Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/694 E. 2020/416 K. 08.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
ESAS NO : 2019/694
KARAR NO: 2020/416

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ : 28/01/2014
KARAR TARİHİ : 08/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili sigorta şirketi ile dava dışı …A.Ş. arasında düzenlenen … no’lu …Sigorta Poliçesi (… Abonman) ve … no’lu …Sigorta Poliçesi (Abonman) ile… sevkiyatlarının teminat altına alındığını,
21/06/2012 tarih ve … numaralı mal faturası ile pres makinelerinin Bulgaristan’dan Türkiye’ye taşınması amacıyla dava dışı … Ltd. Şti ile anlaşıldığını, … şirketinin sevkıyatı davalı … Şirketine yaptırdığını, nakliyat amacıyla yüklenen enjeksiyon presi makinelerinin davalılardan…Şirketine ait … plakalı araçlarla Bulgaristan’dan Türkiye’ye taşınırken devrilerek hasara uğradığını,
Meydana gelen hasar neticesinde müvekkili şirket tarafından alınan ekspertiz raporu neticesinde; dava dışı …A.Ş.’ne 20/12/2012 tarihinde 53.264,01 TL sigorta tazminatı ödendiğini, müvekkilinin sigortalının haklarına halef olduğunu, ödenen tazminat bedelinin zarardan taşımacı olarak sorumlu olan … Ltd. Şti ve taşımacı şirketin … Sigortacısı olan … A.Ş.’nden tahsili için İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını, davalıların haksız ve mesnetsiz itirazları nedeniyle takibin durduğunu beyanla;
borçluların haksız itirazlarının iptali ile takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Sigortalıya süresinde ihbarın yapılmadığını ve davacının dava hakkı bulunmadığını, davacının poliçe teminat kapsamı dışında ödeme yaptığı için rücu hakkı bulunmadığını, hasarın taşıma esnasında sigortalı nakliye şirketinin kusuru sebebiyle meydana geldiğini gösterir herhangi bir kaza raporu ve delilin mevcut olmadığını, yükleme ve istifin gönderene ait olması halinde taşıyanında sorumlu olmayacağını, ekspertiz raporundaki hasar hesaplamasının nakliyeci şirket ve sigortacısı için bağlayıcı olmadığını, CMR Konvansiyonu 25. Maddesine göre hasar tespiti yapılması gerektiğini, CMR Konvansiyonu 27. Madde hükmünün uygulanması gerektiğini, müvekkili şirketin 400 Euro muafiyeti olduğunu beyanla; davanın reddini talep etmiştir.
Daval…Limited Şirketi vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Husumet itirazında bulunmuş davanın usulen reddi gerektiğini bildirmiş, esas yönünden de meydana gelen hasarın müvekkili şirketin kusurundan doğmayan bir sebepten meydana geldiğini, bu nedenle hasar sorumluluğu bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
GEREKÇE:
Dava ;dava, nakliyat sigortasından kaynaklanan rücuan alacak nedeniyle yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkin
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; 05/05/2015 tarih ve … Esas – 2015/284 karar sayılı karar ile davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkememiz kararı davacı vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 2015/15447 esas 2016/4944 karar sayılı ve 02/05/2016 tarihli ilamı ile bozulmuştur.
” Dava, nakliyat sigortasından kaynaklanan rücuan alacak nedeniyle yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece taşımanın ambalajsız yapıldığı, bu durumun poliçe teminatı kapsamında bulunmadığı, davacının sigortalıya ödemesinin … gratia niteliğinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Oysa, davacı ile sigortalı arasında düzenlenen 19.12.2012 tarihli devir ve temlik başlıklı belgede, davacı sigorta şirketi, hasar ile ilgili olarak sigortalının üçüncü şahıslara karşı olan talep ve dava haklarını temlik almıştır. Başka bir deyişle, dava dışı mal sahibi şirket dava konusu hasar ile ilgili olarak davalılardan talep edebileceği alacağını 6098 sayılı TBK m. 183 ve devamı maddeleri uyarınca davacı sigorta şirketine temlik etmiştir. Bu durumda, davacının sigorta ilişkisi dışında alacağın temliki hükümlerine göre talep hakkı bulunmaktadır. Bu itibarla mahkemece, davacının tazminat isteme hakkı bulunduğu kabul edilerek, işin esasına girilip, iddia ve savunma doğrultusunda inceleme yapılıp sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, yanılgılı değerlendirmelerle yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerektirmiştir ” gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkememizce bozma ilamına uyularak ” İstanbul … İcra müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında tahsilde tekerrür olmamak üzere 26.809,77 TL asıl alacak üzerinden itirazın iptaline takibin devamına (davalı Groupama sigorta aş 25.862,65 TL asıl alacaktan sorumlu olmak üzere ) fazla istemin reddine
26.809,77 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi yürütülmesine (davalı …sigorta aş 25.862,65 TL asıl alacağa yürütülecek yasal faiz den sorumlu olmak üzere )” dair karar verilmiştir.
Mahkememiz kararının bu kez davalı vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2018/4677 esas 2019/5996 karar sayılı ve 30/09/2019 tarihli ilamında;
” Dava, nakliyat sigortasından kaynaklanan rücuan alacak nedeniyle yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne, yargılama sırasında belirlenen icra takibine konu asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir. 6102 sayılı TTK’nın 1472. maddesi (6762 sayılı TTK’nın 1301. maddesi) hükmü gereğince halefiyet ilkesine dayalı olarak davalardan ödeme yapan sigorta şirketinin, ödeme tarihinden itibaren temerrüt faizi isteyebilmesi mümkündür. Bu durumda mahkemece, davacının, belirlenen asıl alacak üzerinden ödeme tarihinden itibaren faiz talebinin yerinde olduğu hususu gözetilmeksizin icra takibinde belirtilen işlemiş faiz yönündeki talebinin, davalıların icra takip tarihinden önce temerrüde düşürüldüklerini gösterir belge sunulmadığı gerekçesiyle reddi doğru olmamış, kararın davacı yararına bozulmasını gerektirmiştir.” gerekçesi ile Mahkememiz kararını tekrar bozmuştur.
Mahkememizce bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiştir.
Dosyanın bilirkişi heyetinde yer alan Mali Müşavir Bilirkişi …’e tevdi ile Mahkememiz kararında hükmolunan alacağın 20/12/2012 ödeme tarihi ile 21/06/2013 takip tarihi arasında gerçekleşen temerrüt faizi yönünden hesap yapılmasının istenmesine karar verildiği, bilirkişi tarafından sunulan 15/06/2020 tarihli bilirkişi raporunda; yapılan hesaplamalar ile faizin Davalı …Ltd. Şti. yönünden: 1.873,89 TL, …Sigorta A.Ş. yönünden : 1.807,69 TL olacağı kanaati bildirilmiş, dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile İstanbul … İcra Müdürlüğünün… e. Sayılı takip dosyası ile başlatılan takibe yönelik itirazın kısmen iptali ile takibin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla 26.809,77-TL asıl alacak (davalı … Sigorta yönünden 25.862,65-TL ile sınırlı olmak kaydıyla), 1.873,89-TL işlemiş faiz (davalı …Sigorta yönünden 1.807,69-TL ile sorumluluğunun sınırlı olması kaydıyla) olmak üzere toplam 28.683,64-TL alacak (Davalı … Sigorta yönünden 27.670,34-TL ile sınırlı olmak kaydıyla) üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 1.959,38-TL harçtan peşin alınan 745,20-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.214,18-TL harcın davalılardan (1.171,31-TL’sinden davalılar, kalan 42,87-TL’sinden davalı… Ticaret Limited Şirketi sorumlu olmak üzere) tahisili ile hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 4.302,55-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan (4.150,66-TL’sinden davalılar, kalan 151,89-TL’sinden davalı … Limited Şirketi sorumlu olmak üzere) tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Red edilen kısım yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 4.951,60’er TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
5-Red edilen kısım yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 151,99-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı … Sigorta A.Ş’ye ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 770,40-TL ilk gider, 6.297,60-TL tebligat ve müzekkere gideri ile bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 7.068-TL. yargılama giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 3.594,92-TL’sinin davalılardan (3.468,01-TL’sinden davalılar, kalan 126,91-TL’sinden davalı … Limited Şirketi sorumlu olmak üzere) tahsili davacıya verilmesine,
7-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren yasal süresi içeresinde Yargıtay ilgili dairesinden temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.08/09/2020

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır