Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/209 E. 2020/502 K. 24.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/209 Esas
KARAR NO : 2020/502
DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2018
KARAR TARİHİ : 24/09/2020

Mahkememizde görülen Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA / Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Müvekkili tarafından 17.08.2015 tarihinde davalı bankanın … şubesine imza mukabili elden verilen yazılı ödeme talimatı ile müvekkilinin şube nezdindeki … no’lu vadesiz ticari mevduat hesabından 2.159.695,84-TL’nin alınarak nisan-haziran 2015 kurumlar vergisi ödemesi olarak … Vergi Dairesi’nin ( … ) sayılı hesabına havale yapılmasının istendiğini
Davalı bankanın talimata ve şirket hesabında yeterli bakiye olmasına rağmen, verilen talimatı gerçekleştirmediğini, davalı bankanın ödemeyi ve talimatı bir gün gecikme ile, 18.08.2015 tarihinde, 1.010,56 TL gecikme zammı ile birlikte ilgili vergi dairesi hesabına aktardığını,
Gecikmenin davalı banka kusurundan kaynaklanması nedeniyle müvekkili tarafından ödenmek zorunda kalınan 1.010,56 TL tutarındaki gecikme zammının, davalı banka tarafından, 18.11.2015 tarihinde “ref.80330 vergi telafi cost” açıklaması ile müvekkili şirketin hesabına iade edildiğini,
Müvekkili şirketin vergi mevzuatından kaynaklanan her hangi bir hata, gecikme veya kusuru olmamasına rağmen, tamamen davalı bankanın kusur ve hatasından kaynaklanan 1 günlük geç ödeme nedeniyle 2017 kurumlar vergisi beyannamesinde beyan ettiği 9.247.987,44 TL tutarındaki kurumlar vergisi üzerinden %5 vergi indirimi hesaplanmadığını 9.247.987,44-tlx 0,05= 462.399,37 TL vergi indiriminden faydalanamadığını , bu tutarı vergi dairesine ödemek zorunda kaldığını,
Bu tutarın iadesi için 11.06.2018 tarihinde ilgili vergi dairesine başvuru yapıldığını, vergi dairesinin 21.09.2018 tarihli yazısı ile davalı bankanın kusurundan kaynaklanan 1(bir) günlük geç ödeme gerekçe gösterilerek müvekkiline iade yapılmadığının açıklandığını,
… Noterliği’nin 13.11.2018 tarih ve ( … ) yevmiye numaralı ihtarı ile söz konusu tutarın müvekkiline ödenmesinin davalı bankadan talep edildiğini, davalı bankanın 28.11.2018 tarih ve ( … ) yevmiye numaralı cevabi ihtarı ile talebi reddettiğini belirterek;
fazlaya ilişkin her türlü dava ve talep hakları saklı kalmak üzere; davanın kabulü ile davalı bankanın kusur ve/veya ihmalinden kaynaklanan nedenlerle vergi dairesine ödenmek zorunda kalınan 462.399,37 TL zararın ve zarar tutarının öğrenildiği beyanname tarihi olan 24.04.2018 tarihinden işleyecek en yüksek mevduat faiz tutarı ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkil şirkete ödenmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davacı tarafından 17.08.2015 tarihinde davalı bankanın Pendik E-5 Şubesine yazılı ödeme talimatı ile hesaplarından Nisan Haziran 2015 Kurumlar Vergisi Ödemesi olarak … Vergi Dairesinin hesabına havale yapılması talimatı verdiklerini, davalı banka tarafından 17/08/2015 tarihli talimata rağmen ilgili ödemenin 18/08/2015 tarihinde gecikme zammı ile birlikte Vergi Dairesinin hesaplarına aktarıldığını, yine davalı bankanın 18/11/2015 tarihinde vergi telafi ücreti açıklaması ile oluşan gecikme zammını şirkete iade ettiklerini, davalı bankanın kusuru sebebiyle 2017 yılına ait kurumlar vergisinden %5’lik vergi indiriminden faydalanamadıklarını iddia ederek, uğradıklarını belirttikleri zararın tazmini için işbu davayı açtığını, iş bu sebeplerle yetkisizlik kararı verilerek, dosyanın yetkili İstanbul Mahkemelerine gönderilmesini, alacağın zaman aşımına uğramış olması sebebiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine, davacı şirketin kusurlu olması ve kötü niyetli olması sebebiyle %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, davanın reddine karar verilerek yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
Dava … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/… esas sayılı dava dosyasında açılmıştır.
