Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/433 E. 2020/486 K. 22.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/433
KARAR NO : 2020/486
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/07/2019
KARAR TARİHİ : 22/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı dışı kredi lehtarı … İNŞ. SAN. ve TİC. LTD. ŞTİ. arasında 3 Adet otomobil kredisi sözleşmesi imzalandığını, işbu sözleşmeleri davalı/kefilinde müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, kredi taksitlerinin düzenli olarak ödenmemesi üzerine … Noterliğinin 23.07.2018 tarih ve … ve … yevmiye no.lu ihtarnameleri ile kredi hesapları kesilip kat edildiğini, ödeme yapılmayınca bu kez davalı/kefil aleyhine … İcra Müdürlüğünün 2018/… E. sayılı dosyası ile taşınır rehnin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığını, sözkonusu rehinli araç açık artırma yoluyla satıldığını ve bu kanaldan 279.508,99-TL Tahsilat sağlandığını, İşbu tahsilat kapak hesabı tutarı 538.865,15 TL’den düşüldüğünü ve bakiye 259.556,16TL kalmış olduğunu, davalı kefil aleyhinde …. İcra Müdürlüğünün 2018/… E. sayılı dosyası ile takibe konulduğunu, davalıların yetkiye asıl borca ve takibin tüm ferilerine itirazları üzerine takibin durduğunu, sözleşmenin 19 m. göre müvekkilin ticari defter ve kayıtlarının kesin delil olacağını, sözleşmenin 22 m. Altında kefalet hükmünün düzenlendiğini, diğer yandan … İcra Müdürlüğünün 2018/… E. sayılı dosyası ile tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla 259.556,16 TL alacak üzerinden %36,24 faizi ile itirazın iptaline, takibin devamına ve %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi talep edilmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; davaya konu kefalet sözleşmeleri kanunun emredici hükümlerine aykırı olmakla emredici hükümlere aykırı olan batıl kefaletin hukuken geçerli hale gelmesinin de mümkün olmadığını, müvekkilinin kendi el yazısı ile tarihi içermeyen kefaletlerin geçerli kefalet olarak kabulünün mümkün olmadığını, davaya konu kredi sözleşmeleri bakımından baştan itibaren ve kendiliğinden geçersizlik söz konusu olduğunu, zamanının geçmesi ve hatta edimlerin ifası dahi batıl bir sözleşmeye sıhhat kazandırmadığını, … nolu sözleşmede kefil beyanı sayfasında yer alan 18/05/2018, … nolu sözleşmede kefil beyanı sayfasında yer alan 22/05/2018 tarihlerinin müvekkili tarafından kendi el yazısı ile yazılmamış ve matbu yazılmış olması sebebiyle ortada geçerli kefaletin varlığından söz edilemeyeceğini, davacının geçersiz kefalete dayalı olarak öncesinde icra takiplerine geçmesi ve sonrasında işbu davayı açmakla kötü niyetli hareket ettiğini, bu nedenlerle davanın reddine, alacağın %20 si oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Dava, Davalının müşterek borçlu ve müşterek kefil sıfatı ile imza ettiği … nolu UDF Kredi sözleşmesine istinaden başlatılan takip nedeni ile davalıya borçlu olup olmadığı varsa miktarına ilişkindir.
Delil olarak; icra dosyası, kredi sözleşmesi ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Dosyaya getirtilen … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 348.023,17-TL asıl alacak, 60.083,49-TL işlemiş faiz, 3.004,17-TL %5 BSMV ve 3.197,05-TL masraf olmak üzere toplam 414.307,88-TL alacağın tahsili amacıyla 19/11/2018 tarihinde 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 10/12/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 17/12/2018 tarihine borca itiraz ettiği, itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce Dava, cevap, ibraz edilen deliller, celp olunan kayıtlar incelenmek suretiyle davacının davalılardan alacağı olup olmadığı varsa miktarının ve faizinin belirlenmesine karar verildiği, Banka Emekli Müdürü Bilirkişi … tarafından sunulan 11/02/2020 tarihli bilirkişi raporunda; Rehinli araçların satış bedellerinden sağlanan tahsilatın TBK’nun 100 m. hükmü uyarınca borca mahsubu sonucunda dava tarihi itibariyle kalan alacak miktarı 229.823,46 TL olarak fazlaya ilişkin 29.732,90 TL (259.556,16-229.823,26=) reddi durumunda, takip tarihinden itibaren asıl alacak tutarı 135.869,16 TL’na sözleşmesel olarak yıllık %30,72 oranında işleyecek temerrüt faizi ve bunun %5 gider vergisi (BSMV) ile birlikte istenilebileceği, Davalı/kefilin sözleşmelerdeki kefaletlerinin niteliği TBK’nun 583 m. tanımlanan şekilsel şartlara uygun olduğu her ne kadar düşünülmekte ise de, bu konuda geçerli bir kefalet akdi tesis edilip edilmediğinin nihai takdirinin mahkemeye ait olduğu kanaati bildirilmiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde;
Davacı ile ile davalı dışı kredi lehtarı … TİC. LTD.ŞTİ. arasında 3 Adet otomobil kredisi sözleşmesi imzalandığı, işbu sözleşmeleri davalı/kefilin müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı kredi taksitlerinin ödenmemesi üzerine …. Noterliğinin 23.07.2018 tarih ve … ve … yevmiye no.lu ihtarnameleri ile kredi hesapları kat edilerek davalı/kefil aleyhine … İcra Müdürlüğünün 2018/… E. sayılı dosyası ile taşınır rehnin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığı, 279.508,99-TL Tahsilat sağlandığı tahsilat düşüldükten sonra bakiye 259.556,16TL için davalı kefil aleyhinde iş bu dosyaya konu …. İcra Müdürlüğünün 2018/… E. sayılı dosyası ile takip başlatıldığı, davalının itirazı ürene takibin durduğu hususunda taraflar arasında ihtilaf mevcut değildir.
Davalı tarafça davaya konu kefalet sözleşmelerinin kanunun emredici hükümlerine aykırı olmakla emredici hükümlere aykırı olan batıl kefaletin hukuken geçerli hale gelmesinin mümkün olmadığı,davalının kendi el yazısı ile tarihi içermeyen kefaletlerin geçerli kefalet olarak kabulünün mümkün olmadığı, davaya konu kredi sözleşmeleri bakımından baştan itibaren ve kendiliğinden geçersizlik söz konusu olduğu ileri sürülerek davanın reddi talep edilmektedir.
İncelenen … nolu sözleşmede kefil beyanı sayfasında yer alan 18/05/2018, … nolu sözleşmede kefil beyanı sayfasında yer alan 22/05/2018 tarihlerinin davalı tarafından kendi el yazısı ile yazılmamış olup bilgisayar ile yazılı olduğu görülmüştür.
TBK 583 madde “Kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azamî miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin, sorumlu olduğu azamî miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır.
Kendi adına kefil olma konusunda özel yetki verilmesi ve diğer tarafa veya bir üçüncü kişiye kefil olma vaadinde bulunulması da aynı şekil koşullarına bağlıdır. Taraflar, yazılı şekle uyarak kefilin sorumluluğunu borcun belirli bir miktarıyla sınırlandırmayı kararlaştırabilirler.
Kefalet sözleşmesinde sonradan yapılan ve kefilin sorumluluğunu artıran değişiklikler, kefalet için öngörülen şekle uyulmadıkça hüküm doğurmaz.” hükmünü içermekte olup Söz konusu işbu sözleşmelerde davalı kefil … toplam 443.653,05 TL kefalet limiti tahtında müteselsil kefil sıfatıyla imzası bulunduğu, sözleşmelerde kefaletin türü ve miktarı ise el yazısı ile açıkça yazılmış olmasına rağmen Kefaletin tarihi kendi el yazısı ile değil, bilgisayar ortamında yazılı olduğu, bu hali ile 3 koşulun aynı anda bulunması ve tek taraflı kefilin iradesi şartına bağlanan nitelikli yazılı şekil şartı hükmünü içeren TBK 583. Madde de belirtilen koşulun gerçekleşmediği bu nedenle gerekli şekle uyulmadan yapılan sözleşme uyarınca geçerli bir kefalet ilişkisinden söz etmenin mümkün olmadığı kanaatine varılarak davanın reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmutur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-6098 sayılı TBK 583/1 maddesi uyarınca geçerli bir kefalet sözleşmesinin bulunmaması nedeni ile davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 2.361,04-TL den 54,40-TL nispi karar harcının mahsubu ile kalan 2.306,64-TL. harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 26.618,93-TL. nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/09/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır