Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/193 E. 2021/925 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/193 Esas
KARAR NO : 2021/925

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 04/04/2013
KARAR TARİHİ : 18/11/2021

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ

ASIL DAVA ( eski İSTANBUL … ATM nin … E. dosyası)
DAVA /Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Müvekkili şirket ile davalı…Ltd.Şti. arasında 16/11/2009 tarihinde akdedilen Akaryakıt İstasyonlu Bayilik sözleşmesi ve LPG Bayilik sözleşmesi uyarınca davalı şirketin akaryakıt istasyonunu …markası altında işletmeyi kabul ettiğini, ancak davalı şirket tarafından bayilik lisans sahibi olarak yaptığı dış satışlara ilişkin satış belgelerini, dağıtıcı lisans sahibi olan müvekkili şirket tarafından düzenlenen irsaliyeler ile eşleştirme ve müvekkiline bildirme yükümlülüğü altında iken bahsi geçen irsaliye eşleştirmelerini yapmadığını ve müvekkiline bildirimde de bulunmayarak sözleşme hükümlerine aykırı davrandığını,
müvekkili tarafından davalı şirkete Beyoğlu … Noterliğinin … yevmiye numaralı 26/03/2012 tarihli ihtarnamesi ile bu durum hakkında ihtar yollandığını, davalı şirketin sözleşmelerin yüklendiği edimleri yerine getirmediği gibi Ankara… Noterliğinin 12/11/2012 tarihli…yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalı ile müvekkili şirket arasında imzalanmış sözleşmeler kapsamında alınmış olan 400.000.-TL ve 150.000.-TL tutarlı teminat mektuplarının iadesini talep ederek müvekkili şirket ile aralarında akdedilmiş bayilik sözleşmelerini feshettiğini bildirdiğini,
taraflar arasındaki sözleşmenin 5 yıl geçerli olarak yapıldığını, davalının haksız feshi nedeniyle müvekkili şirketin kar kaybına maruz kaldığını, bununla birlikte taraflar arasındaki sözleşmelerin ilgili maddeleri gereğince sözleşmelerin feshi halinde bayinin vadeli ve vadesiz bütün borçlarının fesih tarihi itibariyle muaccel olacağını, bütün teminatlarının paraya çevrilebileceğini kabul ve taahhüt ettiğini beyanla;
– Akaryakıt İstasyonlu Bayilik Sözleşmesinin ihlalinden doğan 27.1 maddesi gereğince 50.000.USD cezai şarta ilişkin alacağının haksız fesih tarihi olan 12/11/2012 tarihinden itibaren dövize uygulanan en yüksek faiz ile birlikte davalılardan tahsiline,
– LPG (Otogaz) Bayilik sözleşmesinin ihlalinden dolayı 100.000.-USD cezai şart alacağının haksız fesih tarihi olan 12/11/2012 tarihinden itibaren dövize uygulanan en yüksek faiz ile birlikte davalılardan tahsiline,
-16/11/2009 tarihli sözleşmenin 10. maddesinin ihlalinden dolayı 250.000.USD cezai şart alacağının haksız fesih tarihi olan 12/11/2012 tarihinden itibaren dövize uygulanan en yüksek faiz ile birlikte davalılardan tahsiline,
– Sözleşmelerin erken feshine sebebiyet verilmesinden dolayı 16/11/2013 tarihinden sözleşmelerin normal bitiş tarihi olan 16/11/2014 tarihine kadar ki dönem için kar mahrumiyetine ilişkin olarak şimdilik 2.500.-TL alacaklarının haksız fesih tarihi olan 12/11/2012 tarihinden itibaren reeskont avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline,
yargılama giderleri ile birlikte ücreti vekaletin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP /Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Müvekkili şirket tarafından taraflar arasındaki sözleşmelerin haklı sebeplerle fesih edildiğini,
Müvekkili şirketin 2002 yılında davacı ile ticari ilişki kurduğunu, akaryakıt istasyonu üzerinde davacı şirket lehine ipotek ve intifa hakkı tesis edildiğini, davacı şirketin bu ipotek ve intifa hakkını koz olarak kullanarak 2006 yılında akaryakıt ve LPG bayilik sözleşmelerini 5 yıllığına uzattığını, Rebaket Kurulu tarafından 12/03/2009 tarihinde yayınlanan bildiri ile bayilik sözleşmelerinin 5 yıldan uzun süreli imzalanmayacağını, intifa ve uzun süreli kira sözleşmeleri ile de bayilik sözleşmelerinin 5 yılı aşar şekilde uygulanamayacağını, 18/09/2005 tarihinden önce yapılmış olan tüm sözleşmelerin beşinci yılın dolumu olan 18/09/2010 tarihinde sona ereceğinin belirtildiğini, buna isitinaden uzun süren görüşmeler sonucunda müvekkili şirketin elindeki istasyonu intifa hakkı sebebiyle davacı şirkete teslim etmek zorunda kalacağını düşünerek intifa hakkının kaldırılması şartıyla 16.11.2009 tarihinde davacı ile akaryakıt ve LPG bayilik sözleşmelerini 5 yıllık süre için yenilediklerini,
müvekkili tarafından davacıya akaryakıt bedellerine karşılık 400.000.-TL bedelli teminat mektubu ve alınan demirbaşlara karşılık ise 150.000.-TL bedelli iki parça teminat mektubunun verildiğini,
Rekabet kurallarını ihlal nedeniyle davacıyı Rekabet Kurumuna şikayet ettiklerini ancak yeni bayilik sözleşmesi sebebiyle Rekabet Kurumu’nun davacıya ceza vermediğini, bu şikayet sebebiyle davacı tarafın müvekkili şirketin ticari koşullarını daha da ağırlaştırarak, duyduğu kin ve nefret sebebiyle rekabet edemeyecek duruma getirdiğini,
müvekkilinin bayilik sözleşmelerinin feshinin tamamen haklı olduğunu, aksi takdirde davacının tutum ve davranışları sebebiyle ticari varlığının son bulacağını, davacının sözleşmelerin feshinden dolayı istediği cezai şart talebinin hukuka aykırı olduğunu beyanla davanın reddine, dava harç ve masraflarının davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
2013/92 ESAS 2013/184 KARAR SAYILI DOSYASI
DAVA /Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Müvekkili ile davalıların 16/11/2009 tarihinde akdedilen Akaryakıt İstasyonlu Bayilik Sözleşmesi ve,,, Bayilik Sözleşmesi uyarınca davalı şirketin istasyoununu …markası altında işletmeyi kabul ve taahhüt ettiğini, davalının sözleşme hükümlerine ve EPDK kararı gereği irsaliye eşleştirmeleri yapmadığını,
Davalının Ankara …Noterliğinin 12/11/2012 tarih ve… yevmiye sayılı ihtarnamesi ile 400.000,00 TL ve 150.000,00 TL bedelli teminat mektuplarının iadesini talep ettiğini, müvekkili ile akdedilen sözleşmenin feshettiğini bildirdiğini, müvekkili ile davalılar arasında akdedilen 16/11/2009 tarihli sözleşmenin 5 yıl süre ile geçerli olacağını, davalının yaptığı feshin müvekkilinin kar kaybına neden olacağını,
erken feshin müvekkilinin kar kaybına neden olduğunu, kar kaybı ve önceki sözleşme nedeniyle düzenlediği cezai şart faturası dnın tahsili için davalılar hakkında İstanbul … İcra Dairesinin …Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, borca itiraz üzerine takibin durduğunu beyanla; davalıların İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasına yapılan haksız ve mesnetsiz itirazın iptaline ve takibin devamına, haksız ve kötü niyetli itiraz nedeniyle davalı aleyhine % 20’den aşağı olmamak üzere İcra İnkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve ücreti vekaletinde davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP /Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle;
Müvekkilinin sözleşmeyi haklı nedenle feshettiğini, müvekkilinin ağır rekabet koşullarına karşı müvekkili şirketin ticari koşullarını iyileştirmediğini, müvekkilinin ticari koşullarını daha da ağırlaştırarak rekabet edemeyecek duruma girdiğini, davacının cezai şart talebinin hukuka aykırı olduğunu beyanladavacının davasının reddi ile % 20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, dava harç ve masrafların da davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Asıl dava; akaryakıt bayilik sözleşmesi uyarınca cezai şart ve kâr mahrumiyetinin tahsili
Birleşen dava ise İİK 67. maddesi uyarınca akaryakıt bayilik sözleşmesinden kayraklanan (tonaj ihlali nedeniyle )cezai şart ve sözleşmenin erken feshinden kâr mahrumiyeti alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vakii itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda 28/12/2017 tarih ve…-… sayılı karar verilmiştir.
Kararın taraflarca istinafı üzerine İstanbul BAM 12 Hukuk Dairesince 13/02/2020 tarih ve 2018/809 – 2020/195 sayılı kaldırma kararı verilmiştir.
Mahkememizce İstanbul BAM 12 HD kararı gereğince ;davacının istediği cezai şart talepleri yönünden davalı şirketin ekonomik mahvı hususunun değerlendirilmesi için;… vergi dairesinden… ticaret sicil müdürlüğünün … numarasında kayıtlı … mersis numaralı …Ltd Şti nin ve davalı … (TC no … )nin 2012-2013-2014-2015-2016-2017- 2018- 2019 yıllarına ait gelir vergisi beyannameleri ile davalı … Ltd Şti nin 2014-2015-2016-2017-2018-2019 yıllarına ait son beş yıllık bilançoları getirtişmiştir.Getirtilen kayıtlardan davalı şirketin 2018 yılında son bilançosunu verdiği, …AŞ ye devir olup birleştiği , …AŞ ye ait 2019 yılı bilançosunun da gönderildiği tespit edilmiştir
Mahkememizce birleşme ve devirin tespiti için… Ticaret Sicil Müdürlüğün den
… ticaret sicil müdürlüğünün… numarasında kayıtlı iken 07/05/2018 tarihinde ilan edilen karar ile…AŞ ye devir olunan … mersis numaralı… Ltd Şti nin ticaret sicil dosyası ile …icaret sicil müdürlüğünün … numarasında kayıtlı … AŞ nin davalı …Ltd Şti nin devir almasını gösterir tüm ticaret sicil dosyası örneği dosya içine alınmıştır.
EPDK ya müzekkere yazılarak davacı şirketin Kasım 2012 tarihinden itibaren davalının faaliyet gösterdiği “Çorum merkez Çepni mahallesi … ada…parsel-İnönü cad no …” adresi çevresinde bayilik anlaşması yapıp yapmadığı, yapmış ise anlaşma tarihi, bayinin isim ve adresinin tespiti istenmiş, mahkememiz dosyasına 17/05/2021 tarihli cevap verilmiş, davacı şirketin birden fazla anlaşma yaptığı bildirilmiştir.
Mahkememizce İstanbul BAM 12 HD kararı gereğince davacının kar mahrumiyeti talepleri ve cezai şart talepleri ile davalının savunmaları yönünden inceleme yapılarak davacının aynı bölgede aynı şartlarla yeni bir bayilik ilişkisi kurabilmesi için gerekli olan makul sürenin belirlenmesi, bu na göre kar mahrumiyeti ve cezai şart alacağı , ile cezai şartın davalının ekonomik mahvına sebep olup olmayacağı konusunda SMM bilirkişi …, Finans bilirkişisi …, sektör bilirkişisi…l dan oluşan heyetten 31/12/2020 tarihli kök rapor ve 16/08/2021 tarihli ek bilirkişi raporu alınmıştır.
Tüm dosya kapsamına göre;
Kâr mahrumiyeti ve cezai şart talep edilebilmesi için davalı bayiinin borca aykırı davranması ve bu borca aykırı davranış nedeniyle davacı dağıtıcının sözleşmeyi feshetmesi ya da davalının haklı sebep olmadan sözleşmeleri feshetmiş olması gerekmektedir.

6098 Sayılı TBK 179. maddesi uyarınca sözleşmenin hiç ve gereği gibi ifa edilmemesi durumu için bir cezai kararlaştırılmışsa aksi sözleşmeden anlaşılmadıkça alacaklı, ya borcun yada cezanın ifasını isteyebilir
Ceza borcun belirlenen zaman veya yerde ifa edilmemesi durumu için kararlaştırılmışsa alacaklı hakkından açıkca feragat etmiş veya ifayı çekincesiz olarak kabul etmiş olmadıkça asıl borçla birlikte cezanın ifasını da isteyebilir. Bu hükme göre borçlunun borca aykırı davranması halinde alacaklı hem aynen ifayı hemde kararlaştırılan cezanın ödenmesini talep edebilmesi için alacaklının borcun ifasını ceza koşulu alacağını saklı tutarak kabul etmesi gerekmekte olup, ifanın ceza koşulu alacağını saklı tutmadan kabul edilmesi halinde alacaklı ceza koşulu talep etme hakkını kayıp edecektir.
Alacaklı ifaya eklenen ceza koşulu alacağını kayıp etmemesi için bu hakkını saklı tuttuğunu en geç ifa anına kadar açıkça ortaya koymalıdır. Alacaklı taraf bu iradesini açıklamadığı takdirde ceza koşulu talep edebilme hakkını kayıp eder. Ceza koşulu alacağa bağlı ( fer’i ) nitelikte bir alacak olduğundan ifa ile birlikte TBK 131 maddesi gereğince son bulur. (Prof. Dr. Ahmet M. Kılıçoğlu Borçlar Hukuk Genel Hükümler Sayfa 808-809 )
Somut olayda;
Davacı … A.Ş ile davalı… Ltd Şti( Birleşme/devir sonucu yeni ünvan; … AŞ) arasında 16.11.2009 tarihli istasyonlu bayilik sözleşmesi ve LPG otogaz bayiliği sözleşmesi bağıtlandığı, diğer davalı Selahattin Kaleli nin bu sözleşmelerin kefili olduğu,davalının ve kefilin sözleşmeler kapsamında hukuki sonuçlar ile bağlı oldukları taraflar arasında tartışmasızdır.
Uyuşmazlık akaryakıt ve bayilik sözleşmesinin davalı tarafından haklı sebeple fesih edilip edilmediği ve davacının cezai şart ve kâr mahrumiyeti zararı talep edip edemeyeceği noktasındadır.
Davalı 16.11.2009 tarihli taraflar arasında akdedilecek istasyonlu bayilik sözleşmesi ve otogaz bayilik sözleşmesi şartları çerçevesinde işletme şartlarını düzenleyen sözleşmesinin geçici ön sözleşme olduğu ve belirtilen sözleşmelerin imzalanması ile geçersiz hale geldiğini, diğer sözleşmelerde bulunmayan asgari alım taahhüdünü de içeren 16.11.2009 tarihli sözleşmenin; istasyonlu bayilik ve otogaz bayilik sözleşmelerinin imzalanması halinde yürürlükten kalkacağı yada sözleşmenin geçici nitelikte olduğunu ileri sürmektedir, Ancak sözleşmede bu anlama gelecek herhangi bir ibare bulunmadığından tarafları bağladığı ve geçici nitelikte olmadığı sabittir.
Davalı bayii Ankara … Noterliğinin 12/11/2012 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile; davacı şirketin uyguladığı ticari koşullar nedeniyle rekabet şansını kaybettiğini, ağır satış koşulları sebebiyle zarar ettiğini ve teminat mektuplarının iadesini istemesine rağmen verilmediğini, temerrüde düşürülmüş hiçbir borcu bulunmadığı halde teminat mektubunun nakde çevrildiğini ,ticari örf ve adetlere göre şirkete farklı muamelelerde bulunulduğunu, şirketin ağır yük altına sokulduğunu, taraflar arasındaki güvenin sarsıldığını, bundan sonra sağlıklı çalışma imkanı kalmadığını belirterek imzalanan 16.11.2009 tarihli akaryakıt bayilik sözleşmesi ve LPG Otogaz bayilik sözleşmesini tek taraflı olarak feshetmiştir.
Davalı şirket; davacının davalıyı zarar uğratmak amacıyla kasti davranışlar içerisinde bulunduğunu ve haksız ticari koşullar uyguladığı yönündeki iddiasını dosya kapsamındaki deliller ile ispatlayamamıştır.
Davalı şirket, davacının teminat mektubunu haksız olarak paraya çevirdiğini iddia etmiş ise de; 16.11.2009 tarihli sözleşmenin 8. maddesinde verilen ve akaryakıt ürün bedelinin ödenmemesi riskini de temin eden 400.000-TL’lik teminat mektubunu davacı şirketin başkaca ihtara ve ihbara gerek olmaksızın paraya çevirebileceği kabul edilmiştir.
Dosyaya sunulan taraf yazışmalarından davalının uzatılmış süreli yeni teminat mektubu vermediği gibi, ihtarname ile teminat mektuplarının da iadesini istediği anlaşılmaktadır.Teminat mektubunun paraya çevrildiği tarihte davacının davalıdan cari hesap alacağı bulunduğu ve bu alacağın tahsili amacıyla teminat mektubunun paraya çevirildiği, haksız olarak paraya çevirme olmadığı, anlaşılmıştır.
Davalının sözleşme ve EPDK kuralları gereğince yaptığı dış satımlara ilişkin satış belgelerini davacı tarafça düzenlenen irsaliyeler ile eşleştirme ve bildirimde bulunma yükümlülüğüne aykırı davrandığı da bilirkişi raporu ile sabit bulunmuştur.
Mahkememizce 16.11.2009 tarihli istasyonlu bayilik sözleşmesi ve… otogaz bayiliği sözleşmesinin 5 yıllık süresi dolmadan feshinin haksız olduğu kabul edilmiştir.

Asıl dava dosyasında istenen davacı talepleri;
Davacı sözleşmelerin herhangi bir hükmünün kısmen veya tamamen ihlal edilmesi halinde cezai şart talep edebilecek olup , davalı tarafından süresi bitmeden sözleşme haksız fesih edilmiştir. Davacı sözleşmenin haksız feshi nedeniyle;
– Akaryakıt İstasyonlu Bayilik Sözleşmesinin 27.1 maddesi; “sözleşmeye aykırılık halinde bayii 50.000USD cezai şart ödemeyi kabul eder” hükmü gereğince sözleşmeye aykırı hareket gerçekleştiğinden davacı cezai şart bedelini talep edebilecektir. 50.000 USD cezai şart talebi kabul edilmiştir
-…(Otogaz) Bayilik sözleşmesinin 19. Maddesinde Bayii anlaşmanın herhangibir hükmünü kısmen veya tamamen ihlal ettiği takdirde…e cezai şart olarak 100.000 USD ödemeyi kabul eder hükmü gereğince sözleşmeye aykırı hareket gerçekleştiğinden davacı cezai şart bedelini talep edebilecektir. 100.000 USD cezai şart talebi kabul edilmiştir
Mahkememizce alınan 31/12/2020 tarihli kök rapor ve 16/08/2021 tarihli ek bilirkişi raporunda cezai şartın tahsilinin incelenen bilançolar ve vergi kayıtlarına göre davalıların ekonomik mahfına sebep olmayacağı tespit edilmiştir.
16.11.2009 tarihli sözleşmenin 10.maddesinde düzenlenen ve sözleşmenin ihlali halinde ödenmesi kararlaştırılan 250.000-USD cezai şart, Akaryakıt istasyonlu bayilik ve LPG Otogaz Bayilik sözleşmelerinin imzalanmaması halinde ödenecektir. Ancak anılan sözleşmelerin taraflarca imzalandığı,ve her bir sözleşmenin ihlali halinde cezai -şart hükümlerinin kararlaştırıldığı sabittir. Bu nedenle sözleşmelerin imzalanmaması hali için kararlaştırılan 250.000- USD cezai şart talebi mükerrerdir. Davacının asıl dava dosyasında istediği bu talebi kabul edilmemiştir.
Davacı bayilik sözleşmesinin 10 maddesi gereğince 16/11/2013- 16/11/2014 tarihleri arası için
2.500 TL kar mahrumiyeti alacağı talebinde bulunmuştur.
EPDK nun 17/05/2021 tarihli yazısı ile davacının sözleşmenin feshinden sonra 2012 yılı ekim ayında …Ltd Şti ve 2013 yılı mart ayında …a.Ş ile bayilik sözleşmesi imzaladığı tespit edilmiştir.
Mahkememizce alınan 31/12/2020 tarihli kök rapor ve 16/08/2021 tarihli ek bilirkişi raporunda; davacının, aynı bölgede, aynı şartlarla, yeni bir bayilik ilişkisi kurabilmesi için gerekli olan makul sürenin 3 ay olduğu belirlenmiştir.( Yargıtay 19 HD nin 20/11/2019 tarih ve 2018/2046-2019/5241 sy kararına göre; davacının, aynı bölgede, aynı şartlarla, yeni bir bayilik ilişkisi kurabilmesi için gerekli olan makul sürenin … en fazla 6 ay olabileceği )
Davacı sözleşmenin fesih edildiği 12/11/2012 tarihinden itibaren 3 aylık makul süre ( 16/11/2012- 16/02/2013) için kar mahrumiyeti isteyebileceğinden 16/11/2013- 16/11/2014 tarihleri arası için istenen 2.500 TL kar mahrumiyeti talebi reddedilmiştir.

Birleşen dava dosyasında istenen davacı talepleri;

İstanbul … İcra Dairesinin …esas sayılı dosyası takip dosyası kapsamında davacı tarafın davalı hakkında toplam 535.056,29 TL asıl alacağın ödetilmesi istemiyle ilamsız takip yoluyla icra takibinde bulunduğu, takibin dayanağının cari hesap alacağı olarak açıklandığı
Davacının incelenen ticari defter ve kayıtlarına göre cari hesap alacağının dayanağının;( 04/09/2014 tarihli SMM …ve ark raporuna göre)
– 27/12/2012 tarihli … numaralı ve 601.077,85 TL tutarlı 19.11.2012-16.11.2013 arası kısmi kar kaybı faturası
-27/12/2012 tarihli… numaralı ve 90.913,84 TL tutarlı 16/11/2009-19/11/2012 arası fatura tonaj ihlalı nedeniyle cezai şart alacağı faturası olduğu
Her iki fatura tutarı 691.991,69 TL olup, bu alacaktan davalı şirketin mevcut cari hesap alacağı 156.935,40 TL nin mahsubu ile 535.056,29 TL üzerinden İstanbul… İcra Dairesinin …esas sayılı takip dosyasında talepde bulunulduğu anlaşılmıştır.

Davacının 16/11/2009-19/11/2012 arası fatura tonaj ihlalı nedeniyle cezai şart alacağı
YHGK.’nun 20.01.2013 tarih 2012/19-670 E. ve 2013/171 K. sayılı kararında ve sonraki kararları uyarınca (Y,19.HD. 07.04.2014 tarih 2014/4694 E. ve 2014/6585 K.), Bayiden, önceki yıllara ilişkin olarak ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş ise eksik alımda ancak son yıla ait cezai şart talep edilebilir.
Taraflar arasındaki 16.11.2009 tarihli sözleşmenin 6.b maddesi uyarınca ; ” davalı şirket, yıl esasına göre akaryakıt bayilik sözleşmesinin devamı müddetince geçerli olmak üzere, asgari ürün alma taahhüdünde bulunmuş, bu satış taahhüdünün yerine getirilmemesi halinde, cezai şart ödemeyi kabul etmiştir”
Akaryakıt bayilik sözleşmesinin fesih tarihine kadar davalı şirket alımlarına çekince konmadan ifaya devam edilmiş ve borçluda, “ceza koşulu istenemeyeceği” ne dair haklı bir güven oluşturulmuş ve oluşan bu haklı güven ve dürüstlük ilkesi nedeniyle önceki yıla veya yıllara ait ceza koşulları talep edilemeyecektir.
Ancak davalı tarafından sözleşmenin haksız feshi üzerine davacı 28.11.2012 tarihli ihtarname ile cezai şart talep etmiştir. Sözleşme uyarınca taahhüt edilen miktarlara göre denetime elverişli bilirkişi raporunda hesaplanan son yıla ilişkin KDV dahil 52.987,24- TL cezai şart davacı tarafından istenebilecektir. (davacı fatura düzenleyerek cezai şart talebinde bulunduğundan KDV dahil alacak istenebilecektir)
Davacının 19.11.2012-16.11.2013 arası kısmi kar kaybı faturası alacağı
Davalı bayininin günlük net kârı üzerinden 3 aylık makul süre için davacının isteyebileceği kar mahrumiyeti bedeli 43.342,89 TL olarak belirlenmiştir. Toleranslı hesaplama ile bu miktar 63.632,72 TL dir ( 31/12/2020 tarihli kök rapor ve 16/08/2021 tarihli ek bilirkişi raporu)
Davacının 43.342,89 TL kar kaybı alacağı ve 52.987,24- TL tonaj ihlali cezai şart alacağı toplamı 96.330,13 TL dir. Yani davacı şirketin icra takip dosyasında cari hesap alacağı olarak isteyebileceği miktar 96.330,13 TL dir. Buna karşılık davalının ( davacı tarafça da kabul edilen ) 156.935,40 TL cari hesap alacağı vardır. Alacaklar karşılıklı mahsuplandığı zaman, davacı şirketin icra takibi ile isteyebileceği cari hesap alacağı yoktur. ( 96.330,13 TL- 156.935,40 TL= – 60.605,27 TL )
Davacı alacağı bulunmadığından birleşen dava dosyasındaki itirazın iptali istemi reddedilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /.
1-Asıl dava ( eski İSTANBUL … ATM nin… E )
50.000 USD cezai şart (bayilik sözleşmesinin 27.1 maddesi gereğince istenen) ve 100.000 USD cezai şart (bayilik sözleşmesinin 19 maddesi gereğince) toplamı 150.000 USD nin davalıların temerrüdünün başladığı dava tarihi 05/02/2013 den itibaren dövize uygulanan en yüksek mevduat faizi ile davalılardan alınıp davacıya verilmesine
Davacının 250.000 USD cezai şart alacağı talebinin mükerrer olduğundan reddine (bayilik sözleşmesinin 10. maddesi gereğince istenen)
2.500 TL kar mahrumiyeti alacağı talebinin reddine (bayilik sözleşmesinin 10 maddesi gereğince 16/11/2013- 16/11/2014 tarihleri arası için istenen)
2-Birleşen İstanbul …ATM nin … Esas sayılı dosyasında;
Davacı cari hesap alacağı için (331705 numaralı cezai şart faturası ve 331706 numaralı kar mahrumiyeti faturasına dayanan) başlatılan İstanbul …icra müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında ; davacı cari hesap alacağı bulunmadığından itirazın iptali talebinin REDDİNE
Davalının kötüniyet tazminatı talebinin yasal koşullar oluşmadığından reddine

3-Harçlar kanunu hükümlerine göre;
A)Asıl Davada(İstanbul … ATM)
18.053,31 TL harçtan peşin alınan 12.044,10 TL harcın mahsup edilerek 6.009,21 TL bakiye ilam harcının davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
B)Birleşen Davada(15.ATM 2013/92 Esas)
Davacı tarafından yatırılan 6.462,25 TL peşin harçtan 59,30 TL red karar harcının mahsubu ile hazineye gelir kaydına bakiye 6.402,95 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine
4-Yargılama giderleri;
A)Asıl Davada(İstanbul … ATM)
Davacı tarafından yapılan 21.065,50 TL yargılama giderinden davanın kabul nispetine göre 15.436,92 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine
Davalı …Ltd. Şti. Tarafından yapılan 71,88 TL yargılama giderinden davanın ret nispetine göre 44,94 TL’sinin davacıdan alınarak davalı … Ltd. Şti.’ne verilmesine,
B)Birleşen Davada(15.ATM 2013/92 Esas)
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına
5-Ücreti vekalet;
A)Asıl Davada(İstanbul … ATM)
Davacı vekili vekil ile temsil edildiğinden davanın kabul nispetine göre yürürlükte olan AAÜT gereğince hesaplanan 26.949,95 TL ücreti vekaletin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı vekil ile temsil edildiğinden davanın ret nispetine göre yürürlükte olan AAÜT gereğince hesaplanan 39.098,75 TL nispi ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
B)Birleşen Davada(15.ATM 2013/92 Esas)
Davalılar vekil ile temsil edildiğinden davanın ret nispetine göre yürürlükte olan AAÜT gereğince hesaplanan 43.802,81 TL nispi ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Artan avansın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Davacı vekili Av…. Davalı vekili Av. … Av. … yüzüne karşı , gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul BAM da istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
18/11/2021

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır