Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/608 E. 2022/269 K. 30.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/608 Esas
KARAR NO : 2022/269
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/11/2019
KARAR TARİHİ : 30/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında inşaat ve iş güvenliği malzemeleri satış sözleşmesi kurulduğunu, malzeme satışları yapıldığını, açık cari hesaba kaydedildiğini, müvekkili şirketin malların teslimini tam olarak yaptığını, sevk irsaliyelerinin karşı tarafça imzalı olduğunu, malları teslim alan kişilerin davalı borçlu şirket çalışanları olduğunu, müvekkili şirketin edimlerini tam olarak yerine getirdiğini, davalı borçlunun borcunu ödemediğini, müvekkilinin davalı şirketten bakiye borcunu defalarca talep ettiğini, borcun ödenmemesi üzerine davalı şirket aleyhine … İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu şirket vekilince borca ve tüm ferilere haksız olarak itiraz edildiğini, alacağın mevcudiyetinin müvekkili şirketin ve davalı şirketin ticari defterlerine işlediği faturalar, davalı şirketçe imzalanan sevk irsaliyeleri, müvekkilince düzenlenen açık cari hesap özeti, tarafların ticari defterleri, BA-BS formları ve tanıklar ile sabit olduğunu belirterek davalı borçlunun …. İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı icra takibine itirazının iptali ile takibin devamına, davalının % 20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesin talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davacının faturaya konu malların eksiksiz teslim edildiğine dair iddialarının gerçeğe aykırı olduğunu, müvekkilinin teslim almadığı mallara yönelik faturalardan dolayı borcu olamayacağını, davacı tarafın sözleşmeye konu yükümlülüklerini ifa ettiğine dair beyanda bulunduğunu, ancak faturaya konu malları teslim alan … müvekkil şirketin çalışanı olmadığını, müvekkili şirkete malların eksiksiz olarak teslim edilmediğini, müvekkiline teslim edilmeyen mallardan dolayı düzenlenen faturadan kaynaklı müvekkilinin borcunun bulunmamakta olduğunu, ayrıca faturaya itiraz edilmemesinin faturanın içeriğinin kabul anlamına gelmemekte olduğunu, yani faturaya konu hizmetin ifa edildiğini ve bedele hak kazanıldığı sonucunu doğurmamakta olduğunu, davacı tarafın faturaya konu edimlerini ayıpsız ve sözleşmeye uygun ifa etmediğini, bu sebeple davacı şirket alacağa hak kazanmayacağını, müvekkilinin davacıya karşı herhangi bir borcunun bulunmadığını, sözleşmeye konu hizmetin ayıplı ifa edildiğini, davacının edimini eksik ve ayıplı olarak ifa ettiğini, müvekkili lehine kötü niyet tazminatı taleplerinin olduğun belirterek haksız ve mesnetsiz olarak açılan davanın reddine, davacının müvekkili aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi talebinin reddine, davacının haksız hukuka aykırı kötüniyetli icra takibi nedeniyle müvekkil şirket lehine icra takibi bedelinin % 20’sinden aşağı olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatı takdirine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesin talep etmiştir.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları ile ibraz edilen deliller, tarafların ticari defter kayıt ve belgeleri tüm dosya kapsamı üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, Mali Müşavir tarafından sunulan 07/02/2021 tarihli bilirkişi raporu özetle;
1.Davacının ibraz olunan e-defterlerinin, e-defter Beratlarının süresinde oluşturulduğu olduğu, ticari defterlerinin sahibi lehinde delil vasfına haiz olduğu,
2.Davalının belirlenen inceleme gün ve saatinde defter ibrazında bulunmadığı,
3.Davacının takibe konu alacağının dayanağı faturaların, davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu,
4.Davacının takip konusu alacağının dayanağı faturaların davalı aleyhine borç doğurduğu,
5.Bu nedenle davacının takipteki asıl alacak miktarı olan 14.594,19 TL davalıdan alacaklı olduğu kanaatine varıldığı,
6.Davacının alacak iddiasının benimsenmesi durumunda; Merkez bankası verilerinden, 09.09.2019 takip tarihi itibari ile avans faizi oranının %19,50 olduğu anlaşıldığından davacının belirlenen asıl alacağına takip tarihinden itibaren %19,50 ve değişen oranlarda kademeli olarak avans faizi yürütülebileceği, kanaati belirtilmiştir.
19.10.2021 tarihli bilirkişi ek raporunda ise;
1.Davalının ibraz olunan e-defterlerinin, e-defter Beratlarının süresinde oluşturulduğu, ticari defterlerinin (aleyhe olan kayıtlar ayrılmaksızın) sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu,
2. Davalının 2019 yılı ticari defterlerine göre, 09.09.2019 takip itibariyle kaydi olarak
14.594,19 TL (takipte talep olunan asıl alacak miktarı kadar) davacıya borçlu göründüğü,
3. Davacının takibe konu alacağının dayanağının dosyaya mübrez toplam tutarı 14.594,19 TL olan 7 adet faturadan kaynaklandığı,
4. Davalının davacıya ödeme yaptığına dair davalının defterlerinde kayıt olmadığı,
5. Davalının ticari defter kayıtlarının davacının takibe konu alacak iddiasının ve davacının defter kayıtlarının teyit ettiği,
6. Bu itibarla kök raporda arz ve izah olunan görüş ve kanaatlerin davalının ticari defterleri yönünden de aynen muhafaza edildiği belirtilmiştir.
GEREKÇE:
Dava, itirazın iptali istemine ilişkin olup, yasal sürede açılmıştır.
… İcra Dairesi’nin 2019/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı … San. Dış Tic. Ltd. Şti. vekilince davalı borçlu … Anonim Şirketi aleyhine 14.594,19 TL Açık Cari Hesap alacağının tahsili istemiyle 09/09/2019 tarihinde örnek 7 nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 12/09/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu vekilince 18/09/2019 tarihinde borca ve tüm fer’ilerine itiraz ettiği, itirazın süresinde olduğu görülmüştür.
Davacı taraf, davalıya mal sattığını davalının bu mallar karşılığında düzenlenen faturaları ödemediğini iddia etmiş, davalı ise malların teslim edilmediğini savunmuştur.
Davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarının usule uygun tutulduğu, davacının takibe dayanak faturalarının davalının ticari defterinde kayıtlı olduğu anlaşıldığından, davalının malın teslim edilmediği savunmasına itibar edilmemiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; tarafların ticari defter ve kayıtlarının birbirini teyit ettiği, uyuşmazlığa konu faturaların her iki tarafın defterinde kayıtlı olduğu, davalının 2019 yılı ticari defterlerine göre, 09.09.2019 takip itibariyle kaydi olarak 14.594,19 TL (takipte talep olunan asıl alacak miktarı kadar) davacıya borçlu göründüğü, davalının davacıya ödeme yaptığına dair davalının defterlerinde kayıt olmadığı anlaşıldığından, davanın kabulüne, alacak likit olduğundan davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile davalının …. İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin aynen devamına,
2-Asıl alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 996,93-TL nispi karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 176,27-TL harcın mahsubu ile bakiye 820,66-TL harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesinin “…Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır…” hükmü gereği 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 220,67-TL ilk gider, 750,00-TL bilirkişi, 86,50-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 1.057,17-TL Yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-HMK. 333. md. uyarınca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası yatırana iadesine,
Karara karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle … Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair, Davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/03/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır