Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/206 E. 2021/1035 K. 15.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/206 Esas
KARAR NO : 2021/1035
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 09/04/2019
KARAR TARİHİ : 15/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; 02.10.2018 tarihinde sürücü … … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın tek taraflı kaza yaptığını, müvekkili olan … …’ın da içinde yolcu konumunda bulunduğunu, tek taraflı olarak sürücü kusuru neticesinde gerçekleştirmiş olduğu bu trafik kazasında … …’ın vefat ettiğini, müteveffa … …’ ın vefatına sebebiyet veren … plakalı aracın sürücüsü düzenlenen kaza tutanağında 2918 sayılı KTK’ göre Tali kusurlu bulunduğunu ve müteveffa asli kusurlu bulunduğunu, bu kusur nitelemesine katılmadıklarını, trafik kazasına sebebiyet veren … plakalı aracoın kaza tarih ve saatinde zorunlu mali mesuliyet sigortasını yaptırmadığını, 5684 sayılı yasanın 14. maddesine göre; rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dahilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için davalı …nın sorumlu olduğunu, müteveffa’nın trafik kazası sonucu ölümü nedeni ile müvekkiline desteklerinden yoksun kalma tazminatının kendisine ödenmesi hususunda, davalı ile uzlaşmak için arabulucuya başvuru yapıldığını, ancak görüşmenin olumsuz sonuçlandığını, müvekkilinin Türkiye coğrafyasında bir mülteci olmaları sebebiyle maddi imkanlarının olmaması, ayrıca kazanın oluş şekli, maddi durumlarının çok kötü olması hasebiyle haklarını elde etmek için adli yola başvuracağı maddi imkanı olmadığını, bu gerekçelerle adli yardım taleplerinin bulunduğunu, tüm bu sebeplerle delillerinin toplanarak, davacının oğlunun trafik kazasından ötürü ölümü sebebiyle, fazlaya ilişkin her türlü talep, dava ve yeni beyanlarda bulunmak hakları saklı kalmak kaydıyla, BK.md.76 gereğince mağdur müvekkiller lehine 20.000,00 TL ön ödeme kararı verilmesini, tahkikat sonucunda müvekkilinin maddi tazminat değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere davacı baba için şimdilik toplam 1.000,00 TL maddi tazminat olmak üzere davalıdan, temerrüt tarihi itibariyle işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsili ile davacıya ödenmesini, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davacı tarafça ZMSS Genel Şartları gereği tüm başvuru belgeleri ile başvuru yapılmasının zorunlu olmasına rağmen eksik evrakla başvuru yapıldığından öncelikle davanın usulden reddi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkilinin sorumluluğunun davacının kusuru oranında olmak üzere yaralanma ve sürekli sakatlık halinde olay tarihi itibariyle kişi başı azami 360.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, kaza tarihi itibarı ile 02/10/2018 tarihinden sonra gerçekleşmiş kazalar için açılmış olan davalarda Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Yeni Genel Şartlarının uygulanması gerektiğini, mahkemece davacının malûliyetine ilişkin ATK’ndan rapor aldırılarak aktüerya tazminat hesabı yaptırılması gerektiğini, Ön ödeme talebinin reddini, davanın kusurlu araç sürücüsü ve işletenine ihbar edilmesini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesini, dosyanın adli tıp trafik ihtisas dairesine gönderilmesini, dosyanın Hazine Bakanlığı aktüer siciline kayıtlı bilirkişiye gönderilmesini, davanın reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
04.06.2021 tarihli ATK Genişletilmiş Uzmanlar Komisyonu raporunda; yaşanan olayda, sürücü … …’nun % 25, vefat eden … …’ın %75 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
11.10.2021 tarihli bilirkişi raporu özetle; 02.10.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu vefat eden … …’ın geride kalan davacı annesi … …’ın nihai ve gerçek zararının 45.913,13-TL olduğunu görüş ve beyan etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, destekten yoksun kalma tazminatına ilişkindir.
02.10.2018 tarihinde yaşanan kazada, davacının oğlu … …’ vefat etmiştir. Davacı, davalı …ndan destekten yoksun kalma tazminatı talep etmiştir.
Kazaya sebep olan … plakalı traktörün kaza tarihinde zorunlu mali mesuliyet sigortası bulunmamaktadır.
Mahkememizce, kusur oranı yönünden alınan 30.06.2020 tarihli ve 26.11.2020 tarihli ATK raporları ile soruşturma aşamasında alınan 29.05.2018 tarihli raporun, … Asliye Ceza Mahkemesince alınan 09.09.2019 tarihli raporla çelişmesi üzerine ATK Genişletilmiş Uzmanlar Komisyonundan rapor alınmış alınan 04.06.2021 tarihli raporda, yaşanan kazada sürücü … …’nun % 25, vefat eden … …’ın %75 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Savcılık soruşturması aşamasında düzenlenmiş dosyada mevcut 29.05.2018 tarihli bilirkişi raporunda; Sürücü … …’nun tali kusurlu olduğu, yolcu … …’ın asli kusurlu olduğu kanaati belirtilmiştir.
… Asliye Ceza Mahkemesi 2019/… E. sayılı dosya için düzenlenmiş dosyada mevcut 09.09.2019 tarihli bilirkişi raporunda; Sürücü … …’nun asli kusurlu olduğu, yolcu … …’ın 1.derecede tali kusurlu olduğu kanaati belirtilmiştir.
ATK tarafından düzenlenmiş 30.06.2020 tarih 6216 sayılı rapor ve 26.11.2020 tarih … sayılı ek raporda; Sürücü … …’nun %25 oranında, müteveffa yolcu … …’ın %75 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, … Asliye Ceza Mahkemesi 2019/… Esas sayılı gerekçeli kararı, tüm beyanlar/dilekçeler, itirazlar, kaza tespit tutanağı, olay yeri inceleme tutanağı ve raporu incelendiğinde, her ne kadar dosya içinde olayla ilgili kısmen çelişkili beyanlar da mevcut ise de genel olarak beyanlara ve … Asliye Ceza Mahkemesi 2019/… E. sayılı dosya gerekçeli kararına göre olay sırasında müteveffanın yolculuk yapmakta olduğu traktör çamurluğundan sürücünün bir sevk-idare hatasından dolayı düşmüş değil, kendi inisiyatifi ile inmek üzere araç seyir halindeyken yola atlamış bulunması, bu nedenle de sürücünün sürücü belgesi sahibi olmamasının veya iddia ediliği üzere bir süratli seyir durumunun olayın oluşumunda etkili olmadığı, kendi can güvenliği açısından tehlike arz etmesini dikkate almaksızın hareket halindeki traktör çamurluğundan atlayan müteveffanın asli kusurlu, traktör çamurluğunda gayri nizami biçimde yolcu taşımaktayken yanındaki bu yolcunun inmek üzere hareketlenmesine karşın zamanında tedbir almayan sürücünün ise tali kusurlu olduğu kanaatiyle, yaşanan kazada sürücü … …’nun % 25, vefat eden … …’ın %75 oranında kusurlu olduğunun ATK Genişletilmiş Uzmanlar Komisyonunca tespit edildiği, alınan raporun çelişkileri giderdiği ve denetime açık olduğu anlaşıldığından bu rapora itibar edilmiştir.
11.10.2021 tarihli bilirkişi raporunda; 02.10.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu vefat eden …’ın geride kalan davacı için … …’ın nihai ve gerçek zararının 45.913,13-TL olduğu belirtilmiştir.
Davacı vekili talep artırım dilekçesinde, hesaplanan bu miktar üzerinden davanın kabulünü talep etmiştir.
Davalı taraf her ne kadar cevap dilekçesinde, müterafik kusur ve hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini iddia etmiş ise de; somut olayda; müteveffanın müterafik kusuru bulunmadığı, taşımanın iş veren lehine yapılması nedeniyle de olayda hatır taşıması olmadığı anlaşıldığından, bilirkişi tarafından hesaplanan tazminattan indirim yapılmamıştır.
Destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarar olup, buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir.
Haksız bir eylem sonucu desteğini yitiren kimse uğradığı zararın ödetilmesini isteyebilir. Ancak, destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmesi için öncelikle, ölen ile destekten yoksun kalan arasında maddi yönden düzenli ve eylemli bir yardımın varlığı gerekir.
Bu bilgiler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; dosya kapsamına uygun oluşu nedeniyle mahkememizce de tatminkar görülerek itibar olunan tazminattan davalının (09.04.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte) sorumlu olduğu anlaşıldığından, davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile 45.913,13-TL’nin 09.04.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 3.091,93-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 44,40-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 3.136,33-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesinin “… Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır…” hükmü gereği 1.320,00-TL’sı arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 6.768,71-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 88,80-TL ilk gider ve 128,50-TL posta gideri olmak üzere toplam 217,30-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.869,00-TL Adli Tıp Kurumu gideri, 800,00-TL Bilirkişi ücreti ve 33,00-TL tebligat gideri toplam 2.702,00-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine,
7-HMK. 333. md. uyarınca davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası davacıya iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle … BAM ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere istinaf yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair verilen karar, hazır olan davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda karar verildi. 15/12/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)