Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/208 E. 2021/146 K. 19.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/208 Esas
KARAR NO : 2021/146
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/03/2020
KARAR TARİHİ : 19/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Davalı … …’in müvekkili olan bankanın … numaralı müşterisi olduğunu, davalı/borçlunun başvurusu üzerine müvekkili olan banka ile davalı arasında 24.10.2016 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığını, sözleşme akabinde de davalıya kredi kullandırıldığını, davalının kullandırılan kredinin taksitlerini ödemekten imtina ettiğini, kredinin ödenmemesi üzerine davaya 11.12.2018 tarih ve … barkod nolu ihtarname keşide edilerek borcun ödenmesi istendiğini hesap kat ihtarının tebliğine rağmen borcun geri ödemesi yapılmadığından temerrüde düştüğünü, … . İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, davalının takip konusu alacağa haksız olarak itirazda bulunduğunu beyanla, itirazın iptaline ve takibin aynen devamına, Müvekkili Bankanın davalı ile ilgili kayıtları karşısında, yapılan itirazın haksız ve kötüniyetli olduğu sabit olduğundan, davalının % 20 İcra inkâr tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesi özetle; Dosya incelemesinde davalının cevap dilekçesi vermediği anlaşılmıştır.
GEREKÇE:
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
Dosyaya getirtilen … İcra Dairesi’nin 2019/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlular aleyhine 08/01/2019 tarihinde 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının 15/01/2019 tarihinde icra dairesinin yetkisine, borca ve fer’ilerine itiraz ettiği, itirazın ve 18/03/2019 tarihinde açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Davalı tarafça icra dairesinin yetkisine itiraz edildiği görülmekle öncelikle bu itirazın değerlendirilmesi gerekmektedir.
6098 sayılı TBK ‘unun 89/1 maddesi uyarınca aksine bir anlaşma yoksa para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilir. Buna göre davanın davalı borçlunun yerleşim yeri mahkemesinde açılabileceği gibi özel yetki kuralı gereği dava konusu alacak para alacağı olduğundan alacaklının yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki mahkemede de açılabilir. Bu nedenle, davalının yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce bilirkişi olarak görevlendirilen …tarafından sunulan 26.10.2020 tarihli bilirkişi raporu özetle; Yapılan inceleme ve hesaplamalar sonucunda, davacı bankanın 08.01.2019 takip tarihi itibariyle; kredi borçlusu … …’ten, … nolu aylık taksit ödemeli kredisinden 30.828,41-TL Asıl Alacak, 1.938,62-TL kat öncesi işlemiş faiz 617,18-TL Temerrüt faizi, Faizin %5’i 127,79-TL Bsmv olmak üzere toplam 33.512,01-TL alacağı bulunduğunu, davacı bankanın tespitleri altında kalan 33.363,86-TL’lik talebi ile bağlı olduğunu, takip tarihi 08.01.2019’dan borç tamamen ödeninceye kadar, 30.828,41-TL matrah üzerinden %32,76 oranında temerrüt faizi ile faizin % 5 i gider vergisi istenebileceği belirtilmiştir.
Bilirkişi raporunda ödeme planında tespit edilen aylık faiz oranı %1,82 ve yıllık %21,84 faiz oranı olduğunun belirtildiği görülmekle, taraflar arasındaki sözleşmenin 9.2 maddesi hükümleri gereği %21,84’ün %50 fazlası %32,76 olduğu ve davacı banka tarafından talep edilen faiz oranının sözleşme hükümlerine uygun olduğu anlaşılmıştır.
Tarafların iddiaları ile toplanan deliller ve usulüne uygun olarak alınan bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacı ile davalı arasında 24/10/2016 tarihinde Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, davacı tarafından 11/12/2018 tarihli ihtarname gönderildiği, yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda alınan bilirkişi raporunda davacı bankanın takip tarihi itibariyle davalı borçludan 30.828,41-TL Asıl Alacak, 1.938,62-TL kat öncesi işlemiş faiz 617,18-TL temerrüt faizi, faizin %5’i 127,79-TL Bsmv olmak üzere toplam 33.512,01-TL alacağı bulunduğunun tespit edildiği görülmekle, davanın kısmen kabulüne ve davalıların likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşıldığından asıl alacak miktarı üzerinden icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 11 nci bendinde “Taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf, son tutanakta belirtilir ve bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulur. Ayrıca bu taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilmez. Her iki tarafın da ilk toplantıya katılmaması sebebiyle sona eren arabuluculuk faaliyeti üzerine açılacak davalarda tarafların yaptıkları yargılama giderleri kendi üzerlerinde bırakılır” hükmü yer almakta olup, Ticari Uyuşmazlıklarda Dava Şartı Arabuluculuk Son Tutanağında davalının toplantıya katılmadığı belirtildiğinden, davanın kısmen reddine karar verilmiş ise de yargılama giderlerinin tamamının davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
2-…. İcra Dairesi’nin 2019/… takip sayılı dosyasında davalının icra takibine yaptığı itirazın itirazın, tahsilde tekerrür olmamak üzere, 30.828,41-TL’sı asıl alacak, 2.358,42- TL’sı işlemiş faiz ile, 9,79-TL’sı %5 BSMV, 56,30-TL’sı işlemiş gecikme faizi, 2,81-TL %5 BSMV yönünden iptaline,
2-Hüküm altına alınan 30.828,41-TL’sı asıl asıl alacağa icra takip tarihinden itibaren %32,76 oranında faiz ve bunun %5 gider vergisi uygulanmasına,
4-Fazlaya dair istemlerin REDDİNE,
5-Hüküm altına alınan 30.828,41-TL’sı alacağın %20’si oranında 6.165,68-TL’sı icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 2.271,70-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 405,43-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 1.866,27-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesinin “…Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır…” hükmü gereği 1.096,27-TL’sı arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.988,36-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafından yapılan 459,83-TL ilk gider, 107,50-TL tebligat ve müzekkere gideri, 800 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.367,33-TL. yargılama giderinin,(6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 11 nci bendi gereği) davalıdan tahsili davacıya verilmesine,
10-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası davacıya iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair verilen karar, davalının yokluğunda, davacı vekilinin yüzüne karşı karar verildi. 19/02/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)