Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/292 E. 2021/129 K. 17.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/292 Esas
KARAR NO : 2021/129
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/05/2019
KARAR TARİHİ : 17/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkili şirketin turizm seyahat acentesi olduğunu, davalı borçlu firmanın uçak biletleri satın aldığını, gönderilen faturalara davalı borçlunun herhangi bir itirazının olmadığını, taraflar arasında karşılıklı hesap mutabakatı yapıldığını, varılan mutabakatla davalı borçlu firmanın 131.165,75 TL borcunun bulunduğunu, davalı borçlu firma aleyhine … İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı dosyası ile icra takibinin başlatıldığını, borçlunun ödeme emrine itiraz ettiğini, arabuluculuk görüşmesinden sonuç alınamadığını, …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/… D.İş sayılı dosyasında ihtiyati haciz kararının bulunduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davaya konu edilen icra takibinin yetkisiz icra müdürlüğünde açıldığını, faturaya konu edilen hizmetin alınmadığını, alınmayan hizmetlerin farklı bir şirketten alındığını ve ekstra zararlarının bulunduğunu ileri sürerek icra takibinin yetkisiz dairede açılması nedeniyle davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını istemiştir.
GEREKÇE:
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
Dosyaya getirtilen …. İcra Dairesi’nin 2019/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 14/02/2019 tarihinde 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 26/02/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 27/02/2019 tarihinde yetki itirazı ile borca ve fer’ilerine itiraz ettiği, itirazın ve 15/05/2019 tarihinde açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
İcra dairesinin yetkisine yapılan itirazda İstanbul Anadolu Adliyesi icra dairelerinin yetkili olduğu belirtilmiştir. 6098 sayılı TBK ‘unun 89/1 maddesi uyarınca aksine bir anlaşma yoksa para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilir. Buna göre icra takibinin davalı borçlunun yerleşim yeri icra dairesinde başlatılabileceği gibi özel yetki kuralı gereği dava konusu alacak para alacağı olduğundan alacaklının yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki icra dairesinde de başlatılabilir. Bu nedenle, davalının yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce bilirkişi olarak görevlendirilen bilirkişi … tarafından 05.03.2020 tarihinde sunulan bilirkişi raporu özetle; Davacı taraf ile davalı taraf defterlerinde yer verilen cari hesap bakiyelerinin karşılaştırması neticesinde (131.165,75 TL – 130.082,75 TL =) 1.083 TL cari hesap bakiye farkının olduğu, davacının icra dosyasında talep etmiş olduğu 131.165,75 TL asıl alacak tutarının gerek davacı gerekse davalı resmi defter kayıtlarının incelenmesi sonucunda 1.083-TL bakiye farkı dışında alacak tutarının doğrulandığı, davacının davalıdan 131.165,75 TL cari hesap bakiye alacağı olduğu belirtilmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/… D. İş. dosyasında bulunan 12/02/2019 tarihli “Mutabakat Metni”nde 131.165,75-TL’sı bakiye borç tutarında mutabık olunduğu belirtilmiş ise de bu mutabakat metni davalı tarafa gönderilmiş olup, davalı vekili tarafından mutabakat metni altındaki imzaya itiraz edilmiştir.
Ancak bilirkişi tarafından davalı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan incelemede davalının davacıya 130.082,75-TL’sı borcunun bulunduğu tespit edilmiştir.
Davalı tarafından faturaya konu edilen hizmetin yansıtılan bedele karşılık gelecek şekilde alınmadığı, tarafların ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi gerektiği belirtilmiş ise de bilirkişi raporunda yer alan listede taraflar arasında 2016-2017-2018 yıllarında ticari ilişki olduğu ve davalının 14/02/2019 tarihli icra takibinden önce makul sürelerde bu faturaları iade etmediği anlaşılmaktadır.
Davacı tarafından bilirkişi raporuna sunulan itirazlarda, temerrüt tarihi ile dava tarihi arasında işleyen faiz tutarı dikkate alındığında toplam alacak tutarının dava değerini aştığı belirtilerek dava konusu edilen miktarın tamamı üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi talep edilmiş ise de eldeki dava itirazın iptali davası olup kural olarak icra takip tarihi itibariyle alacak miktarının belirlenmesi gerekmektedir. Ayrıca işleyen faiz asıl alacağın fer’isi olup asıl alacak olarak hüküm altına alınması mümkün değildir.
Tarafların iddiaları ile toplanan deliller ve usulüne uygun olarak alınan bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Bilirkişi raporunda Davacı taraf ile davalı taraf defterlerinde yer verilen cari hesap bakiyelerinin karşılaştırması neticesinde (131.165,75 TL – 130.082,75 TL =) 1.083 TL cari hesap bakiye farkının olduğunu, davacının icra dosyasında talep etmiş olduğu 131.165,75 TL asıl alacak tutarının gerek davacı gerekse davalı resmi defter kayıtlarının incelenmesi sonucunda 1.083-TL bakiye farkı dışında alacak tutarının doğrulandığının belirtildiği görülmekle, taraflar arasında 2016-2017-2018 yıllarında ticari ilişki olduğu ve davalının 14/02/2019 tarihli icra takibinden önce makul sürelerde bu faturaları iade etmediği anlaşılmakla davacının davalıdan 130.082,75 TL’sı alacağının olduğu kanaatine varılmakla davanın kısmen kabulüne ve davalı taraf likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiğinden icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, … İcra Dairesinin 2019/… sayılı icra takibinde (tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) yapılan itirazın 130.082,75-TL’sı yönünden iptaline, 130.082,75-TL’sı asıl alacağa icra takip tarihinden itibaren avans faiz yürütülmesine,
2-Hüküm altına alınan 130.082,75-TL’sı asıl alacağın %20’si oranında 26.016,55-TL’sı icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 8.885,95-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 1.584,16-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 7.301,79-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesinin “… Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır…” hükmü gereği 1.320,00-TL’sı arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 16.307,86-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Red edilen kısım yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 1.083,00- TL. nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 1.628,56-TL ilk gider, 148,60 TL tebligat ve müzekkere gideri, 750 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.527,16-TL. yargılama giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 2,519,74-TL sinin davalıdan tahsili davacıya verilmesine,
8-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. maddesi gereği, yatırılan avansın kullanılmayan kısmının yatıran tarafa iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda karar verildi. 17/02/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)

-TASHİH ŞERHİ-
Mahkememizin 17/02/2020 tarihli celsede;
Sehven “Davanın Kısmen Kabulüne, … İcra Dairesinin 2019/… sayılı icra takibinde (tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) yapılan itirazın 130.082,75-TL’sı yönünden iptaline, 130.082,75-TL’sı asıl alacağa icra takip tarihinden itibaren avans faiz yürütülmesine,” olarak yazıldığı ancak icra dosya numarasının yanlış yazıldığı ve “16” rakamının hükümde sehven yer aldığı anlaşılmakla Mahkememiz kararının;
“Davanın Kısmen Kabulüne, …. İcra Dairesinin 2019/… sayılı icra takibinde (tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) yapılan itirazın 130.082,75-TL’sı yönünden iptaline, 130.082,75-TL’sı asıl alacağa icra takip tarihinden itibaren avans faiz yürütülmesine,” olarak tashihine karar verilmiştir.

Katip … Hakim …
(e-imza) (e-imza)