Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/293 Esas
KARAR NO : 2022/928
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/06/2020
KARAR TARİHİ : 06/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Müvekkili şirket, yukarıda verilen ticari işlem merkezinde bağımsız denetim ve yeminli mali müşavirlik hizmetleri verdiğini, bu bağlamda müvekkil şirketi ile davalı arasında imzalanan 12/01/2018 tarihli olup örneği ekte sunulan (Ek-1; Sözleşme örneği) “Şirket Değerleme Sözleşmesi” uyarınca davalıya şirket değerleme hizmeti verildiğini ve sözleşme bedeli için örneği ekte sunulan 24/01/2018 tarihli fatura davalıya tebliğ edildiğini, davalının sözleşme gereği ödemesi gereken hizmet bedelinin 20.540.-TL’sını ödeyip bakiye kalan 11.194,87.-TL’sını ödememesi üzerine bu defa davalıya ekli uyarı yazısı yazıldığını (Ek-3; Uyarı yazısı), tüm bu girişimlerden olumlu sonuç alınamaması üzerine davalı aleyhine bakiye kalan alacak için İzmir 5. İcra Müdürlüğü’nün 2018/10716 esas sayılı takip dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalı tarafından takibe, icra müdürlüğünün yetkisine ve ferilerine haksız ve yasal dayanaktan yoksun olarak itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlgili yerlere müzekkereler yazılmış, cevabi yazılar dosya arasına alınmıştır.
Dosya kapsamı itibari ile hazırlanan bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, bilirkişi kök ve ek rapora karşı tarafların beyan ve itirazlarının dosya arasına alınmak suretiyle değerlendirilmiştir.
GEREKÇE:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Taraflar arasında mevcut 12/01/2018 tarihli şirket değerleme sözleşmesi gereği şirket değerleme hizmetinin davacı tarafından verilip 24/11/2018 tarihli faturanın düzenlenerek tebliğine rağmen bakiye 11.194,87 TL fatura bedelinin ödenmemesi nedeni ile başlatılan takip nedeni ile davalının davacıya borçlu olup olmadığı, davacı tarafından sözleşme gereği hizmetin verilip verilmediği, davalının borçlu olması halinde miktarı noktasında toplandığı görüldü.
Dosya içindeki 12.01.2018 tarihli ve 2018-01 sayılı Şirket Değerleme Sözleşmesi’nde Sözleşmenin Tarafları Müşteri olarak Davalı, Değerleme Firması olarak Davacı ve Değerlenecek Şirket olarak … Mahallesi, … Sokak … Kapı No. … Daire No: … /İSTANBUL adresindeki Dava dışı şirket olarak … ANONİM ŞİRKETİ şeklinde belirlenmiştir.
Değerlemenin Kapsamı, Süresi ve Safhaları madde başlığı altında, Davacı tarafından verilecek Şirket Değerleme hizmetinin, Uluslararası şirket değerleme yöntemleri esas alınarak yürütüleceği, bu amaçla Davalının kayıt ve belgeleri üzerinde gerekli testlerin yapılacağı, değerleme işlemlerine yönelik gerekli incelemelerin yapılacağı belirlenmiştir.
Mahkememizce toplanılan deliller ve yukarıda tespiti yapılan uyuşmazlık muvacehesinde değerlendirme yapıldığında; dosya kapsamında yer alan dilekçeler, sözleşme, değerleme raporu esas alınarak Uluslararası Değerleme Standartları’na ve Sermaye Piyasası Kurulu’nun şirket değerlemelerine yönelik uygulama kriterlerine göre, değerleme çalışmasını içeren raporun sözleşmede belirlenen amaca hizmet edebilecek nitelikte, yeterli nitelikte bir değerleme çalışması içermediği nitekim dosya kapsamına alınan bilirkişi kök ve ek raporları ile de bu durumun denetime elverişli olacak şekilde tespitinin yapıldığı ancak davacı tarafça hazırlanan değerleme raporunun Davalı tarafça “değerleme raporu” olarak kullanılabilir nitelikte bir rapor olmadığı, ancak bir rapor olarak hazırlanmış olmasının da bir emek gerektirdiği, bu bakımdan taraflar arasında belirlenen hizmet bedeli olan 30.000 TL + KDV’nin en fazla yüzde yirmisi oranındaki tutar olan 6.000 TL + KDV’den daha yüksek bir bedelin hizmet karşılığı olarak belirlenmesinin haklar dengesi açısından uygun düşmeyeceği, bu durumda dahi davacının emeğinin karşılığı olan miktarın, davalı tarafça yapılan ödeme miktarından az olduğu, hali ile davacının iş bu uyuşmazlık noktasında alacağının bulunmadığı iş bu sebeple takibe yapılan itirazın yerinde olduğu mahkememizce değerlendirilmiş, anılan sebeplerle davanın reddine karar verilmiş, davacının takipte kötüniyetli olduğu hususunun ispatının sağlanamaması sebebiyle davalı yanın kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, aşağıdaki hali ile hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın reddine,
2-Davalı tarafın kötü niyet tazminatına ilişkin talebinin reddine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 135,22 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 54,52 TL harcın talebi halinde davacıya iadesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki tarife gereğince hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6-Arta kalan gider ve delil avansının kararın kesinleşmesi ile yatıran tarafa iadesine,
7-Bakanlık adına karşılanan ve yargılama gideri kapsamında bulunan 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/12/2022
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır
*Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*