrik firması ile hatalı projeyi onaylayan … arasında eşit olarak paylaştırılması şeklinde kusur belirlemesi yaptığını, yangının asıl çıkış nedeninin hatalı elektrik tesisatına onay verilmesi, hatalı işçilik ve imalat olduğu, Davacı şirketin kusuru bulunmadıkları yönündeki beyanlarının kesinleşmiş mahkeme kararı gerekçesine aykırı olduğunu, davacı tarafın temyiz yoluna süresinde başvurmaması veya tehir-i icra talep etmemesinde ve haciz tehdidi altında ödeme yapmasında müvekkilleri üzerine atfı kabil kusur bulunmadığı nedeniyle haksız ve dayanaksız davanın reddini talep etmiştir.
Davalı …Ş. vekilinin cevap dilekçesi özetle; … Tüketici Mahkemesinin 2013/ … E- 2013/ … Karar sayılı dosyada verilen hükmün gerekçe kısmında dava konusu edilen davacılara ait 18.01.2009 günü saat 02:20 sıralarında yangın çıktığını, yangın sonucu ev içindeki tüm eşyaların ve evin yandığını, davacı makinenin güçlükle evden çıkarıldığını, mahallinde yapılan tespit sonucunda yangının yatak odasında bulunan soğutucudan meydana gelen aşırı akım nedeniyle çıktığının tespit edildiğini, itfaiye ve tespit raporlarında yangının çıkış noktasının tam olarak tespit edildiğini ve bu noktada patlama meydana geldiğini, itfaiyenin prizdeki elektrik akımı vasıtası ile çıktığını tespit ettiğini, dava konusu buzdolabında imalattan kaynaklanan gizli ayıp olduğunu, ancak davalı …’ı bu projeye onay vermesi nedeniyle sorumlu olduğunu kararın gerekçesinde belirtildiğini, hükmün gerekçesinde …dan alınan ve …’in üreticisi olduğu buzdolabındaki imalat hatası ve evdeki elektrik sistemindeki proje hatası nedeniyle yangın çıktığı, …’ın elektrik projesindeki eksikliğe rağmen onay vermesi nedeniyle oluşan zarardan müteselsilen sorumlu oldukları anlaşıldığından davanın kabulüne karar verildiği, huzurdaki davanın açılmasına sebebiyet vermiş olan yargılama esnasında davalılar arasındaki kusur oranları tespit edilmediği ve müteselsilen zararın ödenmesine karar verildiği, bu sebeple öncelikle huzurdaki dava açısından yeniden alınacak bilirkişi raporuyla kusur oranlarının tespit edilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin ürettiği ürünün … ve çeşitli uluslararası standartlara göre hasara yol açacak şekilde yangını önleyecek emniyet tedbirleri ve malzeme kullanımı ile mücehhez olarak üretildiği, ürünün yangını önleyecek emniyet tertibatını barındırdığı, yangının çıktığı konuttaki kimi kablolar, priz ve fişlerin uygunsuz ve kalitesiz oluşu gibi davacıların ihmali davranışları ile şehirlerde konutlara elektrik dağıtan kurumların kusurlarının hiçbir şekilde müvekkiline yüklenemeyeceği, … Tüketici Mahkemesinde görülen davada kusurun elektrik tesisatındaki ayıptan kaynaklandığı, derin dondurucunun kılavuzunda belirtilen şekilde ancak toprak hattı olmayan prizde kullanılması dolayısıyla müvekkil şirkete kusur yüklenemeyeceği, kusurun elektrik tesisatındaki ayıptan kaynaklanmış olduğu, hükme esas bilirkişi raporunda evde kullanılan tesisatın hesaplamalarında hata bulunduğu, bunun sonucu olarak tesisatta oluşan aşırı ısınmanın yangının başlamasını hızlandırmış olduğu, tesisatta sigorta seçiminde de yanlışlık olduğunu, bu nedenle sigortanın zamanında atmamış olduğu, dolayısıyla sorumluluğun … firması, tesisat projesini hazırlayan … Elektrik firması ile hatalı projeyi onaylayan davalı … arasında eşit olarak paylaştırılması şeklinde kusur belirlemesi yaptığını, asıl sorumluların tesisat projesini hazırlayan … firması ile hatalı projeyi onaylayan davalı … olduğunu belirterek haksız ve dayanaksız davanın reddini talep etmiştir.
12.11.2015 tarihli bilirkişi heyet raporu özetle; yangının Elektrik tesisat projesi hesaplarının hatalı olması sonucu ile uygulama aşamasında olması gereken sigorta değerlerinin üzerinde sigortaların tesis edilmesi sebebiyle sigortaların tesisatı koruma eyleminin oluşmadığı, yangının meydana gelmesinde söz konusu derin dondurucunun etkisinin (aşırı akım çekmemesi sebebiyle) olmadığı, yangının prefabrik duvarda hatalı elektrik tesisatındaki muhtemel kısa devrenin (daha önce çekilen yüksek güçlü elektriksel cihazların bağlı olduğu tesisatta yer alan kabloların zaman içerisinde deformasyona uğramaları sebebiyle ) sonucunda, atması gerektiği halde atmayan sigorta nedeniyle akım geçmeye devam ettiği için duvarda başladığı ve binaya sirayet ettiği, yangının başlamasına hatalı tesisat ve yanlış sigorta seçimi sebep olduğu için yangın sonucu meydana gelen hasarda projeyi hatalı çizen dava dışı … firması yetkilileri %50 oranında ve hatalı projeyi onaylayan Davacı … % 50 oranında kusurlu olduğunu, davalıların kusursuz olduklarını beyan etmişlerdir.
12.11.2015 tarihli bilirkişi heyet raporu özetle; Yangından korunma unsurları arasında bulunan 300 mA eşik koruma değerli kaçak akım koruma rölesinin tedarik sorumluluğunun abone sahibinde; kontrol/ denetim sorumluluğunun davacı şirket uhdesinde bulunduğunu, bu hususta elektrik iç tesisleri yönetmeliği madde18 kapsamında kaçak akım koruma rölesinin bulunmaması halinde yapıya elektrik verilemeyeceğine dair kesin hüküm yer almakta olup şayet rölenin tesisata bağlı bulunması halinde yangının önüne geçilebileceği kanaatine varıldığını, yangının … model yatay derin dondurucu kaynaklı başlamış olamayacağı, bu nedenle davalı …Ş. ve satıcı diğer davalı … ya kusur atfedilemeyeceğini, yangının yapıya ait elektrik tesisat kaynaklı başlamış olabileceğini, bu kapsamda koruyucu unsurların (kaçak akım koruma rölesi vb.) bulunmamasına bağlı olarak sorumluluğun davacı … A.Ş. (50 oranında) ve davacı şirkete proje hazırlayarak talepte bulunan … firma yetkililerinde (%50 oranında) olacağını görüş ve beyan etmişlerdir.
27.07.2022 tarihli bilirkişi heyet raporu özetle; Yapılan incelemede; yangının tek katlı prefabrik evin yatak odasındaki derin dondurucuda oluşan elektrik kısa devresi sonucu evin tesisat kablolarından akan aşırı akımının kabloları tutuşturarak yangını başlattığını, akabinde yangının tavan arasına sıçrayarak tüm binaya yaktığı tespit edildiğini, derin dondurucunun elektrik aksamında oluşan kısa devre veya aşırı ısınma neticesinde derin dondurucuda sıcaklığı çok yüksek değerlere çıkararak yangının çıkmasına neden olduğunu, bunun nedeninin derin dondurucunun üretici firma olan … A.Ş. tarafından hatalı imal edilmesi ve kalite kontrolunun gereği gibi yapılmadan eş deyişle ayıbı tespit edilmeden satış bayiine satması için gönderilmesi olduğunu, bundan dolayı davacı …Ş.’nin yangının çıkmasında %40 oranında kusurlu olduğunu, davacı … A.Ş.’nin prefabrik evin nizami olmayan yani linye sayısı yönetmeliğe aykırı olan ve sigorta anma değerleri uygun seçilmeyen hatalı elektrik iç tesisat projesini onayladığından dava konusu evin elektrik tesisatını fiilen muayene etmeden elektrik bağladığından yangının oluşmasında %40 oranında kusurlu olduğunu, davalı …’ın imalat hatası olan derin dondurucunun satışını dava dışı … …’e yaptığından, derin dondurucuyu sattıktan sonra ilk önce yetkili servis elemanlarınca prefabrik evin tesisatını kontrol ettirmeden nizami olmayan elektrik tesisatına derin dondurucuyu bağlayarak ev sahibine teslim ettiğinden yangının oluşmasında %20 oranında kusurlu olduğunu görüş ve beyan etmişlerdir.
GEREKÇE:
Mahkememizce daha önce “davanın reddine” dair verilen kararın Yargıtay … HD.’nin 2019/… Esas 2020/… Karar sayılı ilamıyla “…önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak konusunda uzman üç kişilik bilirkişi kuruluna, çelişkileri giderecek, kusur oranlarını belirleyecek şekilde, taraf ve Yargıtay denetimine elverişli rapor hazırlatılarak, davalıların kusurları oranında varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir. “gerekçesiyle bozulmasına karar verildiği, bozma ilamı doğrultusunda, bozma ilamına uygun olarak hazırlanan 27.07.2022 tarihli bilirkişi raporunda tarafların kusur oranının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Dava; davacı şirket tarafından dava dışı zarar görene ödenen tazminatın, müteselsil sorumluluk kapsamında davalılardan iadesi istemine ilişkindir.
Dava dışı zarar görenler tarafından davacı ve davalılar aleyhine başlatılan icra takibinde, hükmedilen tazminat miktarının davacı tarafından müteselsil sorumluluk kapsamında ödendiği sabittir.
Müteselsil sorumluluğu oluşturan olayın ise, dava dışı zarar görenler tarafından davacı ve davalılar aleyhine açılan tazminat davasında alınan bilirkişi raporu olduğu, raporda tarafların kusur oranları belirtilmeksizin müteselsil sorumlu olduklarının tespit edildiği ve raporun Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce alınan 27.07.2022 tarihli raporda ise, davacı ve davalı …Ş’nin %40’ar oranında, davalı …’nın ise %20 oranında sorumlu olduğu tespit edilmiş olup, alınan rapor dosya kapsamına, bozma ilamına uygun, denetime elverişli olduğundan hükme esas alınmış, davalı …Ş.’nin %40 kusur oranına isabet eden 102.835,148-TL’nin, davalı …’nın %20 kusur oranına isabet eden 51.417,574-TL’nin tahsiline dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile 102.835,148-TL’nin davalı …Ş.’den, 51.417,574-TL’nin davalı …’dan 12.07.2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 10.537,00-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 4.390,42-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 6.146,58-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, (tahsilde tekerrür olmamak üzere; 7.024,67-TL’den davalı …Ş., 3.512,33-TL’sinden davalı … sorumlu olmak üzere)
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 24.137,91-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, (tahsilde tekerrür olmamak üzere; 16.091,95-TL’den davalı …Ş., 8.045,96-TL’sinden davalı … sorumlu olmak üzere)
5-Red edilen kısım yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 16.425,27-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 4.415,62-TL ilk gider, 536,10-TL tebligat ve müzekkere gideri, 6.000,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 10.951,72-TL yargılama giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 8.337,28-TL’sinin davalılardan tahsili davacıya verilmesine, (tahsilde tekerrür olmamak üzere; 5.558,19-TL’den davalı …Ş., 2.779,09-TL’sinden davalı … sorumlu olmak üzere)
7-Davalı tarafından yapılan 130,00-TL tebligat ve müzekkere giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 52,00-TL’nin davacıdan tahsili ile davalı …Ş.’ye verilmesine.
8-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası davacıya iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle Yargıtay Hukuk Dairesince incelenmek üzere Yargıtay yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair verilen karar, hazır olan davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı karar verildi. 29/03/2023

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)