Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/198 E. 2021/888 K. 10.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/198 Esas
KARAR NO : 2021/888
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/03/2020
KARAR TARİHİ : 10/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmadığını, ancak uzun süreli olarak devam etmiş sözleşmesel bir ilişkinin bulunduğunu, bu kapsamda müvekkilinin yolculara (kullanıcılara) verdiği taşıma hizmetinin gerçekleşebilmesi için minibüs tipi aracını sağladığını, davalıların taşımacılık hizmetinden büyük oranda gelir elde ettiğini, müvekkiline ise hizmet bedeli olarak komisyon ödemesi yapıldığını, davalının taraflar arasındaki bu ilişkiyi tek taraflı olarak sona erdirdiğini, oysa müvekkilinin … ile olan uzun süreli ilişkisi uyarınca çeşitli yatırımlar yaptığını, dolayısıyla zarara uğradığını, … uygulamasında yolcunun doğrudan doğruya … ile sözleşme yaptığını, taşıma hizmetinin ise …’in anlaştığı araç sahipleri tarafından … adına verildiğini, bu bağlamda araç sahiplerinin ifa yardımcısı olduğunu, yolcuların doğrudan sürücüye veya araç sahibine ödeme yapmasının söz konusu olmadığını, sistem dahilinde araç sahiplerinin kendi araçlarında sürücü olarak çalışamayacağını, şoförlerin uygunluklarının bizzat … tarafından denetlendiğini, Müvekkilinin … plakalı … model, 25.12.2015 tarihinde 95.000 TL satış fiyatı olan aracı … sisteminin hizmetine sunduğunu, … şirketinin müvekkili ile sözleşmesel ilişki içinde olduğunu, bu bağlamda … şirketinin müvekkili ile … uygulaması üzerinden yazışmalar yaptığını, personel istihdam ederek … uygulamasının sağlıklı yürümesi için araç sahipleri ve sürücülere eğitimler verdiğini, araçları denetleyecek araç sahiplerine almaları gereken araçlar ile hizmet standartlarını bildirdiğini, tüm bu hususlar dikkate alınarak … ve müvekkili arasında sözleşmesel ilişki olduğunu, …nin Hollanda yasalarına göre kurulmuş bir şirket olduğunu, müvekkiline defalarca e-mail attığını, … uygulamasının sahibi olduğunu, yolcuların ödemeyi …hesabına yaptığını ve onun da müvekkilinin komisyonunu banka yolu ile gönderdiğini, … sistemine … yolcu kapasitesine sahip, sisteme kayıt tarihi itibariyle … yaşını geçmeyen, … veya … vb model araçların kabul edildiği, sisteme kayıt aşamasında araç sahiplerinden Araç Ruhsatı, D2 belgesi, yol ve güzargah belgesi, araç sigorta belgelerinin talep edildiğini, ayrıca araçta otomatik kapı, klima soğutma sistemi, otomatik kapı, yolcu basamağı, karşılıklı oturma düzeni olması gerektiğini, son olarak aracın sistemde en fazla … yıl çalışabileceği, … plakalı aracın 26.12.2015 tarihinde … sistemine dahil olduğunu, 31.05.2019 tarihine kadar işbu sistem dahilinde çalışmalarını sürdürdüğünü, taraflar arasındaki iş görme sözleşmesinin yolculuk aracının temin edilmesi, hazırlanması, yolcunun bulunması ve taşınması dahil ticari işlemlerden kaynakladığını, bu sözleşmenin vekalet benzeri bir sözleşme olduğunu, kanunda özel olarak isimlendirilmediğini, kendine özgü sui generis bir sözleşme olduğu, iş görme sözleşmesi olduğu için vekalete ilişkin hükümlerin uygun düştüğü ölçüde uygulanması gerektiğini, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin belirsiz süreli olduğunu, davalıların …’in Turkiye’de uzun süre kalacağı ve çok gelir getireceği taahhüdü ile müvekkilini sisteme girmeye ikna ettiğini, bu telkinler neticesinde … standartlarında lüks araçlar alındığını, kredi kullanıldığını, içleri için büyük masraflar yapıldığını, davalı tarafın 31.05.2019 tarihinde tek taraflı olarak internet üzerinden vermiş olduğu çevrim içi araç çevirme hizmetlerini … model araçlar için durdurduğunu, müvekkilini haksız ve hukuka aykırı şekilde mağdur ettiğini, müvekkilinin katlanması gereken masrafların;- 25.12.2015 tarihinde 95.000 TL satış fiyatı ile araç satın alınmış, BANKADAN 35.000 TL kredi çekilmiş ve yüksek miktarda faiz ödemesi yapıldığını, aracın dizaynı için 7.000 TL masraf yapıldığını, gerekli taşıma belgeleri alındığını, … süreci boyunca 15 defa oto tamire gidilmiş olup, 20.000 TL tutarında masraf yapıldığını, yoksun kalınan kazançlar ve masrafların yapıldığı tarihten itibaren faizlerinin davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu sıfatı ile iş görme sözleşmesi ve vekalet akdi hükümlerine göre masrafları ödemesi gerektiğini belirterek davanın kabulüne,
davalıların Haksız ve hukuka aykırı tek taraflı fesihleri nedeniyle Müvekkilimizin uğradığı zararın davalıdan tahsiline, Müvekkilinin Davalılar ile girdiği iş görme sözleşmesi hükümlerine göre yaptığı masrafların ve uğradığı zararların meydana geldiği tarihlerinden itibaren yasal faizi yürütülerek davalılarca ödenmesine ve vekalet verene başvurmanın muacceliyet kazandığı alacaklar bakımından, arabuluculuk başvuru tarihinin faiz başlangıç tarihi olarak dikkate alınmasına, davacının yoksun bırakıldığı ve eksik ödenen ücret, ikramiye, komisyon ve diğer alacaklar dahil tüm alacaklarının Arabuluculuk başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz oranı üzerinden hesaplanacak faiziyle davalı tarafça ödenmesine, Müvekkilinin uğradığı zararlar ve yaptığı giderlerin karşılığı olarak fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla ve alacak kalemlerinin belirsiz olması sebebiyle yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde haklı taleplerimizi arttırma hakkımızı ve fazlaya dair haklarımızı saklı tutmak kaydıyla şimdilik kredi faizleri için 3.000 TL, firma mutad masrafları için 500 TL, D2 Belgesi, Ulaştırma Bakanlığı Taşıt Kartı, TÜRSAB üyelik ücreti, Kültür ve Turizm Bakanlığı A Grubu Seyahat Acentası İşletme Belgesi ücreti, Karayolları Motorlu Araçlar zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ücreti, karayolu yolcu taşımacılığı zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesi için 3.500 TL, Araç servis ve bakım, muayene ücreti, Araç Kasko ücreti, Noter ücreti, … Yol ve Güzergah Belgesi ücreti, taşıt kira sözleşmesi ücreti olarak 2.000 TL, Davalıların şart koştuğu araç içi dizaynın yapılması için 900 TL, yoksun kalınan kar için 100 TL olmak üzere toplam 10.000 TL’nin davalıdan tahsil edilerek Müvekkiline verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekilinin dilekçesinde özetle; …’in taşımacılık faaliyeti yapmadığı, sadece teknolojik hizmet sunarak taşımanın taraflarını bir araya gelmeleri için çevrimiçi (online) aracılık hizmeti verdiğini, … uygulaması ve … hizmetlerinin Türkiye’de … şirketi tarafından sunulduğu, …’nin …’den tamamen farklı ve ayrı bir şirket olduğu, davacı ile arasında ticari ilişki bulunanın, diğer davalı … Olduğunu, … platformuna kayıt olan taşımacıların sistemi kullanmalarının veya hangi sıklıkla kullanacaklarının tamamen kendi iradelerinde olduğu, … tarafından herhangi bir iş taahhüdünde bulunulmadığı, D2 yetki belgesi sahibi taşımacılık şirketlerinin … platformunu kullanarak ek kazanç elde etmek turizm taşımacılığı, havalimanı transferi, şehir turları gibi farklı ticari faaliyetleri olduğunu, … ile davacı arasında yazılı sözleşme olduğu ve …’nin bu sözleşmeye taraf olmadığını, …’e kayıtlı taşımacıların …’e kayıtlı her yolculuk sonunda bizzat kendilerinin yolcuya e-fatura düzenlediğinı, … tarafından gerçekleştirilen tek faaliyetin, davacı ve … arasındaki sözleşmeden bağımsız olarak pazarlama ve destek hizmetleri sunmaktan ibaret olduğunu,…’in ticaret unvanında taşımacılık faaliyetinin yer almadığı, 18.06.2013 tarih ve 8344 sayılı Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edilen ortaklar kurulu kararı m.3’de “Konu ve Amaç” kısmında taşımacılık faaliyetinden bahsedilmediğini, davalılar arasında müteselsil sorumluluğu doğuracak herhangi bir kanuni ve akdi ilişki bulunmadığını, … ve diğer davalı … arasında şube, merkez, acentelik veya temsilcilik ilişkisi bulunmadığını, Taraflar arasındaki sözleşmenin vekalet sözleşmesinin özelliklerini taşımadığı, davacının vekil sıfatıyla davalıya karşı iş görme borcu altına girmediğini, taşımacılık işini kendi menfaatine yürüttüğünü, bu işi bağımsız şekilde kendi iradesine uygun olarak gerçekleştirdiğini, yaptığı işten sonuç elde edememe riskini kendi üzerinde taşıdığını, taraflar arasındaki ticari ilişkinin vekalet sözleşmesi olduğu düşünülse dahi vekalet verenin herhangi bir gerekçe ileri sürmeden vekalet ilişkini her zaman sona erdirebileceğini, …’in, Türkiye’de faaliyetini kendi kontrolü dışında meydana gelen fiili ve hukuki imkansızlıklar nedeniyle sona erdirdiğini, davacının ileri sürdüğü zararların … ile ilişkisini ispatlayamadığını, müspet ve menfi zararın birlikte talep edilmesinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizce bilirkişi olarak görevlendirilen Makine Yüksek Mühendisi Prof Dr. …, Ticaret Hukuku ABD Dr. Öğr. Üyesi … ve SMMM … tarafından sunulan 14/10/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
-… Limited Şirketi ile … arasında organik bağ bulunduğu,
-Taraflar arasındaki hukuki ilişkinin mahiyetinin detaylı olarak değerlendirilmesi, bu bağlamda zarar kavramının TBK dâhilinde incelenerek somut olaya uygulanması açısından bilirkişi heyetinde Borçlar Hukukunda Nitelikli Hesaplamalar uzmanının yer almadığı, dolaysıyla yapılan incelemelerin mali, teknik ve ticari çerçevede olduğu,
-Davacının tacir sıfatını taşıdığı ve D2 yetki belgesi (bu belge dava dosyasında yer almamaktadır, ancak davacı söz konusu belgeye sahip olduğu dava dilekçesi s. 9’da beyan etmektedir, ayrıca davacının 09.02.2021 tarihli beyan dilekçesi EK 1 … sistemine kayıt için D2 belgesinin arandığı açıkça ifade edilmektedir, ilaveten dava dilekçesi ekinde yer alan sistem ekran görüntüsünde D2 taşıt kartı ifadesinin karşında “etkin” ibaresi yer almaktadır) ile ticari ve tarifesiz şekilde taşımacılık faaliyeti gerçekleştirebileceği, dosya kapsamında yer alan yolculuk tarihi, fatura tarihi ve fatura numarasını içeren liste incelendiğinde, davacı tarafından verilen hizmetlerin dağınık ve nadir olduğu, ortalama olarak haftada bir yolculuk gerçekleştirildiği, bazı dönmelerde yolculuk bulunmadığı, keza dava dosyasına sunulan fatura ve EFT’lerin dağınık ve düşük bedelli olduğu, bu bağlamda davacının söz konusu otomobili sadece … sistemi içinde kullanmasının yatırım maliyeti dikkate alındığında ticaret hayatının olağan akışına uygun olmadığı, aracın farklı ticari faaliyetler için de kullanıldığı varsayımından hareketle davacı tarafından talep edilen kalemlerinin tamamının mevcudiyeti doğru olsa dahi davalıya yükletilmesinin hakkaniyete uygun olmayacağı,
-… plakalı aracın … sistemine 26.12.2015 tarihinde dâhil olduğu açısından taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, aracın platformda 5 yıl faaliyet gösterebileceğinin davacının da kabulünde olduğu, dolayısıyla aracın en son 26.12.2020 tarihinde platform kapsamında faaliyet gösterebileceği bu bağlamda taraflar arasındaki ilişkinin süresiz olarak kabul edilemeyeceği,
-Davacının yapmış olduğu zorunlu masrafların toplam tutarının 3.233,84 TL olduğu, Bilirkişi Heyetinde Borçlar Hukukunda Nitelikli Hesaplamalar uzmanının yer almaması nedeniyle, 3.233,84 TL masraftan davacının davalıdan talep edebileceği kısmının değerlendirilmediği,
-Mali değerlendirmeler kısmında yer verilen eksikliklerin dosyaya kazandırılması ya da davacı yanın ticari kayıtlarının incelenmesi gerektiği, belirtilmiştir.
GEREKÇE:
Dava, davacının sözleşmeden kaynaklanan uğradığı zararların tazmini davasıdır.
Davacı vekili 24.03.2021 tarihli celsede, davalı …’ye karşı dosyayı takip etmeyeceklerini, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini talep etmiş aynı celsede bu davalı yönünden dosya işlemden kaldırılmıştır.
Davalı … vekili ise aşamalarda pasif husumet yokluğu nedeniyle müvekkili yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce davacı vekiline, davalı …’nin adresinin Amsterdam/Hollanda olması nedeniyle yurtdışı tebligat işlemlerinin tamamlanması için 2 haftalık kesin süre verilmiş, verilen kesin süre içinde davacı tarafça sözkonusu işlemler yerine getirilmemiş olup, davacı tarafından da davalı …’ye karşı davaya devam edilmeyeceği bildirilmiş olduğundan, davalı … yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Davalı … Ltd. Şti. Yönünden yapılan değerlendirmede; davacı taraf ile davalı … arasında imzalanmış herhangi bir sözleşme olmadığı, yine davacı tarafından davalılar ile arasında bulunduğunu iddia ettiği ticari işgörme sözleşmesinin ispatı noktasında dosyaya sunulan yazışmaların … ile yapıldığı, sunulan protokolün ve sigorta poliçesinin … adına olduğu, davalı … ile … arasında imzalanmış ve davalı …’in …’nin temsilcisi olduğunu gösterir herhangi bir sözleşme veya delil sunulmadığı, bu nedenle davacı tarafından davalı … ile arasında bulunduğu iddia olunan sözleşme ilişkisinin ispatlanamadığı kanaatine varıldığından, bu davalı yönünden davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı … yönünden davanın açılmamış sayılmasına,
2-Davalı … Ltd. Şti. yönünden davanın pasif husumet yokluğundan REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 170,78-TL nin 59,30-TL nispi karar harcından mahsubu ile arta kalan 111,48-TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesinin “…Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır…” hükmü gereği 1.320,00-TL’sı arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi üzerinden hesap olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-HMK. 333. md. uyarınca yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası yatıran tarafa iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle … Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair, Davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/11/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır