Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/997 Esas
KARAR NO : 2021/862
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/10/2018
KARAR TARİHİ : 05/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkili olan şirketin davalı …’dan keşidecisi dava dışı … olan ve davalı tarafından da cirolanan … şubesine ait … çek seri numaralı 30.07.2018 vadeli 26.550-TL bedelli çeki aldığını, daha sonra çeki dava dışı … Ltd. Şti. isimli şirkete ciro ettiğini, ödeme günü geldiğinde çekin sahte olduğunu, sahte çekin banka tarafından alıkonulduğunu, çekin ciro ediliği dava dışı … Ltd. Şti. tarafından çek iade bordrosu düzenlenerek çek bedelinin cari hesaba borç olarak kaydedildiğini ve bu borcun dava dışı şirkete ödendiğini, müvekkili olan şirketin sahte çıkan çek bedeli için kendisine cirolayarak teslim eden …’a çek iade bordrosu düzenlediğini ve çek miktarının davalı adına borç olarak kaydettiğini, davalı tarafın çek teslim bordrosuna ve çek bedelinin borç kaydedilmesine itiraz etmediğini ve bedeli ödeyeceğini bildirmesine rağmen çek miktarını ödemediğini, bu sebeple taraflarınca …. İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas numaralı dosyası ile takip başlatıldığını, başlatılan icra takibine davalı tarafça kötü niyetli olarak itiraz edildiğini, açıklanan nedenlerle davalı borçlu şirketin haksız olan itirazının iptalini, …. İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas numaralı dosyasından 27.010,20-TL için takibin devamını, davalı borçlu şirketin icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz etmiş olması sebebiyle takip miktarının %20’si oranın icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama, harç ve ile avukatlık ücretinin davalı borçlu tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Açılan davanın yetkisiz Mahkemede açıldığını, yetkili Mahkemenin müvekkilinin iştigal ettiği Bakırköy Ticaret Mahkemelerinin olduğunu, müvekkili olan şirketin davacı şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığını, davacı şirkete müvekkili olan şirketin herhangi bir mal/hizmet satışının olmadığını, davalı şirketin her ne kadar müvekkili aleyhine faturalar tanzim etmiş ise de tanzim edilen faturalarda yazılı mal veya hizmetlerin müvekkiline teslim edilmediğini, davacı tarafın sevk irsaliyeleri ile ispatlaması gerektiğini, dava dilekçesinde bahsi geçen çekin doğru olduğunu ancak bu çekin müvekkiline teslim edilmeyen mallara ilişkin olarak davacı tarafa verildiğini, ancak davacı tarafın malları teslim etmediğinden müvekkilinin davacı tarafa borcu bulunmadığını bu sebeplerle öncelikle yetki itirazlarının kabulü ile dosyanın yetkili Bakırköy Ticaret Mahkemelerine gönderilmesini, davanın reddi ile yargılama gideri ve yasal vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
04.12.2019 tarihli bilirkişi raporu özetle; Davacı ve davalı tarafın dava konusu döneme ait ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin yasal süresi içinde usulen uygun olarak yapılmış olduğu, faturalarla kayıtların uyumlu olan davacı taraf defterlerinin sahipleri lehine delil olma özelliğini haiz olduğunu, dava konusu çek alacağı davacı ile davalı arasında ticari ilişkiden kaynaklı davalıya verilen kalıp hizmet bedeli faturalarının oluşturduğu alacağa istinaden verildiğini, davacının defter ve kayıtlarında 32.470,11-TL cari hesap alacağına istinaden davalı tarafından … n.olu 26.550,00-TL’lik çekin cari hesaba istinaden verildiği, daha sonra davalı tarafından … n.olu 50.000 TL’lik çekin verildiği,davacının dava konusu 26.550-TL çeki davalıya iade ettiği,50.000-TL’lik çekin ise davalıdan tahsilinin yapılamadığı ayrı bir icra takibine konu edildiğini, davalının 2018 yılı incelemeye sunulan yevmiye defterinde kapanış yevmiye kaydının olmamasından ötürü tüm faturalar ve ödemelerden sonra oluşan cari hesap bakiyesinin kontrol edilemediğini, davacı şirketin defter ve kayıtlarında davacının cari hesap alacağının 31.939,11 TL olduğu; eklerde yevmiye kaydı ile detayı verilen tüm faturalar ve ödemelerden sonra,dava konusu 26.550-TL’lik çekin davalıya iadesi kaydı ve davalıdan 50.000-TL’lik çek kaydı ile birlikte oluşan 31.12.2018 tarihi itibariyle 16.998,89-TL defter ve kayıtlarında davalıya borçlu olduğunu, bu borcun 2019 yılına devrettiği başkaca ödeme olmadığını, tarafların sair taleplerinin Mahkememizin takdirlerinde olduğunu görüş ve beyan etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, itirazın iptali olup, yasal süresinde açılmıştır.
Davacı taraf, davalıdan alacaklı olduğunu iddia etmiş, tarafların ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi sonucu alınan bilirkişi raporunda; davacı ve davalı tarafın dava konusu döneme ait ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin yasal süresi içinde usulen uygun olarak yapılmış olduğu, faturalarla kayıtların uyumlu olduğu, dava konusu çek alcağının, davacı ile davalı arasında ticari ilişkiden kaynaklı davalıya verilen kalıp hizmet bedeli faturalarının oluşturduğu, davacının defter ve kayıtlarında 32.470,11-TL cari hesap alacağına istinaden davalı tarafından 0011746 n.olu 26.550,00-TL’lik çekin cari hesaba istinaden verildiği, daha sonra davalı tarafından 1701494 n.olu 50.000 TL’lik çekin verildiği, davacının dava konusu 26.550-TL çeki davalıya iade ettiği, 50.000-TL’lik çekin ise davalıdan tahsilinin yapılamadığı ayrı bir icra takibine konu edildiği, davalının 2018 yılı incelemeye sunulan yevmiye defterinde kapanış yevmiye kaydının olmamasından ötürü tüm faturalar ve ödemelerden sonra oluşan cari hesap bakiyesinin kontrol edilemediği, davacı şirketin defter ve kayıtlarında davacının cari hesap alacağının 31.939,11 TL olduğu; eklerde yevmiye kaydı ile detayı verilen tüm faturalar ve ödemelerden sonra, dava konusu 26.550-TL’lik çekin davalıya iadesi kaydı ve davalıdan 50.000-TL’lik çek kaydı ile birlikte davacının 31.12.2018 tarihi itibariyle 16.998,89-TL defter ve kayıtlarında davalıya borçlu olduğu, bu borcun 2019 yılına devrettiği başkaca ödeme olmadığı belirtilmiş, alınan rapor dosya kapsamına ve denetime elverişli bulunarak hükme esas alınmış, davacının kendi ticari defter ve kayıtlarına göre davalıya borçlu olduğu anlaşıldığından, ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 326,22-TL. nin 59,30-TL. nispi karar harcından mahsubu ile kalan 266,92-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 4.080-TL. nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası davacıya iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair, davalı vekilinin yüzüne karşı davacı vekilinin yokluğunda karar verildi.05/11/2021
Katip …
(e-imza)
Hakim …
(e-imza)