Davalı tarafın yetki itirazı 06/11/2019 tarihli ön inceleme duruşmasında kabul edilmiş, dava dosyası mahkememize gelmiştir.
Yetkisiz mahkemede yapılan ön inceleme duruşmasında taraflar arasındaki uyuşmazlık; “ticari müşteri sözleşmesi gereğince davacıya ait 17/08/2015 günlü, Nisan-Haziran 2015 dönemine ait kurumlar vergisi borcunun … Vergi Dairesi Müdürlüğü hesabına yapılması hususunda verilen faks talimatına rağmen havalenin 1 gün sonra yapılması sebebiyle davacının 2017 yılına ait kurumlar vergisi borcundan % 5 vergi indirimi yapılmaması sebebiyle davacının 9.247.987,44 TL vergi borcundan % 5 olmak üzere 462.399,37 TL vergi indirimi yapılmamasından dolayı davalının verilen faks talimatına göre bir kusurunun olup olmadığı, davacının faks talimatına ödenmesi talimat edilen vergiye dair vergi tahahhuk fişini eklemesi gerekip gerekmediği, vergi taahhuk fişi veya numarası olmaksızın davacının talimatı gereğince davalı bankanın bu havaleyi vergi dairesi hesabına göndermesinin vergi usul kanunu ile mali mevzuat açısından mümkün olup olmadığı, davacının zararının oluşup oluşmadığı, zarar var ise ne kadar olduğu, zarar var ise davacının 2017 yılına ait kurumlar vergisi beyannamesini vermiş olduğu 24/04/2018 tarihine göre faiz talebinde bulunup bulunamayacağı” şeklinde tespit edilmiştir.
Dosya içine tarafların bildirdiği deliller toplanmıştır. … Noterliği’nin 13.11.2018 tarih ve (…) yevmiye numaralı ihtarı, davalıya 14/11/2018 de tebliğine ilişkin tebliğ şerhi, davalı banka kayıtları, dava dışı … Vergi Dairesi kayıtları ve vergi dairesinin 21.09.2018 tarihli yazısı ,müzekkere cevapları alınmıştır.
… Bankasının … şubesine ait 06/03/2019 tarihli müzekkere cevabını incelenmesinde; … San. Tic. A.ş’nin Nisan-Haziran 2015 dönemine ait kurumlar vergisi olan 2.159.695,84 TL’nin ödenmesi ile ilgili 17/08/2015 tarihinde talimatının mevcut olduğu, talimatın ekinde vergi tahakkuk fişi numarasının gönderilmemesi nedeniyle ödemenin yapılamadığını, 17/08/2015 tarihinde firma, banka tarafından aranarak ve ekte yer alan tahakkuk fişini davacı tarafından 18/08/2015 tarihinde bankaya ilettiğini, akabinde hemen ödemenin gerçekleştiği, … San. Tic. A.ş’nin hesabında yeterli bakiyenin mevcut olduğu konusunda bilgi verdiği görülmüştür.
… Vergi Dairesinin 03/04/2019 tarihli müzekkere cevabının incelenmesinde; … San. Tic. A.ş’ ye 2017 T. Yılı Kurumlar Vergisi üzerinden vergi indirimi uygulanmadığını, gelir vergisi kanunun mükerrer 121.maddesinde düzenlenen % 5 vergi indiriminden yararlanmak için ilgili ödeme beyannamelerinin kanuni süresi içerisinde verilmiş ve bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin de kanuni süresi içerisinde ödenmiş olması şartını ihlal etmiş olmasından dolayı vergi indiriminden faydalanamadığı, 2017 T. Yılı Kurumlar Vergisi beyannamesinde gelir vergisi kanunun mükerrer 121. maddesinde düzenlenen % 5 vergi indirimi uygulanmış olsaydı 462.399,37 TL tutarında vergi indiriminden faydanalanacağını, mükellef kurum 2015/4-6 dönemine ait 2.159.649,04 TL kurum geçici vergisi 16,90 TL, damga vergisi 29,90 TL olmak üzere toplam 2.159.695,84 TL’yi 17/08/2015 tarihinde ödemesi gerekirken 18/08/2015 tarihinde 1.010,56 TL gecikme zammı ile birlikte ödemiş olduğu beyan edilmiştir.
Mahkememizce Emekli Sayıştay denetçisi bilirkişi … , Emekli Bankalar Başmurakıbı bilirkişi … ‘dan davacının ödediği fazla miktar nedeniyle davalının sorumluluğu konusunda banka kayıtları ve vergi dairesi kayıtları üzerinde inceleme yaparak bilirkişi raporu alınmıştır. Alınan 26/08/2020 tarihli bilirkişi raporunda yapılan tespitler mahkememizce benimsenmiştir.
Davalı vekilince heyetin iki kişiden oluşması nedeniyle HMK 267 mad gereğince itirazda bulunulmuş ise de; alınan bilirkişi raporunda bilirkişilerin oybirliği ile kanaat bildirmeleri, davalı banka vekilinin bilirkişilerin belirlenmesine ilişkin mahkememiz tensip tutanağının tebliğine rağmen itiraz etmemiş olması, bilirkişi raporu ibraz edildikten sonra itirazda bulunulması dikkate alınarak iyiniyet kuralına uygun bulunmayan itiraz kabul edilmemiştir.
Tüm dosya kapsamına göre :
Taraflar arasında yapılan Ticari müşteri sözleşmesinin 98 maddesinde sözleşmeden kaynaklanacak uyuşmazlıklarda yetkili mahkemenin İstanbul (Çağlayan) Mahkeme ve İcra Daireleri olduğu, İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/… esas sayılı dosyasında verilen yetkisizlik kararının taraflarca istinaf edilmeyerek kesinleştiği ve mahkememizin yetkisinin taraflarca kabul edilerek kesinleştiği tespit edilmiştir.
Davalı banka zamanaşımı itirazında bulunmuş ise de; davacının zararı 24/04/2018 tarihinde vergi dairesini beyanname verilmesi suretiyle öğrendiği, dava tarihinin 28/12/2018 olduğu TBK 72 gereğince dava tarihi itibariyle öğrenmeden itibaren 2 yıl ve haksız eylemin gerçekleştiği 18.08.2015 tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı sürelerinin dolmadığı anlaşılmış, davalının zamanaşımı itirazı kabul edilmemiştir. Ancak mahkememiz kısa kararına, zamanaşımı itirazının reddine ilişkin bölümün yazılmadığı gerekçeli kararın yazımı sırasında fark edilmiş HMK 304-306 maddesi gereğince bu husus gerekçeli karar yazılırken düzeltilmiştir.
Davalı bankanın 18/08/2015 tarihinde gerçekleşen talimata aykırı işlem nedeniyle doğan davacı zararını; 18.11.2015 tarihinde “ref … vergi telafi cost” kaydı ile ihtirazi kayıt koymaksızın ödediği, böylece yapılan haksız fiilde %100 oranında kusurunu kabul ettiği ,bu kabul sonucu olarak;
… Vergi Dairesinin 21/09/2018 tarihli yazısı ile davacının 2017 yılına ait kurumlar vergisi borcundan % 5 vergi indirimi yapılmaması sonucu doğan 462.399,37 TL zararından da davalı bankanın %100 oranında sorumlu olacağı sabit bulunmuştur. Ancak mahkememiz kısa kararına maddi hata ile 462.389,37 TL yazıldığı gerekçeli kararın yazımı sırasında fark edilmiş HMK 304 maddesi gereğince bu maddi hata gerekçeli karar yazılırken düzeltilmiştir.
Davalı bankanın; … Noterliği’nin 13.11.2018 tarih ve ( … ) yevmiye numaralı ihtarını 14/11/2018 tarihinde tebliğ aldığı, ihtarda verilen 5 iş günlük sürenin sonunda davalının 21/11/2018 tarihinde temerrüde düştüğü anlaşılmıştır. Ancak mahkememiz kısa kararına maddi hata ile 20/11/2018 yazıldığı gerekçeli kararın yazımı sırasında fark edilmiş HMK 304 maddesi gereğince bu maddi hata gerekçeli karar yazılırken düzeltilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1- 462.399,37 TL nin 21/11/2018 tarihinden itibaren en yüksek mevduat faiziyle davalıdan alınıp davacıya verilmesine
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 31.586,50-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 7.896,63-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 23.689,87-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 40.169,97 -TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvuru harç , 7.896,63 TL peşin harç, 1.791,95 TL yargılama gideri ( bilirkişi ücreti, tebligat, müzekkere gideri olmak üzere ) olmak üzere toplam 9.724,48 -TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK 333 (1) maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası talep halinde taraflara iadesine,
Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul BAM da istinaf yolu açık olmak üzere, verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.24/09/2020

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır