Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/227 E. 2022/881 K. 16.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/567 Esas
KARAR NO : 2022/943

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 12/08/2022
KARAR TARİHİ : 12/12/2022

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA /Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle;
… Bankası A.Ş.’nin riskine konu icra ve dava dosyaları Beyoğlu … Noterliği’nin 26/12/2018 tarih ve …yevmiye numaralı temlik sözleşmesi ile müvekkili… Yönetim A.Ş.’ye devir ve temlik edildiğini,
… Bankası A.Ş.’nin asıl müşterisi …. Ltd. Şti. ile banka arasında talep üzerine Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiği, itiraz eden borçlu S…ise söz konusu Genel Kredi Sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını,
İşbu kredilerden doğan sorumluluğun yerine getirilmemesi sebebiyle, müvekkili banka, akdedilen sözleşmelerin ilgili maddeleri ve İcra ve İflas Kanunu’nun 68/b maddesi gereği, Üsküdar … Noterliği’nin 16/05/2016 tarih ve… yevmiye numaralı hesap özetini içerir ihtarnamesi ile hesabın 16/05/2016 tarihi itibariyle kat edildiğini itiraz eden borçluya ihtar ederek hesap özetine ilişkin borcun ödenmesini talep edildiğini ,gönderilen ihtarname neticesinde itiraz eden borçlu tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, herhangi bir itirazda da bulunulmadığını, İhtara cevaben herhangi bir itirazda bulunulmaması neticesinde söz konusu ihtar, İcra ve İflas Kanunu’nun 68/b maddesi gereği aynı kanunun 68. maddesinin 1. Fıkrasında belirtilen belgelerden “noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren belge” niteliğini kazanmış, ihtara ekli hesap özetinde belirtilen borç miktarı kesinleşmiş olduğunu,
Borçluya yapılan ihtarnamenin tebliğine rağmen herhangi bir ödeme yapılmaması üzerine borçlular aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün…E. Sayılı doyası ile Genel Haciz Yoluyla İlamsız icra takibine geçilmiştir. Başlatılan icra takibi hakkında düzenlenen Örnek No:7 ödeme emrinin borçlulara tebliği üzerine borçlu tarafından ödeme emrine, borca, takibe, işlemiş faize, faiz oranına, yetkiye ve tüm ferilere itiraz edildiğini, belirterek ;
Davanın kabulüne,davalı borçlunun yapmış oldukları itirazın iptali ile durdurulan takibin devamına, dava değerinin %20’sinden az olmamak kaydıyla davalı borçlular aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı borçlulara yükletilmesine,karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP /Davalı vekili 05/09/2022 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle;
İcra takibine dayanak olarak gösterilen alacak kalemleri davacı dışı … Bankası A.Ş. İle davacı Varlık Yönetimi arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığını ,dava dışı şirket iflas ettiğini, ancak davacı tarafından ilgili iflas idaresine herhangi bir başvuruda bulunulmadan yani takibe dayanak olarak gösterilen alacak kalemleri ilgili iflas müdürlük dosyasına kaydettirilmeden müvekkilin müteselsil kefil sıfatına haiz olduğu iddia edilerek müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını,
İşbu itirazın iptali davası açıldığını, bu durum usul ve yasaya aykırılık taşıdığını, .İİK Madde 67/1’e göre icra takibine itirazın alacaklıya tebliğ edilmesinden itibaren 1 yıl içerisinde İtirazın İptali davasının açılması gerektiğini, dava konusu olayda işbu yasal süre içerisinde yani hak düşürücü süre içerisinde dava açılmadığını, bu nedenle davanın yine usulden reddine karar verilmesini talep etmiştir
Müvekkili hakkında müteselsil kefil olduğu iddia edilerek icra takibi başlatıldığını ancak müteselsil kefil sıfatının bulunmadığını,
Kredi sözleşmesi üzerinde müvekkile ait olduğu iddia edilen yazı veya imza var ise de işbu yazı ve imzaya açıkça itiraz ettiklerini, kefalet sözleşmesi imzalanırken müvekkilinin eşinin açıkça rızasının ve onayının da bulunması gerektiğini, Yasal Mevzuatta alacaklının borçlunun iflas ettiğini öğrenir öğrenmez bu durumu derhal kefillere bildirmesi gerektiğinden işbu süreç içerisinde doğacak zararlardan bahisle alacaklı kefile başvurma hakkını kaybedeceklerini, dava konusu olayda ise davacı tarafça müvekkiline karşı herhangi bir bildirimde bulunulmadığını,
Davacı taraf alacak iddiasını ispatlamakla yükümlü olup davacı tarafından soyut beyanlar dışında mevcut halde Mahkeme dosyasına sunulan hukuken denetlenebilirliği olan herhangi bir somut bilgi veya belge sunulmadığını belirterek ;
Davacı tarafından haksız ve kötü niyetli şekilde açılan işbu davanın reddine,davacı tarafın asıl alacak tutarının %20’nden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf tahmiline bırakılmasına, karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık mahkememiz 12/12/2022 tarihli ön inceleme duruşmasında İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün…E. dosyasındaki itirazın 3.761.803,00 TL üzerinden iptali ile takibe konu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar istemi konusunda olduğu, takibin dayanağının genel kredi sözleşmesi ve kat ihtarı ayrıca temlik sözleşmesi olduğu şeklinde tespit edilmiştir.
Hâkimler ve Savcılar Kurulu Başkanlığı’nın 25.11.2021 karar tarihli ve 1232 karar nolu kararıyla; Finans ile ilgili açılacak davalara bakacak mahkemeler nezdinde ihtisas mahkemelerinin belirlenmesi hususu görüşülerek, 26.09.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un 5. maddesinin beşinci fıkrasında, özel kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı takdirde ihtisaslaşmanın sağlanması amacıyla, gelen işlerin yoğunluğu ve niteliği dikkate alınarak daireler arasındaki iş dağılımının Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından belirlenebileceğinin düzenlendiğini, asliye ticaret mahkemelerine gelen işlerin vasıf ve mahiyeti itibarıyla çeşitli olması, bu çerçevede finans davalarının yoğunluğu ve niteliklerinin farklı olması göz önünde bulundurularak, gerek uygulama birliğinin sağlanması, gerekse etkinlik ve verimliliğin artırılması ile ihtisaslaşmanın önemi nazara alınarak, finans davalarında iş dağılımı bakımından iki veya daha fazla dairesi bulunan mahallerde ihtisaslaşmaya gidilmesinde fayda olacağının değerlendirildiği, kanuni düzenlemelerden ya da Hâkimler ve Savcılar Kurulunun kararlarından kaynaklı olarak, asliye ticaret mahkemesinin hangi dairelerinin iflâs ve konkordato, deniz ticareti ve deniz sigortaları gibi davalar dolayısıyla gelecek işlere ilişkin ihtisas mahkemesi sıfatıyla bakacağı gözetilerek, aynı dairelerde iş yoğunluğu oluşmaması bakımından finans davalarına olabildiğince farklı dairelerde bakılmak üzere ihtisas mahkemeleri belirlenmiştir.
Bu itibarla; …
5) 21.11.2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’ndan, …
Kaynaklanan ve asliye ticaret mahkemesinin görev alanına giren ticari davalara ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı kapsamında gelecek işlere; …
f) Yirmi veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6, 7, 8 ve 9 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına, Karar verilmiştir.
HSK Başkanlığı’nın 25.11.2021 tarihli ve 1232 sayılı kararı gereğince ; Davanın 12/08/2022 tarihinde açılmış olması nedeniyle dava dosyasında mahkememizin görevsizliğine, dava dosyasının İstanbul 6, 7, 8 ve 9 numaralı Asliye Ticaret Mahkemeleri’nden birine tevzii edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri tevzii bürosuna gönderilmesine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı varlık şirketi harçtan muaf olduğundan bu konudaki ara karardan dönülmesine
2-HSK Başkanlığı’nın 25.11.2021 tarihli ve 1232 sayılı kararı gereğince ; Davanın 12/08/2022 tarihinde açılmış olması nedeniyle dava dosyasında mahkememizin görevsizliğine,
Dava dosyasının İstanbul 6, 7, 8 ve 9 numaralı Asliye Ticaret Mahkemeleri’nden birine tevzii edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri tevzii bürosuna gönderilmesine
3-Görevsizlik kararına karşı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli İstanbul 6, 7, 8 ve 9 numaralı Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
4-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli İstanbul 6, 7, 8 ve 9 numaralı Asliye Ticaret Mahkemeleri’nden birine tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu’na GÖNDERİLMESİNE,
5-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
6-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
Dair Taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinafı kabil olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 12/12/2022
Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır