Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/897 E. 2019/1019 K. 08.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C
. İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/897 Esas
KARAR NO : 2019/1019

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/09/2018
KARAR TARİHİ : 08/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkilinin davalıdan 08/03/2018 tarihli … A.Ş İstanbul Kurumsal Şube aracılığıyla borçlunun piyasaya sürdüğü finansman bonosu satın aldığını, söz konusu bononun 260.000-TL nominal tutarlı olduğunu ve 31/08/2018 tarihlinde bu miktarın geri ödenmesinin taahhüt edildiğini, ancak itfa gününde borçlu tarafından yapılan… açıklamasında “08.03.2018 tarihinde ihracını gerçekleştirdiğimiz … kodlu 31.08.2018 vadeli iskontolu özel sektör bonomuzun itfası, yaşanan ekonomik gelişmelerin şirketimiz nakit akışında yarattığı olumsuzluklar nedeni ile vadesinde gerçekleştirilememiştir. Bankalarımız ile nakit akışımızın tekrar sağlıklı bir yapıya kavuşturulmasına ilişkin görüşmeler başlamıştır. Yatırımcılarımıza konu ile ilgili ikinci bir açıklama en kısa sürede tarafımızdan yapılacaktır” denildiğini, müvekkilinin alacağının hiçbir teminata bağlı bulunmadığını, vadesi dolan borcun ödenmediğini beyanla, itirazın iptali ile takibin devamına ve davalının %20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğunu, Davacı tarafından ödenmediği iddia edilen bononun ibraz edilmediğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının talep edebileceği miktarın 258.110,84-TL olduğunu, 1.889,16 TL’nin stopaj bedeli olduğunu, Müvekkilinin davacının iddia ettiği tutarda borcu olmadığını, iddia ettiği alacağın likit (muayyen) belirlenebilir bir alacak olmadığını, bilirkişi incelemesi yapıldığı takdirde alacağın mevcut olup olmadığının tespit edilebileceği, davacının icra inkar tazminatının reddi gerektiğini beyanla, görevsizlik kararı verilmesine, davanın reddine, haksız ve kötüniyetli davacının aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyaya getirtilen İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 260.000-TL finansman bonosu alacağının tahsili amacıyla 20/09/2018 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 24/09/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 25/09/2018 tarihine borca itiraz ettiği, itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Dava dosyasında uyuşmazlık konusunda rapor alınmasına karar verildiği, SPK, finans ve aktüer uzmanı bilirkişi…’ün raporunda; Borçlanma Araçları Tebliği (11-31.1)’nin 3.maddesinde finansman bonosunun “İhraççıların bu Tebliğ hükümlerine göre borçlu sıfatıyla düzenleyip sattığı ve nominal değerinin vade tarihinde veya vade tarihine kadar taksitler halinde yatırımcıya geri ödenmesi taahhüdünü içeren, vadesi 30 günden az 364 günden fazla olmayan borçlanma aracını” ifade ettiği, vadelerinin kısalığı nedeni ile para piyasası aracı olarak kabul edilen finansman bonolarının ihraç koşullarının Sermaye Piyasası Kurulu’nun 31.7.1992 tarihli Tebliği (Seri:III,No:..) ile düzenlendiği, finansman bonolarının ihraççıların borçlu sıfatıyla düzenleyip Kurul kaydına alınmak suretiyle ihraç ederek sattıkları emre veya hamiline yazılı menkul kıymet niteliğindeki kıymetli evrak olduğu, finansman bonolarının vadesinin 60 günden az 720 günden çok olmamak üzere ihraççı tarafından belirleneceği, iskontolu olarak ihraç edileceği, finansman bonolarının nominal değerinin anapara ile faizi içerdiği, halka arz edilerek veya halka arz edilmeksizin satılabileceği, halka açık anonim ortaklıkların ihraç edebilecekleri azami finansman bonosu tutarının genel kurulca onaylanmış son yıllık bilançoda görülen çıkarılmış veya ödenmiş sermaye ve yedek akçeler ile yeniden değerleme değer artış fonunun toplamından varsa toplam zararların düşülmesinden sonra kalan miktarı geçemeyeceği, … tarafından hazırlanmış “Bireysel Müşteriler için talep formu” ile davacı …’in… AŞ. tarafından satışa çıkartılan özel sektör … Bonolarından 260.000 TL nominal almak için talepte bulunduğu, 08.03.2018 tarihli “Havale” dekontu ile …-…Şubesi Özel Bankacılık biriminde yer alan hesabından yine …-İstanbul-…Şubesinde yer alan …Menkul Kıymetlerin hesabına 241.108,40 TL’sı göndermiş olduğu, 08.03.2018 tarihli “Özel Sektör Bono … Girişi” dekontu ile İhraççı Kurumun …AŞ.’ye ait ISIN kodu … olan ve vadesinin 31.08.2018 tarihi ile son bulan 260.000 TL nominal değerde özel sektör bonosunun hesabına girişinin yapıldığı, yapılan bu açıklamaların ışığında ise davacı …’in … AŞ.’ye ait… kodu … ve vade bitimi 31.08.2018 tarihi olan özel sektör bonosundan 260.000 TL nominal değerde finansman bonosunu 241.108.40 TL ödeyerek satın almış olduğunun düşünüldüğü, 31.08.2018 15:43:05’de …’a yapılan açıklamadan … Oto. Şirketinin 31.08.2018 tarihinde itfa olan … kodlu finansman bonosunun itfasının gerçekleştirilemediğinin anlaşıldığı, …Şirketinin 31.08.2018 tarihinde … kodlu finansman bonosunun ödemesini yapmaması üzerine davacı … tarafından 08.03.2019 tarihinde İstanbul … İcra Müdürlüğü’ne … numaralı takip dosyası ile 260.000 TL tutarındaki alacak için icra takibi başlattığı belirtilmiştir. Anılan raporda sonuç olarak, Davalı… Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin vadesi 31/08/2018 olan özel sektör finansman bonosu ana para borcunu ödeme yeri belli iken ödemediği, davacı …’in anapara ve kupon faiz alacağını tahsil edemediği, yapılan incelemeler sonunda yatırılan paranın 241.108,40-TL, 08/03/2018-31/08/2018 Brüt Faizin (%16,5) 18.891,60-TL, Stopaj kesintisinin (%10) 1.889,16-TL, 31/08/2018-20/08/2018 Temerrüt Faizinin 2.936,01-TL olmam üzere takip bakiyesinin 261.046,85-TL olduğu ve 258,110,08-TL ana para ve 2.936,01-TL faiz alacağı olmak üzere dava tarihi itibariyle davalıdan talep edebileceği toplam alacak tutarının 261.046,85-TL olarak hesaplandığı belirtilmiştir.
Sermaye Piyasası Kanuna dayanılarak hazırlanan ve 07/06/2013 tarihli 29786 sayı Resmi Gazetede yayımlanan Borçlanma Araçları Tebliğinin 3.maddesinin ‘b’ bendinde finansman bonosu “b) (Değişik:RG-18/2/2017-29983) Finansman bonosu: İhraççıların bu Tebliğ hükümlerine göre borçlu sıfatıyla düzenleyip sattığı ve nominal değerinin vade tarihinde veya vade tarihine kadar taksitler halinde yatırımcıya geri ödenmesi taahhüdünü içeren, vadesi 30 günden az 364 günden fazla olmayan borçlanma aracı…” şeklinde tanımlanmıştır.
Bilirkişi raporunda yapılan hesaplamada, 31/08/2018-20/08/2018 arasında temerrüt faizi hesaplanmış ve davacının davalıdan talep edebileceği toplam alacak tutarı 261.046,85-TL olarak belirtilmiş ise de icra takibinde Davacının 31/08/2018-20/08/2018 arasında temerrüt faizi talebinin olmadığı anlaşılmış ve hüküm kurulurken taleple bağlılık ilkesi gereği bu husus dikkate alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve hükme esas alınan bilirkişi raporu bir arada değerlendirildiğinde; Davacı …’in …AŞ. tarafından satışa çıkartılan özel sektör…Bonolarından 260.000 TL nominal almak için talepte bulunduğu ve 08.03.2013 tarihinde … A.Ş hesabına 241.108,40 TL’sı gönderdiği, 08.03.2018 tarihli “Özel Sektör… Girişi” dekontu ile İhraççı Kurumun …AŞ.’ye ait …olan ve vadesi 31.08.2018 tarihli 260.000 TL nominal değerde özel sektör bonosunun hesabına girişinin yapıldığı, davacının davalıdan talep edebileceği toplam alacak tutarının 258.110,84-TL’sı olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne, davalının likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile İstanbul … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile başlatılan takibe yönelik itirazın 258.110,84 TL’sı yönünden iptaline, takibin 258.110,84 TL’sına takip tarihinden itibaren avans faiz yürütülmesine,
Davalının likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla 258.110,84 TL’sının %20’si olan 51.622,16-TL’sı icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya dair istemlerin reddine,
2-Davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
3-Harçlar kanunu hükümlerine göre alınması gereken karar harcı 17.631,55-TL harçtan peşin alınan 4.440,15-TL harcın mahsup edilerek 13.191,40-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL Başvurma Harcı, 4.440,15 TL Peşin Harç, 700,00 TL Bilirkişi ve 136,20 TL Teb-Müz. Gideri olmak üzere toplam 5.312,25-TL yargılama giderinden davanın kabul nispetine göre 5.306,17-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte olan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 21.436,65-TL nispi ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı vekil ile temsil edildiğinden yürürülükte olan AAÜT gereğince Red olunan miktar üzerinden hesap edilen 1.889,16-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Artan avansın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair verilen karar, hazır olan taraflar vekillerinin yüzüne açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/11/2019

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)