Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/171 E. 2020/528 K. 29.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/171
KARAR NO: 2020/528

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/01/2014
KARAR TARİHİ : 29/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Şişli – Kağıthane İlçesi, Cendere mevkiinde kain, … parselde bulunan fabrika binası ve müştemilatının mülkiyetinin müvekkilinin babası …’e ait iken 11.11.2004 / 2005 tarihlerini kapsayacak şekilde … poliçe nolu Klasik Yangın Sigorta Poliçesi ile davalı … şirketine sigortalı olduğunu; dava konusu yerde kiracı olarak bulunmakta olan …AŞ. aleyhine açılan tahliye davası sonucunda Şişli … Asliye Hukuk Mahkemesince verilen tahliye kararının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile ilamlı takibe konu edildiğini, Şişli … İcra Müdürlüğünün… Talimat sayılı dosyası ile 11.10.2004 tarihinde tahliye yapılmak istendiğini ancak takiple ilgili yapılan şikayet nedeniyle tahliyenin gerçekleşmediğini, şikayetin reddi üzerine aynı talimat dosyasında 03.01.2005 tarihinde tahliyeye gidildiğini ve işyerinin tamamen kırılmış olduğu, duvarlarının yıkıldığı, kapılarının olmadığı, su ve elektrik tesisatının söküldüğü, işyerinin kullanılamaz hale getirildiği hususunun tutanak altına alındığını, verilen zararın tespiti amacıyla Şişli … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyası ile yapılan delil tespitinde 665.561,00 TL zarar bulunduğunun bilirkişi raporu ile sabit olduğunu, muris tarafından hasarın tazmini yönünde davalı … şirketine yapılan başvuruya 16.06.2005 tarihinde olumsuz cevap verildiğini, muris tarafından zararın tazmini amacıyla İstanbul … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 1.000 TL maddi tazminat davası açıldığını, kiracı şirket yetkilileri aleyhine yapılan cezai soruşturma sonucu İstanbul … Asliye Ceza Mahkemesinde … esas sayılı dosya ile kamu davası da açıldığını, İstanbul 10. Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde davanın görülmesi sırasında murisin vefat ettiğini ve davanın müvekkili tarafından takip edildiğini ve sonuçta müvekkili lehine 1.000 TL maddi tazminata hükmedildiğini, fazlaya ilişkin haklar saklı tutulduğundan müvekkilinin 1/3 miras payı oranında bakiye 221.000 TL maddi tazminatın sigorta şirketine hasarın ihbar tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; sigortalı tarafından hasar ihbarının müvekkili şirkete 08.03.2005 tarihinde yapılmış olup yaklaşık olarak 9 sene geçtiğini, sigorta sözleşmesinden doğan alacak taleplerinin iki yılda zamanaşımına uğrayacağını, fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmuş olsa dahi bu hakkın asıl davanın tabi olduğu zamanaşımı süresinde ileri sürülebileceğini, bu nedenle zamanaşımı definde bulunduklarını; davacının tek başına dava açma hakkı bulunmadığını, alacağın terekeye ilişkin bir alacak olduğunu; davaya konu hasarın sigortalının usul ve füruu olan şahısların ortak olduğu kiracı firma yetkililerince meydana getirildiğinden hasar talebinin reddedildiğini; hasara sigortalının aile bireyleri arasındaki husumet sebebiyle şirket hissedarlarının kötü niyetli hareketlerinin sebebiyet verdiğini, ilgili ceza yargılamasında mirasçı…’in sanık sıfatıyla yargılandığını, ceza davasında verilen beraat kararının hukuk mahkemesini bağlayıcı olmadığını, sigortalının tahliye sürecinde iken sigorta sözleşmesi yaptırdığını, hukuki ayıbın sigorta şirketine bildirilmediğini, talep edilen tazminat miktarının fahiş olduğunu, hasar miktarının tespitinde poliçedeki muafiyet kaydının dikkate alınması gerektiğini, sigortalının kusurlarından dolayı takas ve mahsup talepleri bulunduğunu belirterek davanın usul ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.

GEREKÇE:
Dava, davacının İstanbul …Asliye Hukuk Mahkemesi dosyasında tespit edilen 665.561. TL zararın 1/3 miras payına düşen 220.000,00TL sinin davalı … şirketinden tahsili istemine ilişkin ek davasıdır.
Mahkememizce 09/03/2015 tarih … esas… karar sayılı karar ile; “Davanın KISMEN KABULÜ ile, 215.017.00 TL nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine.. ” dair karar vermiştir.
Davalı vekilinin temyizi üzerine dosya Yargıtaya gönderilmiş, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 21/05/2018 tarih 2015/17453 esas 2018/5292 karar sayılı ilamında; ” .. maddi ve hukuksal olgulara göre sınırlı bir alan için ayrıksı düzenleme getiren, ceza zamanaşımı süresinin eldeki dava bakımından uygulanamayacağı; davacı isteminin işyeri sigorta poliçesine dayandığı ve istem için TTK’nun 1268. maddesi ve genel şart düzenlemeleri gereği 2 yıllık zamanaşımı süresinin geçerli olduğu; davanın 2 yıllık zamanaşımı süresi içinde açılmadığı; davalı vekilinin, yasal süresi içinde usulünce zamanaşımı def’ini ileri sürdüğü gözetilerek, davacı isteminin zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve hatalı gerekçeyle yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.. ” gerekçesi ile mahkememiz kararını bozmuştur.
Mahkememizce usul ve yasaya uygun bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiştir.
Dava, işyeri sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Davacı taraf, davacının murisine ait sigortalı işyerinin dava dışı kiracı şirket tarafından hasar verilerek kullanılamaz hale getirildiğini bu nedenle uğradığı zararın tahsilini talep etmekte, davalı taraf, poliçeye dayanan istemin zamanaşımına uğradığı savunmasında bulunmuştur.
Poliçe tanzim tarihi ve riziko tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1268. maddesinde “Sebepsiz yere ödenmiş bulunan primin veya sigorta bedelinin geri alınması alacakları dahil sigorta mukavelesinden doğan bütün mutalebeler, iki yılda müruruzamana uğrar” düzenlemesine yer verilmiştir. Aynı şekilde, Yangın Sigortası Genel Şartları’nın C.10. maddesinde de “sigorta sözleşmesinden doğan bütün talepler iki yılda zamanaşımına uğrar” düzenlemesi benimsenmiştir.
Davaya konu sigorta teminatının 11.11.2004 / 2005 tarihlerini kapsayacak şekilde … poliçe nolu Klasik Yangın Sigorta Poliçesi ile davalı … şirketine sigortalı olduğu, dava tarihinin 22.01.2014 tarihi olduğu görülmüştür.
Davacının zarar sigortalarının bir türü olan işyeri sigorta poliçesine dayanan daha önce açılan kısmi davaya ek dava olduğu ve 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu görülmekle davanın zamanaşımı nedeni ile reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın zamanaşımı nedeniyle REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 3.757,05-TL’nin 54,40-TL. nispi karar harcından mahsubu ile kalan 3.702,65-TL. harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 23.850-TL. nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
4-Davalıların yapmış olduğu 200-TL. tebligat ve müzekkere giderlerinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren yasal süresi içeresinde Yargıtay ilgili dairesinden temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.29/09/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır