Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/449 E. 2022/312 K. 13.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/449 Esas
KARAR NO : 2022/312
DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/07/2019
KARAR TARİHİ : 13/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkillerinin oluşturduğu iş ortaklığı tarafından idareden ” … üstlenildiğini, bu proje çerçevesinde yapılan konutların doğalgaz bağlantı işleri için müvekkillerince oluşturulan ortaklıktan abone bağlantı bedeli tahsil edilmesine rağmen davalı …’ın altyapı işlerinin yerine getirilmesinde hiçbir katkısının bulunmadığı ve bedel karşılığı edimin yerine getirilmediğini, davalı kurumun haksız olarak bedelini tahsil ettiği işin yapımını yine müvekkillerine bıraktığını ve müvekkillerinin işi başka firmalara yaptırdığını, müvekkillerinin davalı kuruma bedelin iadesi için başvuruda bulunulduğunu ancak davalı kurumda gereken sürede taraflarına cevap verilmediğini, müvekkillerinin hem hesaplanabilir hem de hesabı uzmanlık gerektiren pek çok zararının oluştuğunu, bu uyuşmazlık kapsamında davalı kurum ile müvekkillerinin arabuluculuk toplantısı yapıldığını ancak anlaşma sağlanamadığını bu sebeple müvekkilleri olan şirketlerin davalı kuruma yaptığı abone bağlantı bedelinin fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000-TL’lik kısmının bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı ile birlikte davalı kurum tarafından müvekkillerine iadesini, yargılama ücretleri ile vekalet ücretinin davalı kuruma yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davacıdan alınan 193.708,80-TL bedelin iç tesisat bedeli olmadığını, abone bağlantı bedeli olduğunu, mevzuatta abone bağlantı bedelinin ve iç tesisatın ayrı ayrı tamamlandığından iş ve işlemlerin farklı tarafların sorumluluğunda olan bedeller olduğunu, davacı tarafından yaptırılan site içi 4 bar politelien alt yapı hattının abone bağlantı bedeli içerisinde yer almayan iç tesisata dahil olan kısmı olduğunu, doğalgaz kullanım sözleşmesi uyarınca tarafı olan müşteriye ait olduğunu, müvekkili olan şirketin yetki alanının dağıtım bölgesindeki imarı olmayan site içi güzergah sınırına kadar altyapıyı getirmek, hatları ve boruları döşemek olduğunu, kooperatif, site, toplu konut vs yapıların toplu yapılar olarak kabul edildiğini, toplu yapıların mülkiyetinin malikleri olan şahıslara ait olduğunu, toplu yapılara ait ortak alanlarda yapılacak olan her türlü tesisin kamuya tahsis edilmemişse hisseleri oranında toplu yapı maliklerine ait olduğunu bu sebeple davacıların site içerisindeki yerlerin ve yaptırdıkları işlerin de kendilerine ait olup müvekkili olan şirketin gerek yetki alanında olmadığı gerekse yapım sorumluluğunun olmadığını, davacı şirketlere mezkur adresin imarsız bir alan olduğunu ve site içerisine hat çekilemeyeceğini ve bağlantı bedeli olan 193.708,80-TL’yi ödemesi gerektiğini bildirdiğini, davacıların ise site içi bağlantı işlerinin kendileri tarafından yapılacağının beyan edildiğini ve bu işlem için … ‘un görevlendirildiği ve abonelik işlemlerinin başlatılmasını istediklerini, müvekkili olan şirketin mevzuat hükümleri uyarınca herhangi bir kusurunun olmadığını tüm bu sebeplerle açılan davanın reddini, masraf ve vekalet ücretinin davacılara tahmil edilmesini talep etmiştir.
29.12.2021 tarihli bilirkişi raporu özetle; Mevzuat gereği hesaplanan Abone Bağlantı Bedeli’nin 193.708,80-TL olduğu konusunda bir ihtilaf olmadığını, bedelin dağıtım şebekesi ile müşterinin imal etmekle yükümlü olduğu iç tesisatın bağlanmasına ilişkin olduğunu, dağıtım şirketinin site içi iç tesisat imalatların gerçekleştirilmesi ile ilgili bir sorumluluğundan bahsedilemeyeceğini, yasa, yönetmelik ve kurul kararlarında durumun açıkça ifade edildiğini, raporda ayrıntılı açıklanan gerekçelerle bu bedelin dağıtım firması tarafından davacı firmalardan mevzuata göre hesaplanıp tahsil edildiğini, davalı dağıtım şirketinin sebepsiz zenginleşmesinin olup olmadığı hususunun Mahkememizin takdirinde olduğunu görüş ve beyan etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, davalı tarafa ” … ” ile ilgili olarak ödenen abone bağlantı bedellerinin faizi ile birlikte davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
… ve … İnşaat şirketlerinin uyuşmazlığa konu bölgede konut inşa ettikleri, bu
bölgeye doğalgaz bağlatmak için …’a başvuru yaptıkları, buna ilişkin projelerini hazırladıktan
sonra proje ve bu projeyi gerçekleştirecek müteaahhit firma için …’tan ayrıca onay aldıkları,
birim fiyatın 424,80 TL/m2, bağlantı bedeli sayısının 2599 olduğu, toplam bedelin 1.104.055,20
TL olarak hesaplandığı, bu bedelin 4 ayrı firmaya hak edilen miktarda bölüştürüldüğünde …
ve Zirve’nin payına 193.708.80 TL tahakkuk ettirildiği, bu bedelin … ortaklığı tarafından
6 ayrı çek ile …’a ödendiği, … tarafından 14.10.2014 tarihli faturanın kesildiği,
bedelin hesabında ve bedel hakkında taraflar arasında bir ihtilaf olmadığı, ihtilaf konusunun konut abonelik bedelleri karşılığında alınacak hizmetin ne olduğu ve bu
yapılacak işlerin sorumluluğunun …’ta olup olmadığı konusunda olduğu,
abone bağlantı bedelinin “dağıtım şebekesinin abone iç tesisatına bağlantısı için gereken proje,
işçilik, malzeme, kontrol ve onay harcamaları ile sayaç bedeli toplamının abone başına düşen
payını ifade eden sabit bedeli” olarak tanımlandığı, iç tesisatın ise “Basınç düşürme ve ölçüm istasyonu veya servis kutusu çıkışından itibaren sayaç hariç,
müşteri tarafından yaptırılan ve mülkiyeti müşteriye ait olan boru hattı ve teçhizatı ile tüketim
cihazları, atık gaz çıkış borusu, baca ve havalandırma sistemleri gibi tesisatı” olarak tanımlandığı, ihtilaf konusunun başlangıcının aslında dağıtım şirketi sorumluluğunun nerede bitip abonelerin
sorumluluğunun nerede başladığı üzerine kurulu olduğu, iç tesisat tanımının bunu açıkça içerdiği,
“müşteri tarafından yaptırılan”, “basınç düşürme ve ölçüm istasyonu veya servis kutusu
çıkışından itibaren”, “mülkiyeti müşteriye ait olan” terimlerinin durumu netleştirmekte yardımcı
olacağı,
her ne kadar adı iç tesisat olsa da dağıtım şirketi sorumluluğunun servis kutusu sonrası bittiği,
site gibi alanlarda site içi dağıtım yapılan kısımların ve unsurların (sayaçlar hariç) doğalgaz dağıtım
şirketinin sorumluluğunda olmadığı, dağıtım şirketinin özel mülkiyet tanımına giren yerlerde kendi inisiyatifi ile bağlantı hatları inşa edemeyeceği, bağlantı hatlarının imar yollarına yapılabileceği, özel mülkiyet tanımının başladığı
parsel sınırları içinde dağıtım şirketinin sadece bağlantı noktasını ve bu noktaya kadar olan hattı
tesis edebileceği, nitekim davacı yanın abonelik bilgileri ekindeki bilgilerden “Proje etüdünün
yapıldığı, imar yolu güzergahlarına 1 adet bölge regülatörü konulacağı, 2180 m PE hat çekileceği,
6 adet 400 m3/h ve muhtelif sayıda … servis kutusu konulması gerektiği” nin belirtildiği,
Bu nokta sonrasının doğalgaz kullanımı için iç tesisat olarak tanımlandığı ve imalat
sorumluluğunun müşteriye ait olduğu, müşterinin projesinde özel mülkiyete konu olmayan imara uygun yollar var ise dağıtım şirketinin imarlı yollarda dağıtım şebekesi ve/veya bağlantı hatları inşa etmesinin mümkün ve gerekli olabileceği, bu durumda dahi bu nokta sonrasında sorumluluğun müşteride olacağı, iç tesisatın teknik bilgilerinin (site içi binalar arasında olması, uzunluğu, vb) müşterinin sorumluluğunun
dağıtım şirketine aktaramayacağı, bu bedelin bir kereye mahsus tahsil edildiği, dağıtım şirketinin müşterinin sunduğu sertifika sahibi müteahhit firmayı onayladığı, projeyi ve imalatları kontrol ettiği ve sisteme gaz verme işlemini gerçekleştirdiğinin anlaşıldığı, dava konusu abone bağlantı bedelinin hesabının da sunulan
veriler ışığında doğru olduğu, bedelin dağıtım şebekesi ile müşterinin imal etmekle yükümlü olduğu iç tesisatın
bağlanmasına ilişkin olduğu, dağıtım şirketinin site içi iç tesisat imalatların gerçekleştirilmesi
ile ilgili bir sorumluluğundan bahsedilemeyeceği, yasa, yönetmelik ve kurul kararlarında
durumun açıkça ifade edildiği, yukarıda açıklanan gerekçelerle bu bedelin dağıtım firması tarafından davacı firmalardan
mevzuata göre hesaplanıp tahsil edildiği anlaşıldığından, davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 170,78-TL nin 80,70-TL. nispi karar harcından mahsubu ile fazla 90,08-TL harcın davacıdan karar kesinleşmesi sonrası talep halinde davacıya iadesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesinin “…Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır…” hükmü gereği 1.320,00-TL’sı arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-HMK. 333. md. uyarınca davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası taraflara iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle … BAM ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere istinaf yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair verilen karar, hazır olan davacı (E-duruşma ile) ve davalı vekilinin yüzüne karşı karar verildi. 13/04/2022

Katip … Hakim …
(e-imza) (e-imza)