Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/927 E. 2020/748 K. 20.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/927 Esas
KARAR NO : 2020/748
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/10/2018
KARAR TARİHİ : 20/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Taraflar arasında ticari ilişkiden kaynaklanan cari hesap alacağına işleyecek temerrüt ticari faizi ve masrafları ile birlikte tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, davalının borca itiraz ettiğini, taraflar arasında cari hesapla ilgili karşılıklı teyid mesajları bulunduğunu, davalının takibe ve borca yönelik itirazlarının yersiz olduğunu beyanla, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesi dava ve talep edilmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Müvekkili şirketin çikolata üretimi ve ihtacatı konusunda sektöründe öncü firmalar arasında yer aldığını, davalı müvekkilinin faaliyet konusu olan çikolata üretimi için gereksinim duyduğu hammaddelerden birkaçını davacı taraftan sipariş etmiş isede taraflarına siparişlerin teslimatının gerçekleştirilmediğini, davacının taleplerinin yasal dayanaktan yoksun somut bir delile dayanmayan ve tamamen soyut iddialardan ibaret olup bu beyanlara itibar edilmesinin hukuken mümkün olmadığını, davacının dava dilekçesinde delil olarak sunulan bilgi ve belgelerin hiçbirinin usül kuralları çerçevesinde iddia edilen vakıayı ispata elverişli olmadığını beyanla, davanın reddine ve davacının alacağın %20’sinden aşağı olmayan kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine yargılama gideri ve vekalet ücretininin davacı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesi talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
Davacı vekili delil listesinde delil olarak; …. İcra Dairesi’nin 2018/… Esas sayılı dosyası, taraf ticari defter ve kayıtları, cari hesap mutabakatları, bilirkişi incelemesi olarak belirtilmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde delil olarak; … İcra Dairesi’nin 2018/… Esas sayılı dosyası, bilirkişi incelemesi, tanık belirtilmiştir.
Dosyaya getirtilen …. İcra Dairesi’nin 2018/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 24/09/2018 tarihinde 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 27/09/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 03/10/2018 tarihinde borca ve fer’ilerine itiraz ettiği, itirazın ve 08/10/2018 tarihinde açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce bilirkişi olarak görevlendirilen … tarafından 09/10/2019 tarihinde sunulan bilirkişi raporu özetle; Davacı … Tic. Ltd. Şti. ile Davalı … arasında cereyan eden ticari alışveriş neticesinde, davacı tarafın 9.381,04 TL alacaklı olduğu gerekçesiyle davacının davalı aleyhine … İcra Dairesi’nin 2018/… Esas nolu dosyası ile 9.381.04 TL cari hesap bakiye alacağının tahsili talebi ile takip başlattığı, davacı tarafından başlatılan icra takibine karşın davalı şirketin borca yapmış olduğu itirazla takibin durdurulduğu, davacı tarafından sunulan ticari defter kayıtları üzerinde yapılan incelemede davacı tarafa ait defter tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yapıldığı, kayıtların genel kabul görmüş muhasebe standartları doğrultusunda tutulduğu ve sahibi lehine delil teşkil eder nitelikleri taşıdığı, dolayısıyla 9.381,04 TL tutarındaki cari hesap alacağın defter delili yönüyle ispatlanmış olduğu, davalı tarafın ise incelemek üzere defter kaydı sunmadığı belirtilmiştir.
Taraflar arasında, alacağa dayanak faturalara konu malların davalıya teslim edilip edilmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
HMK’nun 187. maddesi gereğince, ispatın konusunu tarafların üzerinde anlaşamadıkları ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek çekişmeli vakıalar oluşturur ve bu vakıaların ispatı için delil gösterilir. 190. maddede ise ispat yükü düzenlenmiş olup; “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. (2) Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir” düzenlemesi bulunmaktadır.
Satım sözleşmesinde, satım konusu emtianın usulüne uygun şekilde alıcıya teslim edildiğini kanıtlama yükümlülüğü satıcıya aittir. Satıcı bu yükümlülüğünü yerine getirdiğini usulüne uygun delillerle kanıtlamalıdır.
Bilirkişi raporunda sevk irsaliyelerinde malın ne şekilde kime teslim edildiği ile ilgili imza ve bilgi bulunmadığı belirtilmiştir.
Davacı vekili 20/11/2020 tarihli dilekçesinde yemin davetiyesi gönderilmesi talebinde bulunulmuş ise de dava dilekçesinde ve delil listesinde açıkça yemin deliline dayanmadığı anlaşılmakla bu talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Tarafların iddiaları ile toplanan deliller ve usulüne uygun olarak alınan bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Satım konusu emtianın usulüne uygun şekilde alıcıya teslim edildiğini kanıtlama yükümlülüğü kendisine ait olan davacının bu yükümlülüğünü yerine getirdiğini ve dolayısıyla icra takibi ile davaya konu alacağını ispatlayamadığı anlaşıldığından davanın reddine, davacının icra takibinde haksız ve kötüniyetli olması koşullarının bir arada bulunması gerektiği ancak davacının kötüniyetli olduğu ispat edilemediğinden davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2- Davalının kötüniyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 113,30-TL. nin 54,40-TL. nispi karar harcından mahsubu ile kalan 58,90-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
4-Davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 3.400-TL. nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası davacıya iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair, taraf vekillerinin yokluğunda karar verildi. 20/11/2020

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)