Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/260 E. 2021/224 K. 17.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/260 Esas
KARAR NO : 2021/224

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 02/06/2015
KARAR TARİHİ : 17/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Davalı ile müvekkili banka şubesi (…T.A.Ş. …Şubesi) arasında 06.11.1997 tarihinde davalıya “kredili mevduat hesabı kredisinden” dolayı kredi kullandırıldığını, kredi şartlarına uyulmaması, borcun ödenmemesi üzerine, davalı borçluya Beşiktaş … Noterliğinin 25.11.2014 tarih, …yevmiye no.lu ihtarnamesi keşide edilerek, 18.169,37-TL borcun ödenmesinin ihtar edildiğini, ödenmemesi üzerine 03.03.2015 tarihinde … İstanbul İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasıyla 21.896,83 TL üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının 29.04.2015 tarihli itiraz dilekçesiyle borca ve tüm ferilerine itiraz ettiğini, talep edilen faiz oranının sözleşmeye ve yasaya aykırı olmayıp, fahiş de olmadığını beyanla, itirazın iptali ile takibin devamı, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalı/vekilinin cevap dilekçesi özetle; Dosya incelemesinde davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
GEREKÇE:
İstanbul … Tüketici Mahkemesi’nde açılan davada verilen 14/02/2019 tarih ve E….K…. karar ile “…1-Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 22/05/2018 tarihli 2016/18334 E – 2018/2894 sayılı kararına uyulmasına,
Davanın mahkememizin görevli olmaması nedeniyle 6100 sayılı HMK’nın 114 ve 115.md.gereğince usulden reddine, görevli mahkemenin İstanbul Ticaret Mahkemesi olduğuna,…” karar verilmiş ve dosya Mahkememize tevzi edilmiştir.
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.

Dosyaya getirtilen İstanbul … İcra Dairesi’nin…Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 03/03/2015 tarihinde 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 28/04/2015 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 29/04/2015 tarihinde takibe, ödeme emrine, borca ve tüm fer’ilerine itiraz ettiği, itirazın ve 02/06/2015 tarihinde açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
İstanbul… Tüketici Mahkemesi’nin… E. Sayılı dosyasında yapılan yargılama sırasında alınan 02/11/2015 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davalı …’nin müşteri sıfatı ile imzaladığı 06.11.1997 tarihli “Bireysel Bankacılık Hizmederi Sözleşmesi” gereği, davacı banka tarafindan davalıya ait… nolu vadesiz mevduat hesabına Kredili Mevduat Hesap limitinin tahsis edildiğini, Davacı bankanın, 03.03.2015 takip tarihi itibariyle, 532.70-TL. Asıl alacak ve 1.559.39-TL işlemiş faiz olmak üzere Toplam 2.170.06 TL alacaklı olduğunu, davalının imzalayıp davacı bankaya sunduğu başvuru formunda, davacının tacir olduğunun tespit edildiğini, davacı banka tarafından davalı adına açılan mevduat hesabının da, ticari hesap kapsamında “…” kodlu olduğu ve buna göre, davacı tacir olmakla, davacı banka tarafından davalıya Ticari Kredili Mevduat Hesabı kullandırdığı anlaşıldığını, buna rağmen davalı tacir olarak değil tüketici olduğu göz önüne alınarak incelemelerimizin yapıldığını, davacı bankanın, 03.03.2015 Takip tarihi itibariyle, tespitimiz üstünde kalan 18.365.60 TL. Asıl alacak ve 21.896.83-TL. Toplam alacak taleplerinin yerinde olmadığı, borç tamamen ödeninceye kadar 532.70-TL. matrah üzerinden T.C. Merkez Bankasınca belirlenen avans faiz oranlarına göre tespit edilecek oranlar üzerinden temerrüt faizi ve bu faizin %5 BSMV’sinin talep edebileceğini, masraf, vekalet ücreti ve inkar tazminatı ile diğer taleplerin ise Sayın Mahkemenizin taktirleri içinde kaldığını görüş ve beyan etmiştir.
Mahkememizce bilirkişi olarak görevlendirilen bilirkişi … tarafından hazırlanan 09/12/2019 tarihli bilirkişi raporu özetle; Davacı bankanın Takip 03.03.2015 tarihi itibariyle; 18.310,67-TL Asıl Alacak 1.368,91-TL. Muacceliyetten takip tarihine kadar yıllık %30,24 Temerrüt Faizi 68,45-TL. Faizin %5 BSMV. Si 98,70 TL. Masrafı Toplam 19.846,73 TL, Takip 03.03.2015 tarihinden itibaren borç tamamen ödeninceye kadar; 18.310,67 TL Asıl Alacak (matrah) üzerinden yıllık %30,24 ve 2006/1 tebliğ ile yapılmış olan değişime uygun olarak değişen oranlarda Temerrüt faizi ve Temerrüt faizlerin % 5 i gider vergisi talep edilebileceğini, tarafların %20 icra inkar tazminatı, masraf, vekalet ücreti ve benzeri diğer taleplerinin Sayın Mahkemenizin takdirleri içinde kaldığını görüş ve beyan etmiştir.
Mahkememizce 15/01/2020 tarihli duruşmada alınan ara kararı ile: Dosya kapsamına ibraz edilen 02/11/2015 tarihli bilirkişi raporu ile 09/12/2019 tarihli bilirkişi raporu arasında çelişki olduğundan; bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi suretiyle, tarafların itirazlarını da karşılar bilirkişi rapor alınması için dosyanın …’e tevdiine karar verilmiştir.
Bilirkişi … tarafından sunulan 05/02/2020 tarihli bilirkişi raporu özetle; Taraflar arasındaki ihtilafın; davacı banka tarafından, davalı …’ye, kullandırılmış olan Tüzel Kredili Mevduat hesabından kaynaklandığını, yapılan hesaplama sonucunda, davacı bankanın 03.03.2015 takip tarihi itibariyle davalıdan 18.296,07-TL Asıl Alacak, 1.349,08-TL Faiz, 67,45-TL Faizin % 5 BSMV’si ve 98,70-TL masraf olmak üzere toplam 19.811,30-TL alacak tutarının bulunduğunu, davacı banka tarafından takip talebinde 18.365,60-TL Asıl Alacak, 3.269,08-TL İşlemiş Faiz, 163,45-TL Faizin % 5 BSMV’si ve 98,70 TL masraf olmak üzere toplam 21.896,83 TL talep edildiği, bu durumda, davacının tespitlerimizi aşan 2.085,53 TL’lık (= 21.896,83 – 19.811,30) fazla talebinin yerinde olmadığını, davacı tarafından, takip tarihinde yürürlükte olan T.C. Merkez Bankası’nın 2014-81 sayılı duyurusu uyarınca, asıl alacak üzerinden yıllık % 30,24 ve değişen oranlarda temerrüt faizi talep edebileceğini görüş ve beyan etmiştir.
Bilirkişi … tarafından sunulan 28/08/2020 tarihli bilirkişi ek raporu özetle; Taraflar arasındaki ihtilafın; BDDK’nın onayı ile …TAŞ/nin T. …Bankası bünyesine katılması nedeniyle, 05.02.2005 tarihinde davacı bankaya devredilen … no.lu Tüzel Kredili Mevduat Hesabına ait 532,70-TL’lık borç bakiyesinden kaynaklandığını, dava konusu alacağın dayanağını oluşturan … TAŞ. nezdindeki davalıya ait … no.lu Tüzel Kredili Mevduat Hesabının 01.01.2000-05 02 2005 tarihleri arasındaki hesap hareketten incelendiğinde; hesaptaki işlemlerin tamamının Hesap İşletim Ücreti, Ekstre Ücreti, Faiz, BSMV ve KKDF işlemlerinden oluştuğunu, kullanılmış bir kredi işleminin mevcut olmadığını, bahse konu işlemler için hesaba borç kaydedilen tutarların toplamının 531,69-TL olduğunu, 05.02.2005 tarihinde ….A.Ş.’den davacı bankaya devir edilen tutarın ise 532,70-TL olduğunu, söz konusu tespitlerden, davacı bankanın alacak tutarının dayanağını oluşturan 532,70-TL’lık devir tutarının, davalıya ait Tüzel Kredili Mevduat Hesabına, devir öncesinde …TAŞ. tarafından borç kaydedilen Hesap İşletim Ücretleri ve Ekstre Ücretleri ile söz konusu tutarlara faiz işletilmesi ve faiz tutarları üzerinden de BSMV ve KKDF tahakkuk ettirilmesinden kaynaklandığının anlaşıldığını, bu durumda, davacı bankanın alacak tutannın dayanağını oluşturan 532,70 TL’lık devir tutan, davalı tarafından kullanılmış bir kredi borcundan kaynaklanmadığından, davalı …’nin takip konusu borçtan sorumlu tutulamayacağını, ancak görüşümüzün benimsenmemesi halinde ise kök raporumuzda takip tarihi itibariyle hesaplanan toplam 19.811,30 TL’lik borçtan davalının sorumlu tutulabileceğini görüş ve beyan etmiştir.
Bilirkişi… tarafından sunulan 08/02/2021 tarihli bilirkişi raporu özetle; … no.lu hesabın 01.01.2000-05.02.2005 dönemine ait hesap hareketleri incelendiğinde, ilgili dönem içerisinde, davalının herhangi bir kredi işleminin bulunmadığını, ilgili döneme ait 61 aylık süreçte, toplam 214 adet işlem gerçekleştirildiği ve bu işlemlerin tümünün Açık Hesap Faizi, Kredi Faiz Gider Vergisi, Kredi Faiz KKDF tutarı, Ekstre Ücreti ve Hesap işletim Ücretleri olduğu ve toplamlarının 531,69TL olduğunu, hesaplanmış olan söz konusu tutarın (531.69TL), davacı bankanın 05.02.2005 tarihi itibariyle devreden borç bakiyesi olduğunu iddia ettiği tutara (532,70TL.) %99,81 oranında yaklaşmış olduğu (iki rakam aradaki fark 1.01kuruştur.), bu itibarla, dava konusu olan tutarın, bir kredi kullanımından kaynaklanmadığını, netice olarak değerlendirmeler sonucunda; dava konusu olan 532,70TL.’nın, davalı tarafından kullanılmış olan bir kredi işleminden kaynaklanmadığı ve …’nin takip konusu borçtan sorumlu tutulamayacağını belirtmiştir.

Tarafların iddiaları ile toplanan deliller ve usulüne uygun olarak alınan bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davalı ile 06/11/1997 tarihinde …T.A.Ş ile arasında bireysel bankacılık sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşmeye istinaden kredili mevduat hesabının açıldığı, 08/02/2021 tarihli bilirkişi raporunda … numaralı hesabın bankadan temin edilebilen 01/01/2000-05/02-2005 dönemine ait hesap hareketleri incelendiğinde ilgili dönem içerisinde herhangi bir kredi işleminin olmadığı, dava konusu olan 532,70TL’sının, davalı tarafından kullanılmış olan bir kredi işleminden kaynaklanmadığı ve …’nin takip konusu borçtan sorumlu tutulamayacağını belirtildiği anlaşılmakla, davacı banka tarafından kredi alacağı talebi ile açılan davanın redine krar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE
2-Davacı … A.Ş. harçtan muaf olduğundan, harç alınmasına yer olmadığına.
3-Davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 4.080-TL. nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-HMK.’nun 333. maddesinin “Hükmün kesinleşmesinden sonra mahkeme kendiliğinden, yatırılan avansın kullanılmayan kısmının iadesine karar verir. Bu kararın tebliğ gideri iade edilecek avanstan karşılanır” hükmü uyarınca yatırılan avansın bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası yatıran tarafa iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair verilen karar, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı karar verildi. 17/03/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)