Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/216 E. 2023/704 K. 18.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/216 Esas
KARAR NO:2023/704

DAVA :Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:21/03/2020
KARAR TARİHİ:18/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Müvekkilin …, … şubesi, keşide yeri İstanbul, keşide tarihi 31.03.2019 olan, 55.000 TL tutarındaki çeki keşideciden alarak, aralarındaki ticari ilişki kapsamında davalı alacaklıya ciro ettiğini, çekin vadesinde ödenmemesi üzerine, davalı taraf her ne kadar ….İcra Müdürlüğü. …/ … Esas dosyasından takip başlatmış ise de, yasal süresi içinde yaptığımız itiraz sonucu yetkisizlik kararı alındığını, dava konusu çek aradaki ticari ilişki kapsamında, lehtar müvekkilim tarafından, davalı alacaklıya ciro ettiğini, Bu nedenle gerek dava konusu çek, gerek buna ilişkin ödemeler, gerekse sair hususlar, lehe ve aleyhe karşılıklı borç-alacak kaydı olarak ticari defterlerimizde kayıtlı olduğunu, 31.12.2019 mali yılını 240.895,41 TL alacaklı olarak kapattığını, karşılıksız çıkan dava konusu 55.000 TL çek ile yine karşılıksız çıkan ve halen davalı yanın elinde bulunan dava dışı 75.000 TL karşılıksız çek bedellerinin. 240.895, 41 TL tutarındaki bu alacağımızdan mahsup edilmesi gerekeceğini, Bu takas mahsup işlemi yapıldığında, müvekkilimin dava konusu 55.000 TL (dolayısıyla dava dışı 75.000 TL) karşılıksız çekten dolayı borcu olmadığı gibi, üzerine 110.895, 41 TL alacaklı kaldığını, Bununla birlikte, davalı taraf bankanın ödemekle yükümlü olduğu asgari tutarı (2.030 TL) tahsil ettiğini, ayrıca cebri icra esnasında müvekkilimden 10.000 TL ve 1.000 TL olmak üzere ödeme alındığını, Bunların da lehimize alacak kaydı olarak girilmesi gerektiğini, muavin defter sonucunda, 2020 yılı alacak rakamının 123.925,41 TL olduğunu, Bu bağlamda 55.000 TL çeke dayalı menfi tespit istemi yanı sıra, 123.925, 41 TL tutarında fazla alacağın, ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsilini, bilirkişi marifetiyle ticari defterler üzerinde yapılacak karşılaştırma ve tespitlerden sonra belirlenecek olan alacak rakamı üzerinden harcı ikmal edilmek üzere, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları da saklı kalmak kaydıyla, 123.925, 41 TL alacağın tahsili hakkındaki dava şimdilik kısmi dava olarak açıldığını, müvekkilin davalıya borcu olmadığı halde, davalı tarafın mükerrer tahsilat yapmak üzere takibe giriştiğini, çekin keşide ve ödeme yeri ile borçluların ve hatta alacaklının yerleşim yerinin Bursa’yla bir ilgisi olmadığını, haciz esnasında, yetki ve esasa ilişkin itirazlarımız tutanağa bağlandığı halde, davalı taraf müvekkilimin üretim hattını oluşturan makine ve ekipmanı üzerinde haciz ve muhafaza uygulamakta ısrarcı olduğunu, haciz ve muhafazanın haksız olduğu tescillendiğini, Bu nedenle, muhafaza tarihiyle, müvekkilimin üretime başlayacağı tarih arasında geçecek süre boyunca, aylık 35.000 TL sabit gider müvekkilimin cebinden ödendiğini, Ayrıca müvekkilim sabit giderler düşüldükten sonra kalan aylık 15.000 TL net işletme kârından da mahrum kaldığını, Keza müvekkilim makinalarını geri almak ve yeniden kurmak için, yediemin, nakliye, hamaliye ve montaj ücreti ödemek zorunda kalacağını, Buna ilişkin geri alma zamanı ve masrafları henüz belirsiz olduğundan aleyhine yapılan haksız haciz ve muhafaza nedeniyle iş yeri çalışanları, komşuları, piyasası ve ailesi nezdinde manevi yıkıma uğradığını, itibarlı bir tacir olduğunu, itibar kaybına uğradığı kişi ve firma sayısı, davalı tarafın göz göre göre sergilediği tutum ve işin niteliği dikkate alındığında, en az 50.000 TL manevi tazminat talebi ile kesin rakamı bilirkişi marifeti ve mahkemenin takdiriyle tespit edilebileceği üzere, 250.000 TL’ye ulaşacağı tahmin edilen maddi zararla birlikte, 50.000 TL manevi zarar talep edilerek bilgileri verilen 55.000 TL çek hakkında, İİK 72/11 kapsamında % 15 teminat mukabili ihtiyati tedbir kararı verilmesini, Aynı çek hakkında müvekkilimin borçlu olmadığının tespitine ve çekin davalıdan alınarak müvekkilime iadesini, İhtiyati tedbir kararının İİK 72/11 kapsamında verilmemesi halinde, davalı aleyhine % 20’den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatını, 123.925, 41 TL fazla alacağın ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari temernit faiziyle birlikte davalıdan tahsilini, En az 250.000 TL maddi, 50.000 TL manevi tazminatın, zarar tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte tazmini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, Davanın, HMK m. 110 gereğince müvekkil şirketin yerleşim yeri olan Ankara Mahkemelerinde açılması gerektiği açıklamamıza zeval getirmemekle birlikte, söz konusu davanın davacının iddia etmiş olduğu üzere 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 72. Maddesi gereğince açılmış bir menfi tespit davasından ibaret olduğu kabul edilse dahi mahkemenizin yetkili olması yine mümkün olmayacağını, Davacının alacaklı olduğu iddiası yersiz olduğunu, Davacının, müvekkil ile yapmakla olduğu ticari işler nedeniyle müvekkilin alacaklı değil borçlu olduğunu iddia etmesi maddi gerçeklerden uzak bir durum olduğunu, Davacının müvekkil şirkete herhangi bir bildirimde bulunmaksızın 17.02.2020 tarih, … numaralı 8.333,16 TL bedelli, 17.02.2020 tarih, … numaralı 24.190,00 TL bedelli, 17.02.2020 tarih, … numaralı 29.500,00 TL bedelli e-faturalar gönderildiğini ancak söz konusu faturalara ilişkin olarak taraflar arasında yapılmış herhangi bir ticari faaliyet bulunmadığını, Davacının, olmayan bir borç yaratmaya yönelik gerçekleştirmiş olduğunu ve dürüstlük kuralına uymayan bu davranışına karşı müvekkil tarafından ihtarname gönderildiğini, Davacının ödemesini yapmamış olduğu 55.000 TL tutarındaki çeki müvekkilin sözde borçlarına yönelik olarak takas mahsup ettiğini söylediğini, Müvekkilin, davacıya herhangi bir borcu olmadığını ancak borcu olduğu kabul edilse dahi söz konusu mahsup işleminin müvekkilin rızası olmaksızın yapılması mümkün olmadığını, Bu hususla müvekkile herhangi bir bildirimde bulunulmadığını, müvekkilin davacıya herhangi bir borcu olmadığını, Söz konusu ilişkinin borçlu tarafı davacı yan olduğunu, Borcunu ifa etmeyen bir borçlunun bu sebeple karşılaşmış olduğu haciz nedeniyle zarara uğradığını iddia etmesi yersiz olduğunu, Hem maddi hem de manevi tazminat talebi açısından borçlunun borcunu ifa etmemesinden kaynaklandığını, yukarıda açıklanan ve sayın mahkeme tarafından re’sen dikkate alınacak sebepler gereğince Dosya hakkında görevsizlik kararı verilerek görevli mahkemeye gönderilmesini, aks kanaatte ise dosya hakkında yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili Ankara Mahkemelerine gönderilmesini, Davacının tüm taleplerinin reddini talep etmiştir.
DELİLLER
Dava dosyasına ekli davaya konu 55.000,00 TL. bedelli çek incelendiğinde, 55.000,00 TL … Bankası … Şubesi 30/09/2019 vade-… nolu Çekin … tarafından davacı firma … … Nakl.İnş.San.vc Tic. Ltd.Şti.ne keşide edildiği, tarafların ticari defter kayıtlan ve beyanlarından davacı firma tarafından cirolanarak davalı … … …. Elek. İnş. Teks. Pazl. San.Tic.Ltd.Şti.ne verildiği, Davacının ticari defterlerinde çekin 25.04.2019 tarihinde davalı firma cari hesabına 55.000,00 TL BORÇ kaydedildiği, Davalının ticari defterlerinde çekin ise 01.08.2019 tarihinde davacı firma hesabına 55.000,00 TL ALACAK kaydedildiği anlaşılmıştır.
İş bu çekin ödenmemesi nedeniyle davalı tarafından 22/11/2019 tarihinde T.C. …. İcra Dairesi … Esas kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile yapılarak Takipte Ödeme Emri ile 52.970,00 TL Asıl Alacak, 1.441,59 TL değişen oranlarda avans faizi, 5.500,00 TL çek tazminatı ve avukatlık ücreti vb.icra masrafları ile toplamda 60.800.00 TL üzerinden takibe girildiği, Davalı tarafından (T.C. …. İcra Dairesi … Esas dosyasına mahsuben Teslim Alan avukatı alacaklı Av…. açıklamalı) 14/02/2020 tarih … nolu Tahsilat Makbuzu ile 3.000 BGN (Bulgar Levası) ve 14/02/2020 tarih 000002 nolu Tahsilat Makbuzu ile 100 TL. alacaklı vekili Av….’ya ödeme yapıldığı anlaşılmıştır.
Alınan 01/11/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle, Davacının davaya konu ettiği davalıdan 123.925,41 TL cari hesap alacağın olduğu iddiasının davacının kendi ticari defter kayıtları ile uyumlu olmadığı, Davaya konu çek yönüyle dosya tetkik edildiğinde Davalı … …’ün yevmiye kayıtlarına göre, davaya konu çekin ödenmediği ve davalı ticari defter kayıtlarında davacıya 76.825,80 TL. borcundan ödenmeyen çek tutarı 55.000,00 TL tutarı düşüldüğünde dahi davacıya 21.825,80 -TL. borcu kalacağından, davacıdan cari hesap alacağı olmamasına rağmen, farklı bir ifade ile davacıya boru rağmen 30/09/2019 vade-… nolu 55.000,00 TL.lik çek nedeniyle davacı … şirket aleyhine takip başlattığı kanaatine varıldığını, Davacının davaya konu çekin icra takip dosyasına konu edilmesi nedeniyle14/02/2020 tarihli T.C. …. İcra Dairesi … Esas dosyasına mahsuben alacaklı avukatı Teslim Alan Av…. açıklamalı tahsilat makbuzları ile davalı firmaya 3.000 BGN (Bulgar Levası) Türk Lirası karşılığı (TCMB Döviz satış kuru ile 1 BGN = 3,3734 TL=) 10.120,20 TL + ve 100 TL. toplamda 10.220,20 TL.yi davalı vekiline ödendiğinin anlaşıldığı, Davacı vekilinin ticari defterlerine kayıtlı olmayan ancak alacak hesabına dahil ettiği 11.12.2019 tarihli 40.000 TL bedelle araç satışı ile davalının borçlandırılması hususu tetkik edildiğinde; hem kendi ticari defter kayıtlarında vc hemde davalının ticari defter kayıtlarında bulunmayan, satış faturası kesmediği, davacının ticari defterlerinde aktifinde yer almayan farklı bir ifade ile mülkiyeti kendinde bulunmayan söz konusu taşıtı nasıl davalıya sattığı hususunun anlaşılamadığı, Muhasebe yönüyle de satılan aracın faturası aracın sahibi tarafından 213 sayılı V.U.K 227.mad. ve 229 mad. gereğince satış faturasını alıcıya kesilerek ticari defterlerine kaydetmesi vede vergi dairesine verilen hem Kdv beyannamesine hemde geçici ve kurumlar vergisi beyannamesiyle beyan etmesi gerekeceğinden, davacının aktifine kayıtlı olmayan araç nedeniyle davalı firmadan 40.000,00 TL talep etmesinin vede bu tutarda davalı firmayı borçlandırmasının muhasebe yönüyle de uygun olmadığını belirtmiştir.
Alınan 16/03/2023 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle, Davalı … … davacıdan cari hesap alacağı olmamasına hatta davacıya BORÇ kaydı olmasına rağmen 30/09/2019 vade-… nolu 55.000,00 TL.lik çek nedeniyle davacı aleyhine takip başlattığı kanaatin geçerliliğini koruduğu, Davacının davaya konu takipteki çek nedeniyle 14/02/2020 tarihli T.C. …. İcra Dairesi … Esas dosyasına mahsuben alacaklı avukatı Teslim Alan Av…. açıklamalı tahsilat makbuzları ile davalı firmaya 3.000 BGN (Bulgar Levası) Türk Lirası karşılığı (TCMB Döviz satış kuru ile 1 BGN = 3,3734 TL=) 10.120,20 TL + ve 100 TL. toplamda 10.220,20 TL.yî davalı vekiline ödendiği, Kök rapora ek olarak, yukarda raporda tetkik edildiği üzere, davacının davaya konu çek nedeniyle davalıya asgari çek tutarı 2.030 TL ön ödemesi olduğuna kanaatine varıldığı. Hem davacının ticari defter kayıtlarında vc hemde davalının ticari defter kayıtlarında bulunmayan, satış faturası kesmediği, davacının ticari defterlerinde aktifinde ver almayan mülkiyeti kendinde bulunmayan 11.12.2019 tarihli belgede 40.000 TL bedelle aracı davalıya sattığı vc bu tutarda davalıdan ALACAKLI olmasının, muhasebe ilke vc esasları yönünden uygun olmayacağı yönündeki kök raporun geçerliliğini koruduğunu, bu hususta dosyaya sunulan belgenin delil ve hukuki niteliğinin mahkeme emrinde olduğunu, Davacının davalı … …’e 2020 yılındaki kestiği 3 adet (e-Arşiv Fatura) mal satış faturasını ticari defterlerine kaydettiği ve bağlı olduğu vergi dairesine beyan ettiği, ancak davalı … …’ün bu faturaları vergi dairesine beyan etmediği söz konusu bu faturalar üzerinde irsaliye tarih ve nosunun yazılı olduğu, ancak dosyaya fiziken sunulmuş irsaliyelerin bulunmadığı, faturalardaki miktar ve cinsi yazılı “örn .galvaniz ağırlık, korkuluk ayak, kablo, fleksibel kablo takozu, elemas otomatik kat kasası, … otomatik kabin kapış vb.'” malların davalıya teslim edildiği ve faturalarda yazılı ve “depolama Hizmeti, Hamaliye ve Depolama vb” hizmetin davalıya verilmiş olduğuna dair dosyada İRSALİYE sunulmadığından, farklı bir ifade ile faturalarda belirtilen mal ve hizmetlerin nerede, kime teslim edildiğine dair şüpheden uzak, tereddütsüz doğrulamaya imkan sunacak davalı firma kaşe imzalı SEVK İRSALİYELHRİ vb davacı tarafından dosyaya sunulmadığından, davacının 2020 yılında davalıya kestiği iş bu 3 adet fatura toplamı 62.023,16 TL. davacının alacağına ilave edilmesi gerekeceği hususunda bir tespit olmadığı, Netice itibariyle tüm dosya kapsamı ve tarafların incelemeye sundukları ticari defter kayıtları, ticari bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde; (Fazla alacak talebi bakımından) haksız haciz iddiası nedeniyle uğramış olduğu bir maddi zarar miktarı bulunup bulunmadığının dosyadaki bilgi ve belgelere göre değerlendirildiğinde bu yönde tespitimizin hukuki ve nihai değerlendirmesi Sayın Mahkemenizin emrinde olmak üzere; Davacının 30/09/2019 vadc-… nolu 55.000,00 TL.lik çek nedeniyle borçlu olmadığı, bu çek nedeniyle borcu olmamasına rağmen ödediğini asgari çek tutarı 2.030 TL + dosvava makbuzlar karşılığı ödediği toplam 10.220.20 TL toplamı= 12.250,02 TL kadar fazla ödemeden kaynaklı mali yönden zararı olduğu belirtilmiştir.
Davacı vekili 16/05/2023 tarihli ıslah dilekçesi ile fazla alacağına ilişkin talebini 136.098,16 TL, maddi tazminata ilişkin 250.000 TL olan talebinin 50.000 TL olarak ıslah etmiş ve harçlandırmıştır.
GEREKÇE
Uyuşmazlığın, çekten kaynaklı menfi tespiti istemi ile davacının davalıdan alacaklı olduğu iddiası üzerinden davalının fazla tahsil ettiği bedel ile haksız yere uygulanan haciz ve muhafaza işlemi nedeniyle davacının maddi ve manevi tazminat istemi noktasında toplandığı tespit edilmiştir.
Davacının talepleri yönünden yapılan incelemeler sonucu, Davalı … …’ün yevmiye kayıtlarına göre, davaya konu çekin ödenmediği ve davalı ticari defter kayıtlarında davacıya 76.825,80 TL borcundan ödenmeyen çek tutarı 55.000,00 TL tutarı düşüldüğünde dahi davacıya 21.825,80 -TL borcunun kaldığı tespit olunmakla davacıdan cari hesap alacağı olmamasına rağmen 30/09/2019 vade-… nolu 55.000,00 TL.lik çek nedeniyle davacı şirket aleyhine takip başlattığı kanaatine varılarak davacının iş bu çek nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, fazla alacağın tahsili istemli talebe ilişkin ise yine yapılan incelemeler sonucu davalı ticari defter kayıtlarında davacıya 76.825,80 TL. borcundan ödenmeyen çek tutarı 55.000,00 TL tutarı düşüldüğünde davacıya 21.825,80 -TL. borcu kaldığı tespiti ile davacının alacak talebi bu miktar üzerinden kabul edilmiştir.
Yine davacının haksız yere uygulanan haciz ve muhafaza işlemi nedeniyle davacının maddi ve manevi tazminat istemi hususunda, alınan bilirkişi raporu uyarınca Davacının 30/09/2019 vadc-… nolu 55.000,00 TL.lik çek nedeniyle borçlu olmadığı tespiti ile bu çek nedeniyle borcu olmamasına rağmen ödediğini asgari çek tutarı 2.030 TL ile makbuzlar karşılığı ödediği toplam 10.220.20 TL toplamı 12.250,02 TL kadar fazla ödemeden kaynaklı mali yönden zararı oluştuğu kanaati ile bu miktar üzerinden maddi tazminat talebinin kabulü ile ( Hem davacının ticari defter kayıtlarında hemde davalının ticari defter kayıtlarında bulunmayan, satış faturası kesmediği, davacının ticari defterlerinde aktifinde ver almayan mülkiyeti kendinde bulunmayan 11.12.2019 tarihli belgede 40.000 TL bedelle aracı davalıya sattığı ve bu tutarda davalıdan alacaklı olduğu iddiası açıklanan nedenler uyarınca kabul edilmeyerek ve yine Davacının davalı … …’e 2020 yılındaki kestiği 3 adet (e-Arşiv Fatura) mal satış faturasına ilişkin dosyaya fiziken sunulmuş irsaliyelerin bulunmadığı, faturalardaki miktar ve cinsi yazılı malların davalıya teslim edildiğine ve faturalarda yazılı hizmetin davalıya verilmiş olduğuna dair dosyada ispata dair belge bulunmadığından , davalıya kestiği iş bu 3 adet fatura toplamı 62.023,16 TL davacının alacağına ilave edilmeyerek ) karar verilmiş, son olarak davacı her ne kadar manevi tazminat isteminde bulunmuş ise de; Haksız haciz nedeniyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için davalının kötüniyetinin ve ağır kusurunun varlığı ile davacının kişilik haklarının zedelenmesi gerekli olup bu durumun ispatına dair dosyada bir delilin bulunmadığı anlaşılmakla (Yargıtay 4.HD.E:2016/3332; K:2018/1914; T:15.03.2018) manevi tazminat için gereken koşullar oluşmadığından İş bu sebeple manevi tazminat istemin reddi ile davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
….İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasına konu olan 30/09/2019 tarihli … seri nolu … bankası … şubesi- 55.000 TL bedelli çek yönünden davacı/borçlu tarafın davalı/alacaklı tarafa borçlu olmadığının TESPİTİNE,
55.000,00 TL’nin %20’si oranında kötü niyet tazminatının davalı/alacaklı taraftan alınarak davacı/borçlu tarafa verilmesine,
2- Davacının alacak talebi bakımından talebinin KISMEN KABULÜ ile, hesaplanan 21.825,80 TL bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının haksız haciz nedeniyle uğranılan zarara yönelik maddi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile, hesaplanan 10.250,20 TL bedelin 14/02/2020 ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacının manevi tazminat talebinin REDDİNE,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 6.084,76-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 5.140,37-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 14.252,13-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 59.563,10-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200-TL nispi vekalet ücretinin (manevi tazminat bakımından) davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan başvurma harcı, peşin harç, bilirkişi ücreti ve posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 7.239,59-TL yargılama giderinin kabul ret oranına göre 1.281,40 TL sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Zorunlu arabuluculuk ücreti olarak Bakanlık tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-HMK.nun 333 (1) maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası resen mahkememizce taraflara iadesine
Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 18/07/2023

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza