Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/179 E. 2021/887 K. 10.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/179 Esas
KARAR NO : 2021/887
DAVA : Alacak (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/03/2020
KARAR TARİHİ : 10/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle;Taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmadığını, ancak uzun süreli olarak devam etmiş sözleşmesel bir ilişkinin bulunduğunu, bu kapsamda müvekkilinin yolculara (kullanıcılara) verdiği taşıma hizmetinin gerçekleşebilmesi için minibüs tipi aracını sağladığını, davalıların taşımacılık hizmetinden büyük oranda gelir elde ettiğini, müvekkiline ise hizmet bedeli olarak komisyon ödemesi yapıldığını, davalının taraflar arasındaki bu ilişkiyi tek taraflı olarak sona erdirdiğini, oysa müvekkilinin … ile olan uzun süreli ilişkisi uyarınca çeşitli yatırımlar yaptığını, dolayısıyla zarara uğradığını (araç satın alınması, kullanılan krediler, aracın dekorasyonu için yapılan masraflar kazanç kaybı, sürücü istihdam edilmesi vb.), … uygulamasında yolcunun doğrudan doğruya … ile sözleşme yaptığını, taşıma hizmetinin ise …’in anlaştığı araç sahipleri tarafından … adına verildiğini, bu bağlamda araç sahiplerinin ifa yardımcısı olduğunu, yolcuların doğrudan sürücüye veya araç sahibine ödeme yapmasının söz konusu olmadığını, sistem dahilinde araç sahiplerinin kendi araçlarında sürücü olarak çalışamayacağını, şoförlerin uygunluklarının bizzat … tarafından denetlendiğini, … şirketinin müvekkili ile sözleşmesel ilişki içinde olduğunu, bu bağlamda … şirketinin müvekkili ile … uygulaması üzerinden yazışmalar yaptığını, personel istihdam ederek … uygulamasının sağlıklı yürümesi için araç sahipleri ve sürücülere eğitimler verdiğini, araçları denetleyerek araç sahiplerine almaları gereken araçlar ile hizmet standartlarını bildirdiğini, tüm bu hususlar dikkate alınarak … ve müvekkili arasında sözleşmesel ilişki olduğunu, …nin Hollanda yasalarına göre kurulmuş bir şirket olduğunu, müvekkiline defalarca e-mail attığını, … uygulamasının sahibi olduğunu, yolcuların ödemeyi …hesabına yaptığını ve onun da müvekkilinin komisyonunu banka yolu ile gönderdiğini, … XL sistemine 9+1 yolcu kapasitesine sahip, sisteme kayıt tarihi itibariyle 5 yaşını geçmeyen, … veya … vb model araçların kabul edildiğini, sisteme kayıt aşamasında araç sahiplerinden Araç Ruhsatı, D2 belgesi, yol ve güzargah belgesi, araç sigorta belgelerinin talep edildiğini, ayrıca araçta otomatik kapı, klima soğutma sistemi, otomatik kapı, yolcu basamağı, karşılıklı oturma düzeni olması gerektiğini, davalıların puanlama sistemi ile sürücüler üzerinde denetim sahibi olduğunu, belirli bir puanın altıdaki sürücülerin sistemden çıkarıldığını, davacı ve sürücülerin …’in belirlediği ücret miktarına müdahale edemeyeceğini, yolcu ile ücret hakkında pazarlık veya görüşme yapamayacağını, … plakalı 2017 model … marka aracın 30.04.2018 tarihinde … sistemine dahil olduğunu, 31.05.2019 tarihine kadar işbu sistem dahilinde çalışmalarını sürdürdüğünü, 30.04.2018 – 31.05.2019 tarihleri arasında araçta Mustafa Morgil isimli sürücünün çalıştığını, sürücünün ferdi kaza sigortasının davalı tarafça karşılandığını, taraflar arasındaki iş görme sözleşmesinin yolculuk aracının temin edilmesi, hazırlanması, yolcunun bulunması ve taşınması dahil ticari işlemlerden kaynakladığı, bu sözleşmenin vekalet benzeri bir sözleşme olduğu, kanunda özel olarak isimlendirilmediğini, kendine özgü sui generis bir sözleşme olduğunu, iş görme sözleşmesi olduğu için vekalete ilişkin hükümlerin uygun düştüğü ölçüde uygulanması gerektiğini, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin belirsiz süreli olduğunu, davalıların …’in Turkiye’de uzun süre kalacağı ve çok gelir getireceği taahhüdü ile müvekkilini sisteme girmeye ikna ettiğini, bu telkinler neticesinde … standartlarında lüks araçlar alındığını, kredi kullanıldığını, içleri için büyük masraflar yapıldığını, davalı tarafın 31.05.2019 tarihinde tek taraflı olarak internet üzerinden vermiş olduğu çevrim içi araç çevirme hizmetlerini XL model araçlar için durdurduğunu, müvekkilini haksız ve hukuka aykırı şekilde mağdur ettiğini, müvekkilinin katlanmak zorunda kaldığı masrafların; … plakalı aracın satın alınması neticesinde … ‘a 24.563,10 TL faiz ödemesi yapıldığını aracın piyasa değeri düştüğünü, değer kaybı yaşandığını, aracın dizaynı için 50.000 TL masraf yapıldığını, gerekli taşıma belgeleri alınması ve faaliyet süresi boyunca oto tamir için 20.000 TL tutarında masraf yapıldığını, yoksun kalınan kazançlar, masrafların yapıldığı tarihten itibaren faizlerini ve davalıların müşterek müteselsil sorumlu sıfatı ile iş görme sözleşmesi ve vekalet akdi hükümlerine göre masrafları ödemesi gerektiğini belirterek davalıların Haksız ve hukuka aykırı tek taraflı fesihleri nedeniyle Davacının uğradığı zararın davalıdan tahsiline, davacının Davalılar ile girdiği iş görme sözleşmesi hükümlerine göre yaptığı masrafların ve uğradığı zararların meydana geldiği tarihlerinden itibaren yasal faizi yürütülerek davalılarca ödenmesine ve vekalet verene başvurmanın muacceliyet kazandığı alacaklar bakımından, arabuluculuk başvuru tarihinin faiz başlangıç tarihi olarak dikkate alınmasını, davacının yoksun bırakıldığı ve eksik ödenen ücret, ikramiye, komisyon ve diğer alacaklar dahil tüm alacaklarının Arabuluculuk başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz oranı üzerinden hesaplanacak faiziyle davalı tarafça ödenmesine, Davacının uğradığı zararlar ve yaptığı giderlerin karşılığı olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik, davalıların … sistemine kaydolunması için davacıdan istediği şirket kurulumu ve firmanın mutad giderleri 2.000 TL, D2 Belgesi, Ulaştırma Bakanlığı Taşıt Kartı, TÜRSAB üyelik ücreti, Kültür ve Turizm Bakanlığı A Grubu Seyahat Acentası İşletme Belgesi ücreti, Karayolları Motorlu Araçlar zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ücreti, karayolu yolcu taşımacılığı zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesi için 2.000 TL, Araç servis ve bakım, muayene ücreti, Araç Kasko ücreti, Noter ücreti, İBB Yol ve Güzergah Belgesi ücreti, taşıt kira sözleşmesi ücreti için 500 TL, Davalıların şart koştuğu araç içi dizaynın yapılması için 3.300 TL, faiz ödemesi, değer kaybı vb. masraflar için 2.000 TL yoksun kalınan miktar için 100 TL, eksik ödenen komisyon ve alacak bedelleri için 100 TL olmak üzere toplam 10.000 TL’nin tahakkuk/arabuluculuk başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsil edilerek davacıya verilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekilinin dilekçesinde özetle; …’in taşımacılık faaliyeti yapmadığı, sadece teknolojik hizmet sunarak taşımanın taraflarını bir araya gelmeleri için çevrimiçi (online) aracılık hizmeti verdiğini, … uygulaması ve … XL hizmetlerinin Türkiye’de … şirketi tarafından sunulduğu, …’nin …’den tamamen farklı ve ayrı bir şirket olduğu, davacı ile arasında ticari ilişki bulunanın, diğer davalı … Olduğunu, … platformuna kayıt olan taşımacıların sistemi kullanmalarının veya hangi sıklıkla kullanacaklarının tamamen kendi iradelerinde olduğunu, … tarafından herhangi bir iş taahhüdünde bulunulmadığını, D2 yetki belgesi sahibi taşımacılık şirketlerinin … platformunu kullanarak ek kazanç elde etmek dışında turizm taşımacılığını, havalimanı transferi, şehir turları gibi farklı ticari faaliyetleri olduğunu, … ile davacı arasında yazılı sözleşme olduğu ve …’nin bu sözleşmeye taraf olmadığını, …’e kayıtlı taşımacıların …’e kayıtlı her yolculuk sonunda bizzat kendilerinin yolcuya e-fatura düzenlediğini, … tarafından gerçekleştirilen tek faaliyetin, davacı ve … arasındaki sözleşmeden bağımsız olarak pazarlama ve destek hizmetleri sunmaktan ibaret olduğunu, …’in ticaret unvanında taşımacılık faaliyetinin yer almadığını, 18.06.2013 tarih ve 8344 sayılı Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edilen ortaklar kurulu kararı m.3’de “Konu ve Amaç” kısmında taşımacılık faaliyetinden bahsedilmediğini, davalılar arasında müteselsil sorumluluğu doğuracak herhangi bir kanuni ve akdi ilişki bulunmadığını, … ve diğer davalı … arasında şube, merkez, acentelik veya temsilcilik ilişkisi bulunmadığını, taraflar arasındaki sözleşmenin vekalet sözleşmesinin özelliklerini taşımadığını, davacının vekil sıfatıyla davalıya karşı iş görme borcu altına girmediğini, taşımacılık işini kendi menfaatine yürüttüğünü, bu işi bağımsız şekilde kendi iradesine uygun olarak gerçekleştirdiğini, yaptığı işten sonuç elde edememe riskini kendi üzerinde taşıdığını, taraflar arasındaki ticari ilişkinin vekalet sözleşmesi olduğu düşünülse dahi vekalet verenin herhangi bir gerekçe ileri sürmeden vekalet ilişkini her zaman sona erdirebileceğini, …’in, Türkiye’de faaliyetini kendi kontrolü dışında meydana gelen fiili ve hukuki imkansızlıklar nedeniyle sona erdirdiğini, davacının ileri sürdüğü zararların … ile ilişkisini ispatlayamadığını, müspet ve menfi zararın birlikte talep edilmesinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizce bilirkişi olarak görevlendirilen Makine Yüksek Mühendisi Prof Dr. … , Ticaret Hukuku ABD Dr. Öğr. Üyesi … ve SMMM … tarafından sunulan 14/10/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
“-… Limited Şirketi ile … arasında organik bağ bulunduğu,
-Taraflar arasındaki hukuki ilişkinin mahiyetinin detaylı olarak değerlendirilmesi, bu bağlamda zarar kavramının TBK dâhilinde incelenerek somut olaya uygulanması açısından bilirkişi heyetinde Borçlar Hukukunda Nitelikli Hesaplamalar uzmanının yer almadığı, dolaysıyla yapılan incelemelerin mali, teknik ve ticari çerçevede olduğu,
-Davacı tarafından sunulan eklerin mevcut içeriğinden ticari faaliyetlerin kim tarafından ne sıklıkla yapıldığı, yapılan harcama ve gelirlerin mahiyetleri ile aracın farklı ticari faaliyetlerde de kullanılıp kullanılmadığının tespitinin mümkün olmadığı, eğer araç farklı ticari faaliyetlerde de kullanıldı ise bu durumun hakkaniyet dâhilinde ayrıca değerlendirilmesi gerektiği,
-Taşıt kira sözleşmesinden kaynaklı talebin gerekçelendirilmediği, bu bağlamda taşıt kira sözleşmesinin davacı ve davalı arasındaki hukuki ilişkiye etkisi olup olmadığının tespitinin dosyanın mevcut içeriğinden mümkün olmadığı,
-Mali değerlendirmeler kısmında yer verilen eksikliklerin dosyaya kazandırılması ve buna göre davacı yanın ticari kayıtlarının incelenmesi gerektiği,” belirtilmiştir.
GEREKÇE:
Dava, davacının sözleşmeden kaynaklanan uğradığı zararların tazmini davasıdır.
Davacı vekili 24.03.2021 tarihli celsede, davalı …’ye karşı dosyayı takip etmeyeceklerini, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini talep etmiş aynı celsede bu davalı yönünden dosya işlemden kaldırılmıştır.
Davalı … vekili ise aşamalarda pasif husumet yokluğu nedeniyle müvekkili yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce davacı vekiline, davalı …’nin adresinin Amsterdam/Hollanda olması nedeniyle yurtdışı tebligat işlemlerinin tamamlanması için 2 haftalık kesin süre verilmiş, verilen kesin süre içinde davacı tarafça sözkonusu işlemler yerine getirilmemiş olup, davacı tarafından da davalı …’ye karşı davaya devam edilmeyeceği bildirilmiş olduğundan, davalı … yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Davalı … Ltd. Şti. Yönünden yapılan değerlendirmede; davacı taraf ile davalı … arasında imzalanmış herhangi bir sözleşme olmadığı, yine davacı tarafından davalılar ile arasında bulunduğunu iddia ettiği ticari işgörme sözleşmesinin ispatı noktasında dosyaya sunulan yazışmaların … ile yapıldığı, sunulan protokolün ve sigorta poliçesinin … adına olduğu, davalı … ile … arasında imzalanmış ve davalı …’in …’nin temsilcisi olduğunu gösterir herhangi bir sözleşme veya delil sunulmadığı, bu nedenle davacı tarafından davalı … ile arasında bulunduğu iddia olunan sözleşme ilişkisinin ispatlanamadığı kanaatine varıldığından, bu davalı yönünden davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı … yönünden davanın açılmamış sayılmasına,
2-Davalı … Ltd. Şti. yönünden davanın pasif husumet yokluğundan REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 170,78-TL nin 59,30-TL nispi karar harcından mahsubu ile arta kalan 111,48-TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesinin “…Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır…” hükmü gereği 1.320,00-TL’sı arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi üzerinden hesap olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-HMK. 333. md. uyarınca yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası yatıran tarafa iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair, davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/11/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır