Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/111 E. 2019/381 K. 08.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/71
KARAR NO : 2019/464
DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/01/2016
KARAR TARİHİ : 30/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının, müvekkili şirketten alacaklı olduğundan bahisle müvekkili şirket aleyhinde …. İcra Müd.’nün … esas sayılı dosyası ile 71.605,62 TL tutarında ilamsız bir icra takibi yaptığını, ömede emrinin müvekkili şirkete 10/08/2015 tarihinde tebliğ edildiğini, müvekkili şirketin 13/08/2015 tarihli dilekçe ile takibe itirazda bulunduğunu, ancak itiraz dilekçesinin sehven postada kaybolması nedeni ile dilekçenin icra dosyasına girmediğinin anlaşıldığını, itirazın icra takip dosyasına ulaşmaması karşısında takibin kesinleştiğini ve davalı tarafından müvekkili şirketin …, …, … plaka sayılı ticari araçlarının trafik kaydına haciz koyulduğunu ve araçların yakalanmasına karar verildiğini, … plaka sayılı ticari minibüs yakalandığını ve muhafaza altına alınarak yediemine teslim edildiğini, diğer araçların da her an yakalanarak muhafaza altına alınmasının kuvvetle muhtemel olduğunu, bu şekilde müvekkili şirketi çok büyük zararlara uğratmakta ve taahhütlerini yerine getiremez duruma düşüreceğini, müvekkili şirketin alacaklı olduğu iddia edilen borçluya hiçbir borcunun olmadığını, davalının eşi …’ın davalıya ait … ve … plaka sayılı minibüslerle müvekkili şirkete servis taşımacılığı hizmeti verdiğini, aralarındaki anlaşma gereği minibüslerin yakıt giderlerinin müvekkili şirketçe karşılandığını ve iki adet minibüsün aylığı kira ücretinin ( davalının eşi …’ın sürücü ücreti ve yakıt giderleri de dahil olmak üzere ) 30.000,00 TL olarak kararlaştırıldığını ve minibüsün kira bedelleri ile yakıt giderlerinin tamamen ödendiğini, davalıya ait 2 adet minibüsün müvekkili şirkete servis olarak taşıma hizmetine Ocak 2014 tarihinde başlanıldığını, Ağustos 2014 tarihinde son verildiğini, davalının iddia ettiği alacağın en az 10 katı değerindeki ( haciz konulan 4 aracın değerinin 172.243,00 TL’dir ) 4 adet ticari aracını muhafaza altına aldırarak müvekkili şirketi zor durumda bırakarak haksız kazanç elde etme amacı güttüğünü, müvekkili şirketin borcu bulunmasa dahi icra tazyiki ve özellikle de ticari araçlarının bağlanacak olması karşısında İ.İ.K’nun 72.md gereği davalıya ödenmek kaydı ile icra dosya borcunun tamamını ve % 15 taminatı yatırmaya hazır olduğunu, bu durumda ileride davalının haklı çıkması halinde bile alacağı ve gecikmeden doğacak zararları teminat altına alınmış olacağından müvekkili şirkete ait ticari araçların muhafaza altında tutulmasının hiçbir gerekçesinin kalmamış olacağını, muhafaza altına alınmış ve alınacak müvekkili şirkete ait ticari araçların müvekkili şirkete teslimine karar verilmesi talebi ile … Sulh Hukuk Mahkemesine dava açmıştır.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket aleyhine başlatılan …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasındaki alacağa karşı menfi tespit talepli dava başlatıldığını, tarafların davacı şirketin bir kısım servis taşımacılık işlerinin yapılması hususunda anlaştığını, ücretlendirmenin ise yapılan taşımacılığın mesafesine göre ( km hesabı ile ) yapılacağının kararlaştırıldığını, bu doğrultuda davalı müvekkili tarafından davacı şirkete her ay sonunda hakediş doğrultusunda faturalar kesildiğini, davacı şirkete tebliğ edildiğini ve söz konusu faturaların ticari kayıtlara kaydedildiğini, davalı müvekkiline ait tüm kayıtlarda söz konusu faturaların sabit olup ayrıca bu faturalara ilişkin tüm vergilerin de müvekkili tarafından ödendiğini, davacı şirket tarafından tebliğ alınan hiçbir faturaya itiraz edilmediği gibi bu faturalara ilişkin olarak kısmi ödemeler yapıldığını, davacı tarafından davalı müvekkiline yapılan tüm ödemelerin müvekkilin … Şubesindeki hesabına yatırıldığını, bu hesaba yapılan ödemeler dışında müvekkiline ödenen herhangi bir meblağ bulunmadığını, davacı vekili tarafından yakın giderlerinin alacaktan mahsup edilmesi gerektiği yönünde bir iddia mevcut ise de, taraflar arasındaki anlaşmada böyle bir husus bulunmadığını, böyle bir anlaşma olmadığı gibi bir an için olduğu kabul edilse dahi davacı şirket tarafından ödenip müvekkile yansıtılmış yakıt giderlerine ilişkin herhangi bir fatura bulunmadığını, davacı şirket aleyhine başlatılan takibin ardından şirket yetkilisi tarafından müvekkiline ulaşırak bir kısım ödeme karşılığında takibi geri çekmesini istediğini, müvekkilin kabul etmemesi sebebi ile bu kez tehdit ederek takibi sonuçsuz bırdakmaya çalıştığını, ancak sonuç alamayınca huzurdaki davayı ikame ettiğini, bu nedenlerle davacının davasının reddi ile dava sebebi ile müvekkilin uğramış olduğu zarar sebebi ile İİK.’nun 72.md.gereğince davalı aleyhine yargılama tutarının % 20 sinden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
GEREKÇE:
Dava menfi tespit istemine ilişkindir.
Dosyanın, … Sulh Hukuk Mahkemesinin 12/09/2017 tarih … esas … karar sayılı görevsizlik kararı ile Mahkememize tevzi edildiği,
Mahkememizin 28/03/2018 tarih … esas … karar sayılı karşı görevsizlik kararı ile yargı yeri belirlenmek üzere dosyanın … Mahkemesine gönderildiği,
… Mahkemesi … Hukuk Dairesinin 24/01/2019 tarih … esas … karar sayılı ilamı ile yargı yeri olarak Mahkememizin belirlediği görülmekle Mahkememizce dosyada yargılamaya devam edilmiştir.
… Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından dosyanın Mali Müşavir bilirkişiye tevdii ile tarafların idddia ve savunmalarını değerlendirmek üzere davacının davalıya borcu bulunup bulunmadığı, var ise miktarı hususunda rapor tanzim edilmesinin istenmesine karar verildiği, S.M. Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından sunulan 06/01/2017 tarihli bilirkişi raporunda; Tanzim edilen, itiraza uğramayan davalı faturaları, bu faturalara ilişkin banka aracılığıyla yapılan davacı ödemeleri ve davalıya ait araçların akaryakıt alımları dikkate alınarak yapılan, yakıt dahil ve hariç olmak üzere iki seçenekli olarak hesaplamada Davalının Yakıt giderlerinin davalıya ait olması durumunda davalının 99.543,45 TL, Yakıt giderlerinin davacıya ait olması durumunda 108.601,51 TL alacaklı olduğu, Davalı/alacaklının mezkur icra takibinde 71.605,62 TL asıl alacak üzerinden takip başlatmış olduğu dikkate alındığında, davacının yapılan takip tutarının üzerinde borcunun bulunduğu, davacının menfi olarak tespit edilecek bir zararının bulunmadığı kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekilinin itirazları doğrultusunda aynı bilirkişiden ek rapor düzenlemesinin istenilmesine karar verildiği, bilirkişi tarafından sunulan 25/05/2017 tarihli ek raporda; KÖK rapor Mütalaası ile aynı olarak ; Davalının mezkur icra takibinde 71.605,62 TL asıl alacak üzerinden takip başlatmış olduğu dikkate alındığında, davacının yapılan takip tutarının üzerinde borcunun bulunduğu, davacının menfi olarak tespit edilecek bir zararının bulunmadığı kanaati bildirilmiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde;
Davacı şirket ile davalıya ait … Taşımacılık şirketi arasında Turizm Tedarikçi Şöför Personel Taşıma Sözleşmesi imzaladığı ,davacının satın aldığı taşıma hizmetinin davalıya ait araçla davalının eşi tarafından gerçekleştirildiği ve karşılığında hizmet karşılığı olarak belirli bir meblağın ödeneceği hususunda sözleşme bulunduğu hizmet bedelinin … taşımacılık tarafından hak edişe aitfaturalara istinaden yapıldığı, Dava dosyasına sunulan davalı delil listesinde verilen fiyatın sektördeki teamüllere göre olduğu, yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde, tevkifatlı faturalara ilişkin KDV beyannamelerinde davacıya KDV dahil net 150.571,51 TL fatura tanzim ettiği, Davacı şirketin bu faturaları ve içeriği hizmetin teslim tesellüm edilmediği konusunda bir itirazı olmadığı, Davacı taraf her ne kadar borcu olmadığını iddia etse de, tarafların dava dosyasına celp edilen banka hesap özetlerinden davacının yapmış olduğu ödeme tutarı 41.956 TL olarak belirlendiği ve başkaca bir ödeme belgesine rastlanmadığı, Tanzim edilen faturalar, bu faturalara ilişkin yapılan ödemeler ve akaryakıt alımları dikkate alınarak yakıt dahil ve hariç olmak üzere iki seçenekli olarak yapılan hesaplamada Davalının Yakıt giderlerinin davalıya ait olması durumunda davalının 99.543,45 TL, Yakıt giderlerinin davacıya ait olması durumunda 108.601,51 TL alacaklı olduğu, Açıklanan sebepler ve yapılan hesaplamalara göre, davalı mezkur icra takibinde 71.605,62 TL asıl alacak üzerinden takip başlatmış olduğu dikkate alındığında, davacının yapılan takip tutarının üzerinde borcunun bulunduğu, menfi olarak tespit edilecek bir zararının bulunmadığı görülmekle davanın reddine, davacı borçlu aleyhine alacağın %20 oranında tazminata karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alacağın %20 oranında tazminatın davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 230,55-TL nin 44,40-TL karar harcından mahsubu ile kalan 186,15-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
4-Davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 2.725-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.30/04/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır