Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/430 E. 2021/36 K. 26.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/430
KARAR NO : 2021/36
DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/07/2019
KARAR TARİHİ : 26/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı … ‘e ait … plakalı aracın 20/10/2018 tarihinde kusurlu sürücü dava dışı … …’in sevk ve idaresinde müvekkili şirkete … nolu poliçe numarası ile kasko sigortalı bulunan … plakalı araca %50 kusurlu bir şekilde çarparak sigortalı araç nezdinde hasar meydana geldiğini, müvekkil şirkete kasko sigorta poliçesiyle sigortalı … plakalı araçta meydana gelen zararın sovtaj değeri düşüldükten sonra 28.500,00 TL olduğunu, davalı şirketin %50 kusurdan dolayı 14.250-TL sorumluluğunun bulunmasına rağmen %25 kusur üzerinden 7.125-TL ödemede bulunduğunu, bakiye alacağın tahsili amacıyla … İcra Müdürlüğü nün 2019/… esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının itirazının haksız olduğunu, bu nedenle davanın kabulü ile haksız itirazın iptaline, takibin devamına, alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu kazaya karıştığı iddia edilen … plakalı aracın müvekkili nezdinde … nolu Zorunlu Mali Sorumluluk Trafik Sigorta Poliçesi mevcut olduğunu, teminatın genel ve özel şartlar dahilinde poliçede yazılı limit ile sınırlı olduğunu, söz konusu kazaya ilişkin müvekkilinin sigortalısının kusurunun değerlendirildiğini ve davacı şirkete 7.125-TL ödeme yapıldığını, bu sebeple müvekkilinin sorumluluğunun kalmadığını, müvekkilinin sigortalısının dava konusu kazada daha fazla bir kusurunun bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Dava konusu uyuşmazlığın, Davacı şirkete kasko sigortası ile sigortalı olan dava dışı … e ait aracın davalı … şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı davalı aracı ile çarpışması nedeni ile dava dışı sigortalının zararını tazmin eden davacının kusuru oranında davalıdan rücuen tazminat istemidir.
Dosyaya getirtilen … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 7.125-TL asıl alacak ve 156,36-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 7.281,36-TL alacağın tahsili amacıyla 18/02/2019 tarihinde 1 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin tebliğ edildiği, davalı borçlunun 05/04/2019 tarihine borca itiraz ettiği, itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce dava, cevap, ibraz edilen deliller, celp olunan kayıtlar incelenmek suretiyle kusur yönünden değerlendirme yapılarak davacının davalılardan alacağı olup olmadığı varsa miktarının ve faizinin belirlenmesine karar verildiği, Makine Mühendisi Prof. Dr. … ve Tazminat Hesap Uzmanı Bilirkişi Yük. Müh. … tarafından sunulan 07/12/2020 tarihli bilirkişi raporunda; Olay şartında, kavşak girişinde bulunan “DUR” trafik işaret levhasına rağmen ilk geçiş hakkına sahip olan araca ilk geçiş hakkını vermeden yönetimindeki … plakalı araç ile yüksek hızla kavşağa giren sürücü … … trafik kurallarına aykırı, dikkatsiz ve tedbirsiz davranışlarıyla olayda asli kusurlu, kavşakta ilk geçiş hakkına sahip olması yanı sıra kavşak yaklaşımında hızını azalttığı anlaşılan … plakalı aracın sürücü … …’ in kusursuz olduğu, yapılan hesaplamalar ile … plakalı araçta meydana gelen zararın 28.500,00 TL olduğu, Davacı …Ş tarafından sigortalanmış olan aracın dava dışı sürücüsünün olayın meydana gelmesinde %100 kusurlu olması nedeniyle rücu şartlarının oluşmadığı; hal böyle olunca davacı …Ş’ nin talep edebileceği rücuen alacağının bulunmadığı kanaati bildirilmiştir.
Uzman bilirkişilerden alınan kusur raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde 20.10.2019 tarihinde saat 00:30 sıralarında, … İli, … İlçesi, … Bulvarı ile Yan Yol katılımı kavşağında sürücü … … yönetiminde Yan Yol Katılımından kavşağa giren … plakalı araç ile sürücü … … yönetiminde… Bulvarı üzerinden kavşağa giren … plakalı aracın çarpışması dava konusu trafik kazası meydana geldiği,
20.10.2019 tarihli kaza tutanağı ile … plakalı aracın “DUR” trafik işaret levhasına rağmen ilk geçiş hakkını … plakalı araca vermeden kavşağa girmesi sonucu araçların kavşak içinde çarpışmaları şeklinde meydana geldiğinin tespit edildiği görülmüş ibraz edilen bilirkişi raporundaki kusur değerlendirmesinde de belirtildiği üzere Araçların çarpışma sonrası konumları kavşağa giriş hızları ve kaza sonrası araç konumlarından, … plakalı aracın aldığı darbe ile çarpışma noktasında kendi ekseni etrafında döndüğü, … plakalı aracın ise çarpışma noktasından ileri savrulduğu nazara alındığında … plakalı aracın kavşağa yüksek hızla girdiği, … plakalı aracın yüksek hızda olmadığının anlaşıldığı bu kapsamda Olay şartında, kavşak girişinde bulunan “DUR” trafik işaret levhasına rağmen ilk geçiş hakkına sahip olan araca ilk geçiş hakkını vermeden yönetimindeki … plakalı araç ile yüksek hızla kavşağa giren sürücü … … trafik kurallarına aykırı, dikkatsiz ve tedbirsiz davranışlarıyla olayda asli kusurlu, kavşakta ilk geçiş hakkına sahip olması yanı sıra kavşak yaklaşımında hızını azalttığı anlaşılan … plakalı aracın sürücü … …’ in kusursuz olduğu kanaatine varılarak olayın kaza tespit tutanağında anlatıldığı şekilde meydana geldiği anlaşılmıştır.
Davacı şirkete kasko sigorta poliçesiyle sigortalı … plakalı aracın sürücüsü dava konusu kazada %100 oranında kusurlu, davalı … şirketine sigortalı … plakalı aracın sürücüsü kusursuz olduğu, davacının sigortalısının %100 oranında kusurlu olması nedeniyle rücu şartının oluşmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 124,35-TL den 59,30-TL nispi karar harcının mahsubu ile kalan 65,05-TL. harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-1.096,027 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahisili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 4.080-TL nispi vekalet ücretinin ve AAÜT 16/2-c gereğince 1.080-TL arabuluculuk maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda. kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/01/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır