Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/176 E. 2021/205 K. 15.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/176
KARAR NO : 2021/205
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/04/2014
KARAR TARİHİ : 15/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalılardan … Ltd. Şti.arasında, Diyarbakır Yolu üzeri Gözeli Yol ayrımı Sivrice, Elazığ adresinde bulunan akaryakıt satış istasyonunda müvekkili şirkete ait petrol ürünleri satışının gerçekleştirilmesi hususunda 01/05/2002 tarihli Bayilik Sözleşmesi akdedildiğini, Bayilik Sözleşmesinin bir yıllık süre için akdedildiğini, sözleşmenin birer yıllık dönemlerle uzayacağının öngörüldüğünü, müvekkili şirket ile davalılardan … arasında ayrıca 13/01/2004 tarihli Protokol akdedilerek davalının maliki bulunduğu taşınmazları üzerine müvekkili şirket lehine 8 yıl süre ile geçerli olmak üzere intifa hakkı tesis edildiğini, Davalılardan …’ın da …’ün doğacak borçlarının 50.000 ABD Dolarına kadar müşterek ve müteselsil kefil olduğunu, yine müvekkili şirket ile davalılardan … arasında 28/05/2004 tarihli Ariyet Sözleşmesinin imzalandığını, müvekkili şirketin bu Ariyet Sözleşmesi kapsamında davalı şirketin müvekkili şirketin bayisi olarak faaliyette bulunması ve akaryakıt satışı yapabilmesi için gerekli gördüğü tüm alet, edavat ve malzemeyi …’e ariyeten teslim ettiğini, gerekli sabit yatırımları da davalılardan …’e ait akaryakıt satış istasyonunda gerçekleştirdiğini, müvekkili şirketin Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından 27/06/2007 tarihinde alınan 1240 sayılı kurul kararı gereğince zorunlu kılınan İstasyon Otomasyon Sistemi’ni de davalı şirket nezdinde kurduğunu, bu hususta gerekli olan tüm alt yapı, teçhizat ve teknik hizmetleri davalı şirkete sağladığını, ancak Rekabet Kurulu’nun 05/03/2009 tarih ve 09-09/187-56 ve 09-09/187-57 sayılı kararlarına istinaden 12/03/2009 tarihinde Rekabet Kurumu’nun internet sayfasında yayımlanan duyuru ile ” Akaryakıt sektöründe bayilik sözleşmeleriyle bağlantılı olarak yapılan intifa ve benzer etkiye sahip ekipman, kredi, kira gibi ayni ve şahsi hakları içeren sözleşmelerin, rekabet yasağının süresini fiilen uzatacak şekilde kullanılamayacağı, bu tür anlaşmaların varlığı halinde 5 yılı aşan süreler bakımından, 2002/2 Sayılı Tebliğde tanınan muafiyet koşullarının ortadan kalkacağı” nın bildirildiğini, Rekabet Kurulu’nun kararı doğrultusunda taraflar arasındaki Bayilik Sözleşmesi’nin 18/09/2010 tarihinde sona ereceğinin ortaya çıkması üzerine davalılardan … ile müvekkili şirket arasında 14/09/2010 tarihinde 5 yıl süre ile geçerli olmak üzere yeni bir İstasyonlu Bayilik Sözleşmesi akdettiklerini, taraflar arasındaki sözleşmelerde yer alan ariyet hükümleri ile bağlantılı olarak, davalılardan … ile müvekkili şirket arasında akaryakıt istasyonunda bulunan otomasyon sistemine ilişkin hususları düzenlemek üzere 10/06/2010 tarihinde İstasyon Otomasyon Sistemi Servis Bakım, Automatic ve Lojistik Kart Satış Sözleşmesi’nin akdedildiğini, ancak …’ün akdedilen yeni sözleşmeye rağmen, İstasyonlu Bayilik Sözleşmesini süresinden evvel feshettiğini, davalı şirketin bu hususta müvekkili şirkete gönderdiği … Noterliği’nin 22/11/2010 tarih ve … Sayılı ihtarnamesi ile taraflar arasındaki Bayilik Sözleşmesinin 22/11/2010 tarihi itibariyle feshedildiğini ve müvekkili şirket lehine tesis edilen intifanın terkin edilmesini istediğini, müvekkili şirkete bildirdiğini, taraflar arasındaki sözleşmelere göre davalılardan …’ün taraflar arasındaki dikey ilişkinin sona ermesi üzerine müvekkili şirketçe kendisine ariyeten tahsis edilen menkul malların ve yapılan sabit yatırımların bedelini iade ve tazmin ile yükümlü olduğunu, müvekkili şirket tarafından davalı şirkete bu hususta 31/03/2011 tarih ve … fatura numaralı, (KDV dahil) 8.525,04 TL tutarındaki sabit kıymet satış faturasını düzenleyerek gönderdikleri halde bu tutardan sadece davalı şirketin 8,11 TL tutarındaki cari hesap alacağının mahsup edildiğini, bakiye 8.516,93 TL’nin bugüne kadar ödenmediğini, son olarak ise müvekkili şirketin, davalı şirkete akaryakıt satış istasyonuna kurmuş olduğu İstasyon Otomasyon Sistemini Bayilik ilişkisinin sona ermesi üzerine demonte etmek durumunda kaldığını, bu hizmetin karşılığı olarak davalı şirket adına düzenlenen 18/05/2011 tarih ve … fatura numaralı ve (KDV dahil) 708 TL tutarındaki hizmet bedeli faturası karşılığının da davalı şirket tarafından müvekkili şirkete ödenmediğini, bu nedenlerle; müvekkili şirkete iadesi gereken Sabit Kıymet Satış bedeli bakiyesi olan 8.516,93 TL ve Otomasyon sisteminin demontaj bedeli olan 708,00.TL’nin faizleriyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili için iş bu davanın açılmasının zorunlu hale geldiğini beyanla, müvekkili şirketin fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, 9.224,93 TL tutarındaki fatura alacaklarının, bu tutarlara ilgili fatura tarihlerinden itibaren TCMB’nin değişen oranlarda avans faizinin uygulanması sonucu hesaplanacak faizleri ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile masraf ve ücreti vekaletinde karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı … Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. Adına … 27/11/2013 havale (13/11/2012 Muhabere) tarihli cevap dilekçesinde; Hakkında açılan davanın kötü niyetli olduğunu, … A.Ş ile 20 yıldan beri çalıştıklarını, istasyonlarının ara yolda olduğundan satış oranının düşük olması sebebiyle davacı şirketin iskonto oranını düşük tuttuğunu, LPG tankı kurulmasını istemelerine rağmen davacı şirketin bu konuda yatırım yapmadığı gibi defalarca mağdur ettiğini, diğer bayilere kâr payını yüksek vererek haksız rekabete sebebiyet verildiğini, davacı şirketin bir çok bayisine hibe adı altında yardım ettiğini, ancak kendilerine hiç yardım edilmediğini, haksız kazanç elde etmek istenildiğini, kendisine teslim edilen tüm menkul malların 20 yıl boyunca …’ne hizmet ettiğini, şimdide sökülemeyen taşınır malların karşılığı iddiasıyla kullanılmamış sıfır menkul maların değerinin haksız olarak talep edildiğini, sözleşmenin feshi üzerine teslim edilen tüm menkul malların (teçhizatlar) bu güne kadar kullanıldığını, sözleşmenin feshi üzerine … yetkililerinin istasyona gelerek tüm malzemeleri söküp aldıklarını, istasyonlarının başka bir firma ile anlaşma yaptıklarından dolayı davacıya ait tüm malzemelerin davacı şirketçe alındığını, bu nedenle açılan davanın haksız olduğunu, fatura içeriklerini de kabul etmediğini, davacı tarafın ticari defterlerinin de delil olamayacağını, davacı şirket sayesinde iflas etmiş durumda olduğunu, ayrıca yetkili mahkemenin de Elazığ Mahkemeleri olduğunu bu nedenlerle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir
GEREKÇE:
Dava; Davacı şirketin davalılardan olan 9.224,93 TL tutarındaki alacağının, bu alacağı oluşturan fatura kalemlerine fatura tarihlerinden itibaren TCMB’nin değişen oranlarda avans faizinin uygulanması sonucu hesaplanacak faizleri ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili taleplidir.
Davacı vekili 23/02/2021 tarihli dilekçesi ile müvekkilinin davadan ve davanın temelini oluşturan hak ve taleplerinden feragat ettiğini, bu nedenle davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin vekaletnamesinin incelenmesinde davadan feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmakla davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının açtığı davanın vaki feragat nedeniyle 6100 sayılı HMK’nın 307-309-311 maddeleri gereğince feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 137-TL den 59,30-TL. nispi karar harcının mahsubu ile kalan 77,70-TL. harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluklarında, kararın taraflara tebliğinden itibaren yasal süresi içeresinde Yargıtay ilgili dairesinden temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.15/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır