Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/502 E. 2021/547 K. 06.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/502
KARAR NO : 2021/547
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 31/07/2019
KARAR TARİHİ : 06/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 25.07.2018 tarihinde saat 19:00 sıralarında … … sevk ve idaresindeki … (Belçika tescilli) plakalı aracı ile … istikametinden Keşan istikametine seyir halinde iken 13+400 KM ye geldiği esnada dikkatsiz ve tedbirsizliği sonucu yoldan çıkarak bahçe duvarına çarpması ile meydana gelen trafik kazasında, araç içinde yolcu konumunda bulunan müvekkillerinin desteği kızları … … ve eşi … …‘nin vefatı ile sonuçlanan dava konusu trafik kazasının meydana geldiğini, aracın yabancı plakalı olması nedeni ile Türkiye sınırları dahilinde meydana gelen trafik kazalarında, geçerli ZMMS sigortası şartları dahilinde meydana gelen üçüncü şahıs zararlarından davalı kurumun sorulu olması nedeni ile dava incesinde kuruma yazılı başvuruda bulunulduğunu ve müvekkili … için 28.821,10-TL, müvekkili … için 19.385,33 TL olmak üzere toplam 48.206,43 TL maddi tazminatın 04.03.2019 târihinde alındığını, ancak yapılan bu ödeme ile davacıların maddi zararlarının karşılanmadığını, eksik yapılan ödeme nedeni ile iş bu davanın ikame edilmesinin zorunlu hale geldiğini beyanla davanın kabulü ile fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın 12.02.2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın dava öncesi yapmış olduğu yazılı başvuru sonrasında 04.03.2019 tarihinde … için 28.821,10 TL … için 19.385,33 TL olmak üzere toplam 48.206,43 TL maddi tazminat ödemesi yapıldığını ve sorumluluklarının yerine getirildiğini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile; davacıların tek çocuğunun müteveffa olmadığının dikkate alınmasını, davacıların kızlarının vefatı ile desteğinden yoksun kaldıklarının ispatının gerektiğini, alınacak aktüerya raporunda şayet yapılan ödemenin yeterli olmadığının tespit edilmesi halinde, ödenen tazminat bedellerinin güncel değerinin tenzilinin gerektiğini, talep edilebilecek faizi yasal faiz olduğunu beyanla; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, dava konusu trafik kazasında desteklerini kaybeden davacıların davalıdan destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; meydana gelen dava konusu trafik kazası nedeniyle desteğin ölümü nedeniyle davacıların talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatı miktarının ne kadar olması gerektiği, istenen tazminatların sigorta teminatı kapsamında kalıp kalmadığı hususlarında toplandığı anlaşılmaktadır.
Davacı vekili delil olarak; kaza tespit tutanağı, değer kaybı raporu ve bilirkişi incelemesine dayanmış olup, davacı vekilince gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Mahkememizce dosyanın bilirkişiye tevdi ile Mahkememizce dosyanın bilirkişi heyetine tevdi ile kusur ve aktüerya hesabının yapılmasının istenilmesine karar verildiği, Aktüer Bilirkişi Duygu Boydaş ve Kusur Bilirkişisi … tarafından sunulan 13/03/2021 tarihli bilirkişi raporunda;
Müteveffa sürücü … … sevk ve idaresindeki … plakalı otomobil ile seyri sırasında yola gereken dikkatini vermediği, mevcut sürati ile olay mahalline yaklaştığı, seyrini hava yol ve mahal şartlara göre ayarmaya özen göstermediği, aracını kaplama içerisinde tutma becerisine sahip olamadığı, direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yol dışı kaldığı, dikkat ve özen yükümülğüne aykırı hareket ettiği, 2918 sayılı K.T.K.unun 52/İB (sürücüler aracının yük ve teknik özelliklerine göre seyrini hava, yol ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara göre ayarlamak zorundadırlar) kuralını ihlal ettiğinden olayda asli derecede kusurlu olduğu,
04.03.2019 ödeme tarihi itibarı ile; 25.07.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazasında aynı gün yaşamını yitiren … …’ nin desteğinden yoksun kalan;
Davacı baba …’ın; toplam maddi zararının 22.997,25 TL olduğu, yapılan 19.385,33 TL ödeme ile davacının % 84,29 oranında zararının karşılandığı,
Davacı anne …’ ın; toplam maddi zararının 47.451,20 TL olduğu, yapılan 28.821,10 TL ödeme ile davacının % 60,74 oranında zararının karşılandığı, davacıların maddi zararının tamamen karşılanmadığı ve bakiye maddi zarar alacaklarının bulunduğunun kabulü halinde 13.03.2021 rapor tarihi itibarı ile; 25.07.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazasında aynı gün yaşamını yitiren … …’ nin desteğinden yoksun kalan; davacı baba …’ın; toplam maddi zararının 29.775,56 TL olduğu, 04.03.2019 tarihinde yapılan 19.385,33 TL ödemenin güncel değeri 22.927.27 TL ‘ nin tenzili ile talep edebileceği bakiye maddi zararının 6.848.29 TL olabileceği.
Davacı anne …’ın; toplam maddi zararının 63.970,45 TL olduğu, 04.03.2019 tarihinde yapılan 28.821,10 TL ödemenin güncel değeri 34.087.07 TL ‘ nin tenzili ile talep edebileceği bakiye maddi zararının 29.883,38 TL olabileceği. 2018 yılı ZMMS sigorta poliçesi limitleri dahilinde olduğu, Temerrüt Tarihi ve Faiz; Davacılara 04.03.2019 tarihinde tazminat ödemesi yapıldığının tespiti ile 04.03.2019 ödeme tarihinin davalı sigorta şirketi yününden temerrüt tarihi olarak kabulünün ve yasal faiz talep edilebileceğinin bildirildiği görülmüştür.
Davacılar vekili 14/06/2021 havale tarihli dava miktarının arttırılmasına ilişkin dilekçesinde; dava değerini toplam 36.731,67-TL’ye yükselttiklerini beyan etmiştir.
28.06.2008 gün ve 26920 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan yönetmeliğe göre çalışma usul ve esasları dahilinde düzenlenmiş olan davalı davalı … Taşıtlar Bürosu, yabancı plakalı araçların ülkemizde sebebiyet verdikleri kazalarda ortaya çıkan hasarların tedavisinde bu araçların sahip ve sürücüleri adına hareket etmeyip kaza tarihini kapsayan geçerli Yeşil Kart Sigortaları olması halinde bu sigorta şirketi adına hareket ettiği bu durumda Trafik Kanunu ve Ticaret Kanunu hükümleri gereği, yabancı plakalı bir aracın sebebiyet verdiği trafik kazası sonrası ortaya çıkan hasarlar için kusur esasına göre ve yabancı sigorta şirketine izafeten Mali Sorumluluk sigortası limit ve şartları çerçevesinde, davalı Büro’nun sorumluluğu olduğu anlaşılmıştır.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, bilirkişi raporu, maluliyet raporu ile dosya kapsamındaki tüm belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde;
25/07/2018 günü saat 18.50 sıralarında sürücü … … sevk ve idaresindeki… plakalı otomobil ile … istikametinden, Keşan istikametine doğru seyri sırasında direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yolun sağından yol dışına çıkıp su kanalına geçtikten sonra … şahsın evinin duvarına çarpması sonucu otomobil sürücüsü … …’nin ölümü birden fazla yolcunun yaralanması ile neticelenen dava konusu kazanın meydana geldiği ,
Müteveffa sürücü … …’nin kendi ölümü ve araç içinde yolcu konumunda bulunan davacının yaralanması ile neticelenen dava konusu trafik kazasında % 100 (yüzde yüz) oranında asli derecede kusurlu olduğu,
AYM’ nin 09.10.2020 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 17.07.2020 tarihli 2019/40 E. 2020/40 K. Sayılı Kararı ve 17. Hukuk Dairesi 2019/6271 E., 2020/8104 K, 03,12.2020 tarihli. Yargıtay 17. HD’ nin 2020/2598 E. 2021/34 K 14,01,2021 tarihli kararı dahilinde değerlendirme yapıldığında
04.03.2019 ödeme tarihi itibarı ile; 25.07.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazasında aynı gün yaşamını yitiren … …’ nin desteğinden yoksun kalan;
Davacı baba …’ ın; toplam maddi zararının 22.997,25 TL olup yapılan 19.385,33 TL ödeme ile davacının % 84,29 oranında zararının karşılandığı,
Davacı anne …’ ın; toplam maddi zararının 47.451,20 TL olup yapılan 28.821,10 TL ödeme ile davacının % 60,74 oranında zararının karşılandığı, davacıların maddi zararının tamamen karşılanmadığı ve bakiye maddi zarar alacaklarının bulunduğu nazara alındığında rapor tarihi itibarı ile; 25.07.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaşamını yitiren … …’ nin desteğinden yoksun kalan; Davacı baba …’ m; toplam maddi zararının 29.775,56 TL olduğu, 04.03.2019 tarihinde yapılan 19.385,33 TL ödemenin güncel değeri 22.927.27 TL ‘ nin tenzili ile talep edebileceği bakiye maddi zararının 6.848.29 TL , davacı anne …’ ın; toplam maddi zararının 63.970,45 TL olduğu, 04.03.2019 tarihinde yapılan 28.821,10 TL ödemenin güncel değeri 34.087.07 TL ‘ nin tenzili ile talep edebileceği bakiye maddi zararının 29.883,38 TL olduğu ve 2018 yılı ZMMS sigorta poliçesi limitleri dahilinde kaldığı, davacılara kısmi ödeme yapılan 04.03.2019 tarihinin davalı sigorta şirketi yününden temerrüt tarihi olarak kabulü gerektiği ve taraflar arasında sözleşmeden doğan bir hukuki ilişki bulunmayıp haksız fiilden kaynaklanan ilişkinin mevcut olması nedeniyle davacıların davalı sigorta şirketinden yasal faiz talep edilebileceği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile;
Davacı … için 6.848,29-TL, davacı … için 29.883,38-TL olmak üzere toplam 36.731,67-TL tazminatın 04/03/2019 temerrüt tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 2.509,14-TL nispi karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 166,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.342,24-TL harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesinin “…Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır…” hükmü gereği 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.509,75-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
5-Davacılar tarafından yapılan 211,30-TL ilk gider, 1.500-TL bilirkişi, 94,70-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 1.806-TL. Yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
6-HMK. 333. md. uyarınca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06/07/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır