Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/151 E. 2020/314 K. 03.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2019/151 Esas
KARAR NO: 2020/314

DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:19/03/2019
KARAR TARİHİ:03/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari iş ilişkisi kurulduğunu, ekli cari hesap ekstresi tahsil edilemeyince müvekkili olan şirket adına …. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, ancak davalı şirket vekilinin alacaklı tarafça talep edilen alacak tutarının taraflarca yapılan sipariş anlaşması ve sair yazışmalar uyarınca ürünlerin teslim tarihinden itibaren 10 aylık vade ile sipariş edilmiş olduğundan müvekkili olan şirketin alacaklı görünen tarafa muaccel bir borcu olmadığından bahisle icra takibine itiraz ettiğini, müvekkili şirketin muhasebe kayıtlarında, davalı şirketin 44.027,83 TL müvekkili olan şirkete borçlu olduğunun anlaşıldığını beyanla, davalı borçlunun …. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptali ile %20’den den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına, 44.027,83 TL’nin TTK hükümleri gereğince icra takibinden itibaren ticari temerrüt faizi ve icra masrafları ile taraflarına iadesine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Dava konusu alacağın muaccel olmadığını, davacı tarafça talep edilen ve dava konusu alacak tutarının taraflarca yapılan sipariş anlaşması ve sair yazışmalar uyarınca ürünlerin teslim tarihinden itibaren 10 aylık vade ile sipariş edilmiş olduğundan müvekkili olan şirketin davacıya muaccel bir borcu bulunmadığını, bu itibarla henüz muaccel olmayan bir alacağın sırf ızrar kastı ile vadesinden önce talep edilmesinin hukuken mümkün olmadığını, davacı tarafından müvekkili olan şirket yetkilisine gönderilen whatsapp mesajı ve ekte sunulan sipariş fişinde de yazılı olduğu üzere vadenin 10 ay olarak belirlendiğinin sabit olduğunu, müvekkili olan davacıya vadesine uygun çek vermeyi defalarca teklif ettiğini ancak davacının çeki teslim almadığını, kötü niyetle dava konusu icra takibini başlattığını, bu hususun icra müdürlüğüne sunulan itiraz dilekçesinde de belirtildiğini, müvekkilinin arabuluculuk görüşmesinde de davacıya vadesine uygun çek teslim etmeyi teklif ettiğini, çeki yanında teslim etmek için getirdiğini, ancak davacının bu teklifi de kötü niyetle kabul etmeyerek huzurdaki davayı açtığını, davacının anlaşma hükümlerine aykırı davranarak vadesi gelmemiş alacağın tahsilini talep ettiğini, davacı taleplerinin reddinin gerekli olduğunu, müvekkilinin vadesi geldiğinde davacıya yapılması gereken ödemeyi yapacağını, müvekkili şirketin dava konusu ürünleri davacının eski şirketi olan … A.Ş. adına işlem yapılmaktayken sipariş ettiğini, ancak daha sonra davacı tarafın bundan böyle faturaların … Tic. Ltd. Şti.’den gönderileceğinin bildirdiğini ve davacı şirket adına fatura kesmeye başladıklarını, müvekkilinin muhataplarının bu süreçte aynı kişiler olduğunu, davacı şirket ile … A.Ş. ilgililerinin aynı kişiler olduğuna dair mail yazışmalarını dilekçeleri ekinde sunduklarını, yine İTO, Ticaret Sicil Gazetesi kayıtları incelendiğinde; davacı şirketin … A.Ş.’nin eski adresinde faaliyet göstermekte olduğunu, dilekçeleri ekinde sunulu sipariş fişinde firma sahibinin Kadir Yıldırım olduğu ve sipariş fişinde yazılı adresin … A.Ş. nin İTO’da kayıtlı yeni adresi olduğunu, … A.Ş. tarafından 2018 Ağustos ve Eylül aylarında kesilen tüm faturalara karşılık kendilerine 31/07/2019 vadeli çek ile ödeme yapıldığını, vade tarihinin 10 ay olduğunu, dava konusu edilen alacağın muaccel olmadığının söz konusu çek ile de sabit olduğunu, bu hususa ilişkin … A.Ş. hesap ekstresini dilekçeleri ekinde sunduklarını beyanla, davanın reddine ve davacının %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Dosyaya getirtilen …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlular aleyhine 05/12/2018 tarihinde 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 14/12/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 21/12/2018 tarihinde icra takibine itiraz ettiği, itirazın ve 19/03/2019 tarihinde açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, icra takibine konu alacağın muaccel olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. İcra takibinde icra takip tarihinden sonra faiz talep edilmektedir.
Yargılama sürecinde bilirkişi olarak görevlendirilen … tarafından sunulan 14/01/2020 tarihli bilirkişi raporu özetle; incelenen davacı şirkete ait 2018-2019 yılı ticari defterlerinin açılış ve 2018 yılı yevmiye defterinin kapanış tasdiklerinin yasal süresinde yaptırılmış olduğu, 2019 yılı kapanış tasdiki yasal süresinin henüz dolmadığı bu anlamda ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu, davacı yanın kendi ticari defter kayıtlarına nazaran 05.12.2018 takip tarihi ve 19.03.2019 dava tarihi itibarıyla davalı yandan 44.027,83 TL alacaklı olduğu, incelenen davalı şirkete ait 2018 yılı yevmiye ve Defter-i kebir ocak ayı e-berat yükleme son gününün 04.06.2018 olduğu fakat davalı yanın beratları 08.06.2018 tarihinde oluşturduğu, bu anlamda Yevmiye ve Kebir defterinin açılış beratlarının yasal süresinde alınmamış olduğu, envanter defteri açılış tasdiki ile 2018 yılı yevmiye kapanış beratının ise yasal süresi içerisinde yaptırılmış/alınmış olduğu, 2019 yılı kapanış tasdiki yasal süresinin henüz dolmadığı, bu anlamda 2018 yılına ait ticari defterlerinin usulüne uygun tutulmadığı, 2019 yılı ticari defterlerinin ise usulüne uygun tutulduğu, davalı yanın kendi ticari defter kayıtlarına nazaran 05.12.2018 takip tarihi ve 19.03.2019 dava tarihi itibarıyla davacı yana 44.027,83 TL borçlu olduğu, takdiri mahkemeye ait olmak üzere, başka bir tüzel kişiliği haiz ticari işletmenin, salt ortağının aynı olmasına dayalı olarak diğer tüzel kişi işletmesinde uyguladığı satış ve pazarlama politikalarını, aynı müşteriler için dahi olsa aynen uygulamaya devam etme zorunluluğunu bulunmadığı değerlendirilmiş olmakla, yeni işletmenin kurulmasından sonra davalı ile başlayan ticari ilişkide de bu yönde gerçekleşmiş bir uygulama görülemediği gibi, uygulamanın bu yönde devam edeceğine ilişkin olarak da herhangi bir yazılı metne ya da ibareye de rastlanmadığı belirtilmiştir.
Tarafların iddiaları ile toplanan deliller ve usulüne uygun olarak alınan bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Bilirkişi raorunda davacı yanın kendi ticari defter kayıtlarına nazaran 05.12.2018 takip tarihi ve 19.03.2019 dava tarihi itibarıyla davalı yandan 44.027,83 TL alacaklı olduğu, davalı yanın kendi ticari defter kayıtlarına nazaran 05.12.2018 takip tarihi ve 19.03.2019 dava tarihi itibarıyla davacı yana 44.027,83 TL borçlu olduğunun belirtildiği görülmekle ve dosya kapsamında faturaların ürünlerin siparişinden 10 ay sonrasında ödeme yapılacağı hususunda tarafların anlaşma yaptığını ispata yarar yazılı bir belgenin ya da tarafların kabulünde olan bir belgenin bulunmadığı anlaşılmakla davanın ve davalı taraf likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiğinden icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davanın kabulü ile, …. İcra Dairesi’nin … takip sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
2- Davalının likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla 44.027,83-TL’sı alacağın %20 si olan 8.805,56-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 3.007,54-TL nispi karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 531,76-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.475,78-TL harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 6.523,62-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 576,16-TL ilk gider, 700-TL bilirkişi, 59-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 1.335,16-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan müzekkere giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası davacıya iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair verilen karar, hazır olan taraflar vekillerinin yüzüne açıkça okunup karar verildi.

Katip … Hakim …
(e-imza) (e-imza